Devlet Borçları Final 4. Deneme Sınavı
Toplam 20 Soru1.Soru
2011-2017 döneminde AB Tanımlı Genel Yönetim Borç Stoku-GSYH oranının en yüksek olduğu AB üyesi ülke hangisidir?
İspanya |
Belçika |
Yunanistan |
İtalya |
Portekiz |
147. sayfada yer alan Tablo 8.1'e göre 2011-2017 döneminde AB Tanımlı Genel Yönetim Borç Stoku / GSYH (%) en yüksek olan AB üyesi Yunanistan'dır.
2.Soru
Maastricht Kriterleri’nde temel alınan ülkenin bütçe açığının GSYH'ye oranı en fazla yüzde kaç olmalıdır?
3 |
4 |
5 |
6 |
7 |
Maastricht Kriterleri: Toplulukta en düşük enflasyona sahip (en iyi performans gösteren) üç ülkenin yıllık enflasyon oranları ortalaması ile ilgili üye ülke enflasyon oranı arasındaki fark 1,5 puanı geçmemelidir.
• Üye ülke devlet borçlarının GSYH’ye oranı %60’ı geçmemelidir.
• Üye ülke bütçe açığının GSYH’ye oranı %3’ü geçmemelidir.
3.Soru
Aşağıdakilerden hangisi borç sözleşmesinin değiştirilme şekilleri yönünden Konversiyon işlemi gerçekleştirme yöntemlerinden değildir?
Süreli konversiyon |
Fark ödemeyi gerektiren konversiyon |
Kademeli konversiyon |
Başa başın altında konversiyon |
Başa baştan yapılan konversiyon |
Konversiyon işlemi borç sözleşmesinin değiştirilme şekilleri yönünden dört farklı biçimde gerçekleştirilebilmektedir: Başa baştan yapılan konversiyon, başa başın altında konversiyon, kademeli konversiyon, fark ödemeyi gerektiren konversiyon.
4.Soru
Türkiye’de 1980’li yıllara kadar kamu borç yönetimi konusunda önemli bir gelişme yaşanmamasının temel sebebi aşağıdakilerden hangisidir?
Türkiye Cumhuriyeti’nin Osmanlıdan kalma başarısız borçlanma deneyimi |
Uluslararası piyasalarda ABD dolarının yanında diğer döviz cinslerinden de ihraç yapılması |
Nakit ve borç yönetiminde oluşabilecek likidite riskinin azaltılması amacıyla güçlü nakit rezervi tutulması |
Borçlanmanın ağırlıklı olarak TL cinsinden yapılması |
Faiz giderlerinin en uygun şekilde yönetilmesi amacıyla uygun borçlanma araçları ve vade bileşimi dikkate alınarak gelecek 12 ayda faizi yenilenecek senetler ile vadesine 12 aydan az kalmış senetlerin payının belirli bir seviyede tutulması |
Türkiye’de 1980’li yıllara kadar kamu borç yönetimi konusunda önemli bir gelişme yaşanmamasının temel sebebi olarak Türkiye Cumhuriyeti’nin Osmanlıdan kalma başarısız borçlanma deneyimi gösterilebilir.
5.Soru
Borsada işlem gören menkul kıymetlerin yanında, borsada işlem görmeyenlerin de alım-satımının yapıldığı, borsa dışı piyasalara ne ad verilmektedir?
Genel piyasalar |
İkincil piyasalar |
Tezgâhüstü piyasalar |
Kısmi piyasalar |
Birincil piyasalar |
Borsada işlem gören menkul kıymetlerin yanında,
borsada işlem görmeyenlerin de alım-satımının yapıldığı, borsanın kural ve kısıtlamalarının hafifletildiği piyasalar olan borsa dışı piyasaların diğer adı tezgâhüstü
piyasadır.
6.Soru
Dış borcun ikrazı hükmü yetkisinin kimde olduğu net olarak tanımlanması , 4749 sayılı Kanun’un kaçıncı maddesinde belirtilmiştir?
4749 sayılı Kanun’un 1. maddesinde |
4749 sayılı Kanun’un 2. maddesinde |
4749 sayılı Kanun’un 3. maddesinde |
4749 sayılı Kanun’un 4. maddesinde |
4749 sayılı Kanun’un 5. maddesinde |
4749 sayılı Kanun’un 4. maddesinde belirtilmiştir.Doğru cevap ''D'' şıkkıdır.
