Eski Türk Edebiyatına Giriş: Biçim ve Ölçü Ara 5. Deneme Sınavı
Toplam 20 Soru1.Soru
Havâs Edebiyatı, Enderun Edebiyatı, Sarây Edebiyatı gibi adlandırmalar hangi gelişme sonucu terk edilmiştir?
Batı’nın gerçekleştirmiş olduğu edebi ilerlemelerin etkisiyle |
Osmanlı Devleti’nin siyasal olarak zayıflamasının oluşturduğu olumsuzluklarlarla |
Ekonomik anlamda var olan refahın yitirilmesiyle |
Edebiyatın yalnızca elitlere hitap etmediğinin bilimsel olarak kanıtlanmasıyla |
Eski Türk Edebiyatı yazarlarının doğu etkisinde kalmasıyla |
“Havâs Edebiyatı”, “Sarây Edebiyatı” ve “Enderun Edebiyatı” gibi adlandırmalar bu edebiyatın, toplumun yalnızca belli kesimlerine hitap eden bir edebiyat olmadığının bilimsel araştırmalar sonucunda kesin olarak kanıtlanmasıyla artık tamamen terk edilmiştir.
2.Soru
Ne derd-i aşk ile bir lahza gönlümde karârum var Ne vasl-ı yâr ile sabr ü sükûna iktidârum var Ne fikr ü neng ü ârum var ne elde ihtiyârum var Meded bilmem nedür hiç sînede bir inkisârum var Nev’î Yukarıdaki dörtlük 5 bendlik bir musammatın ilk bendidir. Bu musammatın nazım biçimi için aşağıdakilerden hangisi söylenebilir?
Muhammestir.
|
Müseddestir.
|
Murabbadır.
|
Tesdistir.
|
Tahmistir.
|
3.Soru
Musammatların nazım biçimini belirleyen şey mısra sayısıdır. Buna göre aşağıdaki eşleşmelerden hangisi yanlıştır?
Murabba' - Dörtlü |
Tesbi'- Dokuzlu yapma |
Tesdis - Altılı yapma |
Mu'aşşer - Onlu |
Müsebba' - Yedili |
Nazım şekillerinin adlandırılmasında Arapça sayılardan türemiş sözler kullanılmıştır: Müselles “üçlü”, murabba' “dörtlü”, terbi' “dörtlü yapma”; muhammes “beşli”, tahmis “beşli yapma”; müseddes “altılı”, tesdis “altılı yapma”; müsebba' “yedili”, tesbi' “yedili yapma”; müsemmen “sekizli”, tesmin “sekizli yapma”; mütessa' “dokuzlu”; mu'aşşer “onlu”, ta'şir “onlu yapma” demektir. Buna göre B şıkkındaki eşleşme yanlıştır ve doğru cevap B şıkkıdır.
4.Soru
Edebiyat terimi olarak her bendi dört mısradan oluşan bir nazım biçiminin adı aşağıdakilerden hangisidir?
Murabba’ |
Müselles |
Terbî |
Şarkı |
Muhammes |
Edebiyat terimi olarak her bendi dört mısradan oluşan bir nazım biçiminin adıdır. Murabbalarda genellikle ilk bend kendi içinde, diğer bendlerin ilk üç mısraı yine kendi içinde, son mısraı ise ilk bendle kafiyelidir. Bir murabbada ilk bendin son mısraı diğer bendlerin sonunda aynen tekrarlanıyorsa, bu murabba murabba’-ı mütekerrir; tekrarlanmıyorsa, murabba’-ı müzdevic adını alır. Divan şairleri murabbaları daha çok mütekerrir olarak yazmayı tercih etmişlerdir
5.Soru
Aruz vezniyle yazılmış iki mısradan meydana gelen nazım birimi aşağıdakilerden hangisidir?
Aruz vezniyle yazılmış iki mısradan meydana gelen nazım birimi aşağıdakilerden hangisidir?
