Yalnızca A seçeneğindeki meştâ “kışlanacak yer, kışlak”, شتو şetv (kış, soğuk)  kelimesinden türetilmiş bir ism-i mekândır.

A seçeneğindeki el-vatan, B’deki el-yevm, C’deki el-kitâb ve E’deki el-mülk kelimelerinde el takısındaki lam okunur.  Ancak D’deki ez-zamân kelimesinde ise okunmaz.

İnfi‘âl bâbının ism-i fâ‘ili B seçeneğinde verilen münfa‘il veznidir.

A seçeneğindeki mahrec  “çıkma yeri”, B’deki medhâl “giriş, girilecek yeri”, C’deki meştâ “kışlanacak yer, kışlak”, D’deki mesken “ev, sâkin olunacak yer” hep ism-i mekân vezinlerindedir. Ancak E seçeneğindeki Bağdâdî ise ism-i mensûbdur. Dolayısıyla E, doğru seçenektir.

İnfi‘âl bâbı çoğunlukla dönüşlülük elde etmek için kullanılır. Bazen de edilgenlik sağlar.

A seçeneğindeki Müctenib, Türkçede ictinâb eden, uzak duran, çekinen, bir şeye karışmayan ve sakınan anlamlarını ifade eder. B seçeneğindeki Münbid, Türkçede verimli, verimi bol, inbat eden, ekini güzel yetiştiren anlamlarını ifade etmektedir. C seçeneğindeki Mezkûr, Türkçeden adı geçen ve zikredilen anlamlarını ifade eder. E seçeneğindeki Mîsâk, Türkçede anlaşma, sözleşme, yeminleşme ve verilen söz anlamlarını ifade eder.

Arapçada şems, güneş demektir. Nûrü’ş-şems ise Türkçede güneş ışığı anlamına gelmektedir.

şimâl (مشال): Sol, sol taraf. Sağın ve cenubun zıddı. Kuzey.

كمال kemâl (olgunluk) kelimesinden türetilen استكمال “istikmâl” kelimesi “olgunlaştırmak” anlamındadır.

A, B, C ve D seçeneklerinde verilenler İfti´âl Bâbı olup İsm-i Mef´ûl’dur. E seçeneğinde verilen Müncezib ise İnfi´âl Bâbı olup İsm-i Fâ´il’dir.

A, B, C ve D seçeneklerinde verilenler Sıfat-ı Müşebbehe’nin Fâʻil veznindendir.

A seçeneğindeki İkâmet, Türkçede bir yerde kalmak, oturmak ve müezzinin kamet getirmesi anlamlarını ifade eder. B seçeneğindeki İnd, Türkçede hissî ve manevî mekân, nezd, huzur, yan, vakt ve taraf anlamlarını ifade eder. C seçeneğindeki Kadem, Türkçede ayak, adım, metrenin üçte biri kadar olan uzunluk, on iki parmak uzunluğu, yarım arşın ve uğur anlamlarını ifade eder. D seçeneğindeki Memâlik, Türkçede memleketler anlamını ifade eder. E seçeneğindeki Karye ise Türkçede köy, nahiyeden küçük olan, insanlarla meskun yer anlamını ifade etmektedir.

A, B, D ve E seçeneklerinde verilenler İfti´âl Bâbı olup İsm-i Mef´ûl’dur. C seçeneğinde verilen Müştemil (kavrayan, içine alan) ise İfti´âl Bâbı olup İsm-i Fâ´il’dir.

C seçeneğindeki سواحل sevâhil kelimesi “sahiller, yalılar” anlamında çoğul kelimedir. Ancak diğer seçeneklerdeki mukâvele “Kavilleşmek. Karşılıklı anlaşmak. Sözleşmek. Anlaşmada imzalanan ve karar altına alınanların yazıldığı kâğıt.”, muhit “Okyanus, etraf, çevre. Kuşatan.”, mütemevvil “zengin” ile müzeyyen “bezenip süslenmiş, ziynetli”” ise tekildir.

Metinde altı çizilerek işaretlenen معتاد mu‘tâd kelimesi “âdet, âdet edinilen iş, itiyad edilen, alışılmış olan” anlamlarındadır.

Metnin doğru okunuşu A seçeneğinde olduğu gibi “gelerek Kolomb’u isbât-ı müdde‘â  için berâber getürmiş olduğu adamları” şeklindedir.

Mübâlağa-i Fâ‘il’in Arapça’da birçok vezni bulunmaktadır, ancak Osmanlı Türkçesinde, Fa‘‘âl ve Fa‘ûl olmak üzere iki vezni sıklıkla kullanılır.