7.Soru
- Reel faiz oranları
- Borçların vade yapısı
- Döviz kuru
- Cari açık
Kamu borç yönetiminin etkinliğini ve başarısını ölçen başlıca iki temel unsur yukarıdakilerden hangileridir?
I-II |
II-III |
III-IV |
I-III |
II-IV |
Kamu borç yönetiminin etkinliğini ve başarısını ölçen başlıca iki temel unsur söz konusudur. Bunlar reel faiz oranları ve borçların vade yapısıdır.
8.Soru
.....................devletin amaçlarına en etkin düzeyde ulaşabilmesi bakımından hangi büyüklüklerde borçlanması gerektiğini ve bununla ilgili ayarlama ve düzenlemeleri ifade etmektedir. Boşluğa aşağıdakilerden hangisi uygundur?
borç yönetimi |
etkin borç yönetimi |
borçların silinmesi |
borçların ertelenmesi |
borçların miktarı |
Borçların miktarı kavramı, devletin amaçlarına en etkin düzeyde ulaşabilmesi bakımından hangi büyüklüklerde borçlanması gerektiğini ve bununla ilgili ayarlama ve düzenlemeleri ifade etmektedir.
9.Soru
Ülkemizde piyasa yapıcılığı sistemini kurmaya, sistemin işleyiş esaslarını belirlemeye ve işleyişi ile ilgili her türlü önlemi almaya veya sistemi kaldırmaya aşağıdakilerden hangisi yetkilidir?
Cumhurbaşkanı |
TBMM |
Sayıştay |
Danıştay |
Hazine ve Maliye Bakanlığı |
Ülkemizde piyasa yapıcılığı sistemini kurmaya, sistemin işleyiş esaslarını belirlemeye ve işleyişi ile ilgili her türlü önlemi almaya veya sistemi kaldırmaya Hazine ve Maliye Bakanlığı yetkilidir.
10.Soru
"üye ülkeye, kısa vadeli ödemeler dengesi sorunlarını aşabilmesi için, 36 ayı aşmayacak şekilde genellikle 12-18 aylık süre zarfında, ülkelerin kotasıyla ilişkilendirilen belli bir miktara kadar kaynak kullanabilme olanağı sağlanmaktadır." verilen IMF kredi türü aşağıdakilerden hangisidir?
Stand-by Düzenlemeleri |
Genişletilmiş Fon İmkânı |
Genişletilmiş Kredi İmkânı |
Esnek Kredi Hattı |
İhtiyati Likidite Hattı |
Stand-by düzenlemeleri ile üye ülkeye, kısa vadeli ödemeler dengesi sorunlarını aşabilmesi için, 36 ayı aşmayacak şekilde genellikle 12-18 aylık süre zarfında, ülkelerin kotasıyla ilişkilendirilen belli bir miktara kadar kaynak kullanabilme olanağı sağlanmaktadır.
11.Soru
Ülkemizde borç yönetimi ve borçlanma işlemlerine ilişkin temel bir mevzuatın oluşturulması amacıyla atılan en önemli adım 4749 sayılı Kamu Finansmanı ve Borç Yönetiminin Düzenlenmesi Hakkında Kanun’un hangi yılda yürürlüğe konulması olmuştur?
2002 |
2003 |
2004 |
2005 |
2006 |
Ülkemizde borç yönetimi ve borçlanma işlemlerine ilişkin temel bir mevzuatın oluşturulması amacıyla atılan en önemli adım 4749 sayılı Kamu Finansmanı ve Borç Yönetiminin Düzenlenmesi Hakkında Kanun’un 2002 yılında yürürlüğe konulması olmuştur.Doğru cevap ''A'' şıkkıdır.
12.Soru
İç borcunu ödeme kabiliyetini kaybetmiş bir devletin tek taraflı egemenlik gücünü kullanarak borcunu ödememesi söz konusu olabilmektedir. Bu durum aşağıdakilerden hangisi ile ifade edilir?
moratoryum |
borcun reddi |
borcun itfası |
konsolidasyon |
konversiyon |
İç borcunu ödeme kabiliyetini kaybetmiş bir devletin tek taraflı egemenlik gücünü kullanarak borcunu ödememesi söz konusu olabilmektedir. Bu duruma borcun reddi denmektedir.
