Tanzimat Dönemi Türk Edebiyatı 1 Deneme Sınavı Sorusu #662733
Aşağıdakilerden hangisi Osmanlı’ya matbaanın geç girmesinin ve baskı işlerinin geç başlamasının sebeplerinden biri değildir?
Osmanlı’nın 15-17. yüzyıllarda matbaanın önemini kavramakta gecikmiş olması |
Kitabın, yazı, cilt, minyatür ve tezhibiyle değerli bir el sanatı olarak görülmesi |
Osmanlı'nın matbaanın kültür ve medeniyet hayatındaki rolünü görememesi |
Devlet yönetiminin basın yoluyla doğabilecek muhalefetten çekinmesi |
Osmanlı'nın Rönesans’la Batı’nın içerisine girdiği değişimi kavramış olması |
Osmanlı’ya matbaa, Batı’da bulunup çeşitli kitapların çoğaltılmasına başlanmasından yaklaşık üç yüzyıl sonra girer. U¨lkeye matbaanın geç girmesinde ve baskı işlerinin geç başlamasında çeşitli sebeplerden söz edilebilir. Bunlardan biri kitabın, yazı, cilt, minyatür ve tezhibiyle değerli bir el sanatı olarak görülmesidir. U¨lkedeki okuryazar oranının düşük olması da bunda rol oynar. Cildinden başlayarak diğer işçilik çalışmalarıyla görsel anlamda estetik değer taşıyan kitap, varlıklı ve seçkin kişilerin sahip olabildiği bir meta, yani değerli mal durumundadır. Medreselerde, camilerde, tekkelerde bulundurulan kitaplıklardan sonra kitap, vakıfların kurduğu kütüphanelerde yer almaya başlar. El yazısıyla sınırlı sayıda çoğaltılan kitap, kolay ulaşılan bilgi kaynağı olmaktan uzaktır. Matbaanın ülkeye geç girmesinin bir başka sebebi Osmanlı’nın 15-17. yüzyıllarda parlak dönemlerini yaşamasına rağmen matbaanın önemini kavramakta gecikmiş olmasıdır. Bunda Rönesans’la birlikte Batı’nın içerisine girdiği değişimi anlayamaması, matbaanın ve yayın organlarının kültür ve medeniyet hayatındaki rolünü gereğince görememesi etkili olur. Osmanlı Devleti’nde matbaanın geç kabul edil- mesinin olası bir başka sebebi daha vardır. O da devlet yönetiminin, basın yoluyla doğabilecek muhalefetten çekinmiş olabileceğidir. U¨ç kıta üzerinde geniş bir coğrafyaya sahip olan, farklı etnik grupları bünyesinde barındıran Osmanlı Devleti’nin, basılı muhalefet yoluyla yönetim karşıtı gelişmelere karşı koymakta yaşanacak güçlükleri göze alamadığı söylenebilir. Nitekim 1789 Fransız İhtilali’nden sonra yaygınlık kazanan yayın organlarının yeni düşünce akımlarıyla ülkedeki iç muhalefeti körüklediği, yer yer başkaldırılara zemin hazırladığı görülür.
Yorumlar
- 0 Yorum