BAKIM ELEMANI YETİŞTİRME VE GELİŞTİRME I - Ünite 2: Bakım Hizmeti Gerektiren Bireyler Özeti :

PAYLAŞ:

Ünite 2: Bakım Hizmeti Gerektiren Bireyler

Bakım Hizmeti Gerektiren Bireylerin Sınıflandırılması

Bakıma muhtaç bireylerin gereksinimlerini bağımsız olarak karşılama olanaklarının bulunmaması hâli, sosyal risk olarak değerlendirilmektedir. Bakıma muhtaç ya da bakım hizmeti gerektiren bireyler ise yaşlılar, engelliler ve kronik ya da süreğen hastalardır. Kronik hastalar, literatürde engelliler grubuna dâhil edilmektedir. Bu gurupların detaylandırılması ise aşağıdaki gibidir.

Yaşlılar: Kronolojik Yaş; Doğumdan başlayarak içinde bulunulan zamana kadar geçen yılların toplamıdır. Biyolojik Yaş ise içinde bulunulan biyolojik basamağın zaman birimi olarak gösterilmesidir. Literatürde genel kabul gördüğü üzere, kronolojik yaş tanımından hareketle yaşlılar üç gruba ayrılır: Birinci grubu 55-64 yaş arasındaki “iktisaden faal olan yaşlılar”; ikinci grubu 65-

74 yaş arasındaki “iktisaden faal olmayan yaşlılar”, üçüncü grubu ise 80 ve üzeri yaştaki “çok yaşlı insanlar” oluşturmaktadır. Yaşlanma; “biyolojik yaşlanma (zamana bağlı olarak bireyin anatomi ve fizyolojisindeki değişimler)”, “ekonomik yaşlanma (parasal koşullardaki değişikliklerin etkisiyle yaşlı kişinin yaşam tarzının değişmesi)”, “patolojik yaşlanma (yoksulluğa ya da alışkanlığa bağlı olarak ya da beslenme, sağlık ve diş bakımı yetersizliği, orta zenginlikte ya da zenginlikte aşırı beslenme, hareket eksikliği gibi ömür boyu süren etmenler nedeniyle ortaya çıkan yaşlanma)”, “psikolojik yaşlanma (bireyin davranışsal uyum yeteneğindeki yaşa bağlı değişim)” ve “sosyal yaşlanma (zaman akışı içinde edinilen sosyal davranış ve sosyal konumun ve bireyin sosyal rollerinin değişmesi)” şeklinde çok çeşitli şekillerde tanımlanabilir.

Engelliler: Engellilik; bedensel, akli ve ruhsal yapıdaki bozulmalar sonucu doğal yaşama yetilerinin kısıtlanması ya da bu yetilerden tamamen yoksun kalınması durumudur. Engelli, “doğuştan ya da sonradan herhangi bir nedenle bedensel, zihinsel, ruhsal, duyusal ve sosyal yeteneklerini çeşitli derecelerde kaybetmesi nedeniyle toplumsal yaşama uyum sağlama ve günlük gereksinimlerini karşılama güçlükleri olan ve korunma, bakım, rehabilitasyon, danışmanlık ve destek hizmetlerine gereksinim duyan kişi” olarak tanımlanmaktadır.

Engel türlerine göre engelliler şu şekilde gruplandırılabilir: Ortopedik, Görme, İşitme, Dil ve Konuşma, Zihinsel Engelli ve Kronik ya da Süreğen Hastalık şeklinde gruplandırılabilir.

Bakım Gerektiren Bireylerin Temel Gereksinimleri

Yaşlıların Temel Gereksinimleri: Yaşlıların belirtilen gereksinmelerinden temel bakım kapsamında barınma, yemek yapma ve yeme, temel enstrümantal günlük yaşam aktivitelerini yapma yer almaktadır. Bu bağlamda yaşlının hijyenik bakım gereksinimi olup olmadığının saptanması gerektiği gibi beslenme, boşaltım, hareket, giyinme ve vücut ısının korunması, yardımcı cihaz kullanımı, ilaç kullanımının düzenlenmesi alanlarındaki gereksinimleri de saptanmalıdır. Söz konusu saptamalar, “temel günlük yaşam aktivitelerini” ve “enstrümantal günlük yaşam aktivitelerini” değerlendirme testleri ile yapılır. Bu testler kişinin bağımsızlık derecesini anlamaya yönelik ve günlük gereksinimlerini de ortaya çıkaran testlerdir. Bu testlerin en sık kullanılanları, “Barthel’in Günlük Yaşam Aktiviteleri Ölçeği”, Lawton-Broody Enstrümantal Günlük Yaşam Aktiviteleri Ölçeğidir.

