İslam Düşünce Tarihi Final 49. Deneme Sınavı
Toplam 20 Soru1.Soru
Aşağıdaki kavramlardan hangisi günümüz için geçerli olan bir takım kavram ya da anlayışları, bu kavram ya da anlayışların söz konusu olmadığı zaman dilimlerinde aramakla ortaya çıkmaktadır?
Senkronizm
|
Anakronizm
|
Tarihselcilik
|
Maddecilik |
Tarih |
Osmanlı dönemindeki şartlarla günümüz şartlarının oldukça farklılaşması anakronizm denilen bir düşünme hatasına da yol açabilmektedir. Anakronizm, daha çok günümüz için geçerli olan bir takım kavram ya da anlayışları, bu kavram ya da anlayışların söz konusu olmadığı zaman dilimlerinde aramakla ortaya çıkar. Doğru cevap B'dir.
2.Soru
Aşağıdakilerden hangisi Farabi’nin Hristiyan filozoflara tesir ettiği konulardan değildir?
Akıl teorisi |
Bilgi teorisi |
Ontoloji |
İlimler sınıflaması |
Müzik |
Farabi müzik alanında Batılı Hristiyan filozoflara tesir etmemiştir.
3.Soru
Aşağıdaki batı düşünürlerinden hangisi Kindî’nin akıl teorisini kabul etmiştir?
Gerardo da Cromena |
St. Thomas d’Aquine |
Gherardo da Cremona |
Albertus Magnus |
Guillaume d’Auvergne |
Birçok Hıristiyan filozofu, Kindî’yi ismen zikrederek, ondan etkilenmişlerdir. XIII. yüzyılda Kindî’den etkilenenler arasında meşhur St. Thomas d’Aquine, Summa contra Gentiles adlı eserinde Kindî’nin akıl teorisini kabul etmiştir.
4.Soru
Aşağıdakilerden hangisi İbn Haldun’a göre göçebe yaşamın temel özelliklerinden biri değildir?
Özgürlük
|
Güçlü asabiyet
|
Doğal ve dayanıklı olmaları
|
Korkaklık |
İyiliğe daha meyyal olmaları |
İhtiyaçlarını karşılamalarına bağlı olarak oluşan yaşam şartlarının göçebelerde oluşturduğu temel özellikler şunlardır: 1) Özgürlüğe düşkünlük, 2) güçlü asabiyet, 3) doğal ve dayanıklı olmaları 4) işlerini kendileri görmeleri, 5) cesaret, 6) iyiliğe daha meyyal olmaları.
5.Soru
TBMM kararıyla yazdığı ve Türkiye Diyanet Başkanlığı tarafından yayınlanan “Hak Dini Kur’an Dili” adlı eseri hem orijinal metin halinde ve hem de sadeleştirilmiş haliyle günümüzde yer alan düşünür kimdir?
Mehmet Akif Ersoy
|
Cemâleddîn Afgânî
|
Elmalılı Hamdi Yazır
|
Hilmi Ziya Ülken |
Nurettin Topçu |
Elmalı’nın TBMM kararıyla yazdığı ve Türkiye Diyanet Başkanlığı tarafından yayınlanan “Hak Dini Kur’an Dili” adlı eseri günümüzde hem orijinal metin halinde ve hem de sadeleştirilmiş haliyle okuyucularına sunulmuştur.
6.Soru
Filozofları küfürle itham eden düşünür aşağıdakilerden hangisidir?
Gazzali |
Kindi |
Gelibolulu Mustafa |
İbn Rüşd |
Molla Fenari |
Filozofları küfürle itham eden düşünür Gazzali’dir.
7.Soru
İslam düşüncesinin batıya etki etmesini sağlayan en önemli gelişme aşağıdakilerden hangisidir?
