Modern Felsefe 2 Final 8. Deneme Sınavı
Toplam 20 Soru1.Soru
Hegel'e göre; hem bilginin hem de felsefenin biricik konusu nedir?
Mutlak Varlık |
Mutlak Tin |
İdealar |
Metafizik |
Estetik |
Doğru yanıt A seçeneğidir.
2.Soru
Aşağıdakilerden hangisi Marx’ın 1845’te “Kutsal Aile”’yi birlikte yazdıkları kişidir?
Engels |
Hegel |
Dahrendorf |
Weber |
Comte |
Marx ve Engels, 1844’te karşılaşmalarından sonra 1845’te Kutsal Aile’yi birlikte yazdılar. Kitap Bruno Bauer ve yandaşlarının idealizmine yöneltilmişti. Düşünce ve bilinç üzerine Bauer ve yandaşları tarafından yapılan idealist vurguyla karşıtlık içinde, Marx ve Engels, Devlet, yasa, din ve ahlak biçimlerinin sınıf savaşının evreleri tarafından belirlenmiş olduğunu savunmaktaydılar.
3.Soru
Nietzsche aşağıdakilerden hangi kavramı kullanmamıştır?
Yozlaşma |
Sonsuz yinelenme |
Dolaylama |
İçerleme |
Yüceltme |
Nietzsche yozlaşma (decadence), yüceltme(sublimation), içerleme ve sonsuz yinelenme kavramlarına önemli işlevler yüklemiş ama dolaylama kavramını kullanmamıştır
4.Soru
Bentham'ın, genel yarar ilkesini gerçekleştirebilmek için önerdiği hazları ve acıları ölçümleme yolu aşağıdakilerden hangisidir?
Hedonizm |
Hazcı hesaplama |
Haz duyarlılığı |
Haz çeşitliliği |
Haz ölçümü |
Bentham, bu genel yarar ilkesini gerçekleştirebilmek için hazcı hesaplama (hedonic calculus) denilen, hazları ve acıları ölçümleme yolunu önermiştir. Doğru cevap B'dir.
5.Soru
Aşağıdaki eserlerinden hangisi Kant’ın eleştiri öncesi dönemine aittir?
Salt aklın eleştirisi |
Pratik aklın eleştirisi |
Yargı gücünün eleştirisi |
Ahlak metafiziğinin temelleri |
Ateş üzerine |
1755’ te doktora düzeyinde bir derece alarak üniversitede eğitmen olarak göreve başlayan Kant bu görevi yaklaşık 15 yıl sürdürmüş ve 1770’de mantık ve metafizik profesörü olarak atanmıştır. Kant bu dönemde sadece mantık, metafizik ve ahlak alanında değil, matematik, fizik, coğrafya, antropoloji, pedagoji ve mineroloji gibi alanlar üzerine de dersler vermiştir. Felsefesinin gelişimi bakımından bu dönem eleştiri öncesi olarak nitelendirilmektedir. Bu döneme ait başlıca yapıtları: Canlı Güçlerin Doğru Değerlendirilişi Üzerine Düşünceler adlı fizik tezi, 1755’de yayımladığı Genel Doğa Tarihi ve Gök Teorisi adlı çalışması, yine aynı yıl yayımladığı Ateş Üzerine başlıklı çalışması, Genel Doğa Tarihi ve Gök Teorisi başlıklı çalışması, ve bunların yanı sıra Yer Ekseni Etrafında Dönerken Birtakım Değişikliklere Uğradı mı?, Yer İhtiyarlıyor mu?, Deprem Üzerine gibi çoğu fiziki coğrafya alanına ait yazılardır. 1770’de Duyu Dünyası ve Düşünce Dünyasının Form ve İlkeleri başlıklı tezi ile profesör olarak atanmıştır. Bu tarih onun eleştirel döneme geçişinin de başlangıcı olmuştur. Kant’ın asıl eleştirel dönemi 1781’de yayımladığı Salt Aklın Eleştirisi (Kritik der reinen Vernunft) adlı yapıtıyla başlamıştır. Bu yapıtın ardından 1788’de Pratik Aklın Eleştirisi (Kritik der Praktischen Vernunft), 1790’da Yargı Gücünün Eleştirisi (Kritik der Urteildkraft) yayımlanmıştır. Bunların dışında Her Bir Metafiziğe Önsöylem (Prolegomena zu einer jeden künftigen Metaphysik), Ahlak Metafiziğinin Temelleri, Ahlak Metafiziği, Dünya Yurttaşlığı Bakımından Bir Genel Tarih Tasarımı, Sonsuz Barış Üstüne, Aklın Sınırları İçindeki Din, Pragmatik Bakımdan Antropoloji gibi yapıtları da yayımlanmış ve her biri kendi alanında ses getirmiştir.
