AFET, ACİL DURUM VE ENDÜSTRİYEL KAZALARDA İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ - Ünite 7: Endüstriyel Kazalarda İş Sağlığı ve Güvenliği Özeti :
PAYLAŞ:Ünite 7: Endüstriyel Kazalarda İş Sağlığı ve Güvenliği
Afetler, Kazalar ve Kök Analizi
İş kazaları, yaralanma veya ölümle sonuçlanan, her an meydana gelebilecek olaylar veya olaylar zincirinden ortaya çıkan durumlardır. Bu kazaların bazıları işletmelerin müdahale ve önleme kapasitelerini aşabilen çoklu yaralanma, ölümlere ve geniş bir etki sahasına sebep olma şeklinde afetlere dönüşebilmektedir. Bu tür kazaların çok iyi analiz edilmesi, bu kazaların önlenebilmesi için alınabilecek önlemleri işletme yönetiminin ve üretim planının bir parçası hâline getirme açısından önemli rol oynamaktadır.
Afetlerin Sınıflandırılması
Genel olarak afetler, oluşma hızına ve sebebine göre sınıflandırılabilir. Oluşma hızına göre afetler, yavaş gelişenler (iklim değişiklikleri, küresel ısınma, kuraklık, kıtlık, açlık, erozyon ve çölleşme gibi) ve hızlı gelişenler (depremler, sel ve su taşkınları, toprak kaymaları, heyelan, çığ, fırtına, hortum ve kasırgalar, yanardağ patlamaları, büyük yangınlar, taşımacılık ve ulaşım kazaları gibi) olarak tanımlanabilir). Oluşma sebebine göre afetler ise doğal afet, insani (beşeri) afet ve teknoloji kaynaklı afetler şeklinde üç sınıfa da ayrılabilir.
Kaza ve Afetlerin Etki ve Sonuçları
Teknolojik kaza ve afetlerin sosyolojik, psikolojik, tıbbi, ekonomik boyutlarda etkileri vardır. Bu kazaların sonucunda, çalışan sakat kalabilir; böylece hayatı boyunca ücret alarak geçimini sağlayabilir. Ya da çalışan hayatını kaybederse ailesi ve yakın çevresi zor durumda kalabilir. İşveren açısından ise bunlardan üretim ve verimlilik olumsuz yönde etkilenir. Ülke ekonomisi açısından bakıldığındaysa sosyal güvenlik sistemi zarar görür, ülke kaynakları israf olur. Millî refah olumsuz etkilenir. Kaza ve afetlerin görünür ve görünmez (doğrudan veya dolaylı) etkileri söz konusudur.
İş Kazası Kavramı
İş kazasının en bilinen resmi tanımı, 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’nda yapılan tanımdır. Bu tanımın yapılmasındaki temel amaç, hangi durumların tazmin edileceğine yöneliktir. Kazanın Uluslararası kurumlara tarafından yapılan yorumları; “Belirli bir zarara ya da yaralanmaya neden olan, beklenmeyen ve önceden planlanmamış bir olaydır (Uluslararası Çalışma Örgütü ILO Ansiklopedisi); önceden planlanmamış, çoğu kez kişisel yaralanmalara, makinaların, araç ve gereçlerin zarara uğramasına, üretimin bir süre durmasına yol açan bir olaydır (Dünya Sağlık Örgütü) ” şeklindedir.
İş Kazası Analizleri
Kaza analizlerinin amacı, kazanın nedenlerini tespit ederek kazadan ders çıkarmak ve önleyici tedbirlerin alınmasını sağlamaktır. Kök sebep analizi, bu kazaları meydana getiren olayın altında yatan sorunların bulunmasına ve bu sorunların giderilerek kazanın bir daha meydana gelmemesine olanak sağlamaktadır.
Kaza Oluşum Teorileri: Kazaların nedenlerini açıklayan birçok çalışma ve teori mevcuttur. Bunlar:
- Tek Faktör Teorisi
- Enerji Teorisi
- İnsan Faktörü Kuramı
- Kaza/Olay Kuramı
- Sistem Kuramı
- Kombinasyon Kuramı
- Epidemiyoloji Kuramı
- Çok Etken Teorisi
- Heinrich Teorisi
- Kaza Zinciri (Domino) Teorisi’dir.
