Öz kaynaklar, işletmenin toplam varlıkları ile toplam borçları arasındaki farktır.

590 Dönem Net Kârı Hesabı, işletmenin faaliyet dönemine ilişkin vergi sonrası net kâr tutarının izlendiği hesaptır.

Sermaye şirketleri, her mali yılı takiben yapacakları ilgili kurul (anonim şirketlerde genel kurul, limitet şirketlerde ortaklar kurulu) toplantıları ile kârın nasıl dağıtılacağını kararlaştırırlar. Kâr dağıtımı kararı, Türk Ticaret Kanunu ve şirket ana sözleşmesinde yazılı hükümler doğrultusunda olmak zorundadır.

Yasal yedekler, Türk Ticaret Kanunu zorunlu tuttuğu için ayrılması gereken ye­deklerdir.  Birinci tertip yasal yedek ve ikinci tertip yasal yedek olmak üzere iki tertipten oluşur. "540 Yasal Yedekler" hesabında izlenirler.

Senetsiz borçların değerlemesinde, muhasebe kayıtlarında gözüken tutarlar esas alınır. Bu değerleme ölçüsü "mukayyet değer" olarak adlandırılır. Bu nedenle tutarı doğrulanmış Türk lirası cinsinden senetsiz borçlar için dönem sonunda başkaca bir işlemin yapılmasına gerek yoktur. 

Dönem sonunda yapılacak olan envanter kaydında; Borç Senetleri Reeskontu Hesabı 13.000 TL borçlandırılırken, Reeskont Faiz Gelirleri Hesabı 13.000 TL alacaklandırılır.

Değerleme, işletmenin varlık ve borçlarının parasal tutarlarının kesin olarak takdir ve tespitidir.

Menkul kıymetler grubunda yer alan hisse senetleri alış bedeli ile değerlenir.

Tek Düzen Muhasebe Sisteminde kontrol amacıyla satın alınan hisse senetleri ortaklık payları­na göre;

• % 10 - % 50 arasında ise, iştirak,
• % 50’den fazla ise bağlı ortaklık,

olarak tanımlanmıştır. Eğer işletme, kontrol amacıyla başka bir işletmenin his­selerini almış ve fakat hisse payı %10’un altında ise bu durumda Bağlı Menkul Kıy­metler hesabına kaydedilir.

Kullanım Değeri: Bir varlık ya da nakit yaratan birimden elde edilmesi beklenen gelecekteki nakit akışlarının bugünkü değeridir. Doğru yanıt C’dir.

Tek Düzen Muhasebe Sisteminde belirtilen hesap grupları; uzun vadeli alacaklar, mali duran varlıklar, maddi duran varlıklar, maddi olmayan duran varlıklar, özel tükenmeye tabi varlıklar ve diğer duran varlıklar şeklinde sınıflandırılmaktadır. Stoklar Dönen Varlıklar içerisinde yer alır.

"Hisse senetleri ve fon portföylerinin en çok %51’i ülke dışında kurulmuş şirketlerin
hisse senetlerinden oluşan yatırım fonu katılma belgeleri alış bedeliyle
değerlenirler." maddesi menkul kıymetlerin değerlenmesine ilişkin yanlış bilgi içermektedir

Muhasebe dışı envanter işlemleri kapsamında, öncelikle sayım ve değerleme işlemleri yapılır. Sayım işlemi, varlıkların ve borçların miktar olarak tespiti ve kontrolüdür. Değerleme, işletmenin varlık ve borçlarının parasal tutarlarının kesin olarak takdir ve tespitidir. Doğru yanıt D’dir.

Kayıtlı değer olarak da bilinen mukayyet değer, bir iktisadi kıymetin muhasebe kayıtlarında gösterilen değeridir. Aşağıdaki iktisadi kıymetler, mukayyet değer ile değerlenirler:
• Senetsiz alacaklar ve borçlar
• Kuruluş ve örgütlenme giderleri
• Şerefiye
• Aktif geçici hesaplar
• Pasif geçici hesaplar

Bir duran varlığın edinimi için yapılan harcamaların gider yazılmayarak ilgili varlığın ma­liyeti olarak kaydedilmesi işlemine aktifleştirme denir.

Menkul Kıymetler Değer Düşüklüğü Karşılığı hs. Aktifi düzenleyici bir hesaptır. Doğru cevap E'dir.

Menkul kıymetler, bir işletmeye ortak veya bir işletmeden alacaklı olunduğunu gösteren ve belirli bir tutarı temsil eden değerli kâğıtlardır. Bilinen iki önemli menkul kıymet türü, hisse senedi ve tahvildir. Diğer menkul kıymetler finansman bonoları, gelir ortaklığı senetleri, varlığa dayalı menkul kıymetler, kar zarar ortaklığı belgeleri, yatırım fonu katılma belgeleridir. Borç senetleri bu nitelikleri taşımaz

Kiralanan gayrimenkul ile ilgili yapılan harcamalar Özel Maliyetler Hesabında aktifleştirilir. Kiralama süresinin dolması veya gayrimenkulün terkedilmesi durumunda Özel Maliyetler Hesabın alacak tarafına kayıt yapılacaktır. 

Tek Düzen Muhasebe Sisteminde kontrol amacıyla satın alınan hisse senetleri ortak paylarına göre: % 10 - % 50 arasında ise, iştirak, % 50’den fazla ise bağlı ortaklık, olarak tanımlanmıştır.

Bankadaki mevduat üzerinden hesaplanan faiz tutarı işletmenin bankadaki para varlıklarını artırır ve bu tutar işletme için bir gelirdir. Faiz üzerinden hesaplanan gelir vergisi tutarı brüt faizde düşülmelidir. Hesaplanan vergi, işletmenin peşin ödediği vergidir ve toplam vergi borcundan daha sonra mahsup edilir.