Yanıt Açıklaması: Mark Knapp (1978) ise sözel olmayan iletişim açısından insanların kullanageldiği sekiz kanal belirtmektedir. Bunlar: • Çevre (mimari ve mobilya), • Alan kullanımı, • Fiziksel görünüm ve giyim, • Fiziksel davranışlar ve hareketler, • Dokunma, • Yüz ifadeleri, • Göz hareketleri ve • Ses.

Yanıt Açıklaması:

Kitlesel iletişimde bizi ikna etmek için uğraşan pazarlama çabaları sadece reklamla sınırlı değildir. Yapılan promosyonlar, firmaların satış güçlerinin çabaları ve gerçekleştirdikleri sayısız sponsorluklar ve eğlenceli etkinlikler de markaların ikna süreçlerinin birer parçasıdır.

Yanıt Açıklaması:

İkna sürecinde hedef kitlenin rolünün ve doğasının bir keşfi, bunun boyutlarının, anonimliğinin ve gücünün araştırmasıyla başlar. Ardından ikna sürecinin temel değişkenlerinden biri olan hedef kitle tutumlarını keşfederiz. U¨çüncü olarak, ikna edicilerin alıcıları/izleyicileri hakkında –oylama, ayırma ve reyting vasıtasıyla- öğrendikleri yolları tartışırız. Bu nedenle kronolojik sıralama II, III, I şeklinde olmalıdır.

Yanıt Açıklaması:

 Sözsüz anlamda iletişim kurabileceğimiz çeşitli kanallar vardır . İletişim araştırmacısı Dale G. Leathers (1986), sözsüz iletişim için dokuz adet kanal/unsur belirtmektedir. Bunları şu şekilde sıralayabiliriz:

• Yüz ifadeleri;
• Göz hareketleri;
• Gövde hareketleri;
• Mesafe (alanın kullanılması);
• Kişisel görünüm;
• Sessel faktörler;
• Sesin şiddeti,
• Tonu ve son olarak
• Dokunma/temas.

Mark Knapp (1978) ise sözel olmayan iletişim açısından insanların kullandığıi sekiz kanal belirtmektedir. Bunlar:

• Çevre (mimari ve mobilya),
• Alan kullanımı,
• Fiziksel görünüm ve giyim,
• Fiziksel davranışlar ve hareketler,
• Dokunma,
• Yüz ifadeleri,
• Göz hareketleri ve
• Sestir. Çevre 1986 da Leathers tarafından listeye alınmamıştır.

Yanıt Açıklaması:

 D Göstergelerin anlamı üç yolla anlatılır:

• Sözdizimsel (Sentaktics),
• anlamsal (semantik, semantics) ve
• edimsel (pragmatics).

Sözdizimselde anlam kelimeleri yerleştirme veya sıraya koyma ile yaratılır. Semantikte göstergelerin kendilerinin kullanımıyla kelimenin bireye ne anlama geldiğiyle yaratılır.

Yanıt Açıklaması: Gösterge çok boyutlu bir süreçtir. Gösterme süreci, bir şeyin/kişinin (1), üçüncü bir şey aracılığıyla (3), o anda doğrudan etkili olmayan başka bir şeyin (2) farkına varmasını sağlamaktır. Belli bir türdeki bir düdük sesini (3) duyan kişi (1), bu düdük sesinin (3) yaklaşmakta olan bir trene (2) ait olduğunu anlar. Yani düdük sesi, onu duyan kişi tarafından yorumlanır.. Bu olay bize gösterme sürecinin üç boyutu hakkında açıklayıcı bilgi verir. Birinci boyut anlamsal boyuttur (semantik). Yani düdük sesiyle tren arasında kurulan ilişki. İkinci boyut, gösterge taşıyıcısıyla yorumlayan arasındaki ilişkidir; yani düdük sesiyle onu duyan ve değerlendiren kişi arasındaki ilişki. Bu boyut yorumlayanın duruma göstereceği tepkileri başlatır, bu yüzden ya da kırgısal boyut (pragmatik) olarak adlandırılır. Üçüncü boyut ise düdük sesinin öteki seslerle olan ilişkisini inceler, düdük sesinin uyarıcı sesler dizgesi içinde tuttuğu yeri belirler. Yani bir göstergenin kendisiyle aynı dizgede bulunan öteki göstergelerle olan ilişkisini araştırır. Düdük sesi, başka seslerle belli bir ilişki içinde olduğu sürece, yani ancak öteki seslere göre düdük sesidir. Göstergelerin birbiriyle olan ilişkilerini inceleyen bu boyuta da sözdizimsel boyut (syntaktik) adı verilir.

Yanıt Açıklaması: Hedef kitle analizi iki işleve hizmet eder. Birincisi, ikna edicilerin onlarla iletişim kurması için hedef kitle hakkında bilgi edinmeleridir. Diğer durumlarda, ikinci olarak, ikna ediciler kendi hedef kitlelerini yaratmak için hedef kitle analizini kullanırlar.

Yanıt Açıklaması: Tutumlar bilginin üç biçimine dayanır ya da bunlardan türer: kavramsal bilgi, duygusal bilgi ve geçmiş davranışlar.

Yanıt Açıklaması:

İnsanlar, söylendiklerinde ya da sevgiyle fısıldaştıklarında, başkalarının kulak misafiri olmasını istemediklerinde "samimi" mesafeyi kullanırlar. Bu örneklerde, ikna bulunsun ya da bulunmasın, ileti, genellikle alıcı tarafından sorgulanmaz –bay ya da bayan, uzlaşır, verilen önerileri izler ya da sorulan soruları yanıtlar. İki iletişimci, bu tür yakın ilişkide olduğunda, amaçları da muhtemelen benzerdir. Mesafe, 15-45 cm arasında olur. Doğru cevap D'dir. 

