ÖZEL GEREKSİNİMLİ BİREYLER İÇİN AFET VE ACİL DURUM YÖNETİMİ Dersi Özel Gereksinimli Bireylerin Acil Durum ve Afet Hallerinde Rehabilitasyonu soru cevapları:

Toplam 20 Soru & Cevap
PAYLAŞ:

#1

SORU:

Özel gereksinimli bireylere acil durum ve afet hallerinde sunulan
rehabilitasyon hizmetleri neden önemlidir?


CEVAP:

Acil durum ve afet hallerinde özel gereksinimli bireylerin rehabilitasyonuna verilmesi gereken önemi, Dünya Sağlık Örgütü tarafından aşağıda sıralanan durumlardan yola çıkarak anlamak mümkün olabilir. Dünya Sağlık Örgütüne göre acil durum ve afet hallerinin ardından:
• Özel gereksinimli bireylerin temel ihtiyaçlarını karşılamalarını sağlayacak kaynaklara ve sağlık hizmetlerine ulaşımı, diğer bireylerinkinden çok daha güç olmaktadır.
• Tedavi edilmemiş ya da yanlış tedavi edilmiş
yaralanma ve kırıklar normal şartlarda önlenebilmesi mümkün olan ölümlere ve çeşitli işlev ve yeti yitimi durumlarına yol açmaktadır.

• Ampütasyon, omurilik zedelenmesi, beyin travması, kırık ve çıkıklar ile akıl ve ruh sağlığı ile ilgili sorunlar gibi durumlar özel gereksinimli hale gelmiş yeni grupların oluşmasına yol açmaktadır
• Uygun rehabilitasyon servisleri, özel gereksinimli bireylerin afet ve acil durumlarla daha iyi baş etmelerine ve bu durumlar sonrasında topluma tekrar uyum sağlamalarına yardımcı olmaktadır.


#2

SORU:

Özel gereksinimli bireylere acil durum ve afet hallerinde sunulan rehabilitasyon hizmetlerinin kapsamı nedir?


CEVAP:

Acil durum ve afet hallerinde özel gereksinimli bireylerin rehabilitasyonu; özel gereksinimli bireylerin acil durum ve afet halleri sırasında ve sonrasında yaşamaları olası zorlukların belirlenmesi, önlenmesi ve/veya en aza indirgenmesi doğrultusundaki çalışmaları kapsar. Bu bağlamda özel gereksinimli bireylerin fiziksel, psikolojik, sosyal ve ekonomik koşul ve işlevlerinin en az afet ve acil durum öncesindeki seviyesine çıkarılması hedeflenir ve bu çalışmalara dâhil olan ekibin bu doğrultuda hareket etmesi beklenir.


#3

SORU:

Özel gereksinimli bireylere acil durum durum ve afet hallerinde sunulan rehabilitasyon hizmetlerinin dayanakları nelerdir?


CEVAP:

Türkiye 2009 yılında imzalamış olduğu Özel Gereksinimli Bireylerin İnsan Haklarına Dair Birleşmiş Milletler Sözleşmesi ile engelli bireylerin hakları konusuna göstermiş olduğu özen ve önemi yazıya döken ülkeler arasındaki yerini almıştır. Bu sözleşme; engelli bireylerin eğitimi, topluma entegrasyonu, okul, hastane, iletişim ve benzeri alanlarda tüm hizmetlere ulaşım hakları gibi konuları içermektedir. Sözleşmenin özellikle 25’inci ve 26’ncı maddeleri, engelli bireylerin sağlık ve rehabilitasyon hizmetlerine ulaşımının afet ve acil durumlarda da dahil olmak üzere tüm hal ve koşullarda sağlanması gerekliliği üzerinde durmaktadır.

Özel Gereksinimli Bireylerin İnsan Haklarına Dair Birleşmiş Milletler Sözleşmesi’nin 26. maddesi ile afet ve acil durum hallerine müdahalede; akut aşamadan başlanarak doktor ve psikiyatrist gibi sağlık hizmetleri personelinin arasına, özel gereksinimli bireylerin rehabilitasyonu konusunda eğitilmiş uzmanların da dâhil edilerek disiplinler arası bir ekip oluşturulmasının önemi üzerine odaklanıldı.