Batılıların İslâm ülkelerine eğitim için gitmeleriyle |
İslâm eğitim kurumlarının taklit edilmesiyle |
Diplomatik ilişkilerle |
Hıristiyanların Müslümanlarla Sicilya, Endülüs (İspanya) ve kısa süreli olarak Güney İtalya’nın fetihlerinde doğrudan temasıdır. |
Arapçadan yapılan tercüme hareketleri |
İslâm düşüncesi Batı’ya birkaç yolla geçmiştir. Bunlardan en önemlisi Arapçadan yapılan tercüme hareketleridir. Kendisi gençliğinde Endülüs ve Kuzey Afrika’da Arapça öğrenerek Müslüman memleketlerde İslâm ilimlerini öğrenen Papa Slyvestre Saccy, papa seçildikten sonra Kuzey İspanya’nın Rippol şehrinde, aynen Beytü’l-Hikme gibi 910 yılı civarında bir tercüme okulu açtırdı. Burada Müslüman bilginlerin eserlerini Latinceye çevirtmeye başladı. Tercüme işi için önce Arapça bilen dönemin Yahudi asıllı bilginleri görevlendirildi. Arapça’dan Latinceye tercüme faaliyetleri Batı’da 18. yüzyıla kadar devam etti. XII. Ve XIII. yüzyıllardan itibaren Hıristiyan bilginler de Arapça, hatta Türkçe ve Farsça öğrenerek tercüme faaliyetlerine katıldılar. Ünlü İngiliz filozofu John Locke (1632-1704) bile Arapça öğrenme ihtiyacı duymuştur.
8.Soru
Tehâfüt kavramını “tutarlı bir düşünceye dayanmadan kurulmuş olan fikir yapıları; arka arkaya bir şeyin üzerine düşmek, çarpmak, pervanenin lambaya çarpması gibi, filozofların hatalara düşmesi” anlamında kullanan düşünür kimdir?
Ebu Hamid el-Gazzâli
|
Bedreddin Simavi (Şeyh)
|
Molla Fenari
|
Kemal Paşazade (İbn Kemal) |
Katip Çelebi |
Türkçede “tehâfüt” kelimesi daha çok “tutarsızlık” terimi ile karşılanmakta; “yıkım”, “çöküntü”, “acelecilik”, “düşüncesiz sonuç”, “istikrarsızlık”, gibi sözlük anlamlarıyla da kullanılmaktadır. Ancak Gazzâlî tarafından kullanılan “tehâfüt” teriminin karşılığını, yine onun ifadelerinde aramak daha doğru olsa gerektir. O, bu terimi, “tutarlı bir düşünceye dayanmadan kurulmuş olan fikir yapıları; arka arkaya bir şeyin üzerine düşmek, çarpmak, pervanenin lambaya çarpması gibi, filozofların hatalara düşmesi” anlamında kullanmıştır.
9.Soru
Afgani’nin materyalistlere karşı yazdığı en önemli eser hangisidir?
Sırât-ı Müstakîm
|
Urvetu’l-Vuskâ
|
er-Redd ale’d-Dehriyyîn
|
Kitabu’l-ibane |
El-Kavl fi’n-nefs |
En önemli eseri materyalistlere karşı yazdığı “er-Redd ale’d-Dehriyyîn” adlı kitabıdır. Bu eser sağlığında Türkçeye çevrilip bizzat kendisinin yazdığı bir mektup ile II. Abdülhamit’e takdim edilmişti. Cemâleddin materyalist tarih yorumunu savunan partizanların ancak kafa kurcalayıp yanıltmaya yönelik mantık hatalarıyla dolu kelime yığınlarından oluşan iddialarını ve onların icraatını daha Avrupa'da iyice tanımamışken sert bir dille kınamıştır.
10.Soru
Aşağıdakilerden hangisi İbn Haldun’a göre göçebe yaşamın temel özelliklerinden biridir?
Bağımlılık ve sınırlanmışlık
|
Zayıf asabiyet
|
Korkaklık
|
İyiliklere duyarsızlık |
Özgürlüğe düşkünlük |
İhtiyaçlarını karşılamalarına bağlı olarak oluşan yaşam şartlarının göçebelerde oluşturduğu temel özellikler şunlardır: 1) Özgürlüğe düşkünlük, 2) güçlü asabiyet, 3) doğal ve dayanıklı olmaları 4) işlerini kendileri görmeleri, 5) cesaret, 6) iyiliğe daha meyyal olmaları.
11.Soru
Aşağıdakilerden hangisi İsmail Hakkı İzmirli'nin görüşlerine uymaz?
İlim ile dini bir bütün kabul eder, doğru bilginin dini verilere kesinlikle ters olmadığını vurgular. |
İnsanın kendine, ailesine, din kardeşlerine yönelik çok yönlü sorumluluğu olduğunu bildirir. |
Aklî ve naklî delilleri birlikte kullanır, gerektiğinde aklı nakle üstün tutar. |
İyiliğin Allah’tan kaynaklandığı ve kötülüğün ise, O’na isnat edilemeyeceği görüşünü savunmuştur. |
İslâm akıl nurunu söndürmez, basiret meşalesini köreltmez. |
Allah bizim yararımızı bizden daha iyi bilir. O halde şer, yasaklandığı için kötü değildir. Kötü olduğu için yasaklanmıştır. İyiliğin Allah’tan kaynaklandığı ve kötülüğün ise, O’na isnat edilemeyeceği görüşü doğru değildir. Çünkü Allah tüm fiillerin yaratıcısıdır. Doğru yanıt "D" şıkkıdır.
