Moders Felsefe 1 Final 11. Deneme Sınavı
Toplam 20 Soru1.Soru
Bilginin duyu deneyimiyle başlaştığını savunan, aklın doğuştan idelerle donatılı olduğu fikrine karşı çıkan ve bu idelerin başında “a, a’dır” ve “hem a, hem -a olamaz” diyen filozof kimdir?
Hobbes |
Descartes |
Leibniz |
Spinoza |
Locke |
Locke, bilginin duyu deneyimiyle başladığını savunan biri olarak aklın doğuştan idelerle donatılı olduğu fikrine karşı çıkmıştır. Locke’a göre bu idelerin başında, “a, a’dır” ve “hem a, hem -a olamaz” gibi temel mantık ilkeleri gelir. Doğru cevap E'dir.
2.Soru
Aşağıdakilerden hangisi David Hume'a ait eserlerden biri değildir?
İyi üzerine bir araştırma |
İnsanın doğası üzerine bir inceleme |
Etik ve politik denemeler |
İnsan anlığı üzerine bir araştırma |
Ahlak ilkeleri üzerine bir araştırma |
iyi üzerine bir araştırma David Hume'a ait eserlerden biri değildir.
3.Soru
I. Melek
II. İnsan
III. Bitki
IV. Zihin
Yukarıdakilerden hangisi birincil yönelimsel tümel adlar arasındadır?
II ve IV |
I ve III |
I ve II |
III ve IV |
II ve III |
Birincil yönelimsel tümel adlar somut adlardır.
4.Soru
Aşağıdakilerden hangisi Cucanus'a göre Tanrı'ya ulaşmada kullanılan yoldur?
Akıl |
Sezgi |
Gözlem |
Deney |
Mantık |
Cusanus, mutlak birliği temsil eden Tanrı bilgisine bu yolla, yani düşünme yetisi ile ulaşamayacağını anlar. Bu duruma Cusanus öğrenilmiş bilgisizlik (docta ignorantia) adını vermektedir. Bunun anlamı düşünüm yetisinin sınırlarını bilmesidir ve Tanrı bu sınırın ötesinde kalmaktadır. O halde Tanrı ya ulaşmanın başka bir yolu olmalıdır. Cusanus’a göre bu yol bir tür sezgi yolu, başka deyişle mistik bir aydınlanma yoludur. Bu şekilde kavrayış ya da kavramsal bilgi olmadan bir görünüm elde edilebilir. Bir başka deyişle Tanrı gönül gözüyle görülebilir.
5.Soru
Hobbes'a göre felsefedeki uslamlamaların ana eksenini oluşturan yöntem hangisidir?
Analitik yöntem |
Fenomenolojik yöntem |
Tarihsel diyalektik yöntem |
Hipotetik indüksiyon |
Tümdengelimsel hipotetik yöntem |
Hobbes'a göre tümdengelimsel hipotetik yöntem felsefedeki uslamlamaların ana eksenini oluşturur.
6.Soru
Rousseau, genel istenç düşüncesini ilk kez hangi yapıtında dile getirmiştir?
Emile |
Yeni Heloise |
Toplum Sözleşmesi |
Politik Ekonomi Üzerine Söylev |
İnsanlar Arasındaki Eşitsizliğin Kökeni ve Temeli Üzerine Söylev |
1755’de, Rousseau’nun politik ekonomi üzerine makalesi Ansiklopedi’de yayımlanır. 1758’de Politik Ekonomi Üzerine Söylev başlığı altında ayrı olarak yayımlanan bu makalede “genel istenç” düşüncesini ilk kez dile getirmiştir.
7.Soru
Berkeley’in metafiziği ile ilgili bilgiler, aşağıdakilerden hangisinde doğru olarak verilmiştir?
I.Her zaman algılayan bir Dışsal Zihin vardır.
II. Tanrı doğadaki şeylerin düzeninin nedenidir.
III. Zihin ve ruhlar Tanrı’ya bağımlıdır.
IV. Sonul gerçeklik ruhsaldır.
I ve II |
III ve IV |
II, III, IV |
I, III, IV |
I, II, IV |
İdeler, onları üreten zihinlere bağımlı olarak varolurken zihin ya da ruhların her biri Tanrı’nın yaratımı olarak bağımsız bir biçimde vardırlar.
8.Soru
Hangi düşünüre göre insanların her birinin kendi kişisel çıkarı adaletin tesis edilmesinin kökensel güdüsüdür, ama kamusal çıkar demek olan duygudaşlık, ahlaksal onaylamanın kaynağıdır ?
Hangi düşünüre göre insanların her birinin kendi kişisel çıkarı adaletin tesis edilmesinin kökensel güdüsüdür, ama kamusal çıkar demek olan duygudaşlık, ahlaksal onaylamanın kaynağıdır ?
