“Tanrı kanunları insan kanunlarından üstündür” diyerek medeniyet yerine doğayı ve özgürlüğü esas alan Tolstoy’u da buraya dahil etmelidir.

Kanun adlı eserin yazarı İbni Sina'dır

Kişilik eğitimi (Gaudig), Devlet vatandaşlığı eğitim (Kerschensteiner), Hayata gerçek yakınlık (Decroly), Yaparak öğrenme (Dewey), Proje metodu (Kilpatrick). Dolayısıyla doğru seçenek Gaudig- Kerschensteiner - Decroly - Dewey- Kilpatrick’tir.

“Yeni düzen” anlamına gelmekte olup Sultan III. Selim tarafından Osmanlı Devleti’ni eski güç ve ihtişamına kavuşturmak amacıyla başlatılan reform hareketine Nizam-ı Cedid denir. Doğru cevap A’dır.

Askerî eğitim alanındaki reformlar, Sultan II. Mahmud’un (1808-1839) 1826’da son iki yüzyıldır her yenileşme girişimini boğan tarihî Yeniçeri Ocağı’nı imha etmesinden sonra tekrar başlamıştır.

Orta Çağ’dan beri gelen, genelde Olgunluk Sınavı da denen ve üniversiteye giriş hakkı tanıyan lise bitirme sınavı Abitur'dur

1869 yılına kadar eğitim reformları plansız ve programsız olarak gelişmiştir. Daha açık bir ifadeyle bu yıllarda eğitim örgütü ve okulların gelişimi, belli bir programa ve sisteme göre değil, ihtiyaçlara göre şekillenmiştir. İlkokullar (sıbyan mektebi) yenileştirilmeden ortaokulların (rüştiye), askerî
ortaokullar açılmadan, askerî liselerin (askerî idadî) açılması vb. bu duruma örnek oluşturmaktadır.

Mekteb-i Kuzat, Medresetü'l Vaizin, Medresetü'l - Eimme ve'l - Hüteba, Darü'l -  Hilafeti'l - Aliye Medresesi, Medresetü'l mütehassısın medreseleri II. meşrütiyet döneminin yeni medreseleridir

F.W. Fröbel, okulöncesi eğitimin, dolayısıyla “Kindergarten”lerin kurucusudur. Ona göre, okulun ilk görevi bilgi vermek değil, güçlü şahsiyet kazandırmaktır. Çocuk serbest hareket etmeli ve faal olmalıdır. Oyun, çok önemli bir eğitim vasıtasıdır.

Sümer okullarında sıkı bir disiplin vardı. Okul sabahın erken vakitlerinde başlar, akşam vaktine kadar devam ederdi ve mutlaka tatil günleri vardı. Okulda ödevler verilir, kontrol edilir ve teneffüs yapılırdı. Ödevini iyi yapanlar ödüllendirilir, kötü yapanlar da çeşitli şekillerde cezalandırılırdı. Bütün bunların yanında nüfuzlu ailelerin çocuklarına karşı öğretmenler ve idareciler tarafından kayırma, üstün tutma vb. davranışlar da gösterilebilirdi.

Osmanlıda Osmanlıda Tanzimattan itibaren   Mekteb-i Tıbbiye’de başlayan  sonraki yıllarda az veya çok bütün modern okulları etkisi alan düşünce akımı pozitifizmdir.

Okulsuz Toplum kitabının yazarı I. Illich'tir.

1869 yılında yürürlüğe konan 1869 MUN’yi uygulama sahasına taşıyarak Osmanlı/Türkiye modern eğitim sistemini kuran Sultan II. Abdülhamid’dir. Tanzimatçıların  Osmanlıcılık siyaseti, Hristiyanların ayrılıkçı isyanlarının da etkisiyle terk edilerek İslamcılık siyaseti izlenmeye başlanmış ve bu süreç eğitimi de etkilemiştir.II. Abdülhamid Devri’nde devlet, geleceğini her alanda modernleşmenin devamında görmüş; buna paralel olarak medreseleri kendi hâline bırakmıştır.Seküler hukuk sisteminin ihtiyaç duyduğu personeli yetiştirmek üzere yüksek öğretim seviyesinde bir hukuk okulu (Mekteb-i Hukuk-ı Şahane, 1880) açılmıştır. Ancak bu dönemde okul, öğretmen ve öğrenci sayısı, Tanzimat Dönemi’ne göre katlanarak artmıştır. Bununla beraber söz konusu artış, ilk ve ortaöğretimde okullaşma oranını %10’un üzerine çıkaramadı. Doğru cevap B şıkkıdır.

19. yüzyılın son çeyreğinde çağın büyük şehir kültürüne, yani “asfalt kültürüne” ve özellikle de entellektüalizme bir tepki olarak ortaya çıkan, bilgi kazandırma işini ikinci plana itip, karakter şekillendirmeyi ön plana alan çağdaş eğitim akımı kır eğitim yurdu akımıdır.

Maarif-i Umumiye Nizamnamesi örgün eğitimi ilk, orta ve yüksek olmak üzere üç kademeye ayırmış ve bunlarda yer alacak kurumları belirlemiştir. Ayrıca, bu kurumların kuruluş ve işleyiş biçimlerini de düzenlemiştir. Söz konusu kurumlar şunlardı: Sıbyan Mektepleri, Rüştiyeler, İdadîler, Sultanîler, Darülfünun, Dârülmuallimîn ve Dârülmuallimât. Medreseler ise geleneksel anlayışın benimsediği, daha eskiye dayanan bir eğitim türüdür.   Doğru cevap E’dir.

1931 yılına ait CHP Parti Programı Cumhuriyet eğitiminin esasları; millîlik, laiklik ve bilimselliktir.

Haçlı seferleri 1095 yılında başlamıştır.

1870’te İstanbul’da kız okullarına öğretmen yetiştirmek amacıyla açılan Dârülmuallimât adlı kız öğretmen okulu, onlara, İslam tarihinde belki de ilk kez devlet memuru olma fırsatını verdi. Kısa süre sonra, kızların devam ettiği ilk ve ortaokullarda kadın öğretmenler de görev yapmaya başladı. Doğru cevap B’dir.

Meşrutiyet döneminde İmam, hatip ve müezzin yetiştirmek için oluşturulan okul Medresetü’l - Eimme ve’l – Hüteba’dır.

19.yüzyılda duygu, duyarlılık, hayal gücü, karakter ve beden eğitimi ihmal edilmişti. Sanat halktan uzaklaştırılmıştı.