#4

SORU:

Acil durum ve afet Hallerinde özel gereksinimli bireylerin rehabilitasyonu
konusunda yaşanan zorluklar neledir?


CEVAP:

Acil durum ve afet hallerinde özel gereksinimli bireylerin rehabilitasyonu ile ilgili yaşanan zorlukların ilki ve belki de en temeli; genel olarak özel gereksinimli bireylerin yaşadıkları fiziksel, çevresel, sosyal ve psikolojik güçlük ve bariyerlere ilişkin bilgi ve farkındalık eksikliğidir. Bu durum, özel gereksinimli bireylere ilişkin diğer hizmet alanlarına yansıdığı gibi acil durum ve afet planlarının hazırlanması ve uygulanmasına da yansıyabilmekte ve acil durum ve afet hallerinde özel gereksinimli bireyler açısından yıkıcı sonuçlara yol açabilmektedir.

Dünya Sağlık Örgütüne göre, dünya genelinde herhangi bir özel gereksinimi bulunan 1 trilyon birey yaşamaktadır. Öte yandan, afet ve acil durum hallerindeki ihtiyaçları başta olmak üzere, özel gereksinimli bireylerle ilgili konulara ilişkin yeterince verinin toplanmadığı görülmektedir. Bu nedenle toplumların özel gereksinimli bireylerin acil durum ve afet hallerinde yaşadıkları güçlüklere dair farkındalık kazanması ve bu farkındalığı acil durum hazırlık planlarına yansıtması gerektiği söylenebilir.


#5

SORU:

Özel gereksinimli bireylerin acil durum ve afetlere hazırlanması kaç basamaktan oluşmaktadır?


CEVAP:

Aşağıda görülebileceği üzere, özel gereksinimli bireylerin acil durum ve afetlere hazırlanması konusu planlama aşaması ve hazırlık basamakları olmak üzere iki başlıktan oluşmaktadır.


#6

SORU:

Özel gereksinimli bireylerin afet ve acil durumlara hazırlığının planlama aşaması kaç boyutludur?


CEVAP:

Özel gereksinimli bireylerin afet ve acil durumlara hazırlığının planlama aşaması iki boyutludur. Bunlardan ilki bireysel destek ağı diğeri ise öz değerlendirmedir.


#7

SORU:

Özel gereksinimli bireylerin afet ve acil durumlara hazırlığının planlama aşamasının bireysel destek ağı boyutunu açıklayınız.


CEVAP:

Bireysel destek ağı (öz-yardım ekibi), acil durum ve afet hallerine hazırlık sürecinde gerekli kaynakları tespit ve tedarik etmesinde özel gereksinimli bireye
destek olabilecek ve her hangi bir acil durum ve afet hali yaşandığında ise bireyin yardıma ihtiyacı olup olmadığını kontrol edebilecek kişilerden oluşan
gruptur. Bu ağın kapsamında bireyin sıkça zaman geçirdiği yerler arasında yer alan ev, okul, işyeri ve benzeri diğer mekânlar ve bu mekânlarda sıkça etkileşimde bulunduğu ev/oda arkadaşı, akrabalar, komşular, arkadaşlar ve iş arkadaşları gibi üyeler vardır. Bireysel destek ağına dâhil edilen üyelerin özel gereksinimli bireyin güvendiği ve gerektiğinde bireyin yardıma ihtiyacı olup olmadığını kontrol edebilecek kişiler olması önemlidir. Hastalık ve veya izinde
olma gibi beklenmedik nedenlerle destek ağındaki bireylere ulaşımın sekteye uğrayabileceği zamanların da göz önünde bulundurulması gerektiğinden, bireysel destek ağının sadece bir kişiye dayandırılmaması ve sıkça zaman geçirilen her mekândan en az üçer kişinin destek ağına dâhil edilmesi önerilir.


#8

SORU:

Özel gereksinimli bireylerin afet ve acil durumlara hazırlığının planlama aşamasının öz değerlendirme boyutunu açıklayınız.