Ferd |
Mısra |
Beyit |
Makta |
Müfret |
Beyit (<beyt) aruz vezniyle yazılmış iki mısradan meydana gelen nazım biriminin adıdır. Bağımsız fliirler ha^linde yazılmış olan beyitlere ferd ya da müfred denir.
6.Soru
Vezni “müstef’ilün müstef’ilün müstef’ilün müstef’ilün” den oluşan nazım biçimi aşağıdakilerden hangisidir?
Müselles |
Murabba |
Terbî |
Şarkı |
Muhammes |
Müsellesin vezni müstef’ilün müstef’ilün müstef’ilün müstef’ilün; kafiye düzeni de “aaA, bbA, ccA, ...”dır. Her mısraın “/” ile gösterilen yerlerinde bir iç kafiye kullanılmıştır. Aşağıdaki iki bend XIX. yüzyıl divan şairlerinden Leylâ Hanım (öl. 1848)’ın 5 bendlik bir müsellesinin ilk ve son bendleridir. İlk bendinin son mısraı, her bendin sonunda aynen tekrarlanan ve her iki musammat tanımına da uyan bu müselles, bir mütekerrir müselles örneğidir:
1 Ey fâtih-i Hayber Alî / ve’y melce’-i ahkar Alî
Kerrâr hem Hayder Alî / Mevlâ-yı her Kanber Alî
Ey sâkî-i Kevser Alî / dâmâd-ı Peygamber Alî
5 Oldum yine nefse esîr / ahvâlime sensin habîr
Âsîlere lutfun kesîr / Leylâ’ya sen ol dest-gîr
Ey sâkî-i Kevser Alî / dâmâd-ı Peygamber Alî
Leylâ Hanım
7.Soru
"Bir gazelin her beytinin önüne aynı vezinde ve ilk mısra ile kafiyeli ikişer mısra eklenerek meydana getirilmiş dört mısralı bentlerden oluşan bir nazım biçimidir." şeklinde tanımlanan nazım biçimi aşağıdakilerden hangisidir?
Terbi' |
Murabba' |
Rubai |
Koşma |
Şarkı |
Terbi' edebiyat terimi olarak bir gazelin her beytinin önüne aynı vezinde ve ilk mısra ile kafiyeli ikişer mısra eklenerek meydana getirilmiş dört mısralı bendlerden oluşan bir nazım biçiminin adıdır. Bu bilgi doğrultusunda doğru cevap A şıkkıdır.
8.Soru
Kafiye düzeni “aaaa(aa), bbbb(ba), cccc(ca),…” olan bir şiirin nazım biçimi aşağıdaki seçeneklerden hangisidir?
Tesbi |
Tahmîs |
Tesdîs |
Terbi |
Tesmîn |
Divan şiirinde bir gazelin her beytinin önüne aynı vezinde ve ilk mısraları ile kafiyeli dörder mısra eklenerek meydana getirilen altı mısralık bendlerden oluşan nazım biçimine tesdîs denir. Bu kafiye düzeni verilmiş şiir de bir beytin önüne dörder mısra getirilerek oluşturulmuştur.
9.Soru
"Beyitlerden oluşan nazım biçimlerinde şairin her ne kadar anlatacağı şeyi tek beyit içinde ifade etmesi şartı varsa da bu kurala uymayan, anlamı ancak başka beyitlerle tamamlanabilen örnekler de görülmektedir. Bu tür beyitlere ......... denir."
Yukarıdaki açıklamada boşluk bırakılan yere gelmesi gereken kavram aşağıdakilerden hangisidir?
Merhun |
Berceste |
Âzâde |
Mefâli' |
Mukaffâ |
Beyitlerden oluşan nazım biçimlerinde şairin her ne kadar anlatacağı şeyi tek beyit içinde ifade etmesi şartı varsa da bu kurala uymayan, anlamı ancak başka beyitlerle tamamlanabilen örnekler de görülmektedir. Bu tür beyitlere merhun beyit denir. Bu açıklamadan da anlaşılacağı üzere doğru cevap A şıkkıdır.
