Din Sosyolojisi Final 13. Deneme Sınavı
Toplam 20 Soru1.Soru
Küreselleşme kavramını “modern dünya-sistemi” olarak tanımlatan ve bu sistem için “insanlık tarihinde ilk defa, yeryüzünde sadece bir tek tarihsel sistem bulunmaktadır” diyen teorisyen kimdir?
Roland Robertson
|
Zygmun Bauman
|
Immanuel Wallerstein
|
Anthony Giddens
|
Marshall McLuhan
|
Immanuel Wallerstein, küreselleşme kavramını “modern dünya-sistemi” ile tanımlamaktadır. Ona göre, modern dünya-sistemi 16. yüzyılda, öncelikle Avrupa’da vücuda gelmiştir. Kendi içerisinde bir dizi süreç sayesinde, bu dünya sistemi kesintisiz olmasa da devamlı bir şekilde 19. yüzyılın orta veya sonlarında yerkürenin bütün coğrafi bölgelerine yayılmıştır. Bu coğrafi bölgeleri kendi toplumsal iş bölümüne eklemiştir. Böylelikle tarihsel bakımdan yeni bir durum yaratmıştır. İnsanlığın tarihinde ilk defa olarak, yeryüzünde sadece bir tek tarihsel sistem bulunmaktadır.
2.Soru
Aşağıdakilerden hangisi Yedinci Gün Adventistleri olarak bilinen grubun öğretisi olan Tanrı insanları imtihan etmek için daha önce vahiy gönderdiği kişilerin yanılmalarına izin verir anlayışıdır?
Kademeli Hakikat Öğretisi
|
Yedinci Gün Öğütleri
|
İsa’nın Muamması
|
Dünyevi Hatalar Öğütleri
|
Özgür Düşünce Öğretisi
|
Yedinci Gün Adventistleri İsa’nın geleceği kehanetinde bulunan Miller’in takipçisi olmakla birlikte onun niçin yanıldığı konusunda da bir doktrin geliştirdiler. Kademeli hakikat öğretisi adını verdikleri bu anlayışa göre, Tanrı insanları imtihan etmek için daha önce vahiy gönderdiği kişilerin yanılmalarına izin verir.
3.Soru
Aşağıdakilerden hangisi konutların mimarisinde İslam’ın etkilerine örnek değildir?
Evde ayakkabılık bulunması
|
Tuvaletlerin kıbleye dönük olmaması
|
Tuvaletlerde su tertibatının olması
|
Evlerde antreden salona ve diğer odalara girilmesi
|
Salon salomanje mimarisi
|
Salon salomanje mimarisi dışındakiler mimari üzerinde İslam’ın etkilerine örnektir.
4.Soru
Kamusal alan anlayışında “çağdaş¸ toplumların demokratikleştirilmesi, özerk kamu alanlarının çoğalması ve genişlemesine hizmet etmektedir” görüşünü savunan düşünür kimdir?
Jürgen Habermas
|
David Hume
|
John Locke
|
Hannah Arendt
|
Bruce Ackerman
|
Jürgen Habermas’ın kamusal alan anlayışında, çağdaş toplumların demokratikleştirilmesi, özerk kamu alanlarının çoğalması ve genişlemesine hizmet etmektedir.
5.Soru
Kamusal alanla ilgili aşağıdaki ifadelerden hangisi yanlıştır?
Farklı düşünce, inanç, felsefi görüş, düşünce ve tarza sahip insanların ortak mekanıdır.
|
İnsanların ortak ilgi ve yaşam alanlarını tanımlayan bir kavram olarak ortaya çıkmaktadır.
|
Tek tek hiç kimseye ait olmayıp ortaklaşa kullanılan ve birçok hizmetlerinden faydalanılan bu mekanlar, genel anlamda kamusal alanlardır.
|
Ev, kamusal alana örnek olarak verilebilir.
|
Kamusal alan doğal bir mekan olarak değil insan faaliyetlerinin ortak mekanı olarak ortaya çıkmıştır. |
Ev, kamusal alana değil özel alana örnek olarak verilebilir.