Yanıt Açıklaması: Yananlam, Barthes’in ikinci anlamlandırma düzeyinde göstergelerin işlediği üç yoldan birisini betimlemek için kullandığı bir terimdir. Yananlam, göstergenin, kullanıcıların duygularıyla ya da heyecanlarıyla ve kültürel değerleriyle buluştuğunda meydana gelen etkileşimi betimlemektedir.

Yanıt Açıklaması: Ürünün dondurulmuş turşu olduğu ürün odaklı bir kampanyada hedef, belirli bir deneme pazarında satışları yılın 4. çeyreğinde %10 arttırmak olarak tanımlanmıştır. Bu hedefe ulaşmak için TV reklamı kullanmak ve ürünü rakiplerinden farklı kılan özelliğini, tüketiciye yarar olarak sunmak, strateji olarak belirlenmiştir. Bu stratejiye bağlı olarak tüketiciye sunulacak yarar, ürünün pişirilmiş değil dondurulmuş olma özelliğine bağlı olarak rakiplerine göre daha gevrek ve ağızda dağılır olmasıdır. Stratejiyi gerçekleştirebilmek için taktik olarak karşılaştırmalı reklam kullanılmış, rakiplerinin pişirilmiş turşularının gevrek olmadığı için sadece eğildiğini ama kırılmadığını, kendi turşularının ise çıtırtı sesi ve sıçrayan damlacıklar ile ortadan ikiye ayrıldığını görselleştirmiştir.

Yanıt Açıklaması: İkna edici iletişimde mesajın yapısını açıklamada tek yanlılık ya da çift taraflılık/yanlılık bir başlangıç noktası olacaktır. Yani mesajın yapısı düşünüldüğünde; mesajın tek ya da çift taraflı olması onun ikna edicilik gücünü belirleyebilir.

Yanıt Açıklaması: İletişimde beden dili ve ses tonu gibi sözsüz unsurların etkisi, sözlü iletişim unsurlarına göre çok daha yüksektir. Sözel iletişim, yani sözcükler kullanarak, konuşarak gerçekleştirilen iletişimin oranı %7 iken, geri kalan %93’lük kısımda ise tamamen sözsüz etmenler kanalıyla iletişim sağlanmaktadır. Dolayısıyla sorunun doğru cevabı 'A' seçeneğidir. Diğer yanıtlarda doğru ifadeler yer almamaktadır. "Ses tonu, ses rengi, ses perdesi gibi unsurlar, "beden dili"ni oluşturmaktadır." ifadesi yanlıştır. Çünkü, ses tonu sözsüz iletişim unsuru olmakla birlikte "beden dili"nin bir unsuru değildir. "Kişinin otururken ya da ayaktayken, hareketliyken ya da hareketsizken, bedeninin aldığı şekle "jest ve mimikler" denilmektedir." ifadesi yanlıştır. Çünkü doğru cevap "duruş ya da postur"dür. "Kaynağın, alıcı ile göz temasını kurması ve bunu dengeli bir biçimde devam ettirmesi, kaynağın, güvenilmez olarak algılanmasına neden olmaktadır." ifadesi yanlıştır. Çünkü dengeli bir göz teması, tam tersine kaynağın "güvenilir" olarak algılanmasını sağlamaktadır. "Sözsüz mesajlar ve onlara ilişkin ayrıntılar, bireysel, toplumsal ve kültürel etmenlere göre farklılık göstermemektedir." ifadesi yanlıştır. Çünkü sözsüz mesajlar, bireysel, toplumsal ve kültürel etmenlere göre farklılık gösterebilmektedir.

Yanıt Açıklaması: İletişim

Yanıt Açıklaması: Ürün odaklı modeller

Yanıt Açıklaması:

“Tip B: Primitif İnançlar, sıfır fikir birliği” inkâr edilemezlerdir ve inancın nesnesiyle doğrudan deneyim tarafından öğrenilir ancak herkes tarafından paylaşılmazlar. Gerçekte, Tip B inançları inanca sahip olan insanın kendi görüntüsünü adlandırır. Çünkü paylaşılmazlar, genellikle ikna etmeye karşı dayanıklıdırlar ve bu yüzden bireysel inanç sisteminde merkezdirler. Tip B’nin örnekleri, “Ben zeki bir insanım”, “Tanrıya inanıyorum” ve “Dünya barış dolu bir yerdir” gibi önermeler içerir. Bizim medya ile olan etkileşimimiz, bazen Tip B inançlarını etkiler. Popüler ya da mutlu olmak için alınan fikirlerimiz bizim medya deneyimlerimiz tarafından biçimlendirilebilir.

Yanıt Açıklaması: Gündelik hayatımızda belli birtakım tutumlar söz konusudur. Örneğin Ayten Hanım sürekli olarak belli bir deterjanı kullanırken Nurten Hanım bir başka marka deterjanı kullanır. Nevin hanım ise bir markette karşılaştığı satış elemanıyla yaptığı konuşma sonucunda önceden belli bir marka diş macunu kullanırken bunu değiştirerek satış elemanının önerdiği diş macununu kullanmaya başlamıştır. Yukarıda verilen örneklerdeki davranışların temeli tutumlar olarak karşımıza çıkmaktadır.

Yanıt Açıklaması:

Aday odaklı kampanyaların yaygınlık göstergeleri şu şekilde sıralanabilir:
• Kamuoyu yoklamalarında adayın çoğunluğun oyunu alması
• Mali desteğin artması
• Adaya yardım eden gönüllülerin sayısının artması
• Düzenlenen etkinliklerine (miting, toplantı gibi) katılımcı sayısının artması.