6.Soru
Aşağıdakilerden hangisi Nietzsche’nin öne sürdüğü üst-insan mitinin özelliklerinden biri değildir?
Üst-insan özellikleri daha çok erkeklerde bulunur |
Üst-insan karakterine bir biçim verebilen ve yaratıcı olan bir kişidir |
Üst- insan, tutkularının kaosunu düzenleyebilir |
Üst-insan yeryüzünün anlamıdır |
Üst-insanlar eski değerler tablosunu kırar |
Üst-insanın Nietzsche tarafından tam bir açıklıkla belirlendiği söylenemez, ama bu kavram, insan için bir hedef ve uyarı olacaksa ona belli bir içerik verilmesi gerekir. Nietzsche’nin söylemek istediği şey, “Zihinsel gücün, karakter ve istenç gücünün, bağımsızlık, tutku, beğeni ve dış görünüşün olanaklı en yüksek gelişimi ve bütünleşmesi” biçiminde algılanabilir: Üst- insan, tutkularının kaosunu düzenleyebilen, karakterine bir biçim verebilen ve yaratıcı olan bir kişidir, yaşamın korku odaklarının farkında ve yaşamı içerlemeye düşmeksizin onaylayan bir kişidir. Bu açıdan kadın ve erkek arasında da bir ayrım yoktur.
7.Soru
Karl Heinrich Marx, ...........’in geniş kapsamlı idealist evren siteminin diyalektik ögesini alıkoyarak maddeci temellerde yepyeni ve kuşatıcı bir evren sistemi geliştirdi.Boşluğa gelmesi gereken ünlü filozof kimdir?
Kant |
Hegel |
Schopenhauer |
Engels |
Heidegger |
Karl Heinrich Marx (1818-1883) Hegel’in geniş kapsamlı idealist evren siteminin diyalektik ögesini alıkoyarak maddeci temellerde yepyeni ve kuşatıcı bir evren sistemi geliştirdi.
8.Soru
Hegel'in "öznel tin"i açıklarken kullandığı üç başlık hangi seçenekte bir arada verilmiştir?
Antropoloji, Duyu Algısı ve Psikoloji |
Tinin Fenomenolojisi, Efendi ve Köle Diyalektiği ve Psikoloji |
Tinin Fenomenolojisi, Duyu Algısı ve Psikoloji |
Öz Bilinç, Duyu Algısı ve Antropoloji |
Antropoloji, Tinin Fenomenolojisi ve Psikoloji |
Hegel "öznel tin"i açıklarken Antropoloji, Tinin Fenomenolojisi ve Psikoloji olmak üzere üç başlık belirlemiştir. Antropoloji başlığı altında Hegel, fiziksel dünyadaki doğal bir varlık olarak ruh (spirit) ile ilgilenmektedir: Duyarlı, duygulu bir özne olarak ruh, mutlak’ın, tin ha^linde kendine geldiği ilk adımdır; bir başka deyişle de mutlakın doğadan özgürleşmesinin ilk basamağı ol maktadır. Hegel öznel tinin bundan sonraki aşamasını Tinin Fenomenolojisi başlığı altında inceler. Bu alanda ele aldığı kavramlar duyu deneyimi, algı, anlama yetisi, arzu, öz bilinç, efendi-köle diyalektiği ve akıl gibi kavramlardır. O¨znel tinin açıklanmasında Hegel’in belirlediği üçüncü adım Psikoloji alt başlığıdır. Bu başlık altında Hegel, niyet etme, temsil etme, anımsama, imgelem, bellek, düşünce, pratik itkilerin-dürtülerin betimlenmeleri, doyum sonrası arayışlar gibi zihinsel ve ussal edimlerin betimlenmeleriyle uğraşmaktadır.
9.Soru
I. Bilinemeyen bir kendinde-varlık kabul edilemez.
II. Gerçekliğin doğası düşüncedir, sonul gerçeklik mutlak ideadır.
III. Bilgi deneyle başlar ama deneyden doğmaz.
IV. Doğuştan bilgi yoktur ve insan zekası doğduktan sonra dolmaya başlayan bomboş bir levha (tabula rasa) dır.
Yukarıdakilerden hangisi Hegel'in öne sürdüğü unsurlar arasındadır?
Yalnız I |
I ve II |
II ve III |
I, II ve IV |
Yalnız IV |
Hegel iki öne sürümde bulunur:
1. Bilinemeyen bir kendinde-varlık kabul edilemez.
2. Gerçekliğin doğası düşüncedir, sonul gerçeklik mutlak ideadır. Bu durumda tüm
gerçeklik, yani evren, mutlak idea’nın bir açınımından başka bir şey değildir. Bilgi deneyle başlar ama deneyden doğmaz sözü Kant'a, Doğuştan bilgi yoktur ve insan zekası doğduktan sonra dolmaya başlayan bomboş bir levha (tabula rasa)dır sözü ise John Locke'a aittir. Doğru cevap B'dir.
