Yanıt Açıklaması: İlam, taraflardan her birine verilen hüküm nüshasına denir. Hukuk Muhakemeleri Kanununun 301. maddesine göre, hüküm yazılıp imza edildikten ve mahkeme mührü ile mühürlendikten sonra, nüshaları yazı işleri müdürü tarafından taraflardan her birine makbuz karşılığında verilir ve bir nüshası da gecikmeksizin diğer tarafa tebliğ edilir.

Yanıt Açıklaması:

Tebligatın bilgilendirme ve bilgilendirmenin gerçekleştiğinin veya yapıldığının belgelendirilmesi olmak üzere iki unsuru vardır. Doğru yanıt C'dir.

Yanıt Açıklaması: İcra ve İflas Kanununda "salahiyet" olarak ifade edilen kavram yerini "yetki" kelimesine bırakmıştır. Doğru cevap A seçeneğidir.

Yanıt Açıklaması:

Kambiyo senetlerine özgü takipte, kambiyo senetleri elektronik ortamda takip talebine eklense de en geç 3 gün içinde belgenin aslının ilgili daireye ibraz edilmesi zorunludur. Aksi takdirde ödeme emri düzenlenmez. Doğru cevap B'dir.

Yanıt Açıklaması: Açılan dava sonucunda, alacaklının mahkemeden lehine aldığı ilam, borçlu tarafından kendiliğinden yerine getirilmiyorsa alacaklı ilamlı icra takibine başvuracaktır (İİK m. 24 vd.). Takibin türü ilamlı takip ise borçluya “icra emri” gönderilir. İlamlı icra takibinin konusu sadece para ve teminat alacakları değildir.Burada alacaklı ve borçlu terimleri geniş anlamda kullanılmış olup para alacakları dışındaki alacaklar bakımından da alacaklı-borçlu terimleri tercih edilmektedir

Yanıt Açıklaması: Yukarıda çeşitlerini belirttiğimiz üzere, alacaklı tarafından takip talebinde belirtilen ve yapılan takibin türüne göre icra dairesi, “ödeme emri” veya “icra emri” ya da “tahliye emri” düzenleyip borçluya göndermelidir. Takibin türü ilamsız takip ise borçluya “ödeme emri” gönderilir. Buna göre, genel haciz yoluyla takipte (İİK m. 60); kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla takipte (İİK m. 168); taşınır rehninin paraya çevrilmesi yoluyla ilamsız takipte (İİK m. 146); ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla ilamsız takipte (İİK m. 149/b); kiralanan taşınmazların kira bedelinin ödenmemesi sebebiyle ilamsız icra yoluyla tahliye takibinde (İİK m. 269); adi ias yoluyla takipte (İİK m. 155 vd.); kambiyo senetlerine özgü ias yoluyla takipte (İİK m. 171 vd.) icra memuru “ödeme emri” düzenleyip borçluya gönderir. Ancak dikkat edilmesi gereken nokta şudur: her ödeme emri, yapılan takibin türüne göre farklı ödeme süreleri ve ihtarlar içermektedir.

Yanıt Açıklaması:

6352 sayılı Kanun ile (RG. 5.7.2012, S. 28344) İcra ve İflas Kanunu’nda yapılan değişiklikler Yönetmelik ve ekindeki örnekleri de etkilemiştir. Özellikle artık icra ve iflas dairelerine yapılacak her türlü nakdî ödemenin, Adalet Bakanlığı tarafından uygun görülecek bankalarda icra ve iflas dairesi adına açılan hesaba yapılması sebebiyle ödeme ve icra emirlerinde icra dairesinin banka hesabına yer verilmektedir (İİK m. 9/1). Doğru cevap D'dir.

Yanıt Açıklaması: Hukuk Muhakameleri Kanunun 297/1. maddesinde hükmün hangi unsurları içereceği açıkça belirtilmiştir. Bu maddeye göre bir hükümde şu hususlar yer alır. Hüküm Türk milleti adına verilir ve bu ibareden sonra diğer hususlar yer alır. Hükmü veren mahkeme ile hakim veya hakimlerin ve zabıt katibinin ad ve soyadları ile sicil numaraları, mahkeme çeşitli sıfatlarla görev yapıyorsa hükmün hangi sıfatla verildiği yer alır. Tarafların ve davaya katılanların kimlikleri ile Türkiye Cumhuriyeti kimlik numarası, varsa kanuni temsilci ve vekillerinin ad ve soyadları ile adresleri bulunur. Tarafların iddia ve savunmalarının özeti, anlaştıkları ve anlaşamadıkları hususlar, çekişmeli vakıalar hakkında toplanan deliller, delillerin tartışılması ve değerlendirilmesi sabit görülen vakıalarla bunlardan çıkarılan sonuç ve hukuki sebepler yer alır. Hüküm sonucu, yargılama giderleri ile taraflardan alınan avansın harcanmayan kısmının iadesi, varsa kanun yolları ve süresi belirtilir. Hükmün verildiği tarih ve hakim veya hakimlerin ve zabıt katibinin imzaları bulunur. Gerekçeli kararın yazıldığı tarih yer alır. Doğru cevap D seçeneğidir.

