Günümüz Fıkıh Problemleri Ara 1. Deneme Sınavı
Toplam 20 Soru1.Soru
Aşağıdakilerden hangisi İslam’da, tek taraflı irade ile evliliği sonlandırma (boşama) yetkisinin erkeğe verilmiş olmasının nedenlerinden biri değildir?
İslamın değerler sistemi |
Erkeğin Allah katında daha öncelikli olması |
Hak ve sorumluluk dengesi |
Kadın ve erkeğin fıtri özellikleri |
Aile mahremiyeti |
İslam’ da, tek taraflı irade ile aile birliğini sonlandırma yetkisi (talak/boşama) ilke olarak erkeğe verilmiştir. İslam alimleri boşama yetkisinin kocaya tanınmasını, bazı a^yet ve hadislerden hareketle, hak-yetki dengesi ve yaradılıştan sahip olunan özellikler (fıtrat) çerçevesinde değerlendirirler. Aile birliğinin kuruluşu, devamı ve sonlandırılması aşamalarının tamamında, eşin ve tüm aile fertlerinin geçimini sağlama sorumluluğu erkeğe/kocaya yüklenmiştir. Ayrıca erkekler, kadınlara nispetle duygu yönetiminde daha başarılıdırlar. Fakat tüm bunlar erkeğin Allah katında daha öncelikli olduğu anlamına gelmemektedir. Doğru cevap B'dir.
2.Soru
Herhangi bir sağlık problemi nedeniyle yumurta ve spermi zarar görebilecek kişi daha sonra çocuk sahibi olabilmek için hangi yola başvurmalıdır?
Kocanın spermi ve karısının yumurtası alınarak dışarıda döllendirilmesi ve oluşan embriyonun aynı kadının rahmine yerleştirilmesi |
Kocanın sperminin alınarak mikroenjeksiyon yöntemi ile karısının döl yatağı veya rahminde uygun bir yere yerleştirilmesi |
Sperm ya da yumurta hücrelerinin gelişmiş tekniklerle dondurulup saklanması |
Yabancı bir erkeğin spermi kullanılarak yapılan döllendirme sonucu oluşan embriyonun kadının rahmine yerleştirilmesi |
Kocanın spermi ile karısının yumurtasının dışarıda döllendirilmesiyle oluşan emriyonun, kocanın diğer karısının rahmine yerleştirilmesi |
Erkek olsun kadın olsun bazı insanlar herhangi bir nedenle olgunluk çağında veya daha sonraki dönemlerde kendi sperm veya yumurta hücrelerini kaybedebilmektedir. Mesela üreme çağında ortaya çıkan bazı kanser türleri böyle sonuçlar doğurmaktadır. Çünkü bu hastalıklara yakalanan kişilere uygulanan ışın tedavisi veya kemoterapi gibi tedaviler bazı vakalarda tedavinin özelliğine göre spermin veya yumurtanın bir daha hiç üretilemeyecek şekilde tahribine yol açmaktadır. Böyle durumda olan bazı hastalar tedavi öncesinde sperm ya da yumurta hücrelerinin gelişmiş tekniklerle dondurularak saklanmasını istemektedirler. Böylece tedavi sonrasında kendi sperm ve yumurtalarıyla çocuk sahibi olma imkânı elde etmeyi amaçlamaktadırlar. Doğru cevap C seçeneğidir.
3.Soru
Namaz ruhun ………………………………… arınmasını, zekât da malın …………………………………. ifade etmektedir. Boşluklara gelecek olan kelimeler aşağıdaki şıklardan hangisinde doğru bir sıralamayla verilmiştir?
Kötülüklerden – Temizlenmesini |
İyiliklerden – Temizlenmesini |
Temizlenmesini – İyiliklerini |
Kötülüklerden - Kirlenmesini |
Temizlenmesini – Kötülüklerden |
Namaz ruhun kötülüklerden arınmasını, zekât da malın temizlenmesini ifade etmektedir. Kur’an namaz ve zekâta temel ve belirleyici noktalarla değinmekte, detayları Hz. Peygamber açıklamaktadır. Doğru cevap A'dır.
4.Soru
Haramlık, bir şeyin özü ve mahiyeti itibariyle kötülük ve zarar içermesinden kaynaklanıyorsa buna ne ad verilir?
