Tefsir Deneme Sınavı Sorusu #851262
Takvâ’nın zıddı hangi kelimedir?
Takıyyetun |
Vâkin |
Muttakin |
Vâkıye |
Fücûr |
Takvâ, Allâh’ın vikâyesine (korumasına) girmek, emrini tutup azabından korunmaktır. Elmalılı’nın tespitlerine göre takvâ, sebebin müsebbebine bağlılığı türünden olarak, takvâ için en gerekli kelime “korumaktır.” Takvâ, takvâ ehlinin kelimesi, korunanların alameti olan kelimedir. Takvâ kelimesi takvânın aslı demek olur. Birçoklarına göre takvâ sözünden murad, tevhid ve şehadet sözleridir. Takvâ aynı zamanda fücûr kelimesinin zıddıdır. Nefsi kurtarmanın, Allâh’ın korumasında fenalıktan korunmanın ismidir. Sonucu korunmak olan hayır, iyilik, itaati kapsar. Bazen “korku”ya takvâ denilir olmuştur. Dinde iki anlamda kullanılır. Birincisi, sonunda âhirette zararlı olandan sakınıp korunmak demektir. Bunun eksiği ve fazlayı kabul eden geniş bir sahası vardır. En aşağısı cehennemde ebedî kalmaya neden olacak şirkten uzak kalmaktır. En yükseği de bütün duyularıyla Allâh’a yönelme ve O’nun korumasına girmektir. Hakîkî takvâ budur. İkincisi ise, dinde bilinen özel anlamı vardır ki, mutlak olarak takvâ denildiğinde ve karine bulunmadığında maksat bu olur. Nefsi günahtan korumaktır. Bunun içinde nefsi büyük günahlardan korumak özellikle gereklidir. Takvâlı olabilmek için, korunulması gereken günahları bilmek önemlidir. İlim olmadan takvâ olmaz. (Elmalılı, 1979, c.VI, s.4434, 4479).
Yorumlar
- 0 Yorum