Yanıt Açıklaması:

Elektronik tebligat adresi, PTT tarafından,
gerçek kişiler için kimlik bilgileri, tüzel kişiler için ise tâbi oldukları sistem bilgileri esas alınmak suretiyle tek ve benzersiz şekilde oluşturulan ve Ulusal Elektronik Tebligat Sistemine kaydedilen tebligat adresidir (El. Teb. Yön. m. 3/1, d).
Fiziki ortamda tebliğ memuru vasıtasıyla yapılan tebligattan farklı olarak, elektronik tebligat kayıtları elektronik ortamda tutulmaktadır; bu sebeple elektronik tebligatta bir tebliğ mazbatası düzenlenmesinden söz
edilmez. Elektronik tebligatta tebliğ mazbatasının yerini, delil kaydı almıştır. Doğru yanıt E seçeneğidir. 

Yanıt Açıklaması:

Teferruat kavramının günümüz Türkçe'sindeki karşılığı eklentidir. 

Yanıt Açıklaması: Yargılama sonunda, uyuşmazlığın esası hakkında verilen nihai karara “hüküm” adı verilmektedir (HMK m. 294/1).

Yanıt Açıklaması:

İlk derece mahkemesi hâkiminin, yargılamanın devamını sağlamak için verdiği ve davanın sona ermesi sonucunu doğurmayan kararlar, ara kararlardır.

Yanıt Açıklaması: İcra ve ias dairelerine yazılı talep ve beyanlarda bulunulableceği gibi, sözlü talep ve beyan da kural olarak mümkündür (Örneğin, İİK m. 58, m. 74). Aynı şekilde, icra mahkemesinde de kural olarak talep ve cevaplar dilekçe ile olabileceği gibi, icra mahkemesinde tutana- ğa geçirilmek suretiyle sözlü olarak da yapılabilir (İİK m. 18/2). İcra mahkemesinde basit yargılama usulü uygulanmaktadır (İİK m. 18/1). İcra ve İas Kanunu’nun 8. maddesinin 1. fıkrasına göre, icra ve ias daireleri yaptıkları işlemlerle kendilerine yapılan talep ve beyanlar hakkında bir tutanak hazırlar. Sözlü itirazlar ile talep ve beyanların altları ilgililer ve icra müdürü veya yardımcısı veya kâtibi tarafından imzalanır. İlgililer bu tutanakları görebilir ve bunların örneğini alabilir. İcra ve ias dairelerinin tutanakları, hilâfı sabit oluncaya kadar geçerlidir (İİK m. 8/3, 4). 6352 sayılı Yargı Hizmetlerinin Etkinleştirilmesi Amacıyla Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması ve Basın Yayın Yoluyla İşlenen Suçlara İlişkin Dava ve Cezaların Ertelenmesi Hakkında Kanun’un 2. maddesiyle (RG. 5.7.2012, S. 28344), İcra ve İas Kanunu’nun 8. maddesine 2. fıkra eklenmiştir. Buna göre, icra ve ias dairelerince verilen kararlar gerek- çeli olarak tutanaklara yazılır. Hükmün gerekçesinde, uygulamada talepler hakkında gerekçe yazılmadan karar verildiği, genellikle bu işlemin kaşe kullanılarak yerine getirildiği belirtilmektedir. Bu şekildeki uygulamadan vazgeçilmesi amacıyla ilgili ekleme yapılmış- tır. Bu değişiklikle standart ifadeli kaşe kullanılmasının önüne geçilerek kararlarda yaşanabilecek keyfiliğin önlenmesi ve böylece etkin bir denetim sağlanması amaçlanmıştır. Taraar, gerekçesi olmayan kararları anlamak ve değerlendirmekte zorlanmakta, bu nedenle yapılan işlemler şikâyete veya itiraza konu olmaktadır. Kararlara gerekçe yazılması ile taraarın kararlar konusunda ikna olması ve işlemin şikâyete konu edilmesi hâlinde de etkin ve hızlı bir denetim sağlanması imkânı getirilmiştir (Bkz. 6352 sayılı Kanun Hükü- met Gerekçesi m. 2).İcra dairelerine yazılı veya sözlü olarak yapılan talepler, itirazlar ve her türlü bildirim, süresinde ait olduğu tutanağa geçirilir ve altı tarih belirtilerek ilgilisi ve icra müdürü veya yardımcısı veya kâtibi tarafından imzalanmak suretiyle dosyasına takılır. Elektronik ortamda gelen talepler, itirazlar ve her türlü bildirim ise UYAP’ta kayıtlı dosyasına aktarılır (İİK Yön. m. 22/2). İlamlı ve ilamsız takiplerde, icra tutanaklarının ilk sayfası takip talebini içerir (İİK Yön. m. 20/2, 3). Bu anlamda her takip, bir takip talebiyle başlar. Takip talebi yazılı ise İcra ve İas Kanunu Yönetmeliği’ne ekli örnek kullanılabilir. Eğer sözlü olarak takip talebinde bulunulmuşsa icra memuru bu talebi tutanağa geçirir (İİK Yön. m. 20/2). Talep ve beyanların yazılı yapılması durumunda, o talep veya beyanla ilgili kanuni düzenlemede yer alan tüm unsurların dilekçede yer alması gerekir. Örneğin mal beyanı dilekçe ile verildiğinde, İcra ve İas Kanunu’nun 74. maddesine göre, “Mal beyanı, borçlunun gerek kendisinde ve gerek üçüncü şahıslar yedinde bulunan mal ve alacak ve haklarında borcuna yetecek miktarın nevi ve mahiyet ve vasıarını ve her türlü kazanç ve gelirlerini ve yaşayış tarzına göre geçim membalarını ve buna nazaran borcunu ne suretle ödeyebileceğini yazı ile veya şifahen icra dairesine bildirmesidir.” Buna göre, mal beyanı dilekçesinde, borç- lunun borcuna yetecek miktarda mal ve hakları, bu mal ve hakların özellik ve nitelikleri, her türlü gelirleri, geçim kaynakları ve borcunu ne şekilde ödeyeceği yer almalıdır.