Li maliki haram |
Li gayrihî haram |
Li aynihî haram |
Li icmai haram |
Li istihali haram |
Haramlık, bir şeyin özü ve mahiyeti itibariyle kötülük ve zarar içermesinden kaynaklanıyorsa buna li aynihî veya lizâtihî haram (ölmüş hayvan eti yemek, şarap içmek gibi), dış etkilerden ve harama sebep olmaktan kaynaklanıyorsa buna da li gayrihî haram denir.
5.Soru
Aşağıdakilerden hangisi fıkhın değişmeye elverişli olduğunu gösteren özelliklerinden biri değildir?
Kolaylık |
Evrensellik |
Zaruret |
Esneklik |
Tamamlanmışlık |
Fıkhın değişmeye elverişli olduğunu gösteren özelliklerinin başında İslâm
dininin evrenselliği ve hükümlerinin esnekliği gelmektedir. Oysa Tamamlanmışlık ise bütünlüğe ulaşmış, kemâle ermiş olması hükümlerin değişmesine engel olarak gözüken hususlardan biridir. Doğru cevap E seçeneğidir.
6.Soru
İstihâle ile ilgili aşağıdakilerden hangisi doğrudur?
İstihâle, hayvansal veya bitkisel bir ürünün bir halden başka bir hale geçmesi demektir |
Haramın istihâle ile helal hale gelebilmesi için, istihâlenin insan eliyle gerçekleştirilmesi gerekir. |
İstihâle, domuz ürün ve gıdalarında söz konusu olabilir. |
İstihâle iki farklı maddenin ayrıştırılamayacak şekilde iç içe geçmesidir. |
Süte veya hamura bir miktar şarabın dökülmesi istihâleye örnek olarak verilebilir |
İstihâle, hayvansal veya bitkisel bir ürünün bir halden başka bir hale geçmesi
demektir. Bunun somut göstergesi ise, şekil ve isim değişikliğidir
7.Soru
Fıkıhta 5 temel unsurun koruma altına alınması amaçlanmıştır. ıstılahta bunlara "zaruriyat-ı hamse" denmektedir. aşağıda sıralanan unsurlar arasından hangisi sarhoşluk veren içkilerin yasaklanmasına gerekçe olarak gösterilir?
Dinin korunması |
Canın korunması |
Malın korunması |
Neslin korunması |
Aklın korunması |
zaruriyat-ı hamseden olan aklın korunması prensibi sarhoşluk veren içkilerin haram kılınmasındaki gerekçedir.
8.Soru
Anne-babanın dini hükümlere uymayan taleplerinde çocuk nasıl bir tutum izlemelidir?
Anne-babaya uymalıdır |
Anne-babaya itaat etmemelidir |
Arkadaşlarına danışmalıdır |
Davranışı terk etmelidir |
Ailesinden diğer bireylere danışmalıdır |
Anne-babanın arzu ve istekleri derhal yerine getirilir, incitilmemeye özen
gösterilir; fakat İslamî değerler ve hükümlerle çelişen taleplerine itaat
edilmez. Çünkü Allah’ın hoşnutluğunu kazanmak, anne-babanın hoşnutluğunu kazanmaktan önce gelir.
9.Soru
Aşağıdakilerden hangisi haram maddelerle tedavide faydalanılması özellikle yasaklanan hayvandır?
At |
Domuz |
Koyun |
İnek |
Keçi |
Haram maddeler denince özellikle domuzdan elde edilen ürünler ile alkollü ve uyuşturucu maddeler kastedilir. Doğru cevap B seçeneğidir.
10.Soru
Aşağıda verilenlerden hangisi günümüz fıkıh bilginlerinin istihale üzerine görüşlerinden biri değidir?
Haramın istiha^le ile helal hale gelebilmesi için, istiha^lenin kendiliğinden gerçekleşmesi gerekir. |
İstiha^lenin kendiliğinden gerçekleşmesi ile iradeye bağlı olarak gerçekleşmesi arasında herhangi bir fark yoktur. |
İstiha^le, helal gıda elde etmenin en son başvurulacak yöntemidir. |
İstiha^le, domuz dışındaki ürün ve gıdalarda söz konusu olabilir. |
İstiha^lenin, iradeye bağlı olarak gerçekleşmesinin hüküm açısından herhangi bir önemi bulunmaz. |
Günümüz fıkıh bilginlerinden bazıları geleneksel ictihadlardan birisini tercih etmekte, bazıları ise farklı değerlendirmelerde bulunmaktadır. Bu görüş ve tercihleri şu şekilde sıralamak mümkündür:
-
Haramın istiha^le ile helal hale gelebilmesi için, istiha^lenin kendiliğinden gerçekleşmesi gerekir.
