Çağdaş Felsefe 1 Final 5. Deneme Sınavı
Toplam 20 Soru1.Soru
Mantıksal uzayın yapısı, mantıksal doğruluk üzerinden tam olarak bilinebilir. Wittgenstein bu durumu aşağıdakilerden hangisi ile dile getirir.
Mantık ile metafizik aynı şeydir. |
Sadece metafizik olgular vardır. |
Mantıkta asla sürprizlere yer yoktur. |
Totoloji ve çelişkiler olguları resmeder. |
Sadece metafizik zorunluluk vardır. |
Mantıkta asla sürprizlere yer yoktur.
2.Soru
Auguste Comte Pozitivizm’i (ispatçılık veya olguculuk), insanlık tarihinin veya toplumların geçtiği üç aşamanın sonuncusu olarak adlandırırken, ikincisi için hangi terimi kullanmıştır?
Sentetik |
Metafiziksel |
Mantıkçı |
İlerici |
Yenilikçi |
Pozitivizm (ispatçılık veya olguculuk), felsefeye bir terim olarak Auguste Comte (1798-1857) tarafından kazandırılmıştır.İnsanlık tarihinin veya toplumların geçtiği üç aşamanın sonuncusunu adlandırır.Comte’a göre, insanlık gelişimi sürecinde üç aşamadan (safhadan) geçer: Teolojik, metafiziksel ve pozitivist.
3.Soru
Quine göre iki dogma.terk edildiğinde, aşağıdakilerden hangileri oluşur?
- Felsefe ile bilim arasındaki sınırlar keskinliğini kaybedip bulanıklaşır.
- Genelgeçer düşünme biçimleri ile bilimsel düşünme biçimleri arasındaki yapısal farklar kalkar
- Genel anlamda pragmatizme doğru bir kayma olacaktır.
I,II |
II,III |
I,II,III |
Yalnız I |
Yalnız III |
Sonuç olarak her iki dogma da terk edilmelidir. Ancak bu dogmaların terk edilmesi çok kökten sonuçlara yol açmaktadır. Quine’a göre bu dogmalar ortadan kalktığında, felsefe ile bilim arasında ve dolayısıyla spekülatif metafizik ile doğa bilimleri arasında çizmeye alışık olduğumuz sınırlar keskinliğini kaybedip bulanıklaşacaktır. Öte yandan sağduyuya dayalı genelgeçer düşünme biçimleri ile bilimsel düşünme biçimleri arasındaki yapısal farklardan da artık söz edilemeyecektir. Dolayısıyla, genel anlamda pragmatizme doğru bir kayma olacaktır. Doğru cevap C’dir. 142
4.Soru
Aşağıdakilerden hangisi mantıksal pozitivizmin temel niteliklerinden birisi değildir?
Matematiğin mantıkçı bir biçimde temellendirilmesi |
Metafiziksel ifadelerin altında yatan derin anlamların çözülmesi |
Doğrulamacı anlam anlayışı |
Sentetik a priori yargıların olanaklılığının reddedilmesi |
Felsefe, metafiziksel düşünüş biçimlerinden ve metafiziksel önermelerden arındırılması |
Mantıksal pozitivizmin temel nitelikleri şu şekilde sıralanabilir:
Metafizik karşıtlığı: Bu bakış açısına sahip düşünürlere göre felsefe, metafiziksel düşünüş biçimlerinden ve metafiziksel önermelerden arındırılmalıdır. Aşağıda özet bir biçimde ele alacağımız gibi metafiziksel ifadeler yanlış olmaktan çok anlamsızdırlar.
Sentetik a priori yargıların olanaklılığının reddedilmesi: Birinci bölümde ortaya koymaya çalıştığımız gibi matematikte ve fizikte yaşanan bazı gelişmeler Kantçı matematik ve bilim anlayışına etkili darbeler indirmiştir. Grup üyelerinin fizikle ve matematikle yakın ilişkileri bu konuda önemli bir farkındalık yaratmıştır. Matematiğin ve bilimin sentetik a priori yargılara dayalı bir zemini yoksa matematiğin ve bilimin temelleri neye dayandırılacaktır? Çevrenin tartışmalarının belki de en önde gelen teması budur.