Engellilerin Temel Gereksinimleri: Her engelli olan bakıma ihtiyaç duymayabilir. Bu bağlamda, bakıma muhtaçlık olgusunda özürden daha çok günlük yaşam aktivitelerini yerine getirirken bağımsız hareket edebilme durumu etken olmaktadır. Bu sebeple her engel türü farklı hizmet modeli ile ele alınmakta ve engelli bireylerin gereksinimleri her uygulama modeli ve kuruluşunda buna göre yapılandırılmaktadır. Ayıca Engelliliğin özelliği ve şiddetine göre engelli bireyler; göz hizasında işaretler, kolay açılıp kapanan kapılar, otoparklarda arabalarından tekerlekli sandalyelerine kolayca transfer olabilecekleri alanlar, ulaşabilir tuvaletler, rahatça kullanabilecekleri yollar vb. gibi kentsel alan düzenlemelerine de gereksinim duyarlar. Sonuç olarak engelli bireyin temel gereksinmeleri; özel eğitim programları, Kentsel alan düzenlemeleri, Özel eğitim hizmetleri, Destek eğitim hizmetleri, Yaşam boyu bakım ve gözetim hizmeti olarak sınıflandırılabilir.

Bakım Gerektiren Bireylerin Hakları

1948 tarihli İnsan Hakları Evrensel Bildirgesi engelli, yaşlı ve hasta haklarının da uluslararası alanda temel hukuki kaynağı niteliğindedir. İnsan Hakları Evrensel Bildirgesine göre “Herkes ırk, renk, cinsiyet, dil, din, siyasal ya da başka türden kanaat, ulusal ya da toplumsal köken, mülkiyet, doğuş veya başka türden statü gibi herhangi bir ayrım gözetilmeksizin, bu bildirgede belirtilen bütün hak ve özgürlüklere sahiptir”. “Herkesin yaşama hakkı ile kişi özgürlüğü ve güvenliğine hakkı vardır”. “Hiç kimseye işkence ya da zalimce, insanlık dışı ya da aşağılayıcı muamele ya da ceza uygulanamaz”. Bu bakımdan günümüzde daha çok farkında olunmaya başlanan temel hak ve özgürlükler ya da insan hakları, yaşam kalitesi kavramları, bakım gerektiren bireyler olarak yaşlılar ile engellilerin diğer bireyler gibi daha sosyal, daha iyi koşullarda yaşaması gerektiğini göstermektedir.

Yaşlı Hakları: 1991’de Birleşmiş Milletler Genel Kurulu yaşlılar için ilkeleri belirlemiş ve bu ilkeleri ülkelerin ulusal programlarına adapte etmelerini önermiştir. Birleşmiş Milletlerin kabul ettiği yaşlı ilkeleri şunlardır: İtibar ve saygınlık, Katılım, Bağımsızlık, Kendini gerçekleştirme, Bakım.

Birleşmiş Milletlerin kabul ettiği yaşlı ilkeleri ve Dünya Sağlık Örgütünün yaşlılara yönelik eylem planı çerçevesinde, yaşlı hakları şu şekilde sıralanabilir:

Politik ve Toplumsal Yaşama Katılım Hakkı, Eğitim ve Kültür Hakkı, Her Tür Şiddet, İstismar ve Ayrımcılığa Karşı Korunma Hakkı, Adil Gelir ve Sosyal Güvenlik Hakkı, Çalışma ve İstihdam Hakkı, Sağlık Hakkı, Aile Hakkı, Konut ve Barınma Hakkı, Güvenli Bir Çevrede Yaşama Hakkı, Sosyal Yardım ve Sosyal Hizmetlerden Yararlanma Hakkı Bakım Hakkı.

