AFET, ACİL DURUM VE ENDÜSTRİYEL KAZALARDA İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ - Ünite 4: Afet ve Acil Durumlarda Kişisel Koruma Teknolojisi Özeti :

PAYLAŞ:

Ünite 4: Afet ve Acil Durumlarda Kişisel Koruma Teknolojisi

Risk ve Risk Değerlendirmesi Yönetimi

İnsan çoğu zaman riskle beraber yaşamaktadır. Bu risklerin temelindeki tehlikelerin bir kısmını yaşadıkça öğreniyoruz. Hayatımızı, kendimizce önlemler geliştirerek veya öğrendiğimiz önlemleri uygulayarak korumaya çalışıyoruz. Tehlike ise potansiyel zarar kaynağıdır. Kişi tehlike ve risk yönetimini iyi yapamadığı zaman yaralanır veya hayatını kaybeder.

ISO 2200, OHSAS 18001, ISO 14001 gibi hemen hemen bütün yönetim sistemleri bir şekilde riskin yönetilmesine ilişkin gereklilikleri içerirler. Bu standartlar risk yönetimini kendilerine uygun bir şekilde ele alırlar ve ilgili tanımlamaları da temelde aynı olmakla birlikte, farklı yaparlar. Yaygın olarak kullanılan OHSAS 18001 2007 İş Sağlığı ve Güvenlik Yönetim Sistemi standardına göre risk yönetim sürece ile tanımlar şu şekilde verilmiştir (URL-1);

Risk; Tehlikeli bir olayın veya maruz kalma durumunun meydana gelme olasılığı ile olay veya maruz kalma durumunun yol açabileceği yaralanma veya sağlık bozulmasının ciddiyet derecesinin bileşimidir.

Risk değerlendirmesi; Tehlikelerden kaynaklanan riskin büyüklüğünü tahmin etmek ve mevcut kontrollerin yeterliliğini dikkate alarak riskin kabul edilebilir olup olmadığına karar vermek için kullanılan süreçtir.

Kabul edilebilir risk; Kuruluşun, yasal zorunluluklara ve kendi İSG politikasına göre, kabul edebileceği, kontrol altında tutabileceği düzeye indirilmiş risk. Tehlike; İnsanların yaralanması veya sağlığının bozulması veya bunların birlikte gerçekleşmesine sebep olabilecek kaynak, durum veya işlemdir.

Olay; Yaralanmaya veya sağlığın bozulmasına veya ölüme sebep olan veya sebep olacak potansiyele sahip olan, işle ilgili olaylar.

Risk Yönetimi Süreci

Risk Yönetimi Süreci Risk yönetimi yalnızca istatistiksel sonuç ve yorumlar veya risk analizi değildir. ISO tanımına göre “Risk yönetimi bir kuruluşun riske ilişkin olarak koordine edilmiş faaliyetlerinin yönetimi ve kontrolüdür.” Risk yönetimi süreci genel hatlarıyla aşağıdaki faaliyetleri içerir;

  1. Riskin tanımlanması veya tanınması,
  2. Riskin sıralanması veya değerlendirilmesi,
  3. Belirgin risklere cevap verme,
    a. Riski tolere etme,
    b. Riske müdahâle etme, modifiye etme,
    c. Riski transfer etme,
    d. Riski sonlandırma,
  4. Kontrollere kaynak ayırma,
  5. Reaksiyon planlama,
  6. Risk performansının raporlanması ve izlenmesi,
  7. Risk yönetim çerçevesinin gözden geçirilmesidir.

Beş Adımda Risk Değerlendirmesi

Risk değerlendirmesi bir çalışma alanında var olan ya da dışarıdan gelebilecek tehlikelerin belirlenmesi, bu tehlikelerin riske yol açan faktörler ile tehlikelerden kaynaklanan risklerin analiz edilerek derecelendirilmesi ve kontrol tedbirlerinin kararlaştırılması amacıyla yapılması gerekli çalışmaları içermektedir. Diğer yandan, İş Sağlığı ve Güvenliği Risk Değerlendirmesi Yönetmeliği’ne göre risk değerlendirmesinde, işyerlerinin tasarım ve kuruluş safhalarını da içerecek şekilde aşağıda verilen aşamaları da içermesi gerektiği önerilmektedir.