13.Soru
Aşağıdakilerden hangisi Türkiye’de de Haziran 2019 tarihinde yayınlanan Kamu Borç Yönetimi Raporu’nda borç yönetimiyle ilgili benimsenen temel stratejik ölçüt ve göstergeler arasında değildir?
Borçlanmanın ağırlıklı olarak TL cinsinden yapılması |
Piyasa çeşitliliğinin sağlanması amacıyla uluslararası piyasalarda ABD dolarının yanında diğer döviz cinslerinden de ihraç yapılması |
Faiz giderlerinin en uygun şekilde yönetilmesi amacıyla uygun borçlanma araçları ve vade bileşimi dikkate alınarak gelecek 12 ayda faizi yenilenecek senetler ile vadesine 12 aydan az kalmış senetlerin payının belirli bir seviyede tutulması |
Nakit ve borç yönetiminde oluşabilecek likidite riskinin azaltılması amacıyla güçlü nakit rezervi tutulması |
Kamu iç borçlanma faizinin %10'un altında tutulması |
Türkiye’de Haziran 2019 tarihinde yayınlanan Kamu Borç Yönetimi Raporu’nda borç yönetimiyle ilgili benimsenen temel stratejik ölçüt ve göstergeler şu şekilde sıralanmıştır:
- Borçlanmanın ağırlıklı olarak TL cinsinden yapılması
- Piyasa çeşitliliğinin sağlanması amacıyla uluslararası piyasalarda ABD dolarının yanında diğer döviz cinslerinden de ihraç yapılması
- Faiz giderlerinin en uygun şekilde yönetilmesi amacıyla uygun borçlanma araçları ve vade bileşimi dikkate alınarak gelecek 12 ayda faizi yenilenecek senetler ile vadesine 12 aydan az kalmış senetlerin payının belirli bir seviyede tutulması
- Nakit ve borç yönetiminde oluşabilecek likidite riskinin azaltılması amacıyla güçlü nakit rezervi tutulması
14.Soru
Hangisi devlet borçlarının en etkin şekilde yönetilmesi için uygun bir strateji geliştirilmesi ve bu stratejinin uygulanması sürecidir?
Hangisi devlet borçlarının en etkin şekilde yönetilmesi için uygun bir strateji geliştirilmesi ve bu stratejinin uygulanması sürecidir?
Faiz yönetimi |
Borç yönetimi |
Vade yönetimi |
Hazine yönetimi |
Enflasyon yönetimi |
Borç yönetim stratejilerinin oluşturulması ve uygulanması, maliyet ve risk hedeflerinin yerine getirilmesinin yanı sıra, etkin ve likit tahvil piyasaların oluşturulması ve geliştirilmesi gibi diğer borç yönetim hedeflerinin de karşılanması olarak tanımlanmaktadır. Borç yönetimi, devlet borçlarının en etkin şekilde yönetilmesi için uygun bir strateji geliştirilmesi ve bu stratejinin uygulanması sürecidir.
15.Soru
I. Bir ekonomide bireylerin tüketiminin zamanlar arası bir optimizasyon sorunu olarak kabul edilmesidir.
II. Bireylerin yaşamlarının sınırlı olmasıdır.
III. Tüm zamanlarda piyasaların dengededir.
Neoklasik yaklaşımda ifade edilen bu varsayımların her biri,
aşağıda verilenlerden hangisinde önemli bir rol oynar?
Bütçe açıklarının ve devlet borçlanmasının etkilerinin |
Kar oranlarının hesaplanmasında |
Kamu borçlarının berlilenmesinde |
Vergilendirmede |
Bütçe açıkları ve borçlanmanın belirlenmesinde |
Neoklasik yaklaşıma göre ekonomide kişiler belirli ölçüde ileri görüşlü ve rasyonel davranmaktadır. Bu yaklaşım üç temel varsayıma dayanmaktadır. Bunlardan birincisi, bir ekonomide bireylerin tüketiminin zamanlar arası bir optimizasyon sorunu olarak kabul edilmesidir. İkincisi, bireylerin yaşamlarının sınırlı olmasıdır. Üçüncüsü ise tüm zamanlarda piyasaların dengede olduğu varsayımıdır. Neoklasik yaklaşımda ifade edilen bu varsayımların her biri, bütçe açıklarının ve devlet borçlanmasının etkilerinin belirlenmesinde önemli rol oynamaktadır.