-
İstiha^lenin kendiliğinden gerçekleşmesi ile iradeye bağlı olarak gerçekleşmesi arasında herhangi bir fark yoktur. Her iki şekilde de istiha^le haramı helal yapar.
-
İstiha^le, domuz dışındaki ürün ve gıdalarda söz konusu olabilir. Domuzun ise, -özü ve mahiyeti itibariyle necis ve haram olduğundan- istiha^lesinden söz edilemez ve hiçbir şekilde haramlık özelliği ortadan kalkmaz.
-
İstiha^le, helal gıda elde etmenin temel yöntemlerindendir. Dolayısıyla istiha^lenin, iradeye bağlı olarak gerçekleşmesinin hüküm açısından herhangi bir önemi bulunmadığı gibi, istiha^leye uğrayan mal veya ürünün de önemi yoktur.
Buna göre doğru cevap C'dir.
11.Soru
Arzu annesine bakma yükümlü tek kişi idi ve maddi durumları da pek yoktu. Annesi kanser olmuş ve neredeyse bütün vücudu da iflas etmişti. Doktorlar Arzu'ya annesi için beyin ölümü gerçekleştiğini hastanedeki makinaları eve alırsa belki bir süre daha yaşayabilir demişti. Arzu'nun ise bunun için gücü yoktu. Annesine evde baktı ve annesi ise bir süre sonra vefat etti. Bu durum aşağıdakilerden hangisine benzetilebilir?
Aktif ötanazi |
Pasif ötanazi |
Kürtaj |
Tıbbi otopsi |
Adli otopsi |
Aktif ötenazi İslam hukukuna göre bir tür cinayet olarak kabul edilmektedir. Pasif ötenazi de dini ve ahlaki değerler bakımından benzer özellikler taşımaktadır. Ancak Ahmed b. Hanbel gibi bazı alimler hastalıklara karşı sabrı tavsiye eden hadislere dayanarak hastanın tedaviyi kabul etmemesinin caiz olduğunu ileri sürmüşlerdir. Çağdaş dönemde bazı bilginler de bu görüşleri dikkate alarak bazı şartlar altında, kendilerinden ümit kesilmiş hastalarda hastanın veya velisinin isteği üzerine tedaviye son verilebileceğini belirtmişlerdir. Bu şartlardan önemlileri şunlardır: Hastalığın kesin tedavisinin bulunmaması, tıbbî bir müdahale durumunda tedavinin zararlı etkilerinin kesin olması ve hastalığın bulaşıcı nitelikte olmayıp etkisinin sadece hastada görülmesi.
Bu durumu bir tür pasif ötenazi olarak değerlendirmek mümkündür.
12.Soru
Otopsi ile ilgili aşağıdakilerden hangisi doğrudur?
Otopsi konusunda İslam dininin öngördüğü değerler açısından bir fayda zarar muhasebesi yapılmakta ve zararlı yön diğerine tercih edilmektedir. |
Çağdaş İslam bilginlerinin çoğunluğu otopsiye kesinlikle cevaz vermezler. |
Bilimsel ve eğitim amaçlı otopsi doğrudan zaruriyet ilkesine dayandırılmaktadır. |
Çağdaş İslam bilginlerinin çoğunluğu belirli şartlarla otopsinin her iki çeşidine de cevaz verirler. |
İslam'da ölülere ve kabirlere saygı gösterilmesi ve bunların keyfi müdahalelere karşı korunması önemsenmemektedir. |
Çağdaş İslam bilginlerinin çoğunluğu belirli şartlarla otopsinin her iki çeşidine de cevaz verirler. Adlî otopsi ile ilgili cevaz daha ziyade zaruret ilkesine dayandırılmaktadır. Bilimsel ve eğitim amaçlı otopsi ise dolaylı olarak bu ilkeye katılmaktadır. Otopsi konusunda İslam dininin öngördüğü değerler açısından bir fayda zarar muhasebesi yapılmakta ve yararlı yön diğerine tercih edilmektedir.
