Siyaset Sosyolojisi Deneme Sınavı Sorusu #52026

Siyasal yabancılaşma nedir?


İnsanın neye inanacağına karar verememesidir.
İnsanın kendi davranışı sonucunda istediklerini elde edemeyeceğini düşünmesinden kaynaklanan güçsüzlük duygusudur.
Siyasal yabancılaşma, yabancılaşma olgusunun siyasal yapıya yönelmiş biçimidir.
Toplumca belirlenen amaçlara ulaşmak için toplum tarafından yasaklanan davranışlara başvurmasından kaynaklanan kuralsızlık durumudur.
Toplum tarafından özellikle yüksek değer verilen şeylere düşük değer vermesinden dolayı tecrit edilmişlik durumudur.

Yanıt Açıklaması: Siyasal yabancılaşma, yabancılaşmanın siyasal boyutuna işaret etmektedir. Siyasal yabancılaşma, genel anlamda yabancılaşma olgusunun siyasal yapıya yönelmiş biçimi olarak görülebilir. Tarih boyunca siyasal sistemin işleyişinde meşruiyet kavramı her zaman önemli bir faktör olagelmiştir. Otokratik ya da demokratik, tüm yönetim şekillerinde az veya çok yönetimler bu meşruiyet ihtiyacını karşılamaya çalışmışlardır. Özellikle kitlelerin desteği bu anlamda son derece önemlidir. Roma İmparatorluğu’ndan Orta Çağın köylü devrimlerine, oradan Fransız ihtilaline kadar idareciler halkın siyasal yapıya yönelik güvenini canlı tutmaya çalışmışlardır. 18. yy. ile birlikte halkın egemenliği eline geçirmeye başlaması, cumhuriyet rejiminin tüm dünyaya yayılması ve 20. yy. ile birlikte demokrasilerin giderek güç kazanması, meşruiyetin oluşması sürecinde halkın etkisini daha da arttırmıştır. Bu bağlamda bireylerin kendini siyasal sistemin bir parçası olarak hissetmesi, güvenmesi ve destek vermesi son derece önemlidir.
Yorumlar
  • 0 Yorum