6.Soru
“Dinî tecrübe esas olarak subjektiftir, yani bireyin içindedir ve ona aittir. Ancak her dini tecrübe aynı zamanda objektifleşir, yani bireyin dışında, kültür dünyası içinde, insan ilişkilerini belirleyecek biçimde dışa vurur.” cümlesi dinin kültür üzerinde hangi türden bir etkisi olduğunu belirtmektedir?
Erdemleri meşrulaştırma
|
Yerleşik hale getirme
|
Kültürün doğasını belirleme
|
Yerleşim birimlerini birleştirme
|
İnsanları kolayca örgütleme
|
Dinin etki gücünü artıran bir diğer özelliği objektifleşmek suretiyle daha kolay ve hızlı biçimde örgütlenmesidir. Dinî tecrübe esas olarak subjektiftir, yani bireyin içindedir ve ona aittir. Ancak her dini tecrübe aynı zamanda objektifleşir, yani bireyin dışında, kültür dünyası içinde, insan ilişkilerini belirleyecek biçimde dışa vurur. Böylelikle din inananları bir araya getirir; onların örgütlenmesine yardımcı olur.
7.Soru
Aşağıdakilerden hangisinde Hindu inanışındaki “Samsara” ile ilgili yapılan tanımlama daha doğrudur?
Hindu inancına göre doğumu tanımlar.
|
İnsanların cennete giriş kapılarının anahtarı olan ibadetler bütünüdür.
|
İnsanların içerisinde olduğu doğum-ölüm çarkı adı verilen bir döngüdür.
|
Yogada ruhun huzura ermesi noktasıdır.
|
Mutlak mutluluk halidir. |
Hindu inancına göre insanlar doğum-ölüm çarkı (samsara) adı verilen bir döngü içerisindedirler.
8.Soru
Tanrı merkezli bir evren ve insan anlayışından, insan merkezli bir evren anlayışına geçişi ifade eden kavram hangisidir?
Bireycilik
|
Modernizm
|
Postmodernizm
|
Küreselleşme
|
Aydınlanma
|
Ortaçağ Avrupa’sından çizgi olarak bir kırılmayı ifade eden Aydınlanma, esas itibarıyla Tanrı merkezli bir evren ve insan anlayışından, insan merkezli bir evren anlayışına geçişi anlatmaktadır. Bu, Ortaçağ’da hâkim olan kilise egemenliğinin sona ererek, insanın Tanrı’ya müracaat etmeden yeni bir dünya kurma teşebbüsünü anlatmaktadır.
9.Soru
Hangisi çok boyutlu ve karmaşık ilişkiler ağına sahip olan küreselleşmenin başlıca boyutlarından biri değildir?
Ekonomik Küreselleşme
|
Politik Küreselleşme
|
Kültürel Küreselleşme
|
İletişimde Küreselleşme
|
Sosyolojik Küreselleşme
|
Küreselleşme çok boyutlu ve karmaşık ilişkiler ağına sahiptir. Bu açıdan kavramı, sadece bir boyutuyla tanımlamak eksik olacaktır. Bu boyutlar, küreselleşmenin bütüncül bir şekilde ele alınmasınısağlayacaktır. Bu bağlamda, küreselleşmenin farklı boyutlarını kısaca özetlemeye çalışacağız. Bu boyutları, ekonomik, politik, kültürel, iletişim ve ekolojik küreselleşme olarak sınıflandırmak mümkündür.
10.Soru
Modern toplumların gelişimini kamusal alana katılımın genişlemesi açısından analiz eden düşünür aşağıdakilerden hangisidir?
Hannah Arendt
|
Bruce Ackerman
|
David Hume
|
Jürgen Habermas
|
John Locke
|
Jürgen Habermas modern toplumların gelişimini kamusal alana katılımın genişlemesi açısından analiz etmektedir. Habermas’a göre katılım, yukarıdan dayatılan prensiplerin içerisinde şekillenmekten mesafe alarak hem eylem normlarının hem de yapılacak tartışmaların izlek noktalarının da katılan taraflarca belirlenmesini içermektedir.
