Eğitim Tarihi Final 5. Deneme Sınavı
Toplam 20 Soru1.Soru
Kendisini Alman ulusunun yenileştirilmesi için görevli gönderilen bir kişi olarak gören ve eğitilmiş kişiden yurduna ve ulusuna bağlılık yanında, her şeyden önce iç asalet, doğruluk ve estetik yaratma gücünü istemiştir. Görüşü aşağıdakilerden hangisine aittir?
Marx |
Hegel |
Langbehn |
Fröbel |
Lichtwark |
Kendisini Alman ulusunun yenileştirilmesi için görevli gönderilen bir kişi olarak gören A.J. Langbehn, eğitilmiş kişiden yurduna ve ulusuna bağlılık yanında, her şeyden önce iç asalet, doğruluk ve estetik yaratma gücünü istemiştir.
2.Soru
Kast sisteminin Hindistan’daki eğitim üzerindeki en önemli etkisi ne olmuştur?
Budist dönemde dinî ya da seküler eğitim, yalnızca Budist sınıfa tanınmıştır. |
Budist manastırlarına her kasttan öğrenci kabul edilmezdi. |
Pabbaja uygulamasında, öğrencilerin başları tamamen tıraş edilir ve sarı kıyafetler giydirilirdi. |
Budist manastırlarında öğretmenler, yalnızca eğitim ve idari meselelerden sorumlu tutulmuşlardır. |
Kutsal kitapları, üç sepet anlamına gelen “Tripitaka” veya “Tipitaka”nın öğretilmesi yasaklanmıştır. |
3. ve 4. yüzyıllardan itibaren kurulmaya başlayan Budist manastırlarında “Toyin” denilen Budist rahipler, bu dinin propagandasını yapmışlardır. Ne var ki bu dönemde de temel sorun, eğitimin tüm Hintlileri kapsayacak düzeyde yaygınlaşmamış olmasıydı. Zira bu devirde yaklaşık 3500 yıllık bir geçmişe sahip bulunan kast sistemi, toplum üzerindeki etkisini sağlamlaştırmıştı. Toplumsal sınıflar arasındaki hareketliliğin olmamasına yahut eser miktarda gerçekleşmesine dayanan bir yapı olan kast sistemi, Sanayi Devrimi ve modernite öncesindeki dünyanın pek de yabancısı olduğu bir uygulama değildi. Dünyanın hemen her bölgesinde insanlar; din adamları, asiller, askerler, zanaatkârlar vb. şeklinde birtakım kategorilerle ayrılmıştı. Ancak bu sistemi diğerlerinden ayıran en önemli özellik, bu sınıflar arasındaki münasebetlerdi. Nitekim bu yapının doğal bir özelliği olarak Budist dönemde dinî yahut seküler eğitim hakkı yalnızca Budist sınıfa tanınmıştı. Budistler, Buda’nın vaazlarının Pali-Kanon adlı bir kitapta toplandığına ve 400 yıl kadar sözlü olarak nesilden nesile aktarıldığına inanırlar. Kutsal kitapları, üç sepet anlamına gelen “Tripitaka” veya “Tipitaka”nın öğretilmesi esastır. Budist manastırlarına her kasttan öğrenci kabul edilirdi. Ancak eğitimi süresince tüm kast üyeliği sona erer, diğerleriyle mutlak anlamda eşitlenirdi. Budist manastırlarında öğretmenler, yalnızca eğitim ve idari meselelerden değil aynı zamanda öğrencilerle birlikte viharanın düzeninden de sorumluydular. Ayrıca öğrencilerin beslenmesi, giyinmesi, barınması, tedavileri ile ilgili tüm işler öğretmenlerin üzerindeydi.
3.Soru
İroni ve Doğurtmaca metotları hangi filozofa aittir?