Kaza Kök Sebep Analizi: Kaza kök sebep analizi, sorunların ya da olayların kök sebeplerini tanımlayan sistematik bir süreç ve yaklaşıma denir. Başarılı bir kaza kök sebep analizi, genellikle, birden fazla olan tüm kök sebeplerin tanımlanmasına bağlıdır. Olayları analiz etmek için kaza kök sebep analizi kullanmanın temel amacı: Ne oldu? Nasıl oldu? Neden oldu? yani ‘3N’ sorusunun tekrarlanmasını önlemek için geliştirilecek önlemlerin belirlenmesidir. Kaza kök analizinde bir olayın veya kazanın belirtisini sadece ortadan kaldırmak yerine kök sebepleri düzeltmeye yönelik önlemlere odaklanmak çok daha etkili olabilmektedir. Herhangi bir kaza ya da olayda genelde birden çok kök sebep olduğu, bir sorunun tanımlanmasında incelemenin ve analizin odağında hatayı kimin yaptığı değil, olaya neden olan gerçeğin araştırılması kaza kök analizinde dikkat edilmesi gereken en önemli husustur. Kök analizinde kullanılan yöntemlerden bazıları şunlardır:
- 5 Neden analizi (5 Whys Analysis)
- Bariyer analizi (Barrier Analysis)
- Değişiklik analizi (Change Analysis)
- Hata mod ve etkileri analizi (Failure Mode and Effects Analysis)
- Balık kılçığı diyagramı veya Ishikawa diyagramı (Fish-Bone Diagram or Ishikawa Diagram)
- Pareto analizi (Pareto Analysis)
- Hata ağacı analizi (Fault Tree Analysis)
- Kaza sonuç analizi (Event Tree Analysis)
İş Kazalarının Temel Nedenleri
İş kazaları genellikle çalışma ortamı koşullarından (üretim süreçleri ve teknolojisi, ekipman ve araçlar, çevre koşulları), yönetim hatalarından, zamanında ve yeterli bakım yapılmamasından, insan faktörlerinin (sosyolojik, psikolojik, fizyolojik) göz ardı edilmesinden, yeterli ve uygun eğitim verilmemesinden, denetim eksikliğinden veya bu etkenlerin birkaçı ya da tamamının birbiri ile etkileşiminden ortaya çıkar. İş kazalarının oluşmasına neden olan etkenlerin tümü temel iki etkene indirgenebilir. Bunlar iş yerlerindeki güvensiz durumlar ile çalışanların yaptığı güvensiz davranışlardır.
Güvensiz Davranışlar: ‘Üretim sürecinde çeşitli alet ve araçlar kullanan, ölçme, kontrol, düzenleme ve düzeltme işlevlerini yerine getiren insan, sürekli algılama ve tepki verme durumundadır. Güvensiz davranışlar insanın fizyolojik ve psikolojik yapısı ile çevre koşullarından kaynaklanmaktadır. Çalışan insanda genetik bozukluklar, organik yıpranmaların yanı sıra ergonomik düzen yetersizlikler ve sağlıksız çevre koşulları güvensiz davranışların nedenlerini oluşturmaktadır. Üretim sürecine katılan insanın yapmakla görevli olduğu iş, onun fiziksel güç ve zihinsel kapasitesinin üstünde düzenlenmesi, iş düzeni insanın dalgınlık ve dikkatsizliğine neden olacak şekilde tekdüze özellikler gösteriyor olması, ya da yapılan işin gerektirdiği ölçüde besin enerjisi sağlanamadığından organik bir zorlanma söz konusu olduğunda güvensiz davranışların ortaya çıkması ve iş kazalarının oluşması kaçınılmaz olmaktadır. İnsanın yapmakla yükümlü olduğu iş için gerekli ve yeterli eğitim görmemiş ya da yeterli beceri ve deneyim kazanmamış olması, yaptığı işin çalışana pis, zor ya da sevimsiz görünmesi ve çalışanın kişilik özellikleri dikkate alınmadan kendisine iş verilmesi nedeniyle işe uygun çalışan ya da çalışana uygun iş düzeni kurulmamış olması güvensiz davranışlara kaynaklık etmekte ve iş kazası nedenlerini ortaya çıkarabilmektedir.
