KENTLER, PLANLAMA VE AFET RİSK YÖNETİMİ Dersi Risk Yönetimi ve Kentlerin Gelişiminde Yeni Yaklaşımlar ve Kent Kategorileri soru cevapları:

Toplam 22 Soru & Cevap
PAYLAŞ:

#1

SORU:

Kentleri tarihsel olarak doğal tehlike ve risklere karşı açık ve kırılgan hale getiren faktörler nelerdir?


CEVAP:

Kentler genellikle kaynak çeşitliliğinin yüksek olduğu kıyı alanları, nehir kenarları ve deltalar gibi bölgelerde yer seçmişlerdir. Bu bölgeler aynı zamanda deprem, tsunami (deprem dalgası), şiddetli rüzgâr ve fırtınalar, heyelanlar gibi yıkıcı doğa olaylarının sıklıkla yaşandığı yerlerdir. Bu durum, kentleri tarihsel olarak doğal tehlike ve risklere karşı açık ve kırılgan hale getirmiştir.


#2

SORU:

Birleşmiş Milletler'in 2015 yılında yaptığı evrensel eylem çağrısının amacı nedir?


CEVAP:

Birleşmiş Milletler, 2015 yılında, yoksulluğu ortadan kaldırmak, gezegenimizi korumak ve tüm insanların barış ve refah içinde yaşamasını sağlamak için evrensel bir eylem çağrısı yapmıştır.


#3

SORU:

irleşmiş Milletler'in 2015 yılında yaptığı evrensel eylem çağrısında doğrudan kentlerle ilgili olan madde hangisidir?


CEVAP:

Birleşmiş Milletler, 2015 yılında, yoksulluğu ortadan kaldırmak, gezegenimizi korumak ve tüm insanların barış ve refah içinde yaşamasını sağlamak için evrensel bir eylem çağrısı yapmıştır. Bu eylem çağrısı, 17 adet “Sürdürülebilir Kalkınma Hedefi” ya da diğer adıyla “Küresel Hedef”ten oluşmaktadır. Bu hedeflerden birkaç tanesi insan topluluklarının ve yerleşmelerinin tehlike ve risklerden korunması ile doğrudan ilgilidir. “Sürdürülebilir Şehir ve Yaşam Alanları” başlıklı 11 numaralı hedef ise doğrudan kentlere yönelik olup, bu hedefin gerçekleştirilmesi için önerilen alt amaçlardan birisi, kentlerin doğal afetler ve iklim değişikliğine karşı dayanıklı hale getirilmesi ve bu amaçla bütüncül afet risk yönetimi tedbirlerinin alınmasıdır.


#4

SORU:

Biyoçeşitlilik nedir?


CEVAP:

Birleşmiş Milletler Biyolojik Çeşitlilik Sözleşmesinde biyoçeşitlilik; “karasal, denizel ve sucul ekosistemlerle birlikte diğer tüm kaynaklarda ve bunların oluşturduğu karmaşık ekolojik yapılarda bulunan canlı organizmalar arasındaki; tür içi, türler ve ekosistemler arası çeşitliliği de kapsayan farklılaşma” olarak tanımlanmaktadır.


#5

SORU:

Okyanusların asitlenmesi ne demektir?


CEVAP:

Okyanusların asitlenmesi sorunu, okyanusların insan eylemleri sonucu atmosferdeki yoğunluğu giderek artmış olan karbondioksiti emmesi sebebiyle pH değerinin düşmesi ve bunun sonucunda asitlenmesi olarak ifade edilebilir.


#6

SORU:

Asit yağmurları nasıl tanımlanabilir?


CEVAP:

Asit yağmurları kısaca asit değeri yüksek yağışların yeryüzüne ulaşması olarak da ifade edilebilir. Daha teknik bir deyişle, sınai faaliyetin ve enerji tüketiminin yoğun olduğu bölgelerde, fosil yakıt tüketimi sonucu açığa çıkan azot ve kükürt, atmosferdeki su buharı ile birleşerek sülfürik ve nitrik asitli yağmur, kar ya da dolu oluşturmaktadır. Asit yönünden zengin bu yağışların yeryüzüne ulaşması sonucunda, okyanuslar ve ana kıtalardan oluşan tüm ortamlar kirlenmekte ve bu ortamlardaki canlı yaşamı olumsuz etkilenmektedir.