Matematiğin mantıkçı bir biçimde temellendirilmesi: Grup Frege, Russell ve Whitehead gibi mantıkçıların çalışmalarından haberdardır ve matematiğin önermelerinin mantıksal, yani analitik ve a priori olduğunu düşünmektedirler. Çevrenin toplantılarına bir süre katılan Wittgenstein’ın Tractatus’ta ortaya koyduğu mantık anlayışı bu konudaki eğilimleri güçlendirmiştir.
Doğrulamacı anlam anlayışı: Mantıkçı pozitivizm denince belki de ilk akla gelen terim doğrulamacılıktır. Bu anlayışa göre bir önermenin anlamı onun doğrulanma yöntemidir.
5.Soru
Aşağıdakilerden hangisi Wittgenstein'e göre Tractatus'taki dil anlayışında yanlış olan şeylerdendir?
I- Dilin bir mantığı olması gerektiği
II- Önermelerin mantıksal bir formunun olması gerektiği
III- Adların nesneleri temsil etmesi gerektiği
I |
II, III |
II |
I, II |
I, II, III |
Wittgenstein’a göre her üç seçenek de Tractatus'taki dil anlayışında yanlış olan şeylerdendir. Bu yanılsamadan kurtulmanın yegane yolu bu dayatmadan kurtulup betimlemeye geri dönmektir.
6.Soru
Quine’a göre sorunun özünde nesnelerin bireyselleştirilmesine dair bir belirsizlik yatmaktadır. Bu sorunun adı nedir?
Quine’a göre sorunun özünde nesnelerin bireyselleştirilmesine dair bir belirsizlik yatmaktadır. Bu sorunun adı nedir?
yapılacakların ertelenmesi |
kayıt tutulmaması |
mesajın aynı kanaldan geçmesi |
verilerin kodlanması |
gönderimin netleştirilememesi |
gönderimin netleştirilememesi
7.Soru
I. Quine geleneksel dile ve dilin mantığını çözümlemeye dayalı felsefe anlayışını eleştirmekte, doğalcılığa ve pragmatizme doğru felsefenin dönüşmesini arzu etmektedir.
II. Quine, geliştirdiği anlayışın bilime ve bilimsel ilerlemeye engel olmamasını da gözetmeye çalışmaktadır.
III. Bir bakıma hem bütüncü ve bağdaşıklığa dayalı bir doğruluk anlayışını savunmakta hem de duyusal deneyimin bilginin gelişimindeki kontrol edici rolünü korumaya çalışmaktadır.
I. Quine geleneksel dile ve dilin mantığını çözümlemeye dayalı felsefe anlayışını eleştirmekte, doğalcılığa ve pragmatizme doğru felsefenin dönüşmesini arzu etmektedir.
II. Quine, geliştirdiği anlayışın bilime ve bilimsel ilerlemeye engel olmamasını da gözetmeye çalışmaktadır.
III. Bir bakıma hem bütüncü ve bağdaşıklığa dayalı bir doğruluk anlayışını savunmakta hem de duyusal deneyimin bilginin gelişimindeki kontrol edici rolünü korumaya çalışmaktadır.
Yukarıdakilerden hangisi-hangileri Quine'nin varlıkbilimsel bağlanma ile ilgili görüşlerindendir?
Yalnız I. |
Yalnız II. |
Yalnız III. |
I. ve II. |
I. II. ve III. |
Quine'nin varlıkbilimsel bağlanma ile ilgili;
I. Quine geleneksel dile ve dilin mantığını çözümlemeye dayalı felsefe anlayışını eleştirmekte, doğalcılığa ve pragmatizme doğru felsefenin dönüşmesini arzu etmektedir.
II. Quine, geliştirdiği anlayışın bilime ve bilimsel ilerlemeye engel olmamasını da gözetmeye çalışmaktadır.
III. Bir bakıma hem bütüncü ve bağdaşıklığa dayalı bir doğruluk anlayışını savunmakta hem de duyusal deneyimin bilginin gelişimindeki kontrol edici rolünü korumaya çalışmaktadır.