Aristotales |
Platon |
Rafael |
Descartes |
Sokrates |
Sokrat’ın eğitim tarihi açısından en önemli özelliği, kendine özgü bazı öğretme yöntemleri yanında, öğrencilerine sonsuz bir sevgi beslemesi, gerçeğe karşı fayda gözetmeyen bağlılığı; tavır, davranış ve kanaatleri arasındaki samimiyet ve tutarlılığıdır. Kendine özgü samimi ve hasbi yönleri olan Sokrat, temel kavramları öğrencilerine anlatabilmek, hakikati ve onun bilgisini kalıcı bir şekilde kazandırabilmek için kendine ait bir metot geliştirmiştir. Bu metodun özelliği, önce insanların sahip oldukları ya da bildiklerini sandıkları ama gerçekte bilmedikleri temelsiz bilgileri yıkıp sonra da
hakikat bilgilerini onlara yine kendileri sayesinde öğretmektir. Bu metot iki aşamadan oluşmaktadır:
1. İroni: Bir hakikati alaylı yollarla, bilmemezlik ve cahillik ayaklarına yatarak
karşısındakine hissettirme sanatıdır. Bu metodun tarihte bilinen en büyük ustalarından biri hatta ilki Sokrat’tır. Sokrat, öğrencisine bir şey öğretmek istediği zaman,
“bir şey biliyorum, o da hiçbir şey bilmediğimdir” ilkesini öncelikle hayata geçirerek, karşısındaki insanların tam olarak inanmadıkları, temelli olarak bilmedikleri konuları ortaya koymaya çalışırdı. Bu metoda göre Sokrat, bir tartışma ya da
meselenin anlatılması, açıklanması sırasında, hiç bir şey bilmez gibi görünür ve
görünüşe bakılırsa karşısında konuştuğu adamın kendisine bir şeyler öğretmesini
ister gibi bir durum takınırdı. Bu suretle bir şey bildiğini sanan adam, kendisine sorulan sorular, cevaplardan ortaya çıkan ilginç ve beklenmedik sonuçlar ve
çıkarılan fikirlerin çelişkileri, zayıflığı, yetersizliği ya da çürüklüğünü görür ve
böylece aslında anlatmaya çalıştığı meseleyi bilmediğini kabul etmek zorunda kalırdı. Böylece herhangi bir gerçeği ortaya koymak isteyen kişi, hükümlerinde acele
etmemesi gerektiğini öğrenirdi.
2. Doğurtmaca (Maeutik Metot): Sokrat annesinin ebe olmasından hareketle, öğretim sanatını bu meslekle ilişkilendirmiştir. Ebe nasıl annelerin karnındaki çocukları belli metot ve hareketlerle çıkartıyorsa, Sokrat da insanların
ruhlarındaki gerçeklikleri kendi metoduyla meydana çıkarmıştır. Böylece, insanlara erdemleri dıştan vermek değil, kişilerin kendi kendine bulma yeteneği aktif hâle getirilirdi. Öğrencilere farklı sorular sorarak, karşılıklı konuşarak
(diyalog) çeşitli konularda aslında sadece kulaktan duyma, temelsiz, yarım bilgilere sahip olduklarını itiraf ettirirdi. Ona göre insan, bir defa kendi kendine
sorular sorarak hakikati aramaya başlarsa artık bundan sonra sürekli bu yolda
devam ederdi.
4.Soru
Aşağıdakilerden hangisi Eleştirel pedagoglar arasında yer alır?
M. Foucault |
A.S. Neill |
W. Reich |
P. Freire |
P. Goodman |
M. Foucault
5.Soru
Hazırladığı “Millî Eğitim Üzerine Rapor”da devletin bir “eğitim devleti” olmasını, laik bir “eğitim politikası” izlemesini ve parasız eğitimi savunan eğitim filozofu kimdir?
J.-J.Rousseau |
J.H. Pestalozzi |
F.W. Fröbel |
M.de Condorcet |
G.W. Hegel |
M.de Condorcet Fransız İhtilali’nden sonra eğitim politikasını ve yapısını belirleyen kişilerden biridir. Hazırladığı “Millî Eğitim Üzerine Rapor”da devletin bir “eğitim devleti” olmasını, laik bir “eğitim politikası” izlemesini ve parasız eğitimi savunmuştur.
6.Soru
I. W. Godwin
II. F. Ferrer
III. W. Reich
IV. M. Stirner
Yukarıdakilerden hangisi ya da hangileri radikal eğitimcilerdendir?
