Modern Felsefe 2 Ara 1. Deneme Sınavı
Toplam 20 Soru1.Soru
Hak kavramını “Özgürlüğünü ilişkiye girdiğin tüm başka kişilerin özgürlüğü kavramı yoluyla sınırla.” biçiminde öneren Alman İdealizminin kurucularından filozof aşağıdakilerden hangisidir?
Johann Gottlieb Fichte |
Friedrich Schelling |
Søren Kierkegaard |
Immanuel Kant |
Friedrich Schelling |
Hak kavramını Fichte şu şekilde belirlemektedir: “Özgürlüğünü ilişkiye girdiğin tüm başka kişilerin özgürlüğü kavramı yoluyla sınırla.” Bunu şu şekilde açımlamak olanaklıdır: Bir ussal varlıklar toplumunun her bir üyesinin özgürlüğünün anlatımını, topluluğun öteki üyelerinin de kendi özgürlüklerini anlatabilecekleri bir yolda sınırlıyor olması hakkaniyet kavramıdır. Görüldüğü gibi hak kavramı toplumsal bir kavramdır.
2.Soru
Aşağıdakilerden hangisi "güzel herhangi bir kavram olmaksızın zorunlu bir hoşlanmanın nesnesi olarak kabul edilen şeydir" güzelin hangi kategori açısından tanımıdır?
Nicelik kategorisi |
Kiplik kategorisi |
ilişki kategorisi |
Nitelik kategorisi |
Yücelik kategorisi |
Güzelin kiplik kategorisi açısından tanımı: “Güzel herhangi bir kavram olmaksızın zorunlu bir hoşlanmanın nesnesi olarak kabul edilen şeydir.” Buradaki zorunluluk kuramsal, nesnel bir zorunluluk değildir. Eğer böyle olsaydı öne sürdüğümüz beğeni yargımızı herkesin onaylayacak olduğunu a priori olarak bilirdik ama kuşkusuz zorunluluk terimi bunu anlatmaz.
3.Soru
Kant’a göre Transsendental Estetiğin en önemli sonuçlarından biri nedir?
Zaman ve uzayın mutlak olmadığı |
Zaman ve uzayın sonradan ortaya çıktığı |
Zaman ve uzayın transsendental idealite olduğu |
Zaman ve uzayın sınırlı olduğu |
Zaman ve uzayın sonsuz olduğu |
Kant’a göre Transsendental Estetiğin en önemli sonuçlarından biri, zaman ve
uzayın “transsendental idealite”sidir. Buna göre içsel duyu da dahil, duyular aracılığıyla bildiğimiz her ne varsa fenomenaldir, yani salt bir görünüşdür, bir görüngüdür. Buna göre zaman ve uzay mutlak bir gerçekliğe sahip değildirler. Bunlar ideal varlıklardır. Burada idealin anlamı zaman ve uzayın insanın duyu yetisinde bulunan kavrayış formları olmalarıdır. Görüngü kavramının karşıtı “kendi başına varolan, kendinde-varlık” kavramıdır. Bizim sadece zaman ve uzay içinde verilenleri kavrayabilir olmamız, varolan her şeyin zaman ve uzay içinde olmasını gerektirmez, ama bizim “kendi başına varolan” şeyleri algıladığımızı da göstermez. Kant bu görüşüne transsendental idealizm adını verir. Doğru yanıt C şıkkıdır.
4.Soru
Kant’ın düşüncelerinin gelişimi incelendiğinde 1770’den öncesi nasıl adlandırılmaktadır?
Eleştiri öncesi dönem |
Modern dönem |
Eleştirel dönem |
Metafizik dönem |
Dogmatik dönem |
Kant’ın düşüncelerinin gelişimi başlıca iki döneme ayrılmaktadır. 1770’den önceki döneme eleştiri öncesi dönem, 1770’den sonraki döneme ise eleştirel dönem denmektedir.
