Tahrir defterleri bizlere o şehrin nüfus yapısı (hane sayısı, etnik-dini durum, cinsiyet gibi), topografik/yerleşim durumu (mahalle-köy sayıları ve büyüklükleri, mimari eserler), sosyal yapısı (kişilerin unvanları-sıfatları), iktisadi durumu (toprak tasarruf türleri, vergi çeşit ve miktarları, ürün/ üretim çeşit ve miktarları, meslekler, servet dağılımı) gibi konular hakkında bilgiler verir.

Nüfus büyüklüklerine göre sınıflamaya tabi tutulduklarında Osmanlı şehirleri, 15.000 nüfustan küçük, 15.000-80.000 ve 80.000 üstü nüfusa sahip şehirler olarak tasnif edilebilir.

İthal ikameci politikaların uygulandığı 1960-1970 arası dönemde gecekondu kentsel ekonomi için hem ucuz işgücü hem de bir iç pazar olarak değerlendirilmiş bu görüşe paralel biçimde 1966 yılında çıkarılan 775 sayılı yasa ile gecekondular resmi olarak da yasallaşmıştır.

Ankara, 13 Ekim 1923 tarihinde Türkiye Cumhuriyeti’nin başkenti ilan edilmiştir.

Osmanlı insanının, şehirleri fethettikten sonra bu şehirlerde yaptıkları imar faaliyetlerini anlatan "Aşıkpaşazade" 15. yüzyılda yayınlanmış bir eserdir.

Chicago okulunun temel kaygısı, modernleşme deneyiminin neden olduğu bütünleşme, yabancılaşma gibi sorunlara çözüm üretmektir.

Osmanlı şehir hayatının önemli bir kurumsal parçası da o şehirdeki entelektüel niteliğin ve faaliyetlerin artmasına yönelik kurumların kurulmasıdır. İznik şehrinin fethinden hemen sonra kurulan ilk Osmanlı medresesi (Orhaniye Medresesi, 1331)
ve sonra Bursa, Edirne ve diğer fethedilen şehirlerde külliyeler içerisine dâhil edilen ilim mekânları bunun tarihsel örnekleridir. Şehirlerde çocuklara yönelik eğitim mektep ve
ibadethanelerde yapılırken, daha ileri seviyedeki eğitimler medreselerde yapılmakta idi. Osmanlı coğrafyasının her yerine yayılmış olan medreseler kendi aralarında niteliksel olarak bir hiyerarşiye tabi tutulmakta, İstanbul’daki Süleymaniye, Fatih, Ayasofya medreseleri bu hiyerarşinin en tepesinde görülmekteydi. Doğru cevap E'dir.

Neil Smith (1996) ise soylulaştırmanın oluşum nedenlerini ve sonuçlarını şöyle açıklar:
• Banliyöleşme ve rant farkının ortaya çıkması;
• İleri kapitalist ülkelerdeki sanayisizleşme ve
beyaz yakalı istihdamın büyümesi;
• Mekânın merkezileşmesi ve aynı zamanda
sermayenin merkezsizleşmesi.
• Kâr oranlarının düşüşü ve sermayenin döngüsel hareketi.
• Tüketim biçimlerindeki değişme ile demografik değişmeler soylulaştırmanın nedenleri
ve sonuçlarıdır. Doğru yanıt E seçeneğidir.

Gecekondular 1945–1950 döneminde fakirlik ve sefaletin yaşandığı dağınık baraka özelliği göstermektedir. Bu dönemde gecekondu kavramı yerine baraka kavramı kullanılmaktadır. Doğru cevap B'dir.

Göç olgusunda etkili olan temel bir nokta hareket olgusudur. Doğru cevap A'dır

Osmanlı kentlerinde işleyişi sağlayan esas kurumlar; vakıflar, tekkeler, medreseler ve loncalardır. Külliyeler ise, bir kurum değil, pek çok sosyal donatı alanının bir araya geldiği yerleşim birimidir. Doğru cevap C'dir. 

1930 yılında çıkarılan 1580 sayılı Belediyeler Yasasına göre nüfusu 2000’in üzerinde olan tüm kentlerde belediyeler kurulması zorunlu hale gelmiştir.

Doğru cevap B seçeneğidir.

Eski kent merkezlerinin özellikle yeni orta sınıf tarafından yeniden keşfedilmesi ve kent merkezinde yaşayan işçi sınıfı ile diğer kent yoksullarının yerinden edilmesi "soylulaştırma" olarak tanımlanmaktadır.

Hemşehri terimini gurbet terimiyle birlikte bir anlam kazanmaktadır, çünkü¨ köylerde herkes hemşehridir. Kişinin doğup yaşadığı yerde herkes hemşehri olduğu için hemşerilik köylerde işlevsizdir ve kentte yani gurbette anlam kazanır.

Güçler ayrılığı ya da kurumların birbirini denetlemesine benzer bir işbölümü vardı. Subaşı ve benzeri statüdeki görevliler asayişi, eminler-muhtesipler iktisadi-mali işleri, kethüdalar esnaf örgütlerini, imamlar ve diğer din görevlileri mahalleleri ve cemaatleri, mütevelliler vakıfları sevk ve idare ederlerdi.

1966 yılında çıkarılan ‘Gecekondu Yasası’, gecekondu inşasının ticarileşmesine ve bir yatırım aracına dönüşmesine neden olmuştur. Doğru cevap D'dir. 

Coğrafi özellikler,  Lewis'in  “La Vida” (İşte Hayat), “Sançez’in Çocukları” ve “Beş Aile” adlı çalışmalarında yoksulluk kültürünün özelliklerini açıkladığı alt kategorilerden biri değildir. Doğru cevap A'dır.