Hepsi |
Yalnız I |
I ve II |
II ve IV |
I, II ve III |
Dört eğitimci de radikal eğitimciler arasında yer almaktadır.
7.Soru
Osmanlı Devleti'nde geleneksel devlet yapısı ve sosyokültürel kurumların yerine Batı modelinde yenilerinin ikame edildiği dönem hangi yüzyıldadır?
14. yüzyıl |
15. yüzyıl |
16. yüzyıl |
17. yüzyıl |
18.yüzyıl |
Osmanlı İmparatorluğu için 18. yüzyıl geleneksel devlet yapısı ve sosyokültürel kurumların yerine Batı modelinde yenilerinin ikame edildiği yeni bir dönemin başlangıcıdır.Ayrıca Osmanlı Devleti’nde ilk modern eğitim hareketleri, 18. yüzyılda ortaya çıkmıştır. Doğru cevap E şıkkıdır.
8.Soru
- Sanayileşme sonucu oluşan kültür çöküşüne tepki olarak ortaya çıkmıştır.
- Asfalt kültürüne ve entellektüalizme tepki olarak ortaya çıkmıştır.
- Kitap okulu ve ezber okulu kavramlarına karşı olarak ortaya çıkmıştır.
Yukarıdakilerden hangisi ya da hangileri iş eğitimi akımına ait bir özelliktir?
Yalnız I |
Yalnız II |
Yalnız III |
I ve II |
I ve III |
İş eğitimi akımı, liberal eğitimciler arasında “İş okulu”, sosyalist eğitimciler arasında da “Üretim Okulu” denilen farklı modeller şeklinde gelişmiştir. Ancak her ikisi de eski “kitap okulu” veya “ezber okulu”na karşı çıktmıştır.
9.Soru
Aşağıdakilerden hangisi Fransa’nın ihtilalden veya 1794’ten sonra kurulan, hep üniversitelerin dışında kalan büyük yüksekokulları olan ve bugün de ülkenin en seçkin ve zirvedeki yükseköğretim kurumlarından biri değildir?
Aşağıdakilerden hangisi Fransa’nın ihtilalden veya 1794’ten sonra kurulan, hep üniversitelerin dışında kalan büyük yüksekokulları olan ve bugün de ülkenin en seçkin ve zirvedeki yükseköğretim kurumlarından biri değildir?
E´cole pratique des hautes etudes |
E´cole Centrale des Arts et Manufactures |
E´cole Nationale Supe´rieure des Mines de Saint-E´tienne |
Conservatoire National des Arts et Me´tiers |
E´cole Polytechnique |
Fransa’nın ihtilalden veya 1794’ten sonra kurulan vehep üniversitelerin dışında kalan büyük yüksekokulları (grandes e´coles) (E´cole Normale Supe´rieure (1794), E´cole Polytechnique (1794), Conservatoire National des Arts et Me´tiers (1794), E´cole Nationale Supe´rieure des Mines de Saint-E´tienne (1816), Ecole Supe´rieure de Commerce de Paris (1819), E´cole Centrale des Arts et Manufactures (1829), E´cole des arts industriels et des mines (1854), E´cole centrale lyonnaise pour l’Industrie et le Commerce (1857), E´cole nationale supe´rieure des te´le´communications (1878), Hautes E´tudes Commerciales (1881), E´cole supe´rieure d’e´lectricite´ (1894) ve Supaero (1909)), bugün de ülkenin en seçkin ve zirvedeki yükseköğretim kurumlarıdır.
10.Soru
Eğitimin “İskenderiye ağı”na (teorik bilgi) düştüğünü ve bu durumdan derhâl kurtarılmalıdır, fikirlerini savunan fikir adamı aşağıdakilerden hangisidir?
Pestalozi |
Hegel |
Fröbel |
Marx |
Nietzsche |
İnsanları örgütlenmiş okul eğitiminden ziyade, kültür içinde eğitmelidir; bunun için de kültür eğitici olmalıdır. Eğitim “İskenderiye ağı”na (teorik bilgi) düşmüştür ve bu durumdan derhâl kurtarılmalıdır, fikirlerini savunur.