12.Soru
İbn Haldun’un ihtiyaçlar şemasına göre insanın yaşamı için zorunlu olmayan fakat insanın varlığını kolaylaştıran ihtiyaçlar aşağıdakilerden hangisidir?
İbn Haldun’un ihtiyaçlar şemasına göre insanın yaşamı için zorunlu olmayan fakat insanın varlığını kolaylaştıran ihtiyaçlar aşağıdakilerden hangisidir?
Zaruri ihtiyaçlar |
Kemali ihtiyaçlar |
Toplumsal ihtiyaçlar |
İnsani ihtiyaçlar |
Hâcî ihtiyaçlar |
Hâcî ihtiyaçlar, insanın yaşamı için zorunlu olmayan fakat insanın varlığını kolaylaştıran ve insanın gelecek ihtiyaçları bakımından önemli olan ihtiyaçlardır. Doğru cevap E'dir.
13.Soru
İslâm’dan önceki zamanlarda ve İslâm bazı belirli merkezlerde öğretilmiştir. Aşağıdakilerden hangisi bu merkezlerden biri değildir?
İskenderiye Mektebi |
Urfa ve Nusaybin Mektepleri |
Cündişapur Mektebi |
Antakya Mektebi |
Süryani Mektebi |
İskenderiye Mektebi, Urfa ve Nusaybin Mektepleri, Cündişapur Mektebi, Antakya Mektebi, Harran Mektepleridir.
14.Soru
Yabancı eserlerin Arapçaya tercümesi hangi dönemde ve kim tarafından yapılmıştır?
Emeviler döneminde Halid Bin Yezid tarafından |
Sasaniler döneminde Kindi tarafından |
Cahiliye devrinde İbn Hindu tarafından |
Hermes zamanında Yedi-Hakim tarafından |
İranda Sinân İbn Sâbit trafından |
Yabancı eserlerin Arapça’ya tercümesi Emeviler’in son döneminde Halid bin Yezid (ö.704) ile başladığı kabul edilir.
15.Soru
İbn Haldun hangi eserinde her şeyden önce ümran olarak isimlendirdiği yeni bir ilim ve perspektif inşa etmektedir?
Tahkîk mâ li'1-Hind |
Tercümetü Kitabi Batencel |
el-Âsârü’l-bâkiye ani’l-kurûni’l-hâliye |
Tecâribü'l-ümem |
Mukaddime |
İbn Haldun Mukaddime isimli eserinde, her şeyden önce ümran olarak isimlendirdiği yeni bir ilim ve perspektif inşa eder. Ümran ilmi her ne kadar kelâm, fıkıh, siyaset felsefesi, İran nasihatname geleneği gibi farklı disiplinlerden istifade ederek oluşturulsa da, vurgulamalarından anlaşıldığı üzere temelde tarih disiplinin bir uzantısı şeklindedir.
16.Soru
İslam felsefesi neden Modern felsefeyi doğrudan etkilemiştir ?
Müslüman filozofların Batılı filozoflarına eğitim verdiklerinden |
Batılı filozofların Müslüman filozoflarını öğrendiklerinden |
Ortaçağ ve Rönesans devrinde çevrilen eserlerin Batılı filozoflarca biliniyor ve okunuyor olmasından |
Müslüman filozofların eserlerinin Latince’ye tercüme edildiğinden |
Batı felsefesinin önemli kaynaklarından birisi İslâm felsefesi olduğundan |
Ortaçağ ve Rönesans dönemlerinde İslam felsefesinin etkisi , çeviriler vasıtasıyla doğrudan doğruya olmuştur; ister Hıristiyan olsun, ister Yahudi olsun batılı filozoflar ve düşünürler, Müslüman filozofların adlarını ve eserlerini zikrederek alıntılarda bulunmuşlardır. Aydınlanma devrinde ve Descartes ile başlayan ve Hegel’e kadar süren modern felsefedeki bu etki hem doğrudan, hem de dolaylı olarak devam etmiştir. Doğrudan, çünkü Ortaçağ ve Rönesans devrinde çevrilen eserler, bu devirlerde de Batılı filozoflarca biliniyor ve okunuyordu.