16.Soru
İkincil piyasada alım-satım gerçekleştikten sonra menkul kıymetlerin alıcıya, bunun için yapılacak ödemenin de satıcıya geçmesi için aşağıdaki sistemlerden hangisi gerekmektedir?
Rekabetçi ortam |
Katılımcılarının bilgiye eşit olarak ulaşabilmeleri |
Etkin bir takas sistemi |
Çok sayıda piyasa katılımcısı |
İşlem maliyetlerinin yüksek olması |
İkincil piyasada alım-satım gerçekleştikten sonra menkul kıymetlerin alıcıya, bunun için yapılacak ödemenin de satıcıya geçmesi gerekmektedir. Bu işlemlerin gerçekleşebilmesi için etkin bir takasa da ihtiyaç duyulmaktadır.. Bu takasın garanti edilmesi ve kısa bir sürede yapılması gerekmektedir. Menkul kıymetlerin kaydi olması, takas işlemlerini kolaylaştırmaktadır.
17.Soru
Devletin mali durumunun iyi olduğu dönemlerde henüz vadesi gelmemiş borçların ödenmesine ne ad verilir?
Zorunlu ödeme |
İhtiyari ödeme |
Kademeli ödeme |
Dr. Price otomatik amortisman yöntemi ile ödeme |
Bütçe fazlası sağlayarak ödeme |
Zorunlu ödeme borç sözleşmesi gereği sözleşmede yer alan şartlar dâhilinde yapılan borç ödemesidir. Daha önce yapılan sözleşmelerde borcun hangi tarihte geri ödeneceği hüküm altına alınmakta ve ilgili tarihte ödeme yapılmaktadır. İhtiyari ödeme ise devletin mali durumunun iyi olduğu dönemlerde henüz vadesi gelmemiş borçların ödenmesidir.
18.Soru
Aşağıdakilerden hangisi normal koşulların dışında uygulanan borç yönetimi işlemleri olarak adlandırılır?
Olağanüstü borç yönetimi |
Dr. Price otomatik amortisman yöntemi |
Bütçe Fazlası Sağlayarak Ödeme |
Kademeli ödeme |
İhtiyari ödeme |
Normal koşulların dışında uygulanan borç yönetimi işlemleri olağanüstü borç yönetimi olarak adlandırılmaktadır. Buna göre doğru cevap A şıkkıdır.
19.Soru
Devletin mali durumunun iyi olduğu dönemlerde henüz vadesi gelmemiş borçların ödenmesi aşağıdakilerden hangisidir?
Zorunlu ödeme |
İhtiyari ödeme |
Toplu ödeme |
Kademeli ödeme |
Dr. Price Otomatik Amortisman Yöntemi ile ödeme |
Devletin mali durumunun iyi olduğu dönemlerde henüz vadesi gelmemiş borçların ödenmesi ihtiyari ödeme olarak adlandırılır. Buna göre doğru cevap B şıkkıdır.
20.Soru
Aşağıdakilerden hangisi "Dışlama Etkisi"nin tanımıdır?
Patent hakkı, şerefiye ve imtiyazlık gibi elle tutulup gözle görülmeyen sermaye unsurlarıdır. |
Bankalar tarafından kredi işlemleri sonucunda yaratılan ve üzerine çek yazılabilen vadesiz mevduat şeklindeki paraya verilen addır. |
Devlet borçlanmasının faiz oranlarını artırması nedeniyle özel yatırımların maliyetli hâle gelmesi ve oransal olarak düşmesine monetaristler tarafından verilen addır. |
Ekonomideki büyüme ve daralma dönemlerinin dönüşümlü olarak yaşanmasını ifade etmektedir. |
Hükümetin vergi oranlarını, ekonomideki ve kamu harcamalarındaki değişikliklere bağlı olmaksızın istikrarlı bir biçimde uygulamasını ifade eden bir kamu borç yönetimi teorisidir. |
Dışlama Etkisi
Devlet borçlanmasının faiz oranlarını artırması nedeniyle özel yatırımların maliyetli hâle gelmesi ve oransal olarak düşmesine monetaristler tarafından verilen addır.
-
- 1.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 2.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 3.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 4.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 5.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 6.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 7.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 8.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 9.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 10.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 11.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 12.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 13.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 14.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 15.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 16.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 17.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 18.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 19.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 20.SORU ÇÖZÜLMEDİ