Soruda tanımı verilen sistem Doğrusal Olmayan Kurgu (Non Linear Editing) Sistemidir.

Çekimin hangi cihazla yapıldığı timecode tarafından öğrenmek mümkün değildir.

Filmler sanatsal bir kullanımın yanı sıra ticari bir iş alanı olarak da kabul edilmektedir. Paralı olarak yapılan ilk gösterimden sonra bir iş kolu olarak görülen filmler zaman içinde kitlesel bir boyut kazanmış ve uzun bir süre boyunca kitle eğlencesi olarak görülmüştür. Filmler ancak bu yeni icadın kendine özgü anlatım olanaklarını geliştirmesi ile sanatsal bir değer taşımaya başlamıştır.

Geçiş Efektleri (Transition Effects): Bu efekt grubu ile bir görüntüden diğer bir görüntüye ne şekilde geçileceğine karar verilir. Eğer görüntüler arasına herhangi bir efekt uygulanmazsa iki görüntü arasında kesme (cut) yapılmış olur. NLE kurgu sistemlerinde geçiş efekti, timeline’da birbirine bitişik iki görüntü parçacığının ortasına, efekt penceresinde bulunan geçiş efektleri dosyasının içindeki efekt çeşitlerinden birinin sürüklenerek bu noktaya bırakılması yoluyla olmaktadır. Doğru cevap B'dir.

1888 yılında,  ışığa duyarlı yüzey olarak selüloit tabanlı yeni bir yüzey geliştirdiğini duyuran, 1890 yılında film adını verdiği bu yüzeyin üretimini yapmaya başlayan George Eastman’dır. (1854-1932)

Aydınlatma kaynaklarının ürettiği ışığın gücü Watt ile belirlenir. Bu nedenle de bunları Watt durumuna gore adlandırırız. Bir 300 Watt aydınlatma kaynağı 300 W, bir 1000 Watt mercekli aydınlatma kaynağı 1000 W, 1 K ya da 1KW olarak kısaca adlandırılır.

ENG kameralar yalnızca haber çekimlerinin yapılması için kullanılmamaktadır. Aynı zamanda belgesel türü yapımlardan tanıtım programlarına ve reklam yapımlarına dek uzanan bir yelpaze içinde kullanılmaktadır. Bu nedenle doğru yanıt E şıkkıdır.

Her objektifin içinde ne kadar ışık geçeceğini belirleyen bir düzenek bulunur. Böylece farklı ışık koşullarında ışığın geçiş oranı değiştirilebilir. Diyaframın oluşturduğu dairesel açıklıklar, uluslar arası, kabul edilmiş belli rakamlarla gösterilir. Sayısal olarak en küçük değer, ışığın en çok geçtiği durumu ifade eder. Her bir değer kendinden bir öncekine göre iki kat daha fazla ışık geçirir.

Topraklama, Gerilim altında olan bir elektrik sisteminin, uygun iletkenler aracılığıyla toprak kitlesiyle ilişkilendirilmesidir.

Gövde aydınlatma kaynaklarının temel yapısını içine alan kısımdır. Işığı üreten kısım ampul, aydınlatma kaynağını elektrik enerjisine bağlayan eleman kablodur. Askı, kaynağın tavandan sarkıtılmasına yardımcı olurken, aydınlatma kaynağından çıkan ışığın istenilen alana yöneltilebilmesi için kullanılan eleman kepenktir.

Mikrofonlar kullanım alanlarına göre kamera üstü, el, yaka, sabit, shotgun, enstrüman ve surround olmak üzere gruplandırılırlar. Doğru cevap "E"dir.

Ses dalgasının kalış suresi ve yoğunluğu değişken olabilir. Bazı seslerin çıkıştan sonraki kalış suresi uzun olabilir. Bazı seslerin kalış suresi ise anlık olabilir.  Ses yoğunluğunun zaman içinde uğradığı bu değişimler “ses zarfı” olarak tanımlanır.

Ses bir titreşimle başlar. Titreşimin oluşabilmesi ve sesin yayılabilmesi için bir titreşim kaynağına, enerji kaynağına ve ortama ihtiyaç vardır. Örneğin piyano bir titreşim kaynağıdır. Fakat titreşim kaynağı olarak bir piyano kendi başına ses üretemez. Piyanonun ses üretebilmesi için bir enerji kaynağına ihtiyaç vardır. Bu enerji kaynağı da piyanistin elleridir. Piyanist elleriyle piyanonun tuşlarına fiziksel bir darbe uygular ve piyanonun telleri titreşmeye bafllar. Titreşen teller de kendi etrafını saran hava moleküllerini harekete geçirir.

ENG (Electronic News Gathering) kameralar haber toplamaya yönelik olarak üretilmiştir. Omuzda kolaylıkla taşınabilecek yapı ve ağırlıktadır. Bir batarya aracılığıyla kendilerine gerekli olan enerjiyi sağlar. ENG kameralar yalnızca haber çekimlerinin yapılması için kullanılmamaktadır. Aynı zamanda belgesel türü yapımlarından, tanıtım programlarına ve reklam yapımlarına dek uzanan bir yelpaze içinde kullanılmaktadır.