11.Soru
Öğretimi çocuğun kendi kendine etkinliği ilkesine dayandırarak kendine has bir öğretim sistemi yaratan kişi kimdir?
Ellen Key |
Georg Wilhelm Friedrich Hegel |
Maria Montessori |
John Locke |
Jean-Jacques Rousseau |
M. Montessori, çağdaş eğitim reformcuları arasında, öğretimi çocuğun kendi kendine etkinliği ilkesine dayandırarak kendine has bir öğretim sistemi yaratan kişidir. M. Montessori’nin büyük başarısı, E. Seguin’in geri zekâlılar üzerine geliştirdiği eğitim sistemini normal çocuklar üzerinde uygulamasıdır. Daha sonraları bu metod esas alınarak, çeşitli ülkelerde normal okullara uygulandı ve bu suretle de “Montessori Okulları” açılmaya başlandı.
12.Soru
Çağdaş eğitim reformcuları arasında, öğretimi çocuğun kendi kendine etkinliği ilkesine dayandırarak kendine has bir öğretim sistemi yaratan ve daha sonra çeşitli ülkelerde onun adıyla okullar açılan kişi aşağıdakilerden hangisidir?
E. Key |
M. Montessori |
C.Reddie |
G.Wyneken |
P.Geheeb |
Roma Üniversitesi Tıp Fakültesi “geri zekâlı çocuklar bölümü”nde çocuk doktoru olarak çalışan Montessori, daha sonra buradan ayrılarak kurduğu Çocuklar Evi’nde (Casa dei Bambini) kendi eğitim teorisini uygulamaya çalışır. Onun çocuklara sağladığı özel eğitim çevresi ve Montessori oyuncakları denilen özel eğitim araçlarıyla özgün bir okulöncesi eğitim modeli oluşturmuştur. Bunu yaparken uzun süre çocukların neleri isteyip neleri istemediklerini araştırmıştır. M. Montessori, çağdaş eğitim reformcuları arasında, öğretimi çocuğun kendi kendine etkinliği ilkesine dayandırarak kendine has bir öğretim sistemi yaratan kişidir. M. Montessori’nin büyük başarısı, E. Seguin’in geri zekâlılar üzerine geliştirdiği eğitim sistemini normal çocuklar üzerinde uygulamasıdır. Daha sonraları bu metod esas alınarak, çeşitli ülkelerde normal okullara uygulandı ve bu suretle de “Montessori Okulları” açılmaya başlandı.
13.Soru
Çocuğun altı yaşında okula başlaması ve ilk eğitiminin ahlak eğitimi olması gerektiğini savunan filozof aşağıdakilerden hangisidir?
Balasagunlu Yusuf |
Kaşgarlı Mahmut |
İbn Sina |
Birunî |
Fuzuli |
İbn Sina’ya göre; çocuk, altı yaşında okula başlamalıdır ve ilk eğitimi, ahlak eğitimi olmalıdır. Eğitim sürecinde çocuk üzerinde baskı kurulmamalıdır. Öğretmen, çocuğu tanıyarak onun ilgi ve yeteneklerini fark etmeli; deneye ve gözleme dayanan bir öğretim yöntemi kullanmalıdır. Öğretmen, güvenilir olmalıdır. Doğru cevap C'dir.
14.Soru
III. Selim’in yürüttüğü yenileşme politikasına karşı gruplar tarafından desteklenen Kabakçı Mustafa İsyanı aşağıdakilerden hangi tarihte gerçekleşmiştir?
1807 |
1817 |
1827 |
1837 |
1847 |
Ne var ki bu reform süreci, III. Selim’in yürüttüğü yenileşme politikasına karşı
gruplar tarafından desteklenen Kabakçı Mustafa İsyanı (1807) ile kesintiye uğramıştır.
15.Soru
Aşağıdakilerden hangisi Osmanlı eğitim mirasının zayıf taraflarından değildir?
