Boş zaman aktivitesi denilince boş zamanlarımızı değerlendirebileceğimiz, eğlenceli vakit geçirdiğimiz bir takım faaliyetler akla gelir. Yani çalışma saatleri içerisinde yapamadığımız faaliyetler diyebiliriz. E seçeneği haricinde hepsi boş zaman aktivitesidir.

1789 tarihli Fransız İnsan ve Vatandaş Hakları Beyannamesi “Hürriyet başkasına zarar vermeyen her şeyi yapabilmektir. Bundan ötürü her insan için tabi hakların kullanılmasının sınırı, toplumun diğer üyelerinin de aynı haklardan faydalanabilmesini sağlayan sınırdır.” diyerek temel hak ve hürriyetlerin düzenlenmesi ve sınırlanması gerekliliğini açıkça ortaya koymaktadır.

İHEB, birey ve toplumun isteklerini, kişi haklarıyla sosyal ve ekonomik hakları dengeleyen ve bütünlük içinde ele alan bir belge niteliğindedir. Genel bir başlangıç bölümünden sonra 1–21. maddelerinde kişisel ve siyasal haklar, 22–27. maddelerinde ise ekonomik, sosyal ve kültürel haklar düzenlenmiştir. Bildirinin son iki maddesinde (m. 29–30) hakların kullanılması ve düzenlenmesiyle ilgili hükümler yer almaktadır. Çağdaş belgelerin çoğunda yer alan korunması gereken toplum kesimlerinin hakları ile üçüncü kuşak haklar İHEB’de yer almamıştır.

Sıkıyönetim ve olağanüstü hallerde dahi kimsenin, dini inanç ve kanaatlerini
açıklamaya zorlanamayacağı, dini inanç ve kanaatlerinden dolayı kınanamayacağı
ve suçlanamayacağı vurgulanır. Diğer seçeneklerde bazı insanlar değil herkes dini inancında özgürdür. Ölen kişinin tedaviyle ilgili kararları ailesine ait değildir, kendisini aittir. Toplu bir şekilde ibadet etme özgürlüğü verilir. Herhangi bir dine inanmayanları da kapsamaktadır. Doğru cevap A'dır.

Burada "kommen" fiili 3.tekil şahsa göre çekilmiştir. Yani er kommt. Cevap c.

'Çok eşyamız olduğu için arabayla seyahat etmeyi tercih ediyoruz 'cümlesi olduğu için doğru seçenek A şıkkıdır.

Es ist Viertel nach eins

“Stadt” ile aranan kavram aslında bir “şehir”. Verilenler ya kıta ya da devlet ismi, ancak “München” bir şehir ismidir. 

„Ich heiße…“ ile verilen cevabın sorusunda mutlaka „heißen“ fiili de geçmelidir. Dolayısıyla „Wie heißt du?“ diye sorulursa cevabı „Ich heiße…“ diye olur.

"Halsschmerzen" boğaz ağrısı, "Schnupfen" nezle, "Rückenschmerze" sırt ağrısı, "Kopfschmerzen" baş ağrısı anlamına gelmekte ve sağlık durumunu ifade eden kavramlardır.  Ancak "Liebeskummer" aşk acısı anlamına gelmekte. Doğru cevap A'dır.

1. tekil şahıs'a göre "können" fiilinin çekimi ich kann'dir.

Doğru çeviri D seçeneğinde verilmiştir.

Ich bekomme oft Briefe von meiner Familie. Ailemden sıklıkla mektup alıyorum, cümlesindeki -den/-dan ekini Almanca'da von Praepositionu karşılar. Doğru cevap A'dır.

„Nämlich“ sözcüğü bir durumu açıklamak için kullanılır. Seçeneklerde sırasıyla şunlar verilmiştir; sebep bildirmek, iddia, tasdik, belgelendirme ve cevaplandırma. Yazılışları benzer olsa da anlamları tamamen farklıdır.

Verilen sözcük grubunda "wütend" kızgın, "gestresst" stresli, "müde" yorgun,  "traurig" üzgün anlamına gelmektedir ve olumsuz duygu halini ifade etmekte. "fröhlich" neşeli anlamına gelmekte olup diğerlerinden farklı olarak olumlu duygu halini ifade eder. Doğru cevap D'dir.

Burada yanlış olan seçenek başvurunun kendi devletini suçlar nitelikte olmamasıdır. Çünkü genel olarak bireysel başvurular devlete karşı yapılmaktadır. Örneğin işkence, kötü muamele, haksız cezalandırma devletin sorumluluğu altındadır ve muhatap devlettir.

Ekonomik, Sosyal ve Kültürel Haklar Sözleşmesi, Türkiye tarafından 15.08.2000 tarihinde New York’ta imzalanmış, TBMM tarafından be- yanlar ve çekince ile onaylanması 4.6.2003 tarih ve 4867 sayılı Kanun’la (RG: 18.06.2003- 25142) uygun bulunması üzerine, 10.07.2003 tarih ve 2003/5923 sayılı Bakanlar Kurulu kararıyla (RG: 11.08.2003-25196) onaylanmıştır.