Estetik ve Sanat Felsefesi Ara 4. Deneme Sınavı
Toplam 20 Soru1.Soru
Duygucu görüşün en önemli temsilcisi on dokuzuncu yüzyıl Rus yazar ve düşünürlerinden olan kişi aşağıdaki hangi şıkta belirtilmiştir ?
Clive Bell |
Sokrates |
Danto |
Parker |
Leo Tolstoy |
Duygucu görüşün en önemli temsilcisi on dokuzuncu yüzyıl Rus yazar ve düşünürlerinden Leo Tolstoy’dur. Dolayısıyla cevap E şıkkıdır.
2.Soru
Birbirine hepsinde ortak olan tek bir özellikle değil örtüşen benzerlikler dizisiyle
bağlanabilen şeyler için kullanılan kavram hangisidir?
Koşutluk kavramı |
Zıtlık kavramı |
Benzerlik kavramı |
Estetik kavramı |
Aile benzerliği kavramı |
Aile benzerliği kavram birbirine hepsinde ortak olan tek bir özellikle değil örtüşen
benzerlikler dizisiyle bağlanabilen şeyler için kullanılan bir kavramdır. Wittgenstein bu kavramı açıklamak için “oyun” kavramını kullanır. Buna göre top oyunları, kart oyunları, olimpiyat oyunları, tahta üzerinde oynanan oyunlar gibi pek çok farklı oyun vardır ve bu oyunların hiçbiri ortak tek bir özelliğe sahip değildir. Hepsi de örtüşen benzerliklerle birbirine bağlıdır. Kimi oyunlar eğlendirir,
kimilerinde kazanma ya da kaybetme yoktur vb.
3.Soru
- Estetik alan içerisine “çirkinlik” kavramını dahil etmiş, Hegel’in öğrencisi düşünür aşağıdakilerden hangisidir?
Kant |
Schiller |
Rosenkranz |
Frank Sibley |
Charles Lalo |
Kant, “güzel”i incelediği gibi “yüce”yi de estetik alan içerisine dâhil etmiştir. Schiller, “hoş”, “çekici”, “soylu”, “duyusal” ve “çocuksuyu” estetik değer olarak görür. Hegel’in öğrencisi olan Rosenkranz da “çirkinliği” estetik alana katmıştır (Tunalı 1989: 16). Tüm bu örneklerden anlaşılacağı üzere estetiğin alanını yalnızca “güzel” ile sınırlandırmak estetiğin alanını gereksiz ve haksız yere daraltmaktır. Bu bilgiler ışığında sorunun doğru cevabı “Rosenkranz” seçeneğidir.
4.Soru
Sanat epistemolojisi bağlamında aşağıdakilerden hangisi söylenebilir?
sanattan öğrenmek ile sanattan etkilenmek farklı şeylerdir. |
usçulara göre sanattaki hayalgücü bilginin kaynaklarından biri olabilir. |
empiristler sanatta sezgi ve duygulara önem vermişlerdir. |
romantik dönemde sanatta aklın önemi vurgulanmıştır. |
sanatta öğrenme konusu kişinin ruh halleriyle ilgilidir. |
sanattan öğrenmek ile sanattan etkilenmek farklı şeylerdir.
5.Soru
Duyular aracılığıyla algılama, bellek işlevleri, akıl yürütme ve bilgilenme işlevlerini kapsayan üst düzey zihinsellik sürecine karşılık gelen sıfat hangisidir?
Tümleşik |
Bileşik |
ilişkisel |
Düşünsel |
Bilişsel |
‘Bilişsel’ sıfatı; duyular aracılığıyla algılama, bellek işlevleri, akıl yürütme ve bilgilenme işlevlerini kapsayan üst düzey zihinsellik sürecine karşılık gelmektedir. Başka bir deyişle ‘bilişsel’ sıfatı genellikle, bilgi kavramını da içine alan daha geniş bir küme olarak anlaşılmaktadır.