Güvensiz Durumlar: Güvensiz davranışların yanı sıra iş kazalarının birinci dereceden genel nedenlerini oluşturan temel etkenlerden biri de iş yerlerindeki güvensiz durumlardır. İş yerindeki güvensiz durumlar; üretim sürecinde kullanılan teknolojinin ve üretim araçlarının niteliğinden, iş düzensizliğine, bakım ve kontrollerin noksanlığından denetim ve yönetim hatalarına, depolama ve istifleme yanlışlıklarından sağlıksız çevre koşullarına kadar birçok etkenden dolayı ortaya çıkmaktadır. Üretim sürecinde kullanılan her türlü alet, araç ve makine, çalışan insanın yeteneklerine uygun nitelikte değilse, makine ve tezgâhların koruyucuları bulunmuyorsa, göstergeleri kolay okunur ve anlaşılır özellikler taşımıyorsa, kumanda mekanizmaları güvenli ve kolay kullanılamıyorsa, bakım ve kontrolleri zamanında ve gereği gibi yapılmıyorsa ve amacı dışında ve kapasiteleri üzerinde kullanılıyorsa, güvensiz koşulların ortaya çıkması ve iş kazalarının oluşması kaçınılmaz olmaktadır. Üretimde kullanılan teknolojinin niteliği güvensiz durumların başlıca nedenleri arasında bulunmaktadır. Makine ve tezgâhların koruyucu sistemlerinin bulunmamasının yanında, amacı dışında ve kapasitelerinin üzerinde kullanılması, bakım ve kontrollerinin zamanında ve gereğince yapılmaması güvensiz koşulların oluşmasına neden olmaktadır.
Mevzuatta İş Kazası Kavramı
Hukuki boyutta iş kazası, 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’nun 13. Maddesinde: “Sigortalının işyerinde bulunduğu sırada, işveren tarafından yürütülmekte olan iş nedeniyle veya görevi nedeniyle, sigortalı kendi adına ve hesabına bağımsız çalışıyorsa yürütmekte olduğu iş veya çalışma konusu nedeniyle işyeri dışında, bir işverene bağlı olarak çalışan sigortalının, görevli olarak işyeri dışında başka bir yere gönderilmesi nedeniyle asıl işini yapmaksızın geçen zamanlarda, emziren kadın sigortalının, çocuğuna süt vermek için ayrılan zamanlarda, sigortalıların, işverence sağlanan bir taşıtla işin yapıldığı yere gidiş gelişi sırasında, meydana gelen ve sigortalıyı hemen veya sonradan bedenen ya da ruhen özüre uğratan olay” şeklinde tanımlanmıştır.
İş Kazalarının Sınıflandırılması
ş kazaları; uğranılan zarara göre veya zarara uğrama miktarına göre sınıflara ayrılabilir. Ayrıca, kazalar hasarın şiddetine, büyüklüğüne ve derecesine bağlı olarak farklı şekillerde tanımlanabilir. Yapılan bir sınıflamaya göre, yaralanmaya, ölümcül veya sürekli veya uzun süreli sakatlığa neden olan bir kazaya büyük kaza denilmiştir. Çalışanın çalışmasına mani olmayan ve iş yerine devam etmesine engel olmayacak bir olay veya yaralanma, küçük kaza olarak adlandırılmıştır. Yaralanma ile sonuçlanan kazalar ve ölüm ile sonuçlanan kazalar yaralanmanın ağırlığına göre yapılan sınıflandırma kategorisine girebilir. Kafa yaralanmaları (baş, göz, yüz gibi), boyun - omurga yaralanmaları, göğüs kafesi ve solunum organları yaralanmaları, kalça, diz kapağı, uyluk kemiği yaralanmaları, omuz, üst kol, dirsek yaralanmaları, ön kol, el bileği, el içi, parmak yaralanmaları, baldır, ayak yaralanmaları, iç organ yaralanmaları ile ruhsal ve sinirsel tahribata yol açan kazalar ise yaralanmanın cinsine göre değerlendirilebilir. Kazanın cinsine göre ise düşme, incinme, parça, malzeme düşmesi, göze yabancı cisim kaçması, yanma, makinelerden veya el aletlerinden olan kazalar, elektrik kazaları, ezilme, sıkışma, patlamalar, zararlı ve tehlikeli maddelere değme sonucu oluşan kazalar şeklinde sınıflandırılabilir.
