Siyaset Sosyolojisi Deneme Sınavı Sorusu #778574

Aşağıdakilerden hangisi Karl Marx’ın siyaset sosyolojisi ile ilgili düşüncelerindendir?


Siyaset, yöneten-yönetilen ilişkisinde baskı, kabul veya iknayı sağlamada, kısacası hâkim olmayı ve tabi olmayı belirlemede güce dayanan en önemli araçtır.
Devletin toplumdaki birçok siyasi kurumdan sadece biri olduğu; siyasi kurumların da toplumsal kurum kümelerinden yalnızca birini oluşturduğu görüşündedir.
O’na göre devletle toplum birbirinden bağımsız iki organmış gibi ele alındığından yanlış bir soru üzerine oturtulmuş bir tartışmaydı.
Siyaseti (“toprak”, “idari örgüt” ve “fiziksel zor” ögelerine yer vererek) devletle bağdaştırmıştır.
Özellikle iktidar ögesi üzerinde durarak, siyasete bakışı, klasik kurumsal ve hukuksal perspektiften koparmıştır.

Yanıt Açıklaması: Devletten yana olanlar, toplumun devlet egemenliği altına girmesi gerektiğini savunurken; toplumdan yana olanlar da devletin toplum tarafından sınırlanması, denetlenmesi veya tamamıyla ortadan kaldırılmasından yanaydılar. Toplumdan yana olanlar arasında hem tezlerinin özgünlüğü ve kapsayıcılığı hem de Siyasetin Sosyolojisine katkıları bakımından Karl Marx’ın ayrı bir yeri vardır. Gerçi Marx doğrudan siyaset üzerine yazmamıştır ama yaptığı çözümlemelerde sosyal sınıflar arasındaki mücadeleyi anlamanın yolu olarak siyasetin toplumsal kökenlerine dikkat çekmiştir. Marx’a göre siyaset, yöneten-yönetilen ilişkisinde baskı, kabul veya iknayı sağlamada, kısacası hâkim olmayı ve tabi olmayı belirlemede güce dayanan en önemli araçtı. Bununla beraber Marx, hâkimiyetin (ve tabi olmanın) tıpkı çatışma gibi insan ilişkilerinin doğal bir parçası olmadığını, her ikisinin de sınıflı toplumlara özgü olduğunu, bu tür toplumların üretim biçimlerinin kendine has ve somut özelliklerinden kaynaklandığını savunuyordu. Devleti de bu bağlamda hâkim sosyal sınıfların hâkimiyetini sürdürme gayesi üzerine inşa olmuş bir yapı olarak görüyordu. Bu ise devletin toplum tarafından biçimlendirildiğinin açık bir ifadesiydi.
Yorumlar
  • 0 Yorum