6.Soru
I- Estetik deneyim için biçimsel özellikler tek başına yeterli olmaz, içerik son derece önemlidir.
II-İçeriğe dikkat etmek, ilgili nesneyle araya mesafe koymamaktır.
III- Bir kişinin estetik deneyim yaşaması dikkatinin ilgili nesnenin biçimsel özelliklerine yönelmesini gerektirir.
Yukarıdaki seçeneklerden hangisi ya da hangileri, estetik deneyim konusunda yaygın iki görüşten biri olan bağlamcılıkla ilgili görüşlerdir?
Yalnız I |
Yalnız III |
I-II |
I-III |
II-III |
Bağlamcılık görüşü biçimciliğin tam tersidir. Estetik deneyim için biçimsel özellikler tek başına yeterli olmaz, içerik son derece önemlidir. Hatta bağlamcılara göre kimi durumlarda içerik biçimden çok daha önemli olabilir. İçeriğe dikkat etmek, ilgili nesneyle araya mesafe koymamaktır. Kişi kendi ahlaki, bilimsel, dini görüşlerini, inandıklarını bir kenara koymadan zihinsel olarak meşgul olmalıdır ki tam anlamıyla bir estetik deneyim yaşayabilsin. Kimi durumlarda “bilgili” de olmak durumundadır. Gördüğü bir mimarinin hangi tarzda yapılmış olduğunu öğrenmişse ve bu tarz hakkında bilgiye sahipse bilgi sahibi olmayana kıyasla estetik deneyim yaşaması daha olanaklıdır.
7.Soru
Güzeli şeytani bir şey, şeytan tarafından tohumları atılmış dünyevi arzuların gizli bir kandırmacası, başka bir deyişle şeytanın bir oyunu olarak nitelendirmiş olan felsefeci kimdir?
Thomasius |
Hutcheson |
Augustinus |
Plotinos |
Tertullianus |
Üçüncü yüzyılda yaşamış teolog ve felsefeci Tertullianus güzeli şeytani bir şey, şeytan tarafından tohumları atılmış dünyevi arzuların gizli bir kandırmacası, başka bir deyişle şeytanın bir oyunu olarak nitelendirmiştir.
8.Soru
Sanat kuramı, sanat tarihi bilinci, sanatçının niyeti, sanat yapıtları mirası gibi bağlamlara ve sanat eleştirmenleri, küratörler, organizatörler gibi geniş bir çevreyi tanımlayan ifade aşağıdakilerden hangisidir?
Küratör |
Sanat Dünyası |
Galeri ortamı |
Sanat Kuramı |
Sanatsal Organizasyonlar |
Sanat Dünyası; bir şeyin sanat eseri olarak kabul edilmesi için gerekli görülen anat kuramı, sanat tarihi bilinci, sanatçının niyeti, sanat yapıtları mirası gibi bağlamlara ve sanat eleştirmenleri, küratörler, organizatörler gibi bir çevreye karşılık gelen bir terimdir.
9.Soru
Hangi felsefeciye göre takındığımız estetik tutum sonucu estetik bir yargıda bulunurken nesnenin varoluşuyla ilgilenmeyiz yalnızca görünüşüyle ilgileniriz ?
Zemach |
Bullough |
Walton |
Goldman |
Kant |
Kant'a göre takındığımız estetik tutum sonucu estetik bir yargıda bulunurken
nesnenin varoluşuyla ilgilenmeyiz yalnızca görünüşüyle ilgileniriz. Dolayısıyla cevap E şıkkıdır.
10.Soru
Sanatın etik değerlendirmesinin doğurduğu, ahlaki kategorilerin sanata uygulanmasının uygunsuz olduğu; sanat eserlerinin yalnızca estetik ölçütlere göre değerlendirilmesi gerektiği görüş aşağıdakilerden hangisidir?
Özerkçilik |
Moralizm |
Ahlakçılık |
Biçimcilik |
Ilımlı Ahlakçılık |
İfadelerdeki içerik özerkçiliği tanımlamaktadır.