CEVAP:

Öz-değerlendirme, özel gereksinimli bireyin olası bir acil durum ve afet hali sırasında ve sonrasında ortaya koyabileceği işlevsel kapasiteyi ve ihtiyaç duyması muhtemel desteğin biçim ve boyutunu acil durum ve afet hali yaşanmadan önce değerlendirmesi sürecidir. Bu değerlendirmede, bireyin işlevsel kapasitesinin ve yaşadığı çevrenin olanak ve sınırlılıklarının göz önüne alması tavsiye edilir. Bu kapsamda birey kendi yeterliliklerini ve muhtemel ihtiyaçlarını yazılı olarak veya video ile kayıt altına alarak, bireysel destek ağında yer alan bireylerle paylaşır. Bireyin öz değerlendirme yaparken beklenmedik bir durum yaşanması olasılığını da hesaba katarak, kendinden beklediği en düşük performansı temel alması önerilir. Eğer bireyin özel gereksinim türü, öz değerlendirme yapmasına engel teşkil eden bir durum ise yine bireyin ailesinin ve/veya bakımından sorumlu bireylerin bu konuda aktif rol almaları gerekir.


#9

SORU:

öz değerlendirmenin boyutları nelerdir?


CEVAP:

Öz değerlendirmenin günlük yaşam, tahliye ve hareketliliğin sağlanması olmak üzere üç boyutu vardır. Öz değerlendirmenin ilk boyutu olan günlük yaşam, bireyin rutin olarak uyguladığı öz bakım aktiviteleri ile beslenme gibi günlük yaşam gereksinimlerini ve bunları karşılarken kullandığı donanım ve yardımcı cihazlar ile ilgili bilgileri içerir.  Öz değerlendirmenin ikinci boyutu tahliye ile
ilgilidir. Bu bağlamda binada aktive edilebilir bir alarmın olup olmadığı, asansörün çalışmaması veya deprem gibi bir sebeple kullanılamaz durumda olması halinde alternatiflerin (merdiven, pencere ya da rampa gibi) neler olabileceği, çıkış güzergâhında klasik yazı veya gerektiğinde Braille alfabesi ile yazılmış okunabilir acil durum işaretlerinin bulunup bulunmadığı gibi bilgiler değerlendirilir. Öz değerlendirmenin üçüncü boyutu ise hareketliliğin
sağlanmasıdır. Bu kapsamda, bireyin yiyecek, ilaç ve tıbbi alışveriş gibi ihtiyaçlara nasıl ulaşabileceği; aile ve yakınların da afet ve acil durum halinden
etkilenmiş olması dolayısıyla bireye ulaşamayacağı hallerde ne yapılacağı ve bireyin ulaşımını sağlamak için ne tür bir araca ihtiyaç duyduğu gibi
konular değerlendirilir


#10

SORU:

Özel gereksinimli bireylerin acil durum ve afetlere hazırlanmasında takip edilmesi önerilen hazırlık planı basamakları neledir?


CEVAP:

Özel gereksinimli bireylerin acil durum ve afetlere hazırlanmasında dört basamaklı bir hazırlık planının takip edilmesi önerilmektedir. Bunlar; acil
durum ve afet halleri ile ilgili bilinçlenme, afet ve acil durum planının oluşturulması, acil durum ve afet halleri çantasının hazırlanması ve acil durum
ve afet halleri planının sürdürülmesidir.


#11

SORU:

Özel gereksinimli bireylerin acil durum ve afetlere hazırlanmasında takip edilen hazırlık planlarının ikincisini oluşturan "Acil Durum ve Afet Halleri ile İlgili
Bilinçlenme" basamağını açıklayınız.


CEVAP:

Acil durum ve afetlere hazırlığın ilk basamağını bu durumlarla ilgili bilinçlenme oluşturur. Bu bağlamda, ulusal ve yerel kurum ve kuruluşların bilinmesi ve
takip edilmesi önemlidir. Başbakanlığa bağlı olarak 2009 yılında çıkarılan 5902 sayılı yasa ile kurulan Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD),
ülkemizde acil durum ve afetlerle ilgili görev yapan
temel ulusal kuruluş olması itibariyle bilinmelidir.