#7

SORU:

İklim değişikliğinin kentler üzerindeki olumsuz sonuçları nelerdir?


CEVAP:

İklim değişikliğinin kentler üzerindeki olumsuz sonuçları arasında, hava kirliği ve hava kalitesinde düşüş de yer almaktadır. Hava kirliliğine yol açan parçacıklar (particles) ve organik maddelerin havadaki yoğunluğu sıcaklık ve güneşlenme ile doğru orantılı artmaktadır. Bu da hali hazırda hava kirliliği sorunu yaşanan kentlerde, sıcaklıkların artması ve sıcak dalgaları ile birlikte bu sorunun daha da derinleşeceği anlamına gelmektedir. İklim değişikliğine bağlı olarak dünya kentlerini bekleyen bir diğer tehlike, su varlığındaki azalma ve su kıtlığıdır. Su kıtlığına neden olacak temel etmenlerin başında, yağış rejimlerinde yaşanacak düzensizlikler ve mevsimlerin beklenenden daha az yağışlı geçecek olması gelmektedir. Bunun yanı sıra, sıcaklıklardaki artışın buharlaşmayı artırması sonucunda havzalardaki su varlığı, tüketim dışı azalacaktır.


#8

SORU:

Son yıllarda, kent planlama sistemlerine eklenen yenilikler nelerdir?


CEVAP:

Son yıllarda, kent planlama sistemlerine, sakınım planlaması ve afet azaltım planı gibi yeni plan türlerinin eklenmesi söz konusu olmuştur. Benzer şekilde, kent planlama çalışmaları öncesinde yapılan ve planlamaya temel oluşturan bilgi üretme ve analiz çalışmaları kapsamında risk bölgeleme, çoklu tehlike değerlendirmesi ve benzeri yeni analitik etütler yapılmaya başlanmıştır. Bu gelişmeler yalnızca kentin planlanması ile sınırlı değildir. Kent yönetimi alanında da yeni uygulama ve düzenlemeler söz konusu olmaktadır. Risk azaltımı ve yönetimi konularına ilişkin yeni kurumsal düzenlemeler geliştirilmekte ve bunlar pek çok kentte uygulama ortamı bulmaktadır. Bunların başında; risk sigorta sistemleri ile kriz masası ve afet yönetim merkezi türünde yeni kurumsal düzenlemeler gelmektedir. Dahası, risk azaltımı ve yönetimine yönelik olarak, afet toplanma merkezleri, tahliye alanları gibi yeni kentsel kullanımlar geliştirilmekte ve bunlar kent planları ile bütünleştirilmektedir.


#9

SORU:

"Sürdürülebilir kalkınma" ne demektir?


CEVAP:

Sürdürülebilirlik kavramının tarihsel kökleri 18. yüzyıla dayanmaktadır. Kavramın popülerlik kazanması ve yaygın bir biçimde kullanılmaya başlanması ise 1980’lerin ikinci yarısında olmuştur. Birleşmiş Milletler Dünya Çevre ve Kalkınma Komisyonu’nun 1987 yılında yayınlanan, Brundtland Raporu olarak da bilinen, Ortak Geleceğimiz (Our Common Future) başlıklı raporunda, sürdürülebilir kalkınma kavramı, alternatif bir ekonomik gelişme yaklaşımı olarak önerilmiştir. Hatta kavramın bugün sıklıkla kullanılan en yaygın tanımı bu raporda yer alan; “Sürdürülebilir kalkınma; bugünkü kuşakların ihtiyaçlarını, gelecek kuşakların kendi ihtiyaçlarını karşılayabilme olanaklarını tehlikeye atmadan karşılamalarını sağlayan kalkınmadır” biçimindeki tanımdır.


#10

SORU:

Sürdürülebilir kent özellikleri nelerdir?