Locke |
Berkley |
Hume |
Condillac |
Reid |
Adaleti bir etik erdem niteliği yapan şey ve tersine adaletsizliği yapan şey, kişisel çıkar değil, daha çok bir sempati duygusudur. Biz, sadece kendi kişisel çıkarımızı ilgilendirdiği için değil, ama öteki insanlarda bizim sempati-duygudaşlık aracılıyla paylaştığımız bir acı ve hoşnutsuzluk duyguları ürettiği zaman adaletsizliği kınarız ve mahku^m ederiz. Bu nedenle Hume’a göre insanların her birinin kendi kişisel çıkarı adaletin tesis edilmesinin kökensel güdüsüdür, ama kamusal çıkar demek olan duygudaşlık, ahlaksal onaylamanın kaynağıdır. Doğru yanıt C'dir.
9.Soru
Gerçekte bir tanrıtanır olmasına rağmen, kiliseyi bilginin, aklın, zihinsel aydınlanmanın önünde engel olarak gören ve bireysel özgürlük kazanımı için kilise ve devlet kurumuna karşı savaşan düşünür hangisidir?
Diderot |
Voltaire |
Helvetius |
Montesquieu |
Condillac |
Voltaire, oldukça etkilendiği Locke’un deneyci görüşlerinin Fransa’da yayılmasına yardımcı olmuş, onun toplumsal ve politik görüşlerinin çoğunu benimseyerek bireysel özgürlük kazanımı için Kilise ve devlet kurumuna karşı savaşmıştır. Kiliseyi bilginin, aklın, zihinsel aydınlanmanın önünde engel olarak görüyordu. Voltaire gerçekte bir tanrıtanır idi. O da Newton gibi evrendeki düzenin Tanrı inancını haklı kıldığını düşünmekteydi. Bu durum Kilise’ye karşı savaşını daha kolay ve inandırıcı biçimde sürdürmesini sağlamıştır.
10.Soru
Maddi olmayan tözsel bir varlık olarak ruh kavramını gereksiz bir kavram olarak gören aydınlanma çağı düşünürü aşağıdakilerden hangisidir?
Jean Piaget |
Montesquieu |
Voltaire |
Lev Vygotsky |
Claude Adrien Helvetius |
Voltaire, maddi olmayan tözsel bir varlık olarak ruh kavramını gereksiz bir kavram olarak görmekteydi. Doğru cevap C'dir.
11.Soru
Montesquieu'ya göre din hükümlerinin yasaların yerini almış olarak göründüğü, dine daha yakın olarak, gelenek ve göreneklerin de yasa ayarında etkili olduğu yönetim biçimi hangisidir?
Despotik |
Cumhuriyetçi |
Monarşik |
Empirik |
Parlamenter Rejim |
Montesquieu ilk olarak yasaların hükümetle ilişkilerinden söz eder. Ona göre cumhuriyetçi, monarşik ve despotik olmak üzere üç yönetim biçimi vardır. Bir cumhuriyet yönetimi demokratik bir nitelikte olabilir: Bu durumda halkın istenci yönetim erkini, bir başka deyişle en üstün gücü elinde tutuyor demektir. Cumhuriyet yönetimi bir aristokrasi biçiminde de olabilir. Bu durumda halkın sadece bir bölümü yönetim erkini elinde bulundurabilir. Monarşi yönetim biçiminde prens, devleti belli temel yasalarla uyum içinde yönetir. Kuşkusuz kendisine yardımcı ara güçler de vardır. Despotik bir devlette ise böyle temel yasalar yoktur. Bu şekilde yönetilen ülkelerde dinin etkisi fazladır. Din hükümleri yasaların yerini almış olarak görünür; dine daha yakın olarak, gelenek ve göreneklerin de yasa ayarında etkili olması çok rastlanan bir durumdur. Cumhuriyetçi hükümetin etik ilkesi yurttaşlık erdemidir. Monarşik hükümetinki onur, despotizminki ise korkudur.
12.Soru
Hangi düşünüre göre politik özgürlük, güçlerin ayrılığı ilkesini gerektirir başka deyişle, yasama, yürütme ve yargı güçleri kesinlikle birbirlerinden ayrılmalıdır ?
Montesquieu
|
Cabanis
|
d’Holbach
|
Bayle
|
Diderot
|
13.Soru
Ahlakın en temel ilkesinin "kamu iyiliği en yüksek yasadır" olarak dile getirilebileceğini savunan düşünür aşağıdakilerden hangisidir?
Montesquieu |
Rousseau |
Voltaire |
Helvetius |
Diderot |
Helvetius’a göre ahlakın en temel ilkesi “Kamu iyiliği en yüksek yasadır.” biçiminde dile getirilebilir. Doğru cevap D'dir.
14.Soru
Hangi düşünüre göre insanların duyu düzeyini aşan bağımsız bir yetileri yoktur. Herhangi bir yargıda bulunmak bireysel düşünceler arasındaki benzerlikleri ya da benzemezlikleri algılamaktan ibarettir. Yargıda bulunmak, salt bir algılamaktır ?
Montesquieu
|
Condillac
|
d’Alambert
|
Lametrie
|
Helvetius
|
15.Soru
d'Alembert ahlakı nasıl tanımlamaktadır?
