Dış Ticarette Risk Yönetimi Ve Sigortacılık Deneme Sınavı Sorusu #1153589
Sigorta ettirenin/sigortalının, karşı karşıya kaldığı zarardan ötürü, sigortacısından bir tazminat isteminde bulunabilmesi için, meydana gelen zıya veya hasarın sigorta sözleşmesi ile güvence altına alınan bir risk, tehlike veya olaydan ileri geldiğini saptamak gerekir.
Yukarıda açıklanan sigorta ilkesi hangi seçenekte doğru olarak verilmiştir?
Yakın Sebep (Neden) İlkesi |
Rücu Prensibi (Halefiyet=Hakların Devri) Prensibi |
Birden Çok Sigorta veya Hasara Katılım Prensibi |
Azami Hüsnüniyet (İyi Niyet) İlkesi |
Sebepsiz Zenginleşme Yasağı (Tazminat İlkesi) |
Sigortacılık uygulamasında, sigorta poliçeleri, sigorta konusu ile ilgili olarak ortaya çıkabilecek
bütün hasarları güvence altına almamaktadır. Temin edilen rizikolar, poliçede gösterilenlerle sınırlıdır. “All Risks” “Bütün Rizikolar Dâhil” tipindeki geniş kapsamlı poliçelerde bile birtakım rizikolar istisna edilmiştir. Dolayısıyla hasarın nedeninin belirlenmesi, tazminat ödenmesi yapılıp yapılmaması bakımından, sigortacı için büyük önem taşır. Sigorta ettirenin/sigortalının, karşı karşıya kaldığı zarardan ötürü, sigortacısından bir tazminat isteminde bulunabilmesi için, meydana gelen zıya veya hasarın sigorta sözleşmesi ile güvence altına alınan bir risk, tehlike veya olaydan ileri geldiğini saptamak gerekir. Bir başka ifade ile hasarın “Yakın Neden” inin, poliçede güvence altına alınan bir riskten, tehlikeden biri veya birkaçının olması zorunluluğu vardır. O hâlde, bir hasarla karşılaşıldığında, bu hasarın yakın nedeninin ne olduğunun belirlenmesi şarttır.Örneğin, ferdi kaza poliçesi yaptırmış bir kişinin merdivenden inerken ayağı takılır ve düşer ölürse ölüm tazminat ödenir. Ama kalp krizi nedeniyle öldükten sonra düşerse veya kriz sebebiyle düşme veya ölüm olursa ferdi kaza poliçesi kapsamında tazminat ödenmez.
Yorumlar
- 0 Yorum