CEVAP:

Sürdürülebilir kent:

  1. Herkese yetecek düzeyde iş olanakları ile temel yaşamsal gereksinimlerin rahatlıkla karşılanmasına yetecek bir gelir düzeyi sunan güçlü bir ekonomiye,
  2. Adil gelir ve kaynak dağılımının yanı sıra ekonomik olanaklar ile kentsel toplumsal hizmetlerden yararlanmada toplumun tüm kesimlerine eşit fırsatlar sunan siyasal ve yönetsel bir yapıya,
  3. Kent içindeki ve yakın çevresindeki doğal ve çevresel değerleri etkin bir biçimde koruyan, ekolojik ve karbon ayak izi düşük, havası, toprağı ve suyu temiz bir kentsel yaşam ortamına sahip olan bir yerdir.

#11

SORU:

Düşük karbonlu kent ne demektir?


CEVAP:

Düşük karbonlu kent, yüksek enerji verimliliği ve yenilenebilir enerji kaynaklarının yaygın kullanımı yoluyla, tükettiği enerji miktarını ve enerji kaynaklı sera gazı emisyonlarını ciddi düzeyde azaltmış kent olarak tanımlanabilir.


#12

SORU:

Düşük karbonlu kent kavramının altını çizdiği temel husus nedir?


CEVAP:

Düşük karbonlu kent kavramının altını çizdiği temel husus, bir kentin ilgili tüm sektörleri ve kullanım alanlarında gerçekleştirilen enerji tüketim miktarının azaltılması ve kullanılan enerji içinde yenilebilir kaynaklardan üretilen enerjinin payının artırılmasıdır. Böylelikle, atmosfere salınan sera gazı miktarı azaltılabilecek ve içinde bulunduğumuz yüzyıl sonuna kadar gerçekleşecek küresel ısınma, uluslararası hedefler doğrultusunda 1,5o C ile 2o C arasında tutulabilecektir.


#13

SORU:

Düşük karbonlu kent kavramsallaştırmasında, kentin enerji tüketimi ve emisyon düzeylerinde düşüş sağlanırken dikkate edilmesi gereken şey nedir?


CEVAP:

Belirtilmesi gereken önemli bir husus, düşük karbonlu kent kavramsallaştırmasında, kentin enerji tüketimi ve emisyon düzeylerinde düşüş sağlanırken, yaşam standardı, yaşam kalitesi ve refah düzeyinden taviz verilmemesi gerektiğidir.


#14

SORU:

Pek çok kentte, belediyelerin kentlerin diğer aktörleriyle iş birliği içinde düşük karbon kenti kavramını hayata geçirmeye çalışırken getirdiği yenilikçi ve yaratıcı çalışmalar nelerdir?


CEVAP:

Son yıllarda pek çok kentte, belediyelerin kentlerin diğer aktörleriyle iş birliği içinde düşük karbon kenti kavramını hayata geçirmeye çalıştığını ve bu çerçevede yenilikçi ve yaratıcı çözümler üretme arayışına girdiğini gözlemliyoruz. Bu çözümler; kent formlarının daha kompakt hale getirilmesinden toplu taşıma ve motorize olmayan ulaşım türlerinin yaygınlaştırılmasına, kentlerde ve binalarda enerji tüketimini azaltıp, yenilebilir enerji kullanımını artırmaktan, kent içi ve çevresindeki yeşil alan ve orman varlığının çoğaltılmasına ve kentsel altyapı sistemlerinin iyileştirilmesine kadar çok farklı tür ve ölçekte eylem ve stratejiden oluşmaktadır. Bu bağlamda, kentsel enerji tüketiminde yüksek paya sahip olan ulaşım, yapı ve atık sektörleri, öncelikli sektörler olarak kabul edilmektedir.


#15

SORU:

Belediyenin yıllardır uyguladığı bisiklet politikası sonucunda 2010 yılı itibariyle kentte yapılan iş ve eğitim amaçlı yolculukların %36’sının bisikletle yapıldığı başkent hangisidir?