5.Soru
“Güzel, bir nesnede ereksiz bir erekliliğin formudur.” Kant'ın güzel teriminin anlamını açıkladığı bu çözümleme aşağıdakilerden hangisidir?
Güzelin nitelik kategorisi açısından tanımı |
Güzelin nicelik kategorisi açısından tanımı |
Güzelin ilişki kategorisi açısından tanımı |
Güzelin estetik kategorisi açısından tanımı |
Güzelin kiplik kategorisi açısından tanımı |
“Güzel, bir nesnede ereksiz bir erekliliğin formudur” ifadesi Kant'ın güzelin ilişki kategorisi açısından tanımı çözümlemesidir.Estetik yargıda kavramsal bir amaç bulunmamak zorundadır ve güzel dediğimiz nesne dışsal bir amaç taşımamalıdır anlamına gelmektedir.
6.Soru
Kant'a göre, dünyada sonsuz olarak iyi olduğu söylenebilecek biricik şey aşağıdakilerden hangisidir?
Güveni istemedir |
Güzelliği istemedir |
Gerçeği istemedir |
İyiyi istemedir |
Saygıyı istemedir |
Stoalılar erdemin en yüksek iyi olduğunu söylerler ve erdemin mutluluğu da içine aldığını göstermeye çalışırlar. Oysa Kant tüm bu yararlı deneyim ve görgülere arkasını dönüyor. Ona göre daha önce de belirtildiği gibi, dünyada sonsuz olarak iyi olduğu söylenebilecek biricik şey iyiyi istemedir, insanın kişi olarak kendisini ahlaklı olma onurunu taşıyan bir varlık olarak görmesine dayanan bir isteme.
7.Soru
Schleiermacher’in din ve tanrı anlayışı hakkında aşağıda verilen bilgilerden hangisi yanlıştır?
Din, ahlak ve metafizik farklı nesneleri konu edinirler. |
Dini edim evreni sezmeye çalışır, evrense sonsuz tanrısal olgusallıktır. |
Dinin özü düşünce değil, duygudur |
Din, özsel olarak sonsuza bağımlılık duygusudur. |
Tanrıya bir kişilik yüklenemez. |
Schleiermacher’e göre, sonsuz tanrısal olgusallıktır. Bu yüzden din özsel olarak sonsuza bağımlılık duygusudur. Bu yapısıyla din, ahlak ve metafizikten de ayrılır. Aslında üçünün de nesneleri aynıdır, evren ve insanın onunla ilişkisi.
8.Soru
Kant’a göre her bilginin iki yanı vardır. Bu iki yan aşağıdaki şıklardan hangisinde doğru olarak verilmiştir?
Analitik ve sentetik |
Anlam ve yorum |
Dil ve biliş |
Algı ve kavram |
Duyu ve biliş |
Kant öncelikle şunu belirtir: Her bilgide algı ve kavram olmak üzere iki yan vardır. Bir tarafta duyularımıza verilen ve bizim somut olarak kavradığımız yan, öbür tarafta anlama yetimizin düşünme ile bağlar kuran yanı. Bilgimizin oluşabilmesi için bu iki yanın birlikte çalışabilmesi gerekir. Doğru yanıt D'dir.
9.Soru
Schelling’in özdeşlik felsefesi, en iyi, aşağıdaki genel felsefi eğilimlerden hangisine uymaktadır?
Öznellik |
Materyalizm |
Panteizm |
Vitalistik panteizm |
Nesnellik |
Schelling’in özdeşlik felsefesi panteizmin bir türüdür ama Spinoza’nın ölü, maddesel ve determinist panteizmine karşıt olarak, doğanın canlılığını vurgulamaktadır. Spinoza’nın etkisi açık olmasına karşın, Herder ve Goethe’nin vitalistik yorumlamaları aracılığıyla filtrelenmiştir. Aynı şey Schelling’in Bruno’sundaki vitalistik panteizmin benzer etkisiyle gerçekleşmiştir
10.Soru
Mitler Üzerine, Bir Doğa Felsefesine İlişkin İdeler, Dünya Ruhu Üzerine ve Genel Olarak Bir Felsefe Biçiminin Olanağı Üzerine gibi önemli çalışmaları olan filozof aşağıdakilerden hangisidir?
