ORTAÇAĞ FELSEFESİ II Dersi GAZZALİ soru detayı:

PAYLAŞ:

SORU:

Gazzâlî’nin felsefeye bakışı nasıldır?


CEVAP:

Gazzâlî, bütün bu ilkelerin ışığında, “hakikati arayan dört grup’’ olarak nitelediği kelâmcılar, Bâtıniler, filozoflar ve sûfîlerin yöntem ve öğretilerini inceleyip eleştirdiği çeşitli eserler kaleme almıştır. Bu bağlamda filozofların görüşlerini eleştirmek üzere kaleme aldığı Tehâfütü 1- felâsife de onun bu eserlerinden biri ve en çok yankı uyandırmış olanıdır.

Felsefenin İslam dünyasında tanınmasıyla birlikte düşünce hareketi olarak varlığını sürdürmekte olan kelâm akımlarının dikkat ve tepkisini çekmeye başlar. Başlangıçtan itibaren kendini gösteren felsefe karşıtı tavır ve tepkiler, ateşli münazaralarda ileri sürülen görüşler ve kelâmcılarm kitaplarında yer alan ifadeler, Gazzâlî’nin deyimiyle "filozofları reddetme amacına yönelik bir kısım karmaşık ve dağınık sözler" olmaktan öteye gitmez. İslam dünyasında filozoflara yönelik olarak en ciddi, en sistemli ve en etkili eleştiri, hiç şüphesiz, Gazzâlî tarafından Filozofların Tutarsızlığı (Tehâfütü’l-felâsife) adlı eserde ortaya konulmuş, bunun cevabı ise Tutarsızlığın Tutarsızlığı (Tehâfütü 't-Tehâfüt) adıyla İbn Rüşd’den gelmiştir.

Gazzâlî, filozofları eleştirirken dinî olduğu kadar, epistemolojik, psikolojik, metodolojik ve sosyolojik nitelik taşıyan gerekçelere dayanır. O, yaşadığı dönemde bazı kimselerin kendilerini zekâ ve anlayışça diğer insanlardan üstün görerek, dinî kural ve uygulamaları küçümsediği hatta hiçe saydığını belirtir. Ona göre bu tavrın gerisinde biri epistemolojik diğeri psikolojik olmak üzere iki etkenden yatmaktadır.

  • İlk olarak bu kişiler, Sokrat, Hipokrat, Platon ve Aristo gibi hekim ve filozofların, olgun akla ve birçok fazilete sahip olmakla birlikte din ve inançları inkâr ettikleri, bunları uydurulmuş kanunlar ve aldatıcı hileler olarak gördükleri yolunda yalan-yanlış bilgiler edinmişlerdir.
  • İkinci etken ise bu kişilerin ayrıcalıklı, seçkin ve zarif görünme tutkusuna yahut aşağılık duygusuna kapılmış olmalarıdır.