Endüstriyel Kazalar
Endüstriyel alanlarda, tesislerde gerçekleşen her türlü kimyasal dökülme, çökme, patlama, yangın, gaz sızıntısı, zehirlenme, radyasyon ve bunlar gibi diğer kazalar endüstriyel kaza sınıflandırmasına dâhil edilmektedir. Bu tür sanayi ve endüstri kazaları, işin düzenli ilerlemesini kesen ani ve beklenmedik olaylardır. Endüstriyel kazalar sanayi kuruluşlarında, çoğunlukla çalışanların görevlerine devam etmesine engel olan, bedensel hasarlara neden olabilmektedir. Bir endüstriyel tesisteki yaralanma ‘kazadan kaynaklanan ve istihdam süresince ortaya çıkan ve çalışana hukuki yaptırımlar uyarınca tazminat hakkı verebilen çalışanın kişisel yaralanması’ olarak tanımlanmaktadır. Endüstriyel, teknolojik kazalar, afet ya da insan kaynaklı afet şeklinde tanımlandığı gibi bazen de ayrı, tek başına, bir afet sınıfı olarak da isimlendirilmektedir.
Endüstriyel Kazaların Nedenleri
Endüstriyel kazalar genellikle yangın, patlama ve kimyasal yayılım şeklinde meydana gelmekte ve bu kazaların başlıca risk etkenleri tehlikeli kimyasallar olarak bilinmektedir. Tehlikeli kimyasallar patlayıcı, oksitleyici, çok kolay alevlenir, kolay alevlenir, alevlenir, toksik, çok toksik, zararlı, aşındırıcı, tahriş edici, alerjen, kanserojen, mutajen, üreme için toksik ve çevre için tehlikeli özelliklerden bir veya birkaçına sahip madde ve / veya karışımları kapsamaktadır. Amerika Ulusal Yangından Korunma Kurumu’na göre endüstriyel yangınların beş temel sebebi vardır. Bu sebepler yanıcı tozlar, sıcak işler, yanıcı sıvılar ve gazlar, hatalı ekipman ve makineler, elektriksel tehlikeler olarak belirlenmiştir. TMMOB’un hazırlamış olduğu Endüstriyel Yangınlar ve Patlamalar 2018 Yılı Raporu’nda; ‘Kaynağı tespit edilen yangın ve patlamalarda elektriksel kıvılcım kaynaklı olanlar ön plana çıkmaktadır. Endüstriyel yangın ve patlamaların tesis içerisinde gerçekleştiği yerlere bakıldığında önemli bir kısmının depolama alanlarında gerçekleştiği görülmektedir. Bu durum özellikle yanıcı malzemelerin depolanması üzerinde durulması gerekliliğini ortaya koymaktadır. Kazanlarda meydana gelen patlamaların ise yıkıcılığı dikkat çekmektedir.
Endüstriyel Kaza ve Uluslararası Veri Tabanları
CRED Acil Durumlar Veri Tabanı (EM-DAT) ve UNEP APELL Teknolojik Afetler Listesi ile Avrupa Birliği’nin Büyük Kaza Raporlama Sistemi (MARS) yaygın olarak kullanılmakta ve birçok çalışmada temel kaynak olarak başvurulmaktadır.