  1. Tehlikelerin Tanımlanması: Tehlikelerin tanımlanması risk değerlendirmesinde çok önemli bir adımdır.
  2. Risklerin Belirlenmesi ve Analizi: Bu adımda, birinci adımda tespit edilmiş olan tehlikelerin her biri ayrı ayrı dikkate alınarak bu tehlikelerden kaynaklanabilecek risklerin hangi sıklıkta oluşabileceği ile bu risklerden kimlerin, nelerin, ne şekilde ve hangi şiddette zarar görebileceği belirlenir.
  3. Risk Kontrol Adımları: Öncelikle, kolaylıkla ortadan kaldırılabilecek tehlikeler için gerekli önlemleri alınız. Daha sonra risk derecelendirmesi sonucuna göre yüksek, orta ya da düşük risk olarak belirlenen riskleri göz önünde bulundurunuz ve bu riskler için kontrol adımları planlayınız.
  4. Denetim, İzleme ve Yenileme: İş yerinizde sağlıklı ve güvenli bir çalışma oluşmasını sağlamak için, aldığınız önlemlerin uygulanıp uygulanmadığını izlemeniz, tehlikelerin tekrar ortaya çıkmamasını takip etmeniz ve çalışanlarınızı denetlemeniz gerekmektedir.
  5. Dokümantasyon: Risk değerlendirmesi çalışmalarını kayıt altına alınız ve arşivleyiniz.

Kişisel Koruyucu Donanım (KKD) Temel Kavramları

Kişisel Koruyucu Donanım (KKD); giysi, gözlük, işitme koruyucuları veya düşmekten koruyan kuşamların giyildiği anlamda “giyilirler” şeklinde tanımlanır. Aslında KKD’lerin çoğu giysi, başlık, eldiven veya ayakkabı şeklindeki giyim eşyalarıdır. Diğer KKD’ler, kaynak sırasında gözleri ve yüzü koruyan maskeler gibi elde tutulurlar. KKD, belirli bir faaliyetin yapılması için bir birey tarafından giyilen veya tutulan kişisel koruyucu donanımla birleşik, ayrılabilen veya ayrılamayan koruyucu bir aygıt şeklinde de tanımlanabilir. Başka bir harici, ilave aygıta bağlanabilmesi için KKD ile birlikte piyasaya sürülen herhangi bir sistem, o sistemin riske maruz kaldığı sürenin tamamı boyunca kullanıcı tarafından giyilmesi veya tutulması gerekmese de donanımın ayrılmaz bir parçası olarak ele alınacaktır. Solunum donanımını bir kompresöre bağlayan hava hattı buna örnektir.

Risk Değerlendirmesi Sonucu KKD Seçimi

Risk değerlendirmesi yönetim sürecinde belirlenen tehlikelere göre hangi vücut bölgelerinin kişisel koruyucu donanım (KKD) ürünleri ile koruması hakkında özet bilgiler kitabın 99. sayfasında Tablo 4.1’de verilmiştir.

Kişisel Koruyucu Donanım Kullanımına İlişkin Risk Belirleme

Fiziksel Riskler

  • Mekanik
    o Yüksekten düşmeler
    o Darbeler, kesikler, çarpmalar
    o Ezikler, batmalar, kesikler, sıyrıklar
    o Titreşim
    o Kaymalar, düşmeler
  • Termal
    o Sıcaklık, Alev
    o Soğuk
  • Radyasyon
    o İyonize Olmayan;
    o İyonize
    o Elektrik
    o Gürültü

Kimyasal Riskler

  • Aerosollar, Sıvılar, Gazlar, Buharlar
    o Tozlar, Lifler
    o Duman
    o Buhar
    o Sıvıya Batma
    o Sıçrama, Püskürme

Biyolojik Riskler

  • Zararlı Bakteriler
  • Zararlı Virüsler
  • Mantarlar (Mikotik fungi)
  • Mikrobiyolojik olmayan antijenler

Solunum Koruması

Normal atmosfer sadece yaklaşık % 21 O 2 ’den oluşur. Solunum havası çok az oksijen içeriyorsa bu durum, yaşamı tehdit edici olabilir.