10.Soru
Aşağıdaki musammat türleriyle ilgili yapılan eşleşmeler arasında hangi eşleşme beyit sayısı bakımından yanlış sayılır?
Murabba' - Terbi' |
Mu'aşşer - Ta'şir |
Muhammes - Tahmis |
Müseddes - Tesdis |
Mütessa' - Tesbi' |
Nazım şekillerinin adlandırılmasında Arapça sayılardan türemiş sözler kullanılmıştır: Müselles “üçlü”, murabba' “dörtlü”, terbi' “dörtlü yapma”; muhammes “beşli”, tahmis “beşli yapma”; müseddes “altılı”, tesdis “altılı yapma”; müsebba' “yedili”, tesbi' “yedili yapma”; müsemmen “sekizli”, tesmin “sekizli yapma”; mütessa' “dokuzlu”; mu'aşşer “onlu”, ta'şir “onlu yapma” demektir. Buna göre E şıkkındaki eşleşme mısra sayıları dikkate alındığında yanlıştır ve doğru cevap E şıkkıdır.
11.Soru
Divan şiirinde geniş anlamda Osmanlı ülkesini gösteren Rum kelimesi beyazlık, parlaklık münasebetleriyle sevgilinin yüzü, güzelliği için kullanılan kelime aşağıdakilerden hangisidir?
Moğolistan |
Rum |
Hindistan |
Irak |
Çin |
Divan şiirinde geniş anlamda Osmanlı ülkesini gösteren Rum kelimesi beyazlık, parlaklık münasebetleriyle sevgilinin yüzü için kullanılır.Rûm ve Şâm kelimeleri sevgilinin güzelliği ve Osmanlı ülkesi gibi parlak ve aydın anlamında şiirlerde kullanılır. Diğer yer adları da divan şiirinde çeşitli anlamlarda kullanılmaktadır.
12.Soru
Âsmân-pâye hümâ-sâye Alî Pâşâ kim
İremez tâk-i celâline kemend-i efkâr
Yukarıdaki beyit bir kasidenin hangi bölümüne ait olabilir?
Fahriyye |
Medhiyye |
Dua |
Nesib |
Girizgah |
Sorudaki beyit XVI. yüzyıl şairlerinden Bakî (öl. 1600)’nin Sadrazam Semiz Alî Paşa (öl.1565)’ya sunduğu bir kasidenin medhiyye bölümüne ait bir beyittir. Beytin günümüz Türkçesindeki karşılığı olan "O, yüceliğine düşünce kemendinin erişemediği; mertebesi gök kadar yüce, gölgesi hüma gibi kutlu Ali Paşa'dır" cümlesinden de anlaşılacağı üzere Ali Paşa'nın övüldüğü medhiyye bölümü beyitlerinden biridir. Bu nedenle doğru cevap B şıkkıdır.
13.Soru
Aşağıdakilerden hangisi Osmanlı tarihi yazarlarından biri değildir?
Vâsıf
|
Cevdet Paşa
|
İsmâîl-i Ankaravî
|
Lütfî
|
Gelibolulu Âli
|
14.Soru
Aşağıdakilerden hangisi kasidenin bölümlerinden biri değildir?
Tegazzül |
Maksûd |
Memdûh |
Gürizgâh |
Teşbib |
A, B, D ve E şıklarındaki bahsi geçen isimler kasidede bulunan bölümlerdir. Ancak C şıkkındaki "memdûh" övülen anlamına gelir ki kasidenin yazıldığı kişiyi temsil eder. Bu nedenle doğru cevap C şıkkıdır.
15.Soru
Aşağıdaki şairlerden hangisi divan şiirinin “oluşum dönemi”nin önemli temsilcilerinden biridir?