Modernitenin temel değerleri eğitim sistemini etkilemeye başladı. |
Okullaşma oranı çok düşüktü |
Medreseler hariç bütün genel okullar Maarif Nezaretinin çatısı altında toplandı. |
Medreseler 1910’lu yıllara kadar hiçbir yenileştirme programına tabi tutulmadı |
Modern eğitim kurumlarının toplam içindeki oranı oldukça düşüktü. |
Osmanlı Eğitim Mirasının Zayıf Tarafları
- Okullaşma oranı çok düşüktü (ilköğretimde %20’den az, diğer kademelerde daha düşük)
- Medreseler hariç bütün genel okullar Maarif Nezaretinin çatısı altında toplandı. Fakat devlet yabancılar ve gayrimüslimler tarafından açılan okulları kontrol altına alamadı.
- Medreseler 1910’lu yıllara kadar hiçbir yenileştirme programına tabi tutulmadı ve âdeta kendi kaderlerine terk edildi.
- Modern eğitim kurumlarının toplam içindeki oranı oldukça düşüktü.
Doğru cevap A seçeneğidir.
16.Soru
Okulların ve öğretimin demokratlaştırılması son 150 yıl içerisinde bütün alanlarda kendini göstermektedir. Aşağıdakilerden hangisi bu alanlardan biri değildir?
Eğitim metodu |
Ders programları |
Ders materyalleri |
Okul binalarının organizasyonu |
Öğretmenlerin ve öğrencilerin hak ve görevleri |
Okulların ve öğretimin demokratlaştırılması son 150 yıl içerisinde bütün alanlarda kendini göstermektedir. Öğretim metodu, ders programları, ders materyalleri, okul binalarının organizasyonu, öğretmenlerin ve öğrencilerin hak ve görevleri, sınıf yönetimi gibi birçok alanda demokratikleşme görülmektedir. Ayrıca tüm sosyal sınıflara, cinsiyete, coğrafi bölgelere eşit eğitim imkânları sunulmaktadır. Herkes öğrenim hakkına sahip olup bu durum tüm ülkelerin anayasa ve eğitim yasalarında yerini almıştır.
17.Soru
Modenitenin temel değerleri aşağıdakilerden hangisinde doğru olarak verilmiştir?
Devrimcilik, milliyetçilik, laiklik, bilimcilik |
Akılcılık, bilimcilik, millî egemenlik, laiklik |
Akılcılık, bireysellik, millî egemenlik, milliyetçilik |
Kişisellik, bilimcilik, halkçılık, çağdaşlık |
İlericilik, bireycilik, devletçilik, laiklik |
Modernitenin temel değerleri; Akılcılık, bilimcilik, millî egemenlik ve laikliktir.
18.Soru
Liselerde karma eğitime ilk defa ne zaman geçilmiştir?
1876 |
1909 |
1918 |
1934 |
1988 |
1934
19.Soru
Osmanlı'dan kalma eğitimde ikilik hangi kanun ile ortadan kaldırılmıştır?
Tevhîd-i Tedrisat Kanunu |
Maarif Teşkilatına Dair Kanun |
Millî Eğitim Temel Kanunu |
Teşkilat-ı Esasiye Kanunu |
Türk Medenî Kanunu |
TBMM tarafından 3 Mart 1924 günü kabul edilen Tevhîd-i Tedrisat Kanunu ile Türkiye’deki bütün eğitim ve bilim kurumları Maarif Vekâletine bağlanarak Osmanlı’dan kalan eğitimdeki idari ikilik / ikili sistem sona erdirilmiştir.
20.Soru
Osmanlıda çağdaş anlamda açılan ilk öğretmen okulu aşağıdakilerden hangisidir?
Darülmuallimin-i sıbyan |
Darülmuallimin-i rüşdiye |
Darülmuallimat |
Darulmuallimi-i kebir |
Darulfünun |
Osmanlıda çağdaş anlamda açılan ilk öğretmen okulu Darülmuallimin-i rüşdiyedir.
-
- 1.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 2.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 3.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 4.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 5.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 6.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 7.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 8.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 9.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 10.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 11.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 12.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 13.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 14.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 15.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 16.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 17.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 18.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 19.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 20.SORU ÇÖZÜLMEDİ