11.Soru
"............. sanat yapıtlarıyla ilgili ahlaki tartışma ve değerlendirmelerin hiçbir zaman uygun olmadığını savunurlarken, ............... yalnızca sanat yapıtlarının estetik boyutunun özerk olduğunu iddia ederler." cümlesindeki boşluklara sırasıyla aşağıdaki terimlerden hangileri gelmelidir?
Aşırı ahlakçılar, ılımlı ahlakçılar |
Ilımlı ahlakçılar, aşırı özerkçiler |
Aşırı özerkçiler, ılımlı özerkçiler |
Ilımlı özerkçiler, aşırı özerkçiler, |
Aşırı ahlakçılar, ılımlı özerkçiler |
Aşırı özerkçiler sanat yapıtlarıyla ilgili ahlaki tartışma ve değerlendirmelerin hiçbir zaman uygun olmadığını savunurlarken, ılımlı özerkçiler yalnızca sanat yapıtlarının estetik boyutunun özerk olduğunu iddia ederler.
12.Soru
Estetik alanındaki görüşlerini özellikle tragedya kavaramı üzerinden izah etmeye çalışmış filozof kimdir?
Sokrates |
Platon |
Aristoteles |
Schiller |
Heidegger |
Estetikle ilgili görüşlerini daha çok tragedya kavramı üzerinden örneklendiren filozof, "c" seçeneğinde yer alan Aristoteles'tir.
13.Soru
"Estetik bir tutumla estetik deneyim yaşayan, estetik nesneleri değerlendiren, yorumlayan, eleştiren kişi"ye ne ad verilir?
Estetik özne |
Estetik Nesne |
Güzellik |
Estetik bağlam |
Estetik deneyim |
Estetik özne; estetik bir tutumla estetik deneyim yaşayan, estetik nesneleri değerlendiren, yorumlayan, eleştiren kişidir.
14.Soru
İzleyicinin sanat yapıtıyla yaşadığı ilişki nasıl adlandırılır?
Estetik deneyim |
Eğlence |
Boş vakit değerlendirme |
Sosyal etkinlik |
Kültürel etkinlik |
Sanatçının yapıtıyla yaşadığı ilişkiyi daha çok “yaratıcılık” olarak izleyicinin
yapıtla yeni başlayan ilişkisini ise daha çok “estetik deneyim” olarak tanımlıyoruz.
15.Soru
- Aşağıdakilerden hangisi Morris Weitz’in sanatın yanlış anlaşılmasıyla ilgili olarak yaptığı bir saptamadır?
Sanatın bilginin ilk aşaması sayılması |
Sanatın yaratıcı, bilişsel ve tinsel bir edim olduğu görüşü |
Sanatın hayal gücüyle dili birleştiren uyum olduğu görüşü |
Sanatın tanımlanmasında gereken şeyin basit bir tanım değil sanatın karmaşık özelliklerini ortaya koyan bir tanım olduğu görüşü |
Sanatın zaten tanımlanamaz kabul edilmesinden dolayı yine sanatın tanımlanabilmesi için bir kuram öne sürülemeyeceği görüşü |
Weitz, sanatın yanlış anlaşılmasıyla ilgili olarak üç saptama yapar:
1) Sanatı tanımlayabilmek için kuram öne süremeyiz çünkü sanat zaten tanımlanamaz.
2) Zorunlu ve yeterli koşulları öne süremeyiz çünkü sanatın zorunlu ve yeterli
koşulları yoktur.
3) Sanat kavramını kapalı bir kavram olarak değerlendiremeyiz çünkü sanat
açık bir kavramdır
Bu bilgiler ışığında sorunun doğru cevabı “sanatın zaten tanımlanamaz kabul edilmesinden dolayı yine sanatın tanımlanabilmesi için bir kuram öne sürülemeyeceği görüşü” seçeneğidir.