Nedîm
|
Nâbî
|
Ahmed Paşa
|
Şeyhoğlu Mustafa
|
Fuzulî
|
16.Soru
Aşağıdakilerden hangisi divan şiirindeki âhenk ögelerinden biri değildir?
Vezin
|
Tekrîr
|
Kafiye
|
Mazmun
|
İnşâd
|
17.Soru
Ey fâtih-i Hayber Alî / ve'y melce'-i ahkar Alî
Kerrâr hem Hayder Alî / Mevlâ-yı her Kanber Alî
Ey sâkî-i Kevser Alî / dâmâd-ı Peygamber Alî
Oldum yine nefse esîr / ahvâlime sensin habîr
Âsîlere lutfun kesîr / Leylâ'ya sen ol dest-gîr
Ey sâkî-i Kevser Alî / dâmâd-ı Peygamber Alî
Leyla Hanım'a ait olan yukarıdaki iki bentlik şiir, Aşağıdaki seçeneklerde verilen musammat gruplarından hangisine girmektedir?
Müzdevic müselles |
Mütekerrir müseddes |
Mütekerrir müsebba' |
Mütekerrir müselles |
Müzdevic müseddes |
İlk bendinin son mısrası, her bendin sonunda aynen tekrarlanan bu müselles, bir mütekerrir müselles örneğidir. Bu nedenle doğru cevap D şıkkıdır.
18.Soru
Bazı şairler birden fazla matla beyti kullanmışlardır. Aynı zamanda kelime anlamı da "çok matlalı" demek olan manzumeler denilince aşağıdakilerden hangisi olduğunu anlamaktayız?
Mısra’-ı berceste |
Merhun beyit |
Metâli |
Mısra’-ı âzâde |
Zâtü’l-metâli |
Kusursuz mısralara mısra’ı berceste, anlamı başka beyitlerde tamamlanabilen beyitlere merhun beyit, divanların sonlarındaki bölüme metâli, çeşitli eserlerde farklı amaçlarla kullanılmış tek mısralara mısra’-ı âzâde denir. Birden fazla matla beyti kullanılan manzumelere zâtü’l-metâli veya zü’lmetâli’ denir. Zâtü’l-metâli’ ve zü’lmetâli’ terimlerinin her ikisi de “çok matlalı” anlamındadır.
19.Soru
Tasavvufta "şarap", "kadeh", "sâkî", "meyhâne" ve "sûfî" gibi kavramların yeni anlamlar kazanmasında en büyük etken kim olmuştur?
Gazali |
Ahmed Yesevi |
Yunus Emre |
Mevlana |
İbn Arabî |
“Şarap”, “kadeh”, “sâkî”, “meyhâne” ve “sûfî” gibi kavramlar gerçek anlamlarından uzaklaşmış; Hicrî VII. yüzyıldan itibaren de yeni anlamlar kazanmışlardır. Bu yüzyıldan itibaren sufilerin tasavvufî eserlerde bu kavramları yanlış anlaşılma endişesi taşımadan rahatlıkla kullanıldıkları görülmektedir. Bunda en büyük etken ise Gazali (öl.1111)’nin yaklaşımıdır. Tasavvuf felsefesinin önde gelen isimlerinden biri olan Gazali, bazen kalpte “vecd” adı verilen bir “hâl”in meydana geldiğini ve bu halin insanı harekete geçirdiğini söyler.
20.Soru
Aşağıdakilerden hangisi kaside nazım biçimiyle ilgili bir terim değildir?
tecdîd-i matla’
|
teşbîb
|
tegazzül
|
ta’şîr
|
fahriyye
|
-
- 1.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 2.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 3.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 4.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 5.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 6.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 7.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 8.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 9.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 10.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 11.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 12.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 13.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 14.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 15.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 16.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 17.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 18.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 19.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 20.SORU ÇÖZÜLMEDİ