Johann Gottlieb Fichte |
Friedrich Hölderlin |
Friedrich Schelling |
Immanuel Kant |
Baruch Spinoza |
Friedrich Wilhelm Joseph von Schelling'in 1793’de Mitler Üzerine başlıklı denemesi, 1794’te Genel Olarak Bir Felsefe Biçiminin Olanağı Üzerine adlı yazısı yayımladı. 1795’te yayımlanan Felsefenin İlkesi Olarak Ben Üzerine başlıklı yazısı Fichte felsefesine ilişkindir. Aynı yıl Dogmatizm ve Eleştiricilik Üzerine Felsefi Mektuplar başlıklı makalesi çıktı. Bu yazıda dogmatizm Spinoza, eleştiricilik ise Fichte tarafından temsil ediliyordu. 1797’de Bir Doğa Felsefesine İlişkin İdeler, 1798’de Dünya Ruhu Üzerine,
1799’da Bir Doğa Felsefesi Üzerine İlk Taslak ve Bir Doğa Felsefesi Sisteminin Taslağına Giriş ya da Spekülatif Fizik Kavramı Üzerine başlıklı yapıtları yayınlandı.
11.Soru
Kant güzeli anlama yetisi ile, yüceyi ise ne ile ilişkilendirir?
Sanat |
Hayat |
Madde |
Akıl |
Çirkin |
Kant güzeli anlama yetisi ile yüceyi ise akıl ile ilişkilendirir.
12.Soru
Kant’a göre, gerçek ahlaklılığın temeli hangisidir?
Yarar |
Mutluluk |
Salt pratik akıl |
Gereksinimler |
Eğilimler |
Kant’a göre, gerçek ahlaklılığın, gerçek erdemin yarar ve mutluluk gibi kavramlarla hiçbir ilişkisi yoktur. Gerçek ahlaklılığın temeli salt pratik akıldır. Salt pratik akılda istemeyi yöneten eğilimler, duygu ve istekler değil, salt pratik aklın kendisidir.
13.Soru
Alman idealizmi düşünürlerinin ilk ve temel olarak felsefed başarmaya çalıştıkları hangisidir?
Almanya'ya hizmet etmek |
Bir sistem bütünlüğü yakalamak |
Metafiziği bir bilim olarak kurmak |
Pratik aklı hakim kılmak |
Doğa bilimlerine hizmet etmek |
Alman idealizmi düşünürlerinin ilk ve temel düşüncesi felsefede bir sistem bütünlüğü yakalamaktı. Çünkü o döneme dek felsefe tüm bilim dallarının temel ilkelerini kapsayan bir tümel bilim olarak algılanıyordu. Bu düşünürlerin kendisinden yola çıktıkları Kant’ın felsefesi bir eleştiricilikti. Kant bilgiye ulaşma çabası içinde doğru ve yanlış yolları sergilemekteydi ve yaptığı iş aslında bir bilgi sistemi için ön hazırlıktan başkası değildi. Kant’ı izleyen idealist yönelimli kişiler felsefe bilgi alanında beklenen sistematik bütünlüğü yakalamak amacını güttüler. Bu işi ilk denemeye girişen Reinhold adlı düşünür olmuştur. Kant kuramsal aklın ve pratik aklın eleştirilerini ortaya koymuştu. Reinhold kuramsal eleştirinin temel olduğunu düşünerek, kuramsal alandan yola çıktı. Ne var ki Kant’ın da ele aldığı tüm bilgi dalları arasındaki sistem bütünlüğünü bir türlü yakalayamadı. Bir başka deyişle bu ideali gerçekleştirmede başarısız oldu.