Ahlak en doğru bildiğimizi yapmaktır |
Ahlak herkese en fayda sağlayanı yapmaktır |
Ahlak öteki insanlara karşı ödevimizin bilincinde olmaktır |
Ahlak yalan konuşmamaktır |
Ahlak diğer insanlara karşı dürüst olmaktır |
Ahlak görüşü bakımından o da öteki çağdaşları gibi ahlakı, teoloji ve metafizikten ayırmaya çalışmıştır: Ona göre ahlak öteki insanlara karşı ödevimizin bilincinde olmaktır.
Doğru cevap C seçeneğidir.
16.Soru
Hobbes’a göre Tanrı ve tinsel varlıklar neden felsefeden dışlanmalıdır?
Bu kavramlar rasyonel sistemlerde çelişkiler ortaya çıkarmaktadır. |
Oluşturucu süreçlerle var olmamışlardır. |
Tanrı’nın varlığını veya yokluğu ispatlanamaz. |
Tinsel varlıkların evrenden ayrı ve bağımsız bir varlığı yoktur. |
Öz, zorunlu olarak ancak bir beden içerisinde varolabilir. |
Hobbes’a göre felsefe nedensel açıklamayla ilgilenir. Konusu, oluşumunu tasarlayabileceğimiz birleşme ve çözülme özelliği taşıyan her türlü cisimsel şeydir. Bu yüzden oluşturucu süreçlerle var olmamış olan Tanrı ve tinsel varlıklar felsefeden dışlanmalıdır.
17.Soru
"Felsefe nedensel açıklamayla ilgilenir. Konusu, oluflumunu tasarlayabilece¤imiz birleflme ve çözülme özelliği taşıyan her türlü cisimsel şeydir. "
Yukarıdaki açıklamayı kim yapmış olabilir?
"Felsefe nedensel açıklamayla ilgilenir. Konusu, oluflumunu tasarlayabilece¤imiz birleflme ve çözülme özelliği taşıyan her türlü cisimsel şeydir. "
Yukarıdaki açıklamayı kim yapmış olabilir?
Hobbes |
Öklit |
Pisagor |
İbn-i Sina |
Eflatun |
Hobbes
18.Soru
I. Gezegenlerin yörüngeleri eliptiktir.
II. Her gezegen güneş çevresinde çizdiği yörüngede eş zamanda eş uzunluğu geride bırakır.
III. Gezegenlerin dönüş zamanının karesi, gezegenin güneşten ortalama uzaklığının küpüyle orantılıdır.
Yukarıdaki cümlelerin hangileri Kepler Yasaları arasında yer alır?
Yalnız II |
I ve II |
II ve III |
I ve III |
I, II ve III |
Bahsi geçen üç yasa da Kepler Yasaları arasındadır. Doğru yanıt E seçeneğidir.
19.Soru
Geulincx, Descartes'in zihin-beden düalizmini hangi temelde çözmeye çalışmıştır?
Mantıksal |
Duygusal |
Sezgisel |
Tinsel |
Rasyonel |
Geulincx, Descartes’in zihin-beden düalizmini mantıksal temelde çözmeye çalıştı. Öncelikle Descartes’in cogitosunu kabul etti ve evreni anlayabilmek için cogitodan hareket etmek gerektiğini savundu.
20.Soru
I. Aydınlanmacı düşünceler sadece filozoflar tarafından benimsenmemiş, aydınlar ve gazeteciler aracılığıyla kamuya açık merkezlerde üretilerek, tartışılarak halka ulaştırılmaya başlanmıştır.
II. Aydınlanma filozoflarının dine karşı olan tutumları, daha çok dinsel kurumların yozlaşmış ve çağdışı kalmış uygulamalarından kaynaklanmaktadır.
III. Kurgul metafiziği merkeze oturtan bir düşünce sistemi geliştirmişlerdir.
IV. Dinsel dogmaların, batıl inanışların insan yaşamından uzaklaştırılması, insana onurlu bir yaşamın kapılarını açan temel hak ve özgürlükler için mücadele sürecine girilmesi bu dönemin en temel yönelimidir.
Aydınlanma çağının genel özellikleri ile ilgili olarak verilen ifadelerden hangisi ya da hangileri doğrudur?
Yalnız I |
I ve II |
I, II ve III |
I, II ve IV |
Yalnız IV |
Bu filozoflar grubu için felsefede aklın kullanımı, doğuştan düşüncelerden ya da kendiliğinden açık ilk ilkelerden türeyen büyük felsefi sistemlerin kurulması anlamına gelmiyordu. Bu anlamda bir önceki yüzyılın kurgul metafiziğine sırt çevirdiler. Onlara göre aklın kullanımı görüngülerin (fenomenlerin) kendilerine gitmek, gözlem yoluyla bunların yasalarını ve nedenlerini öğrenmekti. Bu nedenle, bilimsel düşünceye ve gelişmeye büyük katkı yapması bakımından Newton’un yapıtından da etkilenmişlerdir. Buna dayanarak, III numaralı ifadede yer alan bilgi yanlıştır ve doğru seçenekte yer almaması gerekir.
-
- 1.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 2.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 3.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 4.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 5.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 6.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 7.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 8.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 9.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 10.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 11.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 12.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 13.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 14.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 15.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 16.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 17.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 18.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 19.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 20.SORU ÇÖZÜLMEDİ