Yanıt Açıklaması:

Günümüzde adalet hizmetleri de elektronik ortamda yürütülmektedir. İcra ve iflas dairelerinde her türlü iş ve işlemlerde Ulusal Yargı Ağı Bilişim Sisteminin kullanılması amacıyla İcra ve İflas Kanunu’na, 6352 sayılı Kanun’la (RG. 5.7.2012, S. 28344) 5.1.2013 tarihinde yürürlüğe giren 8/a maddesi eklenmiş olup bu maddede elektronik işlemler ayrıntılı şekilde düzenlenmiş, diğer hususlar Yönetmeliğe bırakılmıştır. Usulüne göre güvenli elektronik imza ile oluşturulan elektronik veriler senet hükmündedir. Güvenli elektronik imza, elle atılan imza ile aynı ispat gücünü haizdir. Güvenli elektronik imza, kanunlarda güvenli elektronik imza ile yapılamayacağı açıkça belirtilmiş olan işlemler dışında, elle atılan imza yerine kullanılabilir.

Yanıt Açıklaması:

birlik ve uyumun sağlanması gerektiği gözden kaçırılmamalıdır.

Yanıt Açıklaması: İlk derece mahkemesi hakiminin yargılamanın devamını sağlamak amacıyla verdiği ve davanın sona ermesi sonucu doğurmayan kararlar ara kararlardır. doğru cevap B seçeneğidir.

Yanıt Açıklaması: BKZ. Örnek No : 14*

Yanıt Açıklaması:

İcra ve İflas Kanunu’nda ilamsız tahliye için düzenlenen sebepler; kira bedelinin ödenmemesi (İİK m. 269 vd.) ve kira süresinin sona ermesi (İİK m. 272 vd.) ile sınırlıdır.

Yanıt Açıklaması: Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 391. maddesinin 2. fıkrasına göre ihtiyati tedbir kararında aşağıdaki hususlar yazılır: • İhtiyati tedbir talep edenin, varsa kanuni temsilcisi ve vekilinin ve karşı tarafın adı, soyadı ve yerleşim yeri ile talep edenin Türkiye Cumhuriyeti kimlik numarası. • Tedbirin, açık ve somut olarak hangi sebebe ve delillere dayandığı. • Tereddüde yer vermeyecek şekilde, neyin üzerinde ve ne tür bir tedbire karar verildiği. • Talepte bulunanın, ne tutarda ve ne türde bir teminat göstereceği.