10.Soru
Schopenhauer’in felsefe anlayışı hangi tümcesinde özlü bir ifade bulur?
"Dünya oradadır, dışarıda yer almaktadır." |
"Dünya benim tasarımımdır." |
"Ülkü, dünyayı yaşatan bir güçtür." |
"Her insan kendi görüş alanının sınırlarını, dünyanın sınırları olarak algılar." |
"Senin dünyayı görüşün, anlayışın kişiliğine göredir." |
Schopenhauer’in felsefe anlayışı dünya benim tasarımımdır tümcesinde özlü bir ifade bulur. Doğru cevap B'dir.
11.Soru
Hegel’in mutlak kavramı hakkında aşağıda verilen bilgilerden hangisi yanlıştır?
Mutlak salt bir bütünlük ya da bütün sonsuz yaşamdır. |
Mutlakın açınım süreci başı ve sonu olan çizgisel bir ilerleme izler. |
Mutlak, nesnesi kendisi olan düşünmedir. |
Mutlak, kendini bilme sürecini insan aracılığıyla ve insan tininde gerçekleştirir. |
Mutlak tek evrensel gerçekliktir. |
Tüm gerçeklik mutlak ideada bulunur ya da mutlak idea tarafından temsil edildir. Evren mutlak ideanın açınımından ibarettir. Bu açınım süreci çemberseldir,
yani sonul amaç başlangıçta erek olarak koymuştur. Mutlak, nesnesi kendisi olan düşünmedir, yani kendini düşünen öznedir
12.Soru
I. Fiziksel nesneler
II. Matematiksel objeler
III. Soyut kavramlar
IV. Ben bilgisi
Yukarıdakilerden hangisi Yeterli Neden İlkesinin dört formu arasında sayılabilir?
Yalnız I |
I ve II |
II ve III |
I, II ve IV |
I, II, III ve IV |
Yeterli Neden İlkesinin dört formu şunlardır: Fiziksel nesneler, matematiksel objeler, soyut kavramlar, ben bilgisi. Doğru cevap E'dir.
13.Soru
Schopenhauer’in kötümserliğinin metafizik nedeni aşağıdakilerden hangisidir?
Tanrı |
Akıl |
Nomen |
Fenomen |
İstenç |
Doğanın tümündeki istencin tüm-gücü insan varolanları için kötümser içerimler taşımaktadır.
14.Soru
Hegel’in geniş kapsamlı idealist evren sisteminin diyalektik ögesini alıkoyarak maddeci temellerde yepyeni ve kuşatıcı bir evren sistemi geliştiren isim kimdir?
Karl Marx |
Friedrich Engels |
John Stuart Mill |
Jeremy Bentham |
Bertrand Russell |
Karl Heinrich Marx (1818-1883) Hegel’in geniş kapsamlı idealist evren siteminin diyalektik ögesini alıkoyarak maddeci temellerde yepyeni ve kuşatıcı bir evren sistemi geliştirdi. Doğru cevap A'dır.
15.Soru
Nietzsche’nin bilgi anlayışı hakkında aşağıdaki bilgilerden hangisi yanlıştır?
Bilginin amacı mutlak gerçekliği tanıyıp bilerek oluşun akışına egemen olmaktır. |
Bilgi, canlılık gereksinimleri temeli üzerinde yükselen bir yorumlama sürecidir. |
İnsan zihni duyum ve izlenimler kompleksini pratik gereksinimlerin gerektirdiği ölçüde şemalaştırır. |
Bilim, doğanın, ona egemen olmak amacıyla kavramlara dönüştürülüp betimlenmesidir. |
Bilgi bir güç aracı işlevi görür ve bilmeyi istemenin temelinde güç istenci yatar. |
Bilginin amacı mutlak gerçekliği, kendi uğruna tanımak ya da bilmek değil, bilgi alanına egemen olmaktır.
16.Soru
Aşağıdakilerden hangisi Nietzsche’nin öne sürdüğü bir ifade değildir?
