Yanıt Açıklaması:

1990’lı yılların ilk yarısı ile 2000’li yıllar arasında karşılaştırılabilir verileri elde edilebilen 110 ülkenin Gini katsayısı ile ölçülen ülke içi gelir eşitsizliklerinin ne yönde geliştiğini göstermektedir.  110 ülkenin 50’sinde bu dönem zarfında gelir eşitsizliğinin arttığını göstermektedir. Aynı dönemde 110 ülkenin sadece 39’unda ülke içi gelir eşitsizliği azalmıştır. Ülke içi gelir eşitsizliği değişmeyen ülke sayısı ise 21’dir. Doğru cevap C'dir.

Yanıt Açıklaması:

Yoksullar arasındaki gelir dağılımını ölçmek

Yanıt Açıklaması:

Üst-orta gelir grubunda tanımlı ülkelerin Romanya ve Venezuela dışındaki ülkelerde son yirmi yıllık dönemde gelir eşitsizliğinin azalmakta olduğu görülmektedir. Türkiye grubun gelir eşitsizliği azalan ülkeleri arasında yer almaktadır.

Türkiye 1990’lı yılların başları ile 2000’li yıllar arasında gelir eşitsizliğini azaltmış ve yüksek eşitsizlikten orta eşitsizlik düzeyine bir gelişme göstermiştir.

Yanıt Açıklaması: Kişisel gelir dağılımı; gelir dağılımı türlerinden birisidir. Bir ulusal ekonomide toplam olarak elde edilmiş olan gelirin farklı boyutlar itibariyle ele alınarak hesaplanması ve açıklanması amacıyla geliştirilmiş olan bu sınıflamayla; gelir dağılımı konusu her yönüyle ele alınmış olunur. Kişisel gelir dağılımı ya da bölgesel gelir dağılımı; bir tasnif türüdür ve ayrıca konunun da daha iyi anlaşılabilmesini bize verir.

Yanıt Açıklaması:

Satınalma Gücü Paritesi: Ülkeler arasındaki fiyat düzeyi farklılıklarını ortadan kaldırarak, farklı para birimlerinin satınalma gücünü eşitleyen bir değişim oranıdır. Belirli bir mal ve hizmet sepetinin satın alınabilmesi için gereken ulusal para tutarlarının oranı şeklinde hesaplanmaktadır.

Yanıt Açıklaması:

Milenyum Deklerasyonu imzalamışlar ve bu deklerasyonla 2015 yılına kadar belirlenen Milenyum Kalkınma Hedefleri’nin (MDGs) gerçekleştirilmesini taahhüt etmişlerdir. Bu deklerasyonda belirlenen başlıca hedefler şunlardır (UN, 2000): • Aşırı yoksulluğun ve açlığın yok edilmesi,

• Evrensel bir temel eğitimin sağlanması,

• Cinsiyet eşitliğinin teşvik edilmesi ve kadınların güçlendirilmesi,

• Çocuk ölümlerinin azaltılması,

• Anne sağlığının geliştirilmesi,

• Aids, sıtma ve benzeri hastalıklarla mücadele edilmesi,

• Sürdürülebilir bir çevrenin sağlanması,

• Kalkınma için küresel ortaklığın geliştirilmesi.

Doğru Cevap E'dir.

Yanıt Açıklaması:

2000 yılında %54,8’lik oranıyla en yoksul bölge Sahra Altı Afrika bölgesidir.

Yanıt Açıklaması:

Türkiye ekonomisinde 2002-2011
döneminde küresel ekonomideki gelişmelerin de etkisiyle ortaya çıkan dönüşümleri
şöyle sıralamaktadır:
• Enflasyon hızının düşmesi,
• Dış açık ve dış borç stokundaki artış; sanayileşsizleşme ve işsizlik,
• Gelir bölüşümü ve devlet bütçesi kısıtları,
• Tüketim kredilerinde artış ve iç tasarruf oranlarında düşüş; ekonomide
yabancılaşma.

Yanıt Açıklaması:

Gizli işsizlik, çalışıyor görünse de üretime katkısı sıfır olan işçilerin veya üretimden çekildiği durumda üretimde kayıp oluşmayan işçilerin işteki durumunu tanımlamaktadır.

Yanıt Açıklaması: Doğru cevap E şıkkıdır.

Yanıt Açıklaması:

Gelişmiş ülkeler için hesaplanan İnsani Yoksulluk İndeksi’ni (HPI-II) oluşturan kriterler ise şunlardır:

• Yaşam süresi: 60 yaşın altında yaşam beklentisi olanların oranı

• Eğitim: OECD tarafından tanımlanan fonksiyonel cahillik oranı

Makul bir yaşam standardı: Yoksulluk sınırının altında yaşayanların oranı

                    Sosyal dışlanma: Uzun dönem işsizlik oranı

Doğru Cevap E'dir.