AFAD’a bağlı olan Afet ve Acil Durum Eğitim Merkezi’ne göre ailelerin,
okulların olduğu gibi kamu binalarının, özel firma ve işyerlerinin de bir afet planı olmalıdır. Eğer bir kurumun afet planı yoksa, hazırlanması ve uygulamaya konulması için orada çalışan herkesin buna yardımcı olması gerekmektedir. Bu anlamda özel gereksinimli bireyler de çalıştıkları kurumda bu bilincin oluşmasına katkıda bulunabilirler.


#12

SORU:

Özel gereksinimli bireylerin acil durum ve afetlere hazırlanmasında takip edilen hazırlık planlarının ilkini oluşturan "Acil Durum ve Afet Hali Planının
Oluşturulması" basamağını açıklayınız.


CEVAP:

Acil durum ve afet halleri için önceden bir acil durum planının oluşturulması hayat kurtarıcı olabilmektedir. Bu anlamda önerilerden ilki özel gereksinimli bireyin aile üyeleri, bakımıyla ilgilenen yakınları, bireysel destek ağındaki bireyler ve apartman yöneticisi gibi bireylerle biraya gelerek bölgedeki acil durum tehlikeleri ve bunlara yönelik hazırlıkların neler olabileceğine dair konuşmasıdır.

Afet ve acil durum planının diğer bir boyutu, il dışında yaşayan bir arkadaş veya yakının belirlenmesi ve telefon numarasının hem bireyin kendisi hem de tüm aile bireylerince bilinmesidir. Afet ve acil durumların ardından uzak mesafe aramaları yerel aramalara nazaran daha kolay yapılabildiği için tüm aile üyeleri afet ve acil durumun ardından bu kişiyi arayarak nerede olduklarını bildirebilirler.

Afet ve acil durum planında yer verilmesi gereken diğer önemli bir nokta da özel gereksinimli bireye müdahalede bu bireyin kullandığı ilaçlar ve alerjik duyarlılık gibi faktörlerin dikkate alınmasıdır. Bununla ilgili olarak hazırlanabilecek bir acil
sağlık bilgi kartı, kurtarma ekibinin özel gereksinimli bireyin bilinç kaybı yaşadığı bir durumda onunla ilgili önemli sağlık bilgilerini öğrenmesini
sağlar. Acil sağlık bilgi kartında yer verilecek bilgiler, tıbbi ilaçlar, sağlık sorunları, kullanılan destek cihazları, alerjik duyarlılıklar, varsa iletişim sorunları, kan grubu, tercih edilen tıbbi tedavi, tedavi alınan yerler ve iletişim kurulması istenen önemli insanların bilgileridir.


#13

SORU:

Özel gereksinimli bireylerin acil durum ve afetlere hazırlanmasında takip edilen hazırlık planlarının üçüncüsünü oluşturan "Acil Durum ve Afet Halleri Çantası
Hazırlama" basamağını açıklayınız.


CEVAP:

Yaşanan evin çok hızlı bir biçimde tahliye edilmesini gerektiren acil bir durumun yaşanması durumunda aile üyelerinin; günlük yaşamlarına devam etmek için ihtiyaç duydukları malzemeleri arayıp bulmaları veya satın almaları çok mümkün
olamadığından, her ailenin bir acil durum çantası hazırlaması gereklidir. Acil durum çantası, herhangi bir acil durum veya afet hali sırasında ve sonrasında
aile üyelerinin rahatlığını ve güvenliğini sağlayacak eşya ve malzemelerden oluşan bir pakettir. Bu çanta kolay taşınılabilir olmalı ve çıkış kapısının mümkün olduğunca yakınında bulundurulmalıdır. Bu çantanın içeriği yılda en az bir kez veya ailedeki bireylerin, özelikle de özel gereksinimli bireyin değişen ihtiyaçlarına göre yeri geldiğinde daha sık olmak üzere yeniden gözden geçirilmelidir. Ayrıca
benzer bir çantanın kullanılan aracın içerisinde ve işyerinde de bulundurulması önerilir. 