CEVAP:

Danimarka’nın başkenti Kopenhag’da, belediyenin yıllardır uyguladığı bisiklet politikası sonucunda 2010 yılı itibariyle kentte yapılan iş ve eğitim amaçlı yolculukların %36’sının bisikletle yapıldığı görülmektedir.


#16

SORU:

Düşük karbonlu kent yaklaşımı ile azaltılmaya çalışılan temel risk nedir?


CEVAP:

Düşük karbonlu kent yaklaşımı ile azaltılmaya çalışılan temel risk, küresel ısınma ve iklim değişikliğidir.


#17

SORU:

"Akıllı kent" ne demektir?


CEVAP:

En genel anlamda akıllı kent; daha sürdürülebilir ve yaşanabilir bir kentsel ortam sağlamak amacıyla en ileri bilgi ve iletişim teknolojilerini, temel kentsel hizmetlerin tasarlanmasında, organizasyonunda ve sunumunda kullanan kenttir. Kavramın en yayın tanımı Caragliu ve diğerleri (2011) tarafından yapılmıştır. Bu tanıma göre akıllı kent; “beşeri ve sosyal sermaye ile ulaşım, iletişim ve haberleşeme teknolojilerine yapılan yatırımların sonucu olarak doğal kaynakların ihtiyatlı bir biçimde kullanımından ödün vermeden sürdürülebilir ekonomik büyümeyi ve yüksek yaşam kalitesini sağlayan kenttir.”


#18

SORU:

Akıllı kent kavramı hangi bağlamda önemli yararlar sağlamaktadır?


CEVAP:

Akıllı kent kavramı, çevre sorunlarından kaynaklanan risklerin azaltımı ve yönetimi bağlamında önemli yararlar sağlama potansiyeli taşımaktadır. Çevre sorunlarından kaynaklanan risklerin önlenmesinde kent bilgi sistemleri ile kentsel altyapı sistemleri yadsınamaz bir öneme sahiptir.


#19

SORU:

Dayanıklılık ne demektir?


CEVAP:

Dayanıklılık, herhangi bir sistemin karşı karşıya kaldığı beklenmedik durum ve şoklar karşısında ana işlevlerini sürdürecek şekilde kendisini hızla yenileyebilme kapasitesi olarak ifade edilmektedir. Dolayısıyla dayanıklılık kavramı, bir sistemin büyük sorunlar karşısında ayakta kalabilme ve temel özelliklerini yitirmeden varlığını sürdürebilme kapasitesine vurgu yapmaktadır.


#20

SORU:

"Dayanıklı kent" ne demektir?


CEVAP:

Dayanıklı kent (resilient city) kategorisi, dayanıklılık kavramının kentlerin gelişim, planlanma ve yönetim süreçlerine uyarlanmaya çalışılmasının bir sonucudur. Dayanıklı kent kavramı, sosyo-ekonomik ve politik bir sistem olan kentin, beklenmedik ve öngörülemeyen bir durum söz konusu olduğunda hızlı bir biçimde eski haline dönecek esnekliğe ve dirence sahip olmasının altını çizmektedir.


#21

SORU:

Son yıllarda yapılan çalışmalarda, dayanıklı kent kavramının ilişkilendirilmeye çalışıldığı toplumsal hedefler nelerdir?


CEVAP:

Son yıllarda yapılan çalışmalarda, dayanıklı kent kavramının ilişkilendirilmeye çalışıldığı toplumsal hedefler arasında, afetlerin önlenmesi ile çevresel sorunlarla mücadele yer almaktadır.


#22

SORU:

Dayanıklı kentlerin özellikleri nelerdir?


CEVAP:

Dayanıklı kentler, ekonomik, siyasal ve mekânsal açılardan güçlü ve esnek yapıları olan kentlerdir. Bu kentlerde, ulaşım ve altyapı sistemleri ile kentsel yaşamı destekleyen diğer tüm kullanım ve sistemler; taşkın, deprem, deprem dalgası ve fırtına gibi doğal tehlikeler ya da terör gibi sosyal ve siyasal içerikli tehlike ve şoklardan kolayca kurtulup işlevlerini sürdürmeye devam edecek şekilde tasarlanıp uygulanırlar.