Tekâmül ve tenâkus dönüşlü; temâyül ve tenasüp ise geçişsizdir. Tegâfül ise kelime anlamı olarak “bilmezlikten gelme, tanımıyormuş gibi davranma” demektir.

Dil bilgisinde Arapça ön edatlara harf-i cerr adı verilir.

Aslî harflerinin son ikisi aynı olan kelimelere muzâ'af denir. Yukarıda verilen "sürur" "tıbb" ve "redd" kelimeleri buna örnektir. Doğru cevap E'dir.

I. "Arapçada kelimeler harf niteliklerine göre iki gruba ayrılır." ifadesi doğrudur. 

II. "İçinde illet harfleri () bulunan kelimelere sahih kelimeler denir." ifadesi yanlıştır çünkü bu kelimelere mu'tell kelimeler denir. 

III. "Salim, mehmuz, misal sahih kelimelerdendir." ifadesi yanlıştır, çünkü misal sahih değil, mu'tell kelimelerdendir. 

IV. "Ecvef, nakıs, lefif mu'tell kelimelerdendir." ifadesi doğrudur. 

Doğru yanıt D'dir. 

Masdarın ifade ettiği işin çok yapıldığını, abartıyla yapıldığını veya daima yapıldığını ifade eden kelimelere mübâlağa-i fâ'il denilmektedir. Osmanlı Türkçesinde bu tür kelimeler için sıkça kullanılan vezinlerden birisi de fa''âl veznidir. Bu vezinde ortadaki elif (?) harfi ekleme harftir.

Kelimelerin anlamları sırasıyla şöyledir: Savaşma, haberleşme, yarışma, kapışma ve koruma. Buna göre muhâfaza kelimesinin anlamı işteşlik bildirmez.

Güneş harfleri (Hurûfu’ş-şemsiyye) şöyledir: ت ، ث ، د ، ذ ، ر ، ز ، س ، ش ، ص ، ض ، ط ، ظ ، ل ، ن. E seçeneğindeki ب be harfi ay harflerinden (Hurûfü’l-kameriyye) biridir. Doğru cevap E’dir.

Arapçada mücerred masdarlar semâî (işitip öğrenmeye dayalı, kuralsız, düzensiz), mezîdünfih masdarlar ise kıyâsîdir (kurallı, düzenli).

İfadenin doğru okunuşu nûre'd-dîn şeklindedir.

İsm-i câmid grubuna giren bütün kelimeler, masdarlar, ism-i mekân, ism-i zaman, ism-i âlet, ism-i tasgir cinsinden kelimeler isimdirler.

كشف keşf “açma” → انكشاف inkişâf “açılma, meydana çıkma” infi'âl انفعال bâbına örnektir.

Diğer seçenekler ise müfâ'alet bâbının ism-i fâ'iline örnek olarak verilir.

Ay harfleri veya kamerî harfler (hurûfu’l-kameriyye) denen harfler, güneş harfleri yani ت ، ث ، د ، ذ ، ر ، ز ، س ، ش ، ص ، ض ، ط ، ظ ، ل ، ن dışında kalan harflerdir.

Seçeneklerdeki tamlamaların okunuşu ve Türkçe karşılıkları şöyledir: دول المعظمه düvelü’l-muazzama “büyük devletler”,ملك المظفر melikü’l-muzaffer “muzaffer hükümdar”,رمضان المبارك ramazanu’l-mübarek “mübarek Ramazan”, الادبيه بدايع bedayi’ü’l-edebiyye “edebi Bedialar”. “vatan sevgisi” anlamına gelen حب الوطن hubbu’l-vatan tamlaması bir isim tamlamasıdır. Doğru cevap E’dir.

 fe'a'il, fu'ala,  fi'al,  fu''al vezninde iken,  fa'ale veznindedir. Doğru yanıt A'dır. 

حسن hüsn: fu'l

Cesûr, anûd, sabur ve velûd fa’ûl vezninden türemiş kelimelerdir. Ancak mevcûd mef’ûl kalıbından türemiştir.

کفر

Tef'îl bâbındaki kelimelerin ism-i mef'ûlü müfa''al مفعل vezninde gelir. Buna göre tertîb “düzenleme” kelimesinin ism-i mef’ûlü müretteb “düzenlenmiş”olur.