Büyük Endüstriyel Kazalar
Tehlikeli madde içeren ve çok fazla sayıda insanın sağlığını tehdit eden, ölümüne veya yaralanmasına sebep olan, doğal çevrenin kalıcı olarak veya uzun dönemli kirlenmesine neden olan ve yüksek derecede maddi hasar veren, geniş çaplı acil durum müdahalesi gerektiren patlama, yangın ve toksik yayılımı büyük endüstriyel kaza olarak sınıflandırılır.
Seveso Direktifi’nin Gelişme Süreci
1976 yılında İtalya’nın Seveso kasabasında gerçekleşen bir kaza sonrasında ölümlü çevre felaketi yaşanmış endüstriyel kazaların oluşmasının engellenmesi ve gerekli önlemlerin alınması adına eski adıyla Avrupa Topluluğu Konseyi bir dizi çalışma başlatmış ve 1982 yılında Seveso Yönergesi (Direktifi) yayınlanmıştır. Bu yönerge daha sonra Bhopal ve Basel gibi devam eden kazalar sonrasında, direktifin etkinliğinin artırılması ve kapsamının genişletilmesi amacıyla 1996 yılında 96/82/ ECS Seveso II Direktifi olarak yayımlanmış, 2003 yılında bir kez daha gözden geçirilerek 2003/105/EC Direktifi olarak revize edilmiştir. İnsanları ve çevreyi büyük kazalardan korumak için yayımlanan en önemli Avrupa Birliği, AB direktifi olan Seveso III 2015 yılında AB ülkelerinde yürürlüğe girmiştir.
Büyük Endüstriyel Kaza Risklerinin Azaltılması
Seveso II Yönergesi Avrupa Birliği’nde yürürlükten kaldırılmış, 2012/18/EEC sayılı Seveso III Direktifi 1 Haziran 2015 tarihi itibariyle AB bünyesinde uygulanmaya başlanmıştır. Türkiye, Seveso III Direktifi’ni AB uyum süreci ile birlikte 2 Mart 2019’da Büyük Endüstriyel Kazaların Önlenmesi ve Etkilerinin Azaltılması Hakkında Yönetmelik ile uygulamaya başlamıştır. Bu yönetmelik, ülkemizde Büyük Endüstriyel Kaza Risklerinin Azaltılması (BEKRA) mevzuatı olarak da bilinmektedir.
Büyük Endüstriyel Kazaların Önlenmesi ve Etkilerinin Azaltılması Hakkında Yönetmelik (BEKRA)
BEKRA Yönetmeliği, 20/6/2012 tarihli ve 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu, 9/8/1983 tarihli ve 2872 sayılı Çevre Kanunu, 15/7/2018 tarihli ve 30479 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan 4 sayılı Bakanlıklara Bağlı, İlgili, İlişkili Kurum ve Kuruluşlar ile Diğer Kurum ve Kuruluşların Teşkilatı Hakkında Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi hükümlerine dayanılarak, 4/7/2012 tarihli ve 2012/18/AB sayılı Konsey Direktifi dikkate alınarak Avrupa Birliği mevzuatına uyum çerçevesinde, hazırlanmıştır. Yönetmeliğin çıkış amacı, ‘tehlikeli maddeler bulunduran kuruluşlarda büyük endüstriyel kazaların önlenmesi ve muhtemel kazaların insanlara ve çevreye olan zararlarının en aza indirilmesi amacıyla, yüksek seviyede, etkili ve sürekli korumayı sağlamak için alınması gerekli önlemler ile ilgili usul ve esasları belirlemek’ olarak verilmiştir. Bu Yönetmelik, Ek-1’in Bölüm 1 ve Bölüm 2’sinde belirtilen sınır değerlere eşit veya üzerindeki miktarlarda olmak üzere; Bölüm 1 ve Bölüm 2’ye konu olan tehlikeli maddeleri bulunduran, bulundurması muhtemel olan veya içerisindeki endüstriyel bir kimyasal prosesin kontrol kaybı esnasında bu miktarlarda tehlikeli madde oluşması beklenen, alt ve üst seviyeli kuruluşlara uygulanmaktadır.