11.Soru
Aşağıdakilerden hangisi küreselleşen dünya sorunlarına karşı dinin sağladığı katkılardan biri değildir?
Dolayısıyla dini bilincin birleştirici özelliği vardır |
En umutsuz zamanlarda bile din insanlara umut vermektedir |
İnsanları toplumsal sorunlara karşı dayanışma içinde tutar |
Denge ve uzlaşmaya davet eder |
Aşırı eylem ve davranışlarda bulunmaya teşvik eder. |
Uzlaşma: Denge ve uzlaşmalara davet eder. Aşırı eylem ve davranışlardan uzaklaştırır.
12.Soru
İnsanın yaratılışı, yaratılış amacından uzaklaşması tekrar yaratılış konumuna döndürülerek kurtuluşa ermesi hangi din ile ilişkili yaklaşımı açıklamaktadır?
Hare Krişna
|
Transandantal Meditasyon
|
Moonculuk
|
Mormonizm
|
Yedinci Gün Adventistleri
|
İnsanın yaratılışı, yaratılış amacından uzaklaşması, tekrar yaratılış konumuna döndürülerek kurtuluşa ermesi, Moonculuk dinine özgü bir yaklaşımıdır.
13.Soru
I. Ulaşım ve iletişimin gelişmesi
II. Sanal âlem
III. Uluslararası sermaye dolaşımı
David Harvey, küreselleşmeyi “zaman mekan sıkışması” olarak tanımlamaktadır. Bu tanıma göre yukarıdaki maddelerin hangisi tanımın içeriğini karşılamaktadır?
I ve III |
II |
II ve III |
I, II ve III |
I ve II |
David Harvey, küreselleşmeyi “zaman mekan sıkışması” olarak tanımlamaktadır. Ona göre, mekan ve zamanın nesnel niteliklerinde kapsamlı değişimler olmakta ve insanların dünyayı görüş tarzı çok köklü bir biçimde değişmek zorunda kalmaktadır. Bir kere zaman “hız”lanmıştır. Zamanın hızlanması demek ulaşım ve iletişim gibi birçok faaliyetin daha kısa zamanda yapılabilmesi demektir. Sanal âlemde internet üzerinden tüm dünyaya ulaşmak ve ileti göndermek mümkündür. Sınırlar söz konusu olduğunda mekanın önemini kaybetmesi, sınır ötesi sermaye akışının hızlandığı finans sektöründe daha belirgin olarak gözlenmektedir. Şirketlerin ana yönetimleri belirli merkezlerde olmasına karşın, uluslararası sermaye dolaşımı, küreselleşmenin mekan kavramını nasıl değiştirdiğini gösteren bir başka örnek olarak zikredilebilir.
14.Soru
I. Ortaklaşa kullanım
II. Mahremiyet
III. Etkileşim
IV. Soyutlanma
Yukarıda verilenlerden hangisi/hangileri kamusal alan kavramıyla ilintilidir?
Yalnız I |
II-IV |
I-III |
I-II-III |
I-II-IV |
Tek tek hiç kimseye ait olmayıp ortaklaşa kullanılan ve birçok hizmetlerinden faydalanılan mekanlar, genel anlamda kamusal alanlardır. Kamusal alanlar, bu sebeple o toplumda yaşayan insanların ortak ilgilerinin yoğunlaştığı yerlerdir. kamusal alan sadece fiziki bir mekanı değil, onun da ötesinde soyut bir paylaşım, etkileşim, müzakere ve metafor alanını ifade eder. Bu alanlarda özel alanldaki gibi mahremiyet söz konusu değildir. Bireylerin kendilerini ifade alanı olduğu için soyutlanma da söz konusu değildir.
15.Soru
Cumhuriyet ve sivil yaşamın erdem üzerine oturduğu geleneklerde ortak olan kamu anlayışı için kullanılan kavram aşağıdakilerden hangisidir?
Agonistik
|
Liberal
|
Söylemsel
|
Biçimsel
|
Demokratik
|
Agonistik kavramı, Cumhuriyet ve sivil yaşamın erdem üzerine oturduğu geleneklerde ortak olan kamu anlayışı için kullanılmaktadır.