17.Soru
Mehmet Âkif Ersoy’un İslâmcı düşünceye geçişi kim tarafından olmuştur?
Cemâleddin Afgânî |
Muallim Nâci |
Muhammed Abduh |
Babanzâde Ahmet Naim |
İsmail Hakkı İzmirli |
Âkif İslâmcı bir düşünürdür. İslâmcı düşünceye geçişi Muallim Nâci vasıtasıyla olmuştur.
18.Soru
Metafiziksel felsefelerin önde gelen düşünürlerinin temsil ettikleri yaklaşım hangi seçenekte doğru verilmiştir?
Materyalist - Baha Tevfik |
Ruhçu – Rıza Tevfik |
Pozitivist - Şehbenderzade Filibeli Ahmet Hilmi |
Sosyolojik – Mustafa Şekip |
Sezgici – Ziya Gökalp |
Son Osmanlı felsefi düşüncesinin tarihsel dönüşümüne dair bu değerlendirmelerden sonra farklı metafiziksel felsefelerin önde gelen temsilcilerinin adlarını verebiliriz. Materyalist yaklaşım en belirgin şekliyle Baha Tevfik, Ruhçu (spritualist) yaklaşım Şehbenderzade Filibeli Ahmet Hilmi, Pozitivist yaklaşım Rıza Tevfik, Sosyolojik pozitivist yaklaşım Ziya Gökalp, Sezgici yaklaşım Mustafa Şekip tarafından temsil edilmişlerdir.
19.Soru
Kimin felsefesi hakkında kilise ve Hıristiyan düşünürlerinin teslise inancının akılla izah edilemez olduğunu güçlendirdiği için, papalık ve din adamları onun yasaklandığına dair birçok ferman yayınlamışlardır?
Gazzali |
İbn Haldun |
Biruni |
İbn Rüşd |
Meymun |
İbn Rüşd’ün felsefesi, kilise ve Hıristiyan düşünürlerinin teslise inancının akılla izah edilemez olduğunu güçlendirdiği için, papalık ve din adamları onun yasaklandığına dair birçok ferman yayınlamışlardır.
20.Soru
I. Osmanlı bilginleri arasında şerh ve haşiye yaygın bir şekilde kullanılmıştır. II. Osmanlının yükseliş ve duraklama dönemlerinde nihilistik ve materyalist yaklaşımlar çoğunluktadır. III. Osmanlı düşünce tarzında mantık en fazla önem arz eden disiplinlerden birisidir. IV. Osmanlı düşünürleri için ‘estetik’ en önemli kaygılardan biridir. Osmanlı düşüncesinin tarihsel dönüşümü ile ilgili yukarıdaki ifadelerden hangileri doğrudur?
Yalnız I |
I ve II |
I, II ve III |
I, III ve IV |
II, III ve IV |
Osmanlı bilginlerinin klasik İslâm düşünürlerinden ve yabancı kültürlerden gelen entelektüel mirası daha ziyade şerh ve haşiye şeklinde yorumlayarak güncelleştirdikleri ve onaylama ya da reddetme şeklinde yöntemler izleyerek bu mirası genel bir senteze eriştirdikleri bilinmektedir.Bununla birlikte ‘Osmanlı düşünürü’ sıfatını hak eden felsefeci, mutasavvıf, kelamcı, fıkıhçı vs. bilginlerin genel tutumu mevcut bir genel dünya algısı ya da çerçevesi içinde sentezleme yoluyla fikir üretmektir. Dolayısıyla bu dünya
algısı ya da çerçevesinin kendisini topyekün bir dönüşüme uğratma ya da ortadan kaldırma gibi bir radikal yaklaşım pek görünmemektedir. Daha açık deyişle, Osmanlının yükseliş ve duraklama dönemlerinde nihilistik, ateistik, materyalist yaklaşımlar gibi genel çerçeveyi yerinden edecek faaliyetler pek dikkat çekmemektedir.Osmanlı düşünce tarzında 'mantık' ise en fazla önem arz eden disiplinlerden birisidir. Ek olarak, Osmanlı düşünürlerinin temelde bir mimar anlayışıyla hareket ettiklerini görebiliriz. Bu anlayışın en önemli kaygısı ‘estetik’tir.
-
- 1.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 2.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 3.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 4.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 5.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 6.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 7.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 8.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 9.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 10.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 11.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 12.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 13.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 14.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 15.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 16.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 17.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 18.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 19.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 20.SORU ÇÖZÜLMEDİ