Doğru cevap e'dir.
8.Soru
Wittgenstein'ın Tractatus adlı yapıtında savunduğu bazı görüşlerle ilgili fikrini değiştirmesinin sebebi nedir?
Tractatus'taki mantıksal çözümlemenin tamamen yanlış olduğunu fark etmiştir. |
Viyana çevresindeki düşünürler Wittgeinstein'ı görüşlerinin yanlış olduğu konusunda ikna etmişlerdir. |
Sraffa ile trende geçen olay, bir önermenin betimlediği gerçekliğin bir "resmi" olması gerektiğine dair kavrayışını terk etmesine yol açmıştır. |
Avusturya köylerinde öğretmenlik yapması Traktatus'taki görüşlerinin yanlış olduğunu fark etmesine yol açmıştır. |
Viyana çevresindeki düşünürleri ikna edemeyeceğini anlayınca ad ve nesne anlayışı ile ilgili görüşlerini kendiliğinden değiştirmiştir. |
Wittgeinstein'ın daha sonraları görüşlerini değiştirmesinin nedeni Viyana Çevresi’ndeki düşünürlerin Wittgenstein’ı görüşlerinin yanlış olduğu konusunda ikna etmeleri değildir. Tam tersine Viyana Çevresi, Tractatus’un temel tezlerini kendi felsefî amaçları için uygun bulmuş ve savunmaya devam etmişlerdir. Kendi eseriyle ilgili fikrini değiştiren ve yeni bir arayış içerisine giren Wittgenstein’ın kendisi olmuştur. Norman Malcolm’un naklettiği ve Wittgenstein ile P. Sraffa arasında bir trende geçen şu konuşma Wittgenstein’ın neden fikirlerinin değiştiği konusuna ışık tutar niteliktedir: Witgenstein bir önermenin ve önermenin betimlediğinin aynı “mantıksal forma”, aynı “mantıksal çokluğa” sahip olması gerektiğinde ısrar ediyorken Sraffa, Neapolitan’lara tanıdık gelen ve iğrenme veya hoşlanmama anlamına gelen bir jest yapar. Daha sonra sorar: “Bunun mantıksal formu nedir?” Sraffa’nın örneği, Wittgenstein’ın bir önerme ile önermenin betimlediğinin aynı “form”a sahip olması gerektiğinde ısrar etmekte bir saçmalık bulunduğu hissini uyandrır. Bu olay, bir önermenin betimlediği gerçekliğin bir “resmi” olması gerektiğine dair kavrayışını terk etmesine yol açar.
9.Soru
Dünyanın Mantıksal Yapısı ve Felsefenin Sözde Sorunları adlı kitapları yazan düşünür aşağıdakilerden hangisidir?
Herbert Feigl |
Karl Popper |
Rudolf Carnap |
Friedrich Waisman |
Moritz Schlick |
1928 yılında Carnap iki kitap yayımladı: Der logische Aufbau der Welt (Dünyanın Mantıksal Yapısı) ve Scheinprobleme in der Philosophie (Felsefenin Sözde Sorunları). Carnap Dünyanın Mantıksal Yapısı’nda bilimsel terimleri görüngüsel terimler cinsinden tanımlayacağı biçimsel bir dizge geliştirmeye çalıştı. Felsefenin Sözde Sorunları’nda ise pek çok felsefî sorunun aslında anlamsız olduğunu, çünkü dilin yanlış kullanımından kaynaklandığını savundu. Bu kitapta Carnap’ın savunduğu görüşlerin doğrudan bir sonucu ise metafiziğin felsefî söylemden tamamen elenmesiydi.
10.Soru
20. yüzyılın başından itibaren felsefenin dil hakkında, özellikle bilimin dili hakkında konuşmasının amacı nedir?