13.Soru
Hangi mezhepe göre yetişkin (bulûğa ermiş) kızlar, malî tasarruflarda
bulunabildiklerine göre, tek başlarına evlilik kararı da alabilirler; bunun için
velilerinin izin ya da onayı gerekmez?
Mâlikî |
Şâfiî |
Hanefî |
Hanbelî |
Sunni |
Hanefîlere göre yetişkin (bulûğa ermiş) kızlar, malî tasarruflarda bulunabildiklerine göre, tek başlarına evlilik kararı da alabilirler; bunun için
velilerinin izin ya da onayı gerekmez. Aralarında Mâlikî, Şâfiî ve Hanbelî
mezheplerinin de bulunduğu çoğunluğa göre ise, yetişkin de olsa kızlar ancak
velileri aracılığıyla evlenebilirler. Bu mezheplere göre veli izni olmadan gerçekleşen evlilikler geçersizdir (bâtıl). Hz. Peygamber’in (s.a.), “Veli ve iki
âdil şahit bulunmadan nikâh olmaz”, “Velisinin izni olmadan evlenen kadının bu evliliği hükümsüzdür” şeklindeki açıklamaları, bu şartın hukukî dayanaklarını oluşturmaktadır. (Hadisler için bk. Buhârî, “Nikâh”, 36; Ebu Davud, “Nikâh”, 19).
14.Soru
Fıkıh bilginlerinin büyük çoğunluğuna göre, "eşyada asıl olan ibâhadır" ifadesi ne anlama gelmektedir?
Dinî emir ve yasaklar, kural olarak bütün şahıslar için, her zaman ve şartta geçerli olmasıdır. |
Yiyecek ve içeçeceklerle ilgili yasakların, bazı aklî sebeplere dayanmasıdır. |
İlahî iradeye gönülden teslimiyet gösterip içtenlikle kullukta bulunulmasıdır. |
Dinî taleplerin ve yasakların, belli bir amaç gütmesidir. |
Dinî bir belirleme bulunmadığı sürece yasaktan ve haramdan söz edilememesidir. |
Fıkıh bilginlerinin büyük çoğunluğuna göre, "eşyada asıl olan ibâhadır." Dolayısıyla dinî bir belirleme bulunmadığı sürece yasaktan ve haramdan söz edilemez. Yeme-içmeyle ilgili hususlar da, bu kural çerçevesinde değerlendirilir
15.Soru
- Yolculuk mesafesi
- Namazların birleştirilmesi
- Uçakta ve otobüste namaz
- Dinî günlerin ve vakitlerin hesapla tespiti
- Zekât nisap ve oranlarının yeniden tartışılması
Ulaşım araçlarındaki gelişme ve yerleşim merkezlerinin büyümesi yukarıdaki meselelerin hangisi ya da hangilerinin yeni şartlar ışığında yeniden ele alınmasını gerektirmiştir?
I, II ve III |
II, III ve IV |
III, IV ve V |
I, III ve V |
II, IV ve V |
Ulaşım araçlarındaki gelişme ve yerleşim merkezlerinin büyümesi yolculuk mesafesi, namazların birleştirilmesi, uçakta ve otobüste namaz, mikat yerleri gibi meselelerin yeni şartlar ışığında yeniden ele alınmasını gerektirmiştir. Gök cisimlerinin hareketlerinin en ince detaylarına kadar hesaplanması, dinî günlerin ve vakitlerin hesapla tespiti tartışmalarını gündeme getirmiştir. Mal kavramında, ekonomik alt yapıda ve temel ihtiyaçlarda meydana gelen değişmeler zekâta tâbi yeni malların ortaya çıkmasına ve zekât nisap ve oranlarının yeniden tartışılmasına neden olmuştur.
16.Soru
Aşağıdaki hükümlerden hangileri doğrudur? I. İslâm’da fakirlerin gözetilmesine yönelik zekât ve sadaka seneninherhangi bir anında icra edilebilir II. Fıtır sadakası ramazan ayında ifa edilmektedir III. ihtiyaç sahibi akrabanın nafakası sürekli verilmektedir. IV. Kurban ibadetinin amacı emre itaat, sonuç fakirlere yardımdır. V. Kurbanın bedelini sadaka olarak vermek ya da canlı olarak bağışlamakla mükellef üzerinden sorumluluk düşer.