#14

SORU:

Acil Durum ve Afet Halleri Çantası içinde neler bulundurulmalıdır?


CEVAP:

Acil durum paketi içerisinde bulundurulması önerilen malzemeler şunlardır:
• Üç gün yetebilecek kadar konserve ve konserve açacağı
• Üç gün yetebilecek kadar su (kişi başı günlük 3 litre kadar su)
• Pille çalışan radyo ve yedek pil
• El feneri ve yedek pil
• İlk yardım malzemeleri
• Tuvalet kâğıdı gibi temizlik malzemeleri
• Su almayan bir kutuda bulundurulan kibrit ve/veya çakmak
• Düdük
• Yedek giysi ve battaniye,
• Kimlik kartı fotokopileri
• Para
• Bireyin özel gereksinime ilişkin ilaç, gözlük, işitme cihazı için pil gibi madde ve materyaller
• Evde bebek varsa, mama, bebek bezi, emzik gibi malzemeler
• Varsa aileye mahsus diğer malzemeler
Eğer soğuk bir coğrafyada yaşanılıyor ise afet ve acil durum hallerinde ısınma ile ilgili problem yaşanması beklendiğinden bu konuyla ilgili olarak da ek önlemler alınması gerekir. Bu anlamda ailenin her bireyi için birer adet mont ya da ceket, uzun pantolon ve uzun kollu giyecekler, suya ve soğuğa dayanıklı ayakkabılar, şapka ve bere gibi giyecekler, uyku tulumu veya battaniye hazırlanması ve afet ve acil durum hazırlık paketine eklenmesi önerilebilir.


#15

SORU:

Özel gereksinimli bireylerin acil durum ve afetlere hazırlanmasında takip edilen hazırlık planlarının dördüncüsünü oluşturan "Acil Durum ve Afet Halleri Planının Sürdürülmesi" basamağını açıklayınız.


CEVAP:

Acil durum planının altı ayda bir gözden geçirilmesi planın güvenli bir şekilde devam ettirilmesini sağlar. Bu bağlamda, altı ayda bir acil durum paketinde yer alan yiyeceklerin son kullanma tarihlerinin kontrol edilmesi ve suyun yenilenmesi önerilir. Ayrıca, ayda bir kez yangın alarmlarının çalışıp çalışmadıklarının kontrol
edilmesi ve pillerinin en az yılda bir kez değiştirilmesi de güvenliği artıran önlemlerdir.


#16

SORU:

Afet ve acil durum halleri sonrasında özel gereksinimli bireylere yapılan müdahaleler nelerdir?


CEVAP:

Afet ve acil durum halleri sonrasında özel gereksinimli bireylere yapılan müdahale akut aşama ve yeniden yapılandırma aşaması olarak ikiye ayrılabilir.


#17

SORU:

Afet ve acil durum hallerini takip eden ilk 6 ila 12 hafta içerisinde (akut aşamada) yapılan öncelikli müdahaleler nelerdir?


CEVAP:

Afet ve acil durum hallerini takip eden ilk 6 ila 12 hafta içerisinde yapılan öncelikli müdahale şunları içerir (WHO, 2005):
• Hayat kurtarmak ve özel gereksinimliliğe yol açabilecek durumların önüne geçmek için yaralıların tespiti ve uygun tıbbi müdahale
• Kamp ve geçici barınaklardaki özel gereksinimli bireylerin tespiti
• Afet ve acil durum öncesinde de özel gereksinimi bulunan bireylerle ilgilenilmesi ve bu bireyler arasında ikamet ettikleri yerden uzaklaşmak durumunda kalmış olan ve/veya aile ve yakınlarını kaybetmiş olanların tespiti
• Özel gereksinimlilik durumuna yol açabilen yaralanmaların takibi ve bunların şiddetini azaltıcı tedavi ve müdahalelerin uygulanması,
• Ülkenin hali hazırda sahip olduğu tıbbı, cerrahi ve rehabilitasyon kaynaklarının ve koşullarının kullanılması
• Yaşanılan afet ve acil durum halinde özel gereksinimli hale gelmiş olan bireylerin (mevcutsa) rehabilitasyon merkezlerine havale edilmesi


#18

SORU:

Acil durum ve afet hallerini takip eden ilk 4 ayın sonrasından itibaren başlayan yeniden yapılandırma aşamasında ne tür müdahaleler yapılmaktadır?