14.Soru
Kant’ın eleştiri-öncesi dönemdeki fikirleri genel olarak hangi felsefe alanına ilişkindir?
Bilim felsefesi |
Ahlak felsefesi |
Bilgi felsefesi |
Varlık felsefesi |
Doğa felsefesi |
Kant’ın eleştiri-öncesi görüşleri büyük ölçüde doğa felsefesi alanına aittir ve bu
dönemde ele aldığı metafizik kavramları da büyük ölçüde doğa felsefesi alanına aittir. Doğru yanıt E'dir.
15.Soru
Bir bilim sistemi oluşturmayı amaçlayan ve bunun için de her bilimin temel bir ilkesi olması gerektiğini savunan filozof aşağıdakilerden hangisidir?
Georg Wilhelm Friedrich Hegel |
Gottfried Leibniz |
Johann Gottlieb Fichte |
Arthur Schopenhauer |
Immanuel Kant |
Fichte’ felsefenin tümel bir bilim olduğu ve tüm parçaları arasında sistematik bir bütünlük sağlanması gerektiği düşüncesindedir. Bu nedenle o da Kant felsefesinin yol göstericiliğinden yararlanarak bilim sistemini oluşturmaya girişti. Bu açıdan her bilimin bir temel ilkesi olmalıdır iddiasıyla yola çıkar. Bu temel ilke tüm sistemin üzerine oturtulacağı sağlam bir çıkış noktası oluşturacaktır.
16.Soru
Monologlar, Evangelist Kilisenin İlkelerine Göre Hıristiyan İnanç ve Din Üzerine Söylem gibi eserleri bulunan Alman filozof aşağıdakilerden hangisidir?
Friedrich Daniel Ernst Schleiermacher |
Immanuel Kant |
Arthur Schopenhauer |
Søren Kierkegaard |
Johann Gottlieb Fichte |
Friedrich Daniel Ernst Schleiermacher'in ilk yapıtı 1799 da yayımladığı Din Üzerine Söylem başlığını taşımaktadır. Bu yapıtında kendi anladığı biçimiyle dinsel bilinç için zihinsel çerçeveyi düşünüp oluşturmak amacını gütmüştür. Bu nedenle bu yapıt daha çok aydınlara yöneliktir. Bir yıl sonra 1800 de Monologlar adlı yapıtını yayımladı. Bu yapıt birey ve toplum arasındaki sorunları irdeleyen dinsel vaazlarının toplandığı bir yapıttır. 1803 de Günümüze Dek Ahlak Öğretisinin Bir Eleştirisinin Ana Çizgileri adlı yapıtı, 1821 yılında Evangelist Kilisenin İlkelerine Göre Hıristiyan İnanç adlı yapıtı yayımlandı. Bu yapıtın 1730’da ikinci baskısı gerçekleşir. Felsefi ve eğitsel konuları kapsayan üniversite dersleri ölümünden sonra yayımlanmıştır.
17.Soru
Kant'a göre anlama yetisi fenomenal olgusallığa hangi türden yasalar verir?
a priori |
a posteriori |
analitik |
sentetik |
geçersiz |
Kant'a göre anlama yetisi fenomenal olgusallığa a priori yasalar verir; doğanın kuramsal bir bilgisini olanaklı kılar.
18.Soru
Aşağıdakilerden hangisi hermeneutiğin de kurucularından olan Friedrich Daniel Ernst Schleiermacher'in eserlerinden birisidir?