Yanıt Açıklaması: Yoksulluk başta tembellik ve cahillik olmak üzere insanın kendisinden kaynaklana bir sonuçtur. Başka bir ifadeyle tembel, parasını ve zamanını bol bol boşa harcayan ve hiçbir zaman doğruyu öğrenmeyen, yapmayan ve yine hiçbir zaman kendini kontrol edemeyen insan; hem yoksuldur hem de mevcut yoksulluğun baş nedenidir. Bu yaygın tanımlamanın yanında yine çok popüler olan ve oldukça gerçekçi olması sebebiyle bilim dünyasında benimsenen diğer bir bakış açısı ise yoksulluğu kültür ile açıklayan bakış açısıdır. Bu bakış açısına göre insanda yoksulluk tıpkı bir kültür gibi olmuştur ve bu kültüre göre; insan durumundan başlarda pek de gerçekçi olmayan bir biçimde farkında olur ve konuşur ancak daha sonra çocukluğun koşulları gibi kendini gösteren bu durum; yetişkin insan olduğunda yoksulluğun baş nedeni olarak bu sefer kendi olmuş olarak; mevcut durumu kabul etme, tüm koşulları kanıksama ve aynen yapma biçimine dönüşür. Yoksulluğu bir dünya görüşü olarak açıklayan bireyin özellikleri ile içinde yaşadığı ortamın bir ürünü olarak insan yetişkin hale geldiğinde içinde yaşadığı ortamın çok kötü olan değer ve kalıplarını değişmez olarak kabul edip benimsediğinden yoksulluktan kurtulamadığını öne süren görüşün adı yoksulluk kültürü görüşüdür.

Yanıt Açıklaması:

Kazgan, Türkiye ekonomisinde 2002-2011 döneminde küresel ekonomideki gelişmelerin de etkisiyle ortaya çıkan dönüşümleri şöyle sıralamaktadır:

• Enflasyon hızının düşmesi,

• Dış açık ve dış borç stokundaki artış; sanayileşsizleşme ve işsizlik,

• Gelir bölüşümü ve devlet bütçesi kısıtları,

• Tüketim kredilerinde artış ve iç tasarruf oranlarında düşüş; ekonomide yabancılaşma.

Yanıt Açıklaması:

Satın Alma Gücü Paritesi: Ülkeler arasında fiyatlar genel düzeyindeki farklılaşmayı ortadan kaldırmak amacıyla başvurulan para birimi dönüştürme oranıdır. Buna göre ülkelerin kişi başına GSYİH rakamları ülkelerin ortak bir mal sepetini satın alma güçlerindeki farklılığı yansıtacak şekilde düzeltilmektedir.

Yanıt Açıklaması: Gini katsayısının 0 de¤eri alması dünyada ülkelerarası gelir eşitliğinin tam olduğu durumu gösterirken 1 değerini alması dünya gelirinin bir ülkede toplandığı ve diğer ülkelerin gelirinin olmadığı mutlak eşitsizlik durumunu göstermektedir.

Yanıt Açıklaması:

Gini katsayısının 0 değeri alması gelir eşitliğinin tam olduğu durumu gösterirken 1 değerini alması mutlak eşitsizlik durumunu göstermektedir.Doğru cevap C’dir.

Yanıt Açıklaması: İlk olarak Dünya Bankası'nın tanımladığı ve günlük 1 dolar gelirden yoksun olmak biçiminde açıklanmış olan "mutlak yoksulluk", (minimum kalori gereksinimine göre) temel yiyecek ihtiyaçlarını karşılayabilmek için gerekli olan gelirden yoksun olma durumu olarak, tanımlanır. Mutlak yoksulluk, hanehalkı veya bireyin yaşamını sürdürebilecek fiziki ihtiyaçlarını karşılayamaması yani asgari refah düzeyini yakalayamaması durumudur.

Yanıt Açıklaması: Küreselleşme "gelir dağılımı" kavramına farklı bir bakış açısı getirmiştir. Başka bir ifadeyle küreselleşme sonucunda gelire ve gelir dağılımına yeni tanım getirilmiştir. Çalışanlar arasında hem vasıfları itibariyle hem de yaptıkları iş ve yarattıkları katma değer itibariyle yeni sınıflama yapılması biçiminde kendini gösteren bu gelişim; hem işgücü piyasasının akıl almaz ir biçimde heterojen olmasına hem de çalışanların aldıkları ücretler arasında birbirinden oldukça farklı oranların ortaya çıkmasına sebep olmuştur.