CEVAP:

Acil durum ve afet hallerini takip eden ilk 4 ayın sonrasından itibaren başlayan yeniden yapılandırma aşaması şu müdahaleleri içerir:
• Uzun ve/veya kısa süreli işlevsel ve fiziksel yetersizlik yaşaması olası bireylerin belirlenmesi
• Özel gereksinimli bireylere yönelik ihtiyaç analizi yapılması ve belirlenen ihtiyaçların karşılanmasında kullanılabilecek mevcut kaynak ve imkânların değerlendirilmesi
• Özellikle psikolojik yardım ve yardımcı donanım ve cihazların sağlanabilmesine
olanak veren tıbbi rehabilitasyon programlarının başlatılması için gerekli altyapının düzenlenmesi ve geliştirilmesi
• Özel gereksinimli bireylerin temel ihtiyaçlarını karşılayacak kaynaklara ulaşımları konusunda toplumun diğer üyeleri ile eşit haklara sahip olmaları ve toplumun eşit birer bireyi olarak algılanmaları için gerekli olan toplum temelli rehabilitasyon hizmetlerinin başlatılması.


#19

SORU:

Tıbbi rehabilitasyon hizmetlerinin kapsamı nedir?


CEVAP:

Tıbbi rehabilitasyon, travma ve yaralanmaların ardından bireylerin fiziksel ve işlevsel kapasite ve becerilerinin geri kazandırılmasına odaklı olarak sunulan tedavi ve bakım hizmetlerini kapsar. Genellikle psikiyatrist, fizik tedavi uzmanı ve ortotist/ prostetist gibi profesyonellerden oluşan bir rehabilitasyon ekibi tarafından sağlanır. Tıbbi rehabilitasyon, bireyin tedavisinin hemen ardından başlar ve birey topluma geri kazandırılana dek sürer. Yaralı bireyin iyileşmesi yukarıda belirtilen rehabilitasyon uzmanlarından alınan görüşlerin koordinasyonunu ve süregiden tıbbi problemlerin tedavisini içerir. Gelişmekte olan ülkelerde, çeşitli uzmanları içeren tıbbi rehabilitasyon ekipleri bulunmadığından; yerel sağlık uzmanlarının ve aile bireylerinin bu uzmanların işlevlerinden bazılarını yapabilmesi konusunda eğitilmesi önerilmektedir.


#20

SORU:

Toplum temelli rehabilitasyon ne anlama gelmektedir?


CEVAP:

Toplum temelli rehabilitasyon, toplumun eşit birer bireyi olabilmelerini sağlamak için özel gereksinimli bireylere yönelik tıbbi rehabilitasyonun ötesindeki fırsatların yaratılması ve bunların özel gereksinimli bireyler tarafından kullanılabilmesini kolaylaştırıcı bir destek sisteminin oluşturulması şeklinde tanımlanabilir. Bu
bağlamda yapılabilecek düzenlemelerden bazıları özel gereksinimli bireylere yönelik istihdam olanaklarının artırılması sağlık, rehabilitasyon, eğitim ve destek hizmetlerinin daha erişilebilir hale getirilmesi ve binaların ve ulaşım araçlarının özel gereksinimli bireylerin kolaylıkla erişebileceği şekilde tasarlanmasıdır. Bu kapsamda oluşturulan destek ve fırsatların en önemli özelliği, özel gereksinimli bireyin bu hizmetlere yaşadığı çevre içerisinde kolayca ulaşabiliyor olmasının sağlanmasıdır. Diğer bir deyişle, yararlanabilmek için özel gereksinimli bireyin
yaşadığı çevre ve aileden uzaklaşmasını gerektiren fırsat ve destekler; toplum temelli rehabilitasyonun doğasıyla tam olarak örtüşmemektedir.