I, II ve III |
I, II ve IV |
II, III, IV ve V |
I, II, III ve IV |
I, II, III, IV ve V |
Vakitle bağlantılı bir ibadet olan kurbanı, vakit içerisinde kesmeyip bedelini sadaka olarak vermek ya da canlı olarak bağışlamakla mükellef üzerinden sorumluluk düşmez. İslâm’da fakirlerin gözetilmesine yönelik zekât ve sadaka senenin herhangi bir anında icra edilebilmekte, fıtır sadakası ramazan ayında ifa edilmekte, ihtiyaç sahibi akrabanın nafakası sürekli verilmektedir. Kurban bunların dışında, hem bizzat kesenin kendisinin hem de akraba, arkadaş, komşu ve fakirin, kısaca herkesin yararlanabileceği bir ibadettir. Kurban ibadetinin icra edilişi değil sonuçları fakirleri ilgilendirmektedir. Amaç emre itaat, sonuç fakirlere yardımdır. Dolayısıyla, sadece sosyal dayanışma ve malî yardıma indirgenebilecek bir ibadet olmayan ve içerisinde bir takım hikmetleri barındıran kurban yerine başka bir ibadetin ikame edilmesi, mesela kurbanın parasının dağıtılması, fakirlere gıda yardımı yapılması, namaz kılınıp, oruç tutulması caiz görülmez.
17.Soru
Şafağı kaybolmasından ikinci fecrin doğuşuna kadar eda edilebilen namaz aşağıdakilerden hangisidir?
Sabah namazı |
Öğle namazı |
İkindi namazı |
Akşam namazı |
Yatsı namazı |
Yatsı namazı, şafağı kaybolmasından ikinci fecrin doğuşuna kadar eda edilebilir. Doğru cevap E'dir.
18.Soru
Aşağıdakilerden hangisi insanın ana karnından doğduğu ana kadara geçirdiği evreler sırasıyla bildirmektedir?
Nutfe, Alaka, Mudga, Kemik, Et |
Alaka,Nutfe, Mudga, Kemik, Et |
Nutfe, Mudga, Alaka, Kemik, Et |
Mudga, Nutfe, Alaka, Kemik, Et |
Mudga, Nutfe, Alaka,Et, Kemik |
nutfe (sperm) olarak emin ve sağlam bir karargâha (rahime) koyduk. Sonra nutfeyi bir alaka (çengelli hücre topluluğu ) olarak yarattık; daha sonra o alakayı bir mudga (belli
belirsiz bir kütle) olarak yarattık. Ardından o mudgayı kemik olarak yarattık
ve o kemilere et giydirdik.
19.Soru
Hukuken geçerli bir evlilik hayatı yaşadıktan sonra herhangi bir sebeple (ölüm, boşama, fesih, tefrik) evliliği sona eren kadının, başka birisiyle evlenebilmesi için mutlaka beklemesi gereken süreye ne ad verilir?
Talak |
İddet |
Tehir |
Geciktirme |
Kuru' |
Hukuken geçerli bir evlilik hayatı yaşadıktan sonra herhangi bir sebeple (ölüm, boşama, fesih, tefrik) evliliği sona eren kadının, başka birisiyle evlenebilmesi için mutlaka beklemesi gereken süreye iddet adı verilir.
20.Soru
Ayetlerde, hangi evreden sonra, ana rahmindeki çocuğa ruhun üflendiği, bambaşka bir aşamaya girdiği belirtilmiştir?
Nutfe |
Cenin |
Alaka |
Mudga |
Rahim |
Belirtmek gerekir ki canlılıkla ruhun üflenmesi aynı şeyler değildir. Canlılık spermde bile mevcuttur. Bu canlılık döllenmeden itibaren ayrı bir nitelik ve bütünlük kazanmakta ve safha safha oluşum ve yaratılışını tamamlamaktadır. Ayetler ceninin mudga aşamasından sonra bambaşka bir evreye girdiğini anlatmaktadır. İlgili hadislerin ifadelerinden ruhun da bu dönemlerde üflendiği anlaşılmaktadır. Doğru cevap D seçeneğidir.
-
- 1.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 2.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 3.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 4.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 5.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 6.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 7.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 8.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 9.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 10.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 11.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 12.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 13.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 14.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 15.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 16.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 17.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 18.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 19.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 20.SORU ÇÖZÜLMEDİ