Bilgi vermek |
Sentez yapmak |
Analiz yapmak |
İfadeleri açıklığa kavuşturmak |
Metafiziksel olanla ilgili savlardan vazgeçmek |
20. yüzyılın başından itibaren felsefenin gelişimine baktığımızda, felsefenin bilimlerden ayrıldığını ve konusunun dil ve dilin mantığı ile sınırlandığını görürüz. İster mantıksal pozitivistler ve erken dönemdeki görüşleriyle Wittgenstein’ı, ister geç dönem görüşleri ile Wittgenstein’ı dikkate alalım, felsefenin metafiziksel olanla ilgili savlarından vazgeçmesi, beraberinde felsefenin ilgi alanında bir daralmaya yol açmıştır. Felsefe dil hakkında, özellikle bilimin dili hakkında konuşur. Amacı bilgi vermek, sentez yapmak vb. değil, ifadeleri açıklığa kavuşturmaktır. Felsefenin yapabileceği en iyi şey tutarlı bir anlam kuramı ortaya koyabilmektir. Doğru cevap D'dir.
11.Soru
Aşağıdakilerden hangisi, Dewey’e göre, temsile dayalı bilgibilimsel anlayışın sakıncalarından biridir?
Bilgibilimin doğallaştırılmasının önünü açması |
Değerlerin olgulara indirgenebilmesi |
Bilen ve bilinen arasında keskin bir ayrım yapması |
Türlerin ve formların mutlaklığına ilişkin inanç sarsması |
Değerlerin doğada mevcut olması sebebiyle bilimsel araştırmanın söz konusu olması |
Bu yaklaşımın arka planında bazı varsayımlar yer almaktadır, öncelikle Dewey’e göre biz insanlar dünyanın edilgin izleyicileri değilizdir. Kendimizi dünyaya katılan, onun bir parçası olan ve sürekli dünyayla etkileşen varlıklar olarak düşünmemiz daha doğrudur. Klasik felsefe anlayışları, bilen ile bilinen arasında keskin bir ayrım yapmakta ve bunun sonucunda içinden çıkılmaz bilgibilimsel sorunlar yaratmaktadır. Doğru cevap C’dir.
12.Soru
I. Bir adın anlamı ile o adı taşıyan şey bir ve aynı değildir.
II. Bir sözcüğün anlamı onun dildeki kullanımıdır.
III. Adların (genelde de sözcüklerin) anlamı onların işaret ettiği basit nesneler değildir.
Yukarıdakilerden hangisi Wittgenstein’ın görüşüne göre doğrudur?
Yalnız I |
Yalnız II |
Yalnız III |
I ve II |
I, II ve III |
Bir adın anlamı ile o adı taşıyan şey bir ve aynı değildir. Wittgenstein’ın görüşüne göre bir sözcüğün anlamı onun dildeki kullanımıdır. Buradan anlaşılan, adların (genelde de sözcüklerin) anlamı onların işaret ettiği basit nesneler değildir. Doğru cevap E'dir.
13.Soru
Aşağıdakilerden hangisi Moore'un ahlak felsefesinin ana hatlarından biri değildir?
Farklı ahlaki anlayışları savunan düşünürlere göre "iyi"nin özellikleri farklılık gösterebilir. |
Bir özellik olarak "iyi" tanımlanamaz, sadece ne olduğu gösterilebilir.
|
"İyi", doğal olmayan bir özelliktir. |
"Değer", ahlaki olmayan bir senaryo içerisinde ortaya çıkar. |
Bir bütünün değeri, onu oluşturan parçaların toplamından fazladır. |
Moore’a göre değer, ahlâki bir senaryo içerisinde ortaya çıkar. Belli bir değeri deneyimleyen bir bilinçten söz etmeksizin, değerin ortaya çıkmasından söz edilemez.
14.Soru
Ryle’a göre bir dili yetkin bir biçimde konuşan kişilerle felsefeciler arasındaki ilişki aşağıdakilerden hangisi gibi olmalıdır?
Öğretmen-öğrenci |
Yazar-okur |
Köylü-haritacı |
Yönetici-memur |
Sermayedar-işçi |
Ryle’a göre bir dili yetkin bir biçimde konuşan kişilerle felsefeciler arasındaki ilişki, belli bir yöreyi orada uzun yıllar yaşadığı için bilen köylülerle o yörenin haritasını çıkaran bir haritacı arasındaki ilişki gibidir.