Kapalı Ticaret Devleti |
Monologlar |
Bilge İnsanın Özü Üzerine |
Mitler Üzerine |
Bir Doğa Felsefesine İlişkin İdeler |
İlk yapıtı 1799 da yayımladığı Din Üzerine Söylem başlığını taşıyan Ernst Schleiermacher daha sonra 1800 de Monologlar adlı yapıtını yayımladı. Bu yapıt birey ve toplum arasındaki sorunları irdeleyen dinsel vaazlarının toplandığı bir yapıttır. 1803 de Günümüze Dek Ahlak Öğretisinin Bir Eleştirisinin Ana Çizgileri adlı yapıtı, 1821 yılında Evangelist Kilisenin İlkelerine Göre Hıristiyan İnanç adlı yapıtı yayımlandı.
19.Soru
Schleiermacher'ın dinsel deneyim yorumuna göre, aşağıdakilerden hangisi yanlıştır?
Düşünce ve varlık birbirleriyle bağlantı içindedirler. |
Ya düşünce kendisini doğaya uydurur ya da doğayı kendisine uydurur. |
En son olgusallık insandır. |
Din ne bir bilgidir ne de ahlaktır, tersine o yalnızca duygudur. |
Din özsel olarak sonsuza bağımlılık duygusudur. |
Schleiermacher’e göre düşünce ve varlık birbirleriyle bağlantı içindedirler. Ona göre düşüncenin varlığa bağlanabilmesi için iki yol vardır: Birincisi bilimsel ya da kuramsal bilgide olduğu gibi düşünce kendisini varlığa uydurabilir ve bilimsel kavram ve yargılarımızın bütününe karşılık gelen varlık doğa olarak adlandırılır. İkinci yol olarak düşünce varlığı kendisine uydurmaya çalışır. Bu yol ahlaksal etkinliğimizin yoludur. Ahlaksal eylem yoluyla etik ideallerimizi gerçekleştirmeye çalışırız. Ahlaksal eylemlerimizin kökünde yatan düşünce bu eylemleri bizim bu yolumuzda ortaya çıkacak bir varlıkla ilişkilendirir. Bu varlık tindir. Şu hâlde bu iki yol nedeniyle insanın önünde tin ve doğa olmak üzere iki varlık yer alır. Ama buradaki ikicilik mutlak mıdır? Bu iki yol da insandan başladığına göre, bunların bir yerde birleşmeleri, bir olmaları çok doğal ya da sezgiye açık görünüyor. Schleiermacher bu iki varlık biçiminin tanrıda birleştiklerini, yani özdeş olduklarını öne sürer. Şu hâlde en son olgusallık tanrıdır. Bir başka deyişle en son olgusallık tin ve doğanın evrende ya da tanrıda özdeşlikleridir. Bu sebeple en son olgusallık insan değildir. C seçeneği sorunun doğru yanıtıdır.
20.Soru
Tüm Tanrısal Bildirişin Eleştirisi, Tüm Bilim Kuramının Temeli ve Doğal Hakkın Temeli gibi önemli eserleri bulunan Alman İdealizminin kurucularından olan filozof aşağıdakilerden hangisidir?
Johann Gottlieb Fichte |
Gilles Deleuze |
Friedrich Schiller |
Friedrich Nietzsche |
Johann Gottfried Herder |
Alman İdealizminin kurucularından ollan Johann Gottlieb Fichte, 1792’de, Tüm Tanrısal Bildirişin Eleştirisi, 1793’de Fransız evrimi Üzerine Kamunun Yargısını Düzeltmek İçin Tasarlanmış Katkılar adlı çalışmaları, 1794 yılında Tüm Bilim Kuramının Temeli (Grundlage der Gesammten Wissenschaftslehre) adlı ünlü yapıtını ve 1796’da Doğal Hakkın Temeli adlı yapıtını, 1798’de Törebilim Sistemi başlıklı çalışmasını yayımladı.
-
- 1.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 2.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 3.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 4.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 5.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 6.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 7.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 8.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 9.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 10.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 11.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 12.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 13.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 14.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 15.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 16.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 17.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 18.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 19.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 20.SORU ÇÖZÜLMEDİ