16.Soru
İşlevselci görüşü savunanlara göre bir eser hangi durumda sanat eseri sayılır?
sanat özgür olduğunda sanat olur |
sanat sanat için olmalıdır |
sanat belirli bir amaca hizmet etmelidir |
sanat olması için konusunun net olması gereklidir |
sanat eseri belli bir akıma dahil olmalıdır |
İşlevselci görüşü savunanlara göre sanat belirli bir amaca hizmet etmektedir. Buna göre bir şey ancak bu amacı gerçekleştirirse sanat eseri sayılabilir..
17.Soru
Bir şeyi sanat eseri yapan o şeyin nasıl göründüğü, duyulduğu vs. ya da hangi malzemeden yapıldığı gibi içsel özellikleri değil, bu şeyin bir kurumla nasıl ilintili olduğu şeklinde açıklanan ve 'kurumsal sanat kuramı' olarak bilinen anlayışı ilk ortaya atan felsefeci kimdir?
Arthur Danto |
Jerrold Levinson |
John Chamberlain |
Andy Warhol |
George Dickie, |
George Dickie, Arthur Danto’nun görüşünü belirli yönden geliştirerek “kurumsal sanat kuramı” anlayışını ortaya atmıştır. Bu anlayışa göre bir şeyi sanat eseri yapan o şeyin nasıl göründüğü, duyulduğu vs. ya da hangi malzemeden yapıldığı gibi içsel özellikleri değil bu şeyin bir kurumla nasıl ilintili olduğudur. Buna göre “sanat” denen kurum olmadan sanat eserlerinden söz edilemez.
18.Soru
Sanatı; dilek ve arzuların cisimleşmesi, sanatın kamusallığını ortaya koyan dil ve hayal gücüyle dili birleştiren uyum olarak tanımlayan görüş aşağıdaki sanat kuramlarından hangisiyle ilişkilidir?
Öykünmecilik / Taklitçilik |
Biçimcilik |
Duyguculuk |
Sezgicilik |
İradecilik / İstenççilik |
İstenççiliği savunan Dewitt Parker’a göre, “anlamlı biçim”, “ifade”, “sezgi”, “duyguların iletişimi” gibi popüler sanat tanımları hatalı tanımlardır. Bu tür basit tanımlar sanat için geçerli oldukları kadar sanat olmayan şeyler için de geçerlidir. Dolayısıyla da sanatı sanat olmayandan ayıramazlar. Ayrıca hepsi de sanatın önemli yönlerini ihmal eder. Gereken şey basit bir tanım değil sanatın karmaşık özelliklerini ortaya koyan bir tanımdır. Parker’a göre sanat üç şeydir: 1) Dilek ve arzuların cisimleşmesi 2) sanatın kamusallığını ortaya koyan dil 3) hayal gücüyle dili birleştiren uyum. Parker’a göre bu üç özellik yalnızca sanatın sahip olduğu özelliklerdir.
19.Soru
Sibley’e göre kaç tür estetik yargı vardır ?
İki |
Beş |
Altı |
Üç |
Dört |
Sibley’e göre üç tür estetik yargı vardır: 1) tipik olarak estetik bir terim (“zarif”,
“dengeli”, “şatafatlı” gibi) kullanan estetik yargılar. 2) estetik bir terim kullanmayan
estetik yargılar (“yeterince solgun değil”, “çok fazla karakter var” gibi). 3) değer biçen estetik yargılar (şeylerin estetik anlamda iyi ya da kötü olmaları, mükemmel
ya da sıradan olmaları gibi). Dolayısıyla cevap D şıkkıdır.
20.Soru
Algı, duyum anlamına gelen Eski Yunanca kelime aşağıdakilerden hangisidir?
Logos |
Aisthesis |
Kosmos |
Nous |
Thesis |
Algı, duyum anlamına gelen Eski Yunanca kelime aisthesis'tir.
-
- 1.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 2.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 3.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 4.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 5.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 6.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 7.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 8.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 9.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 10.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 11.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 12.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 13.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 14.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 15.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 16.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 17.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 18.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 19.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 20.SORU ÇÖZÜLMEDİ