Ahlak, birincil olarak genelde topluluğu korumanın ve yıkımdan uzak tutmanın aracıdır. |
Evrensellik ve mutlaklık iddiası taşıyan bir ahlaksal sistem kavramının yadsınması gerekir. |
Dünya ve tüm içindekiler güç istencinden başka bir şey değildir. |
Hedef insanlık değil üst-insandır. |
İstenci yadsıyan insan dünyayı yokluk olarak görür. |
Schopenhauer’a göre, istenci yadsıyan insan dünyayı yokluk olarak görür. Bu durumda ölüm olgusu da bütünsel bir yokolma anlamına gelir mi? Schopenhauer açıkça belirtmese de istenci yadsımış insan için ölümün bütünsel yokoluş anlamına geldiğine işaret ediyor gibidir. Aslında bir başka olanağın varlığından da söz eder. Kendinde-şeyin bilmediğimiz ve bilemeyeceğimiz yüklemlere sahip olması olanağı söz konusu olabilir. Eğer böyle ise istenç kendini yadsıdığında geriye bunlar kalabilir. Bu şekilde kendini yadsıma yoluyla erişilen ve hiçliği önleyen bir koşula ulaşılabilir. Bu bir bilgi durumu olamaz. C¸ünkü özne-nesne bağı fenomenle ilişkilidir. Geriye gizemcilerin bulanık terimlerle betimlediği başkalarına iletilemez deneyim kalmaktadır. Ne var ki felsefe bu tür deneyimler üzerine bir şey söyleyemez. Felsefenin uzanabildiği düzeydeki kendinde-şey istençtir. İstencin yadsınması her şeyin yadsınması demektir. "Eğer istenç kendine döner ve kendini ortadan kaldırırsa geriye yokluk kalır."
17.Soru
Nietzsche'nin Trajedinin Doğuşu adlı eserinde, yaşam akışının bir simgesi olarak tanımladığı Yunan tanrısı aşağıdakilerden hangisidir?
Dionisios |
Apollon |
Zeus |
Herkül |
Poseidon |
Nietzsche’ye göre gerçek kültür Dionysos öğesi olan yaşam güçlerinin, Apolloncu öğeler olan biçim ve güzellik sevgisiyle birliğinden doğacaktır.
18.Soru
Nietzsche’ye göre insan ne tür bir varlıktır?
Esnek |
Sabit |
Değişken |
Tutucu |
Sıradan |
Nietzsche’ye göre insan esnek bir varlıktır. Kendini aşmaya, taze olanakları olgusallaştırmaya yeteneklidir. Bu nedenle bir görüşe, bir amaca, bir yön duygusuna
gereksinim duyar. Doğru cevap A'dır.
19.Soru
Aşağıdakilerden hangisi Kant ve Schopenhauer’in doğru kabul ettiği önermelerden biri değildir?
Fenomen-nomen ayrımı sağlıklı bir felsefe için gereklidir. |
Uzay ve zaman anlama yetisinin başlıca kategorileridir. |
Uzay ve zaman dünya bilgimizin zorunlu koşullarındandır. |
İnsan deneyiminin ötesinde yer alan şeylerin bilgisine erişilemez. |
İnsan zihni dış dünyanın edilgin alıcısı değil, onu şekillendirip düzenleyen etkin bir güçtür. |
Schopenhauer, Kant’ın da kabul ettiği gibi, zihnimizin İngiliz empiristlerinin öne sürdüğü gibi salt gördüklerinin edilgin bir alıcısı değil, tersine duyusal materyali şekillendirici ve düzenleyici olarak etkin bir rol üstlendiğini kabul etmiş oldu. Bu zihinsellik, duyarlılığı ve anlama yetisini de kapsayan, algılayan olarak bizimle belirlenmiş nedensel ilişkiler içinde duran, dışsal, nesnel fenomenlerin bir dünyasından bizi haberdar eden duyusal verileri sağlamaktadır. Nedensellik ile birlikte, duyarlılığın formları olarak uzay ve zaman anlama yetisinin biricik kategorileri olarak kabul edilirler. Burada Schopenhauer, gördüğümüz gibi, Kant’tan ayrılıp duyarlık ile anlama yetisini birleştirerek duyarlılığın formlarını anlama yetisinin kategorileri ile aynı zihinsellik düzleminde birleştirmiş olmaktadır
20.Soru
Schopenhauer’in doğruluğa giden biricik dar kapı olarak gördüğü şey aşağıdakilerden hangisidir?
Her birimizin kendi istencimize-istememize sahip olduğumuz yolundaki deneyimimiz |
Kendinde şeylerin bilinemezliğine yönelik kesin kabulümüz |
Çileci pratiklerle yaşamın bir bütün olarak yadsınması |
Estetik haz sağlayan dahiyane sanat eserleri |
Tanrısal iradenin ussallığımızı güdüleyen başlıca güç olduğuna ilişkin duyumumuz |
Schopenhauer’ın dediği biçimiyle, istenç edimidir; yani kendinde-şeyin en belirgin en sıkı tezahürüdür. Şu hâlde bu, doğruluğa giden biricik dar kapıdır, yani istencin her bir kişinin özü olduğunun keşfidir.
-
- 1.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 2.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 3.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 4.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 5.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 6.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 7.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 8.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 9.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 10.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 11.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 12.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 13.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 14.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 15.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 16.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 17.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 18.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 19.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 20.SORU ÇÖZÜLMEDİ