BEKRA Kapsamında İşletmeci Yükümlülükleri
Seveso Direktifi öncesinde Güvenlik Yönetim Sistemi (GYS) kurulması ve işletilmesi, iş yerleri için bağımsız bir uygulamayken sonrasında Direktif kapsamındaki iş yerleri için zorunlu hâle gelmiştir. Bu Direktif iş yerlerinde kurulması öngörülen GYS’nin unsurlarını ve otoritelere aktarılması gerekli bilgileri içermektedir. Bundan dolayı, Direktif doğrultusunda çıkarılan BEKRA yönetmeliği kapsamındaki tüm işletmeciler; büyük kazaları önlemek ve büyük bir kazanın meydana gelmesi durumunda, bunların etkilerini çevre ve insanlara en az zarar verecek şekilde sınırlamak için gerekli tüm önlemleri almakla yükümlüdürler.
Kuruluşların BEKRA Bildirimi
İşletmeci tarafından ‘Büyük Endüstriyel Kazaların Önlenmesi ve Etkilerinin Azaltılması Hakkında Yönetmelik Ek-1’in Notlar bölümünün 4’üncü maddesinde tanımlanan toplama kuralı uygulanarak kuruluşun seviyesi belirlenir. Alt veya üst seviyeli kuruluşun işletmecisi bildirimini faaliyete geçmeden önce Çevre ve Şehircilik Bakanlığının bildirim sistemini kullanarak beyan usulü ile doğru ve eksiksiz bir şekilde yapar.
Tehlikeli Maddelerin Envanterinin Çıkarılması
Tehlikelerin belirlenmesinde, öncelikli olarak yapılması gereken işlerden biri tehlikeli maddelerin güncel bir envanterinin çıkarılmasıdır. Envanter çalışması ile çalışma ortamındaki olası tehlikeler ve etkileri de ortaya konacaktır. Türkiye’de tehlikeli maddelerin sınıflandırılması için esasları ortaya konan 2013 tarihli ve 28848 sayılı Maddelerin ve Karışımların Sınıflandırılması, Etiketlenmesi ve Ambalajlanması Hakkında Yönetmelik, BEKRA açısından işletmeciler tarafından dikkate alınmalıdır.
Büyük Kaza Senaryo Dokümanı
BEKRA yönetmeliğinin getirdiği en önemli yeniliklerden birisi olan büyük kaza senaryo dokümanı; kuruluşta büyük endüstriyel kaza tehlikelerinin belirlenmesi ve bu tehlikelerden kaynaklanacak risklerin değerlendirilmesi amacıyla hazırlanan dokümanı ifade etmektedir.
Büyük Endüstriyel Kaza Frekansının Sınır Değeri: Yeni BEKRA yönetmeliğinde, işletmeci, büyük kazaya sebep olabilecek tehlikeli ekipmanlar için senaryo edilen her bir büyük endüstriyel kazanın meydana gelme frekans değerini 1x10-4/yıl veya bundan daha küçük bir değere indirir (Bu yükümlülük 1/7/2020 tarihinde yürürlüğe girecektir.). Yönetmelikte bahsedilen, büyük endüstriyel kaza frekansı; büyük kaza senaryo dokümanında senaryo edilen her bir büyük endüstriyel kazanın meydana gelme frekans seviyesini ifade etmektedir.
Büyük Kaza Önleme Politikası
BEKRA mevzuatı, meydana gelen kazaları dikkate alan Büyük Kaza Önleme Politika (BKÖP) belgesi ve Güvenlik Yönetim Sistemi (GYS) yükümlülüklerini içermektedir. Büyük Kaza Önleme Politika Belgesi (BKÖP belgesi): Büyük endüstriyel kazaları önlemek ve iş yerinde yüksek seviyede koruma önlemi almak amacıyla, Yönetmeliğin Ek3’ünde belirtilen güvenlik yönetim sistemi ile ilgili bilgilerin bulunduğu bir belgeyi ifade etmektedir.
