Pozitivizme göre bizim dışımızda bağımsız sosyal bir dünya vardır ve buna ait özellikler nesnel yöntemler kullanılarak ölçülmelidir. Burada gerçeklik dışsal ve nesneldir. Bilgi, bu dışsal gerçekliğin gözlemlerine dayalıysa gerçek bilgidir. Pozitivist bilim anlayışının dayandığı temel varsayımlar şunlardır (Altunışık vd., 2007: 4):

• Bilimsel ilerleme birikimseldir.
• Bilimsel bilgi tek meşru bilgidir. Metafizik iddialar, değer yargıları ve kanaatler meşru bilgi değildir.
• Görgül verilerin derlenmesi ve değerlendirmesinde, kuram oluşturulmasında normatif bakış açılarına, değer yargılarına, kanaatlere ve kişisel bakış açılarına yer yoktur.
• Meşru bilgiye ancak mantık ve matematiği kullanarak, doğa bilimlerinin yöntemleri ile ulaşılabilir. Kavramlar gerçeklerin sayısal olarak ölçülmesine olanak tanıyacak şekilde işlevsel hâle getirilmelidir.
• Bilimin amacı neden sonuç ilişkilerini açığa çıkarmak ve düzenlilikleri açıklayan kanunlar ortaya koymaktır.

Durkheim’ın görüşlerine ait olan kavramlar; Ortak Bilinç, Toplumsal Dayanışma, Organik Dayanışmadır. Ücretli Emek Marx’a, Yaşam Olanakları ise Weber’e ait bir kavramdır.

Emek piyasası kuramları, emek süreci teorisi ve yeni iktisat sosyolojisi yaklaşımlarını kapsamaktadır. Diğer seçenekler yeni örgüt kuramlarıdır.

Tümdengelim: Genelden yola çıkarak özel hakkında çıkarımlar yapılmasıdır. Genel için doğru olanın özel için de doğru olduğu, bütün için doğru olanın parça için de doğru oldupu varsayımına dayanır.

Teknolojik gelişmelerle beraber çalışma saatlerinde de dönüşüm yaşanmıştır. Esnek çalışma saatleri, kısmi süreli çalışma, tele çalışma, iş paylaşımı, sıkıştırılmış iş haftası ve çağrı üzerine çalışma ortaya çıkmıştır.

Nitel araştırmada asıl olan çalışılan durumdur, gerçek oluşturulur, derinlemesine betimleme amaçlanır, örüntülerin ortaya çıkartılması söz konusudur ve araştırmacı olay ve olgulara dahil, öznel perspektifi olan, empatik bireydir.

Gerçek oluşturulur.

Asıl olan çalışılan durumdur.

Değişkenler, karmaşık ve iç içe geçmiştir ve bunlar arasındaki ilişkileri ölçmek zordur.

Araştırmacı olay ve olguları yakından izler, katılımcı bir tavır geliştirir.

Otomobil imalatında Ford’un kullandığı bant üzerindeki seri üretim sisteminin genel adına T-model denilmektedir.

Odak noktasını gruplardan bireylere çevirmek olan ve diğerlerinden bu yönüyle farklılaşan humanist yaklaşımdır.

Farklı faaliyet alanlarında bulunan 100 endüstriyel işletmeyi artan bir teknolojik karmaşıklık boyutunda değerlendiren ve kullanılan teknoloji ile örgüt yapısı arasında doğrudan bir ilişki bulan çalışma Joan woodward’un çalışmasıdır ve bu alanda başlangıç çalışması, temel olarak kabul edilmektedir.