15.Soru
Peirce’a göre inanmak ne anlama gelmektedir?
Sadece görüşü sorulduğunda bu inancını dile getirmek |
Diğer tüm görüşlerin yanlış olduğunu söyleyerek reddetmek |
Bu inancın gerektirdiği davranışları sergilemeye eğilimli olmak |
Diğer tüm görüşleri dinlemeyi reddetmek |
Başka bir görüş ileri sürüldüğünde bastırmaya çalışmak |
Bu inancın gerektirdiği davranışları sergilemeye eğilimli olmak
16.Soru
Aşağıda verilen yazar-eser eşleştirmelerinden hangisi yanlıştır?
Alfred Tarski - “The Concept of Truth in Formalized Languages” |
A.J. Ayer - "Language, Truth, and Logic" |
Maurice Schlick - "Der logische Aufbau der Welt" |
Rudolf Carnap - "Scheinprobleme in der Philosophie" |
Wittgenstein - "Tractatus" |
"Der logische Aufbau der Welt" adlı eser Rudolf Carnap'a aittir. Doğru seçenek C'dir.
17.Soru
Diyelim ki Ahmet adındaki biri "benimle evlenir misin?" sorusunu soruyor. Bu soruyu sorduğu Ayşe adındaki biri de çok duygulanıyor ve soruya "tüm kalbimle evet!" yanıtını veriyor.
Austin'in terminolojisine göre, Ahmet'in bu edimi Ayşe'nin de bir edimde bulunmasına yol açtığı için aşağıdaki edim tiplerinden hangisinin kapsamındadır?
sesçil edim |
sessel edim |
sözsel edim |
etkisöz edimi |
düzsöz edimi |
Austin, bir başkasının cevap vermesini teşvik etmek üzere sergilenen edimi başka bir edime yol açtığı için, bir etkisöz edimi (İng. perlocutionary act) olarak adlandırır. Doğru yanıt D seçeneğidir.
18.Soru
Gilbert Ryle'ın en tanınmış eseri aşağıdakilerden hangisidir?
The Concept of Mind |
Principia Mathematica |
The Structure of Scientific Revolutions |
Principa Ethica |
Tractatus |
Dil felsefesinden felsefe tarihine, düşünme kavramından Platon’a, pek çok konuda yayın yapmış bulunan Ryle’ın en tanınmış eseri The Concept of Mind’dır. Doğru cevap A'dır.
19.Soru
Willard Van Orman Quine’nin 20.yüzyıl başlarında felsefeye getirmek istediği yeni anlayış nedir?
Neo-klasik bir felsefe anlayışı |
Metafiziğe dayalı bir felsefe anlayışı |
Kapsamlı ve bütüncü bir felsefe anlayışı |
Çağdaş bir yaklaşım |
Tutarlı bir anlam kuramı |
Felsefenin yapılabilmesinin önünü açabilmek, dile ve dilin mantığına ilişkin çözümlemeleri esasa yerleştiren felsefe anlayışının kökten bir eleştirisini gerektirmektedir. Tarihin bu noktasında böyle bir eleştiriye soyunan ve bu eleştiriden hareketle söz konusu kapsamlı ve bütüncül bir felsefe anlayışını ikame etmeye çalışan felsefeci Willard Van Orman Quine olmuştur.
20.Soru
Aşağıdakilerden hangisi mantıkçı pozitivizm yaklaşımının temel nitelikleri arasında yer almaz?
Metafizik karşıtlığı |
Sentetik a priori yargıların olanaklılığının reddedilmesi |
Matematiğin mantıkçı bir biçimde temellendirilmesi |
Doğrulamacı anlam arayışı |
Sezgiciliğin temel alınması |
Sezgiciliğin temel alınması mantıkçı pozitivizm yaklaşımının temel nitelikleri arasında yer almaz.
-
- 1.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 2.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 3.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 4.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 5.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 6.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 7.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 8.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 9.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 10.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 11.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 12.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 13.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 14.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 15.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 16.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 17.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 18.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 19.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 20.SORU ÇÖZÜLMEDİ