BEKRA Güvenlik Raporu
Güvenlik Raporu şartı, sadece Üst Seviyeli Kuruluşlar için geçerlidir ve bu raporunun, Üst Seviyeli Kuruluşlar tarafından kuruluş faaliyete geçmeden önce sunulması gerekmektedir. İşletmeci tarafından hazırlanan güvenlik raporu, büyük kaza önleme politika belgesi ve büyük kaza senaryo dokümanında herhangi bir değişiklik olması, durumlarında gözden geçirilir ve güncellenir.
Dahili Acil Durum Planı
Büyük endüstriyel kazaların etkilerinin kontrol altına alınmasını ve kazaya anında müdahale edilmesini sağlayan Dahili Acil Durum Planı (DADP), güvenlik sisteminde önemli yer tutmaktadır. DADP, kuruluş içinde kazanın sonuçlarını kontrol etmek, etkilerini en aza indirmek ve koruma önlemleri uygulamak için işletmeci tarafından alınacak tedbirlere yöneliktir.
Halkın Kamunun Bilgilendirilmesi
BEKRA Yönetmeliği de büyük endüstriyel kaza durumunda, güvenlik önlemleri ve yapılması gerekenler hakkında kazadan etkilenmesi muhtemel tüm kişilere bilgi verilmesini zorunlu kılmıştır.
Denetimler
Bu Yönetmelik kapsamına giren kuruluşların denetimleri, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ve / veya Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı tara fından programlı ve program dışı denetimler yapılmak suretiyle gerçekleştirilir.
İdari Tedbirler ve Yaptırımlar
Yönetmelikte tanımlanan hususlara aykırılık halinde 2872 sayılı Çevre Kanunu ve 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu’nun ilgili hükümleri uygulanılacaktır.
Güvenlik Yönetim Sistemi
BEKRA mevzuatı; işletmecinin, sadece güvenli teknolojiyi kullandığını ispatlamasını yeterli görmemekte ve bu teknolojiyi yönetmek için “Yönetim Sistemi” kurduğunu da ispat etmesini görmek istemektedir. Bu Sistem de “Güvenlik Yönetim Sistemi” olarak adlandırılmaktadır. Güvenlik Yönetim Sistemi (GYS); kuruluşta meydana gelebilecek büyük endüstriyel kazaların önlenmesi ve etkilerinin azaltılması için gerçekleştirilen teknik ve organizasyonel faaliyetlerin bütünüdür; GYS, BEKRA mevzuatı kapsamındaki tüm kuruluşlar için tanımlanmış ve zorunlu kılınmıştır.
Güvenlik Yönetim Sistemi ve İş Sağlığı ve Güvenliği Yönetim Sistemi
GYS, çoğu zaman İSG yönetim sistemini kapsamaktadır. İş Sağlığı ve Güvenliği, İSG, yönetim sistemi, çalışanların sağlık ve güvenliğinin temini ile ilgili süreçleri kapsamaktadır. GYS ise iş yerindeki tüm süreçlerin güvenliğini içermektedir. İSG yönetim sistemi, çalışan temelinde odaklanmıştır.
Güvenlik Performansının İzlenmesi
GYS kapsamında, güvenlik performansının izlenmesi süreci; hazırlanan düzenlemelerin kaza ya da olay olmadan önce uygulanıp uygulanmadığı (aktif izleme) ve kaza ile sonuçlanmış hataların araştırılması sonucu oluşan raporlardan (pasif izleme) oluşmaktadır.
Güvenlik Yönetim Sisteminde Denetim ve İnceleme
GYS kapsamında “Denetleme” ve “İnceleme” terimleri, iki farklı faaliyet olarak belirtilmektedir. Denetimin, GYS’nin operasyonel yönetiminden ye terince bağımsız konumda olan kişiler tarafından yapılması gerekmektedir. İnceleme ise uygulanan GYS’nin iş yerinin güvenlik politikası ve vizyonuna uygunluğunu belirlemek amacıyla üst yönetim tarafından yürütülen çok daha temel seviyede bir çalışmadır.