Temel İnsan Hakları Bilgisi 1 Deneme Sınavı Sorusu #1214699
Tüzel kişiler de toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenleme hakkına sahiptir. Asayişi sağlamak ve korumak amacıyla; toplantı düzenlemeyi bildirim yahut yer sınırlaması gibi bazı şekil şartlarına ve bu arada izin şartına bağlaması İnsan Hakları Avrupa Sözleşmesi'ne aykırı değildir. Tüm toplantılar bakımından 72 saat önceden haber verilmesi şeklinde bir koşul getirilmesi, toplantı hürriyetine aykırılık teşkil eder. Toplanma hakkı ve hürriyetine ilişkin yukarıdaki ifadelerden hangileri doğrudur?
II ve III |
I ve II |
I ve III |
Yalnız II |
I, II ve III |
Toplantı, düşünceyi açıklama veya başkalarına ulaştırma ortak amacı için birden fazla kişinin, kapalı veya halka açık yerlerde bir araya gelmesidir. Herkes toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenleme hakkına sahiptir (İHEB, m. 20/1; İHAS m. 11/1; AİHS m. 15; AfİHHŞ m. 11; 1982 AY m. 34/1). ‘Herkes’ kavramına gerçek kişiler yanında tüzel kişiler de girmektedir. İHAS m. 11/2 bu ilkeye bazı istisnalar getirmektedir. Sözleşmeye göre, “…bu hakların kullanılmasında silahlı kuvvetler, kolluk mensupları veya devletin idare mekanizmasında görevli olanlar hakkında meşru sınırlamalar…” konulabilir. Buna karşılık AY m. 34’te herhangi bir istisna hükmüne yer verilmemiştir. İHAS m. 11/1 asayişi ihlal etmeyen toplantıdan söz ettiğine göre, devletin asayişi sağlamak ve korumak için, toplantı düzenlemeyi bildirim yahut yer sınırlaması gibi bazı şekil şartlarına ve bu arada izin şartına bağlaması, İHAS m. 11’e aykırı değildir. Ancak, toplantı ve gösteri yürüyüşü hakkının kullanılması konusunda 1982 Anayasası hakkın kullanımını önceden izin şartına bağlanmamış olmakla birlikte, 2911 sayılı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu’nun 10. maddesi, toplantı ve gösteri yürüyüşlerinin düzenlenmesi için gerekli görülen yetmişiki saat önceden bildirimde bulunulması şartını getirmiştir. Bu şart, hakkın amacına uygun olarak kullanılmasını engelleyici bir düzenleme olarak görülmektedir. Çünkü, toplantı ve gösterinin yapılmasıyla bildirimin verilmesi arasında belli bir sürenin geçmesi şartıyla amaçlanan husus kamu düzeninin korunması amacıyla gerekli tedbirlerin alınması olduğuna göre, teknik imkânlardaki gelişme karşısında, söz konusu amaçla öngörülen süre arasında uyumlu bir dengenin bulunduğundan söz edilemez. Doğru cevap E'dir.
Yorumlar
- 0 Yorum