Bu bâbdaki masdarların ism-i fâ'illeri münfa'il منفعل vezninde gelir:
انكسار inkisâr “kırılma” → منكسر münkesir “kırılan, gücenen”
انعكاس in'ikâs “yansıma, aksetme” → منعكس mün'akis “yansıyan, akseden”
انقالب inkılâb “dönme, değişme” → منقلب munkalib “dönen, değişen”
انفساخ” bozulma, hükmü kalmama” → منفسخ münfesih “hükmü kalmayan”

مباركه mübâreke “tebrikleşme, birbirini kutlama” → مبارك mübârek “kutlu, uğurlu” ise Müfâ'alet Bâbının İsm-i Mef'ûlüne örnektir.

“Mükrim”, “Kerem” kelimesinin İf'âl Bâbından İsm-i Fâ'ilidir. Doğru cevap E’dir.

Elif, vav, ye harfleri, içinde bulundukları kelimelerde çeşitli değişikliklere uğrayan harfler olup bunlara illet harfleri denir. Aslî harflerin içinde bu harflerden biri veya ikisi bulunursa böyle kelimelere de mu'tell kelimeler denir. Söz konusu illet harfleri, kelime yapımı sürecinde başka harflere dönüşür veya düşer. Bunların dönüştükleri harfler de yine bu üç harften biridir.

İnfi'âl انفعال Bâbı

Bu bâbda baştaki elif “ ا”, nûn “ ن” ve ortadaki elif “ ا” eklemedir. Bu bâbdan türeyen masdarların çatıları özneleri bakımından genellikle dönüşlü, bazen de edilgendir. Nesneleri bakımından ise geçişsizdir, yani nesne almazlar.

بسط bast “açma” → انبساط inbisât “açılma, ferahlanma”

جذب cezb “çekme” → انجذاب incizâb “çekilme, çekim”

حصر hasr “bir şeye mahsus kılma” → انحصار “hasrolunma”

دفع def' “kovma” → اندفاع indifâ' “defolma, ortadan kalkma”

ضم zamm “katma, ilâve etme” → انضمام inzimâm “ilâve olunma”

عكس 'aks → انعكاس in'ikâs “yansıma, aksetme”

قطع kat' “kesme” → انقطاع inkıtâ' “kesilme, kesintiye uğrama”

كشف keşf “açma” → انكشاف inkişâf “açılma, meydana çıkma”

Doğru yanıt E'dir. 

A, B, D ve E şıklarındaki sözcükler fi'âlet kalıbıyla türetilirken, C şıkkındaki sözcük fa'âlet kalıbıyla türetilmiştir. Bu nedenle doğru cevap C şıkkıdır.

Aslî harflerinden biri hemze olan kelimelere mehmûz denir. Hemze birinci, ikinci veya üçüncü aslî harf olabilir.

مظلوم-zulme uğrayan anlamında olup, z-l-m kökünden mim ve ve vav ekleriyle türemiştir.

Düzenleme anlamına gelen kelime “tertîb”dir. Tef’îl bâbındaki bu kelimenin ism-i fâ’ili “mürettib”; ism-i mef’ûlü ise “müretteb” olmaktadır.

Rahmet ve gayret kelimeleri fa’let kalıbıyla; fikret ve hikmet kelimeleri ise fi’let kalıbıyla türetilmiştir. Fu’let kalıbıyla türetilen tek kelime gurbettir.

Fiillerin masdar şekillerinin pek çoğu ile ism-i fâ'il ve ism-i mef'ül kategorisinden kelimelerinin bazıları +ât ekiyle çokluk haline getirilir. 

مكتوب mektûb مكتوبات mektûbât olduğu için doğru cevap E'dir.

İsm-i mef'ûl, fiilde belirtilen hareket, oluş ve kılışa maruz kalanı, etkileneni ifade eden kelime türlerine verilen isimdir. Türkçede kırılmış, kırık, kırgın, bozuk, bozulmuş gibi kelimelerin ifade ettiği anlamlar ism-i mef'ûl kategorisini oluşturur.

Ta‛allüm kelimesinin anlamı öğrenmedir. Kelime bu haliyle geçişli ve dönüşlüdür.

İsm-i fâ’il, ism-i mef'ûl, sıfat-ı müşebbehe, mübâlağa-i fâ’il, ism-i tafdîl, ism-i mensûb cinsinden kelimeler sıfattırlar.

Bazı sıfat ve isimlerin sonuna /iyyet/ eki getirilerek Türkçede +lık/+lik ekiyle karşıladığımız anlamlarda kelimeler yapılır. Bu kategorideki kelimelere mec'ûl (yapma) masdarlar denilmektedir.

Tef'îl bâbının ism-i fâ'ili müfa''il مفعل vezninde gelir. Buna göre تعليم ta'lîm “öğretme” kelimesinin ism-I fâ’ili معلم mu'allim “öğretmen” olur.

Fiilden türemiş isimler (ism-i müştak) ise masdar isimleri, ism-i fâ'il, ism-i mef'ûl, sıfat-ı müşebbehe, mübâlağa-i fâ'il, ism-i tafdîl, ism-i mekân, ism-i zamân, ism-i âlet, ism-i tasgîr, ism-i mensûb olarak gruplara ayrılır. İsm-i câmid ise asıl isimlerin kavram adıdır.