Genel olarak bakıldığında “kirleticiler” insanlar, hayvanlar, bitkiler, organizmalar ve tüm ekosistemler açısından zararlı maddeler veya karışımlar anlamına gelir (Drager, 2016). Kirleticiler, iki ana gruba ayrılabilir:

  1. Doğal: Örneğin; mineral tozu veya acı bademdeki hidrojen siyanür)
  2. Sentetik ve insan imalatı: Örneğin; araç egzoz gazları ve endüstriyel dumanlar

Kaba hatlarıyla üç adet kronolojik etki kategorisi vardır:

  • Hiperakut › Nispeten kısa bir sürede ölümle sonuçlanır.
  • Akut › Hızlı etki (Örneğin; zehirlenme, yakma, tahriş ve yanıklar (örneğin patlamalar sonrası)).
  • Kronik › Kronik genetik değişikliklere yol açan daha uzun etki süresi (tümörler, deformasyonlar) veya organ hasarı olan uzun süreli zehirlenme (Örneğin; karaciğer, akciğerler veya böbrekler).

Her bir tehlikeli madde için doğru korunma yolu şu şekildedir:

  • a.Toz ve dumandan korunma yolu, parçacık filtresidir.
  • b. Gazlar ve buhardan korunma yolu, gaz filtreleri ve maskelerdir.
  • c. Parçacık, gazlar ve buharlar bir arada bulunursa, korunma yolu kombine filtreler ve maskelerdir.
  • d. Oksijeniz çok az ve/veya çok yüksek olması durumunda korunma yolu, bağımsız solunum koruması tehlikeli madde konsantrasyonlarıdır.

Koruyucu Giysiler

İster sıvı, ister katı, ister gaz olsun havadaki kimyasallar cildi tahriş edebilir, vücuda hasar verebilir veya cilt üzerinden vücuda girebilir; tüm bunların da sağlık için potansiyel olarak çok ciddi sonuçları vardır. Bu yüzden çalışanların cildinin tehlikeli maddelerden korunması gerekir. Örneğin koruyucu gözlükler, eldivenler, botlar ve önlükler ya da kimyasal koruyucu giysi ile komple vücut koruması kullanılır. Mekanik bağlamında kimyasal koruyucu giysilerin örneğin aşınmaya, yırtılmaya ve delinmeye dayanıklı olması gerekir. Kimyasal olarak tehlikeli maddelerin nüfuz etmesine karşı dayanıklı olmaları şarttır.

İtfaiyeci Kişisel Koruyucu Teknolojisi

İtfaiyecilerin kişisel koruyucu donanımı yeterli kalitede ve sayıda olması olaya müdahâle kalitesini doğrudan etkileyen etmenlerden biridir. İtfaiyecinin yangın bölgesinde rahat hareket etmesi, yangın bölgesindeki yaralıya kendi güvenliğini sağlamış bir şekilde ve güven içerisinde ulaşabilmesi ve yaralıyı kurtarabilmesi, itfaiyecinin sağlığı ve fiziki yeterliliğiyle ilgili olduğu kadar, sahip olduğu koruyucu donanımla da doğrudan alakalıdır. İtfaiye personeli yangın, sel, çığ, nükleer, biyolojik, kimyasal ve benzeri tehlikelere karşı Kişisel Koruyucu Donanımlarıyla korunmalıdır. Bir itfaiyecinin afet ve acil durumlarda kullandığı kişisel koruyucu donanımlar şunlardır:

  • Baret
  • Isıya karşı dayanıklı başlık
  • Çizme
  • Koruyucu eldiven
  • Yangına yaklaşım elbisesi (nomex)
  • Alüminize elbise
  • Kurtarma elbisesi
  • Koruyucu gözlük
  • Koruyucu kulaklık
  • Temiz hava solunum cihazı
  • Kişisel hareketsizlik cihazı