16.Soru
Roland Robertson, “Küresel (evrensel) ile yerel olanın karşılıklı olarak bir gerilim ve iletişim içerisinde olması”nı hangi kavramla nitelendirir?
Globalleşme |
Glokalleşme |
Postmodernite |
Modernite |
Etkileşimcilik |
Roland Robertson’a göre, glokal kavramı, global ve lokal küçülme yoluyla elde edilmektedir. Yani Roland Robertson’ın bakış açısından küreselleşme kavramı, küresel ile yerel olanın etkileşimidir. Bunun anlamı, küresel (evrensel) ile yerel olanın karşılıklı olarak bir gerilim ve iletişim içerisinde olmasıdır. İşte bu sebeple “global” ve “local” (yerel) kelimeleri bir anlamda kaynaştırılarak “glokalleşme” kavramı elde edilmiştir.
17.Soru
Anthony Giddens, modernliğin kurduğu ağ ve şebekenin ölçeğinin büyümesi bağlamında küreselleşmeye bakar. Giddens, küreselleşmeyi yeni bir süreç olarak görmez. O, yeni bir doneme girmekten ziyade, modernliğin sonuçlarının eskisinden daha çok radikalleştiği bir başka doneme girildiğini söyler. Anthony Giddens’ın bu teorisinin adı nedir?
Modernizm
|
Küresel Modernizm
|
Modernliğin Küreselleşmesi
|
Küresel Köy
|
Küresel Dünya Düzensizliği
|
Anthony Giddens, modernliğin kurduğu ağ ve şebekenin ölçeğinin büyümesi bağlamında küreselleşmeye bakar. Giddens, küreselleşmeyi yeni bir süreç olarak görmez. O, yeni bir doneme girmekten ziyade, modernliğin sonuçlarının eskisinden daha çok radikalleştiği bir başka doneme girildiğini söyler. Bu durum zaten modernleşmenin evrenselleşme iddiaları ile paralellik arz etmektedir.
18.Soru
Aşağıdakilerden hangisi sosyoloji kelimesini ilk kullanan kişidir?
Aguste Comte
|
Sokrates
|
Emile Durkheim
|
Weber
|
Joachim Wach |
İlk defa Agusto Comte (1839) tarafından kullanılan sosyoloji kelimesi Latince “socio” (toplum) ve Gerekçe 1logie” (bilim) kelimelerinin birleşmesinden meydana gelmiştir.
19.Soru
Ortaçağ Avrupasında Tanrı merkezli bir evren ve insan anlayışından, insan merkezli bir evren anlayışına geçişi anlatan sürece ne denir?
Aydınlanma
|
Modernlik
|
Postmodernlik
|
Küreselleşme
|
Yerelleşme
|
Ortaçağ Avrupa’sından çizgi olarak bir kırılmayı ifade eden Aydınlanma, esas itibarıyla Tanrı merkezli bir evren ve insan anlayışından, insan merkezli bir evren anlayışına geçişi anlatmaktadır. Bu, Ortaçağ’da hâkim olan kilise egemenliğinin sona ererek, insanın Tanrı’ya müracaat etmeden yeni bir dünya kurma teşebbüsünü anlatmaktadır.
20.Soru
I. Sosyo-politik
II. Sosyo-kültürel
III. Ekonomik
Yukardakilerden hangisi yada hangilerini soyutlayarak şiddet ve terör olaylarını anlamak ve yorumlamak çok sınırlı bir çerçevede mümkün olacaktır?
Yalnız I |
I ve II |
Yalnız II |
II ve III |
I, II ve III
|
İnsan davranışlarındaki etkisi yadsınamaz olan psikolojik eğilim ve potansiyelleri, sosyo-politik ve sosyo-kültürel bağlamdan soyutlayarak şiddet ve terör olaylarını anlamak ve yorumlamak ancak çok sınırlı bir çerçevede mümkün olacaktır.
-
- 1.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 2.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 3.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 4.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 5.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 6.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 7.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 8.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 9.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 10.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 11.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 12.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 13.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 14.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 15.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 16.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 17.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 18.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 19.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 20.SORU ÇÖZÜLMEDİ