Engelli hakları: Engelli olmak, insanca yaşama hakkına sahip olmak açısından farklı bir uygulamayı haklı kılmaz. Aksine engellilik toplumla bütünleşmenin sağlanmasında engelli olmanın getirdiği özel durumların da dikkate alınmasını gerektirir. Yaşlı bireyler gibi engelli bireylerin de yaşamın her alanına eşit katılımının sağlanması ve bağımlı olmadan yaşama olanaklarına kavuşturulması doğrultusunda, hemen hemen tüm çağdaş ülkelerin önemli yükümlülükler üstlendiği ve bu ülkelerde yaşlı bireyler gibi engelli bireylerin de haklarının yasal düzenlemelerle güvence altına alındığı görülmektedir.

Engelli bireylerin haklarının uluslararası dayanağı niteliğinde başta Birleşmiş Milletler olmak üzere, Avrupa Konseyi, Avrupa Birliği, Uluslararası Çalışma Örgütü gibi birçok uluslararası kuruluşça çeşitli düzenlemeler yapılmıştır. Kuşkusuz engelli bireylere yönelik bu düzenlemeler içerisinde önemli bir yere sahip olan Birleşmiş Milletlerin yayımladığı “Engelli Kişilerin Haklarına Dair Bildiri” ile Avrupa Konseyi bünyesinde kabul edilen Avrupa Sosyal Şartı’nda ayrıntılı bir şekilde düzenleme konusu yapılan engelli haklarının amaçları şu şekilde sıralanabilir:

Her Tür Şiddet, İstismar ve Ayrımcılığa Karşı Korunma Hakkı, Çevresel Mimari ve Erişim Hakkı, Bağımsız Yaşayabilme ve Topluma Dâhil Olma Hakkı, Eğitim ve Kültür Hakkı, Sağlık, Bakım ve Rehabilitasyon Hakkı, Çalışma ve İstihdam Hakkı, Ulaşım Hakkı, Engellilik Durumlarına Özgü Özel Araçlardan Yararlanma Hakkı, İletişim Hakkı, Sosyal Güvenlik Hakkı, sosyal Yardım ve Hizmetlerden Yararlanma Hakkı, Örgütlenme Hakkı.

Hasta Hakları: Hasta hakları, insan hak ve değerlerinin sağlık hizmetlerine uygulanmasını ifade eder. Sağlık hakkına dayanan hasta hakları, sağlık hizmeti almakta olan bireylerin sağlık personeli ve sağlık kurumları karşısındaki sahip oldukları haklardır. Hasta haklarının hukuki dayanakları, “uluslararası hukuki düzenlemeler” ve “ulusal hukuki düzenlemeler” şeklinde iki başlık altında incelenebilir:

Uluslararası Hukuki Düzenlemeler: Hasta haklarını çeşitli uluslararası bildirgelerle tanımlanmıştır. Bu bildirgeler, Dünya Tabipler Birliği ve Dünya Sağlık Örgütü tarafından düzenlenmiştir. Her ülke bu bildirgeler doğrultusunda kendi koşullarına uyan hasta hakları metinleri hazırlamıştır.

1972 Tarihli Amerika Hastaneler Birliği Hasta Hakları Bildirgesi: Bu bildirgede hastanın hastalığının tanısına, tedavisine ve gelişimine ilişkin doğru, eksiksiz ve anlayabileceği dilde bilgi almaya ve akla uygun bir karar verebilmesine olanak sağlanmasını beklemeye hakkı olduğu belirtilmiştir.

1981 Tarihli Dünya Tabipler Birliği Lizbon Hasta Hakları Bildirgesi: Bu bildirgede; hastanın hekimini özgürce seçme, hiçbir baskı altında kalmadan karar verebilen hekim tarafından bakılabilme, kendisine önerilen tedaviyi kabul veya reddetmeye, kendisi ile ilgili tıbbi veya özel bilgilerin gizliliğine saygı duyulmasını beklemeye, onurlu bir şekilde ölmeye, ruhi ve ahlaki teselliyi kabul veya reddetmeye hakkı olduğu belirtilmiştir.

1994 Tarihli Avrupa Hasta Haklarının Geliştirilmesi Bildirgesi (Amsterdam Bildirgesi): Lizbon Bildirgesi’nin eksiklikleri daha sonra hazırlanan Avrupa Hasta Haklarının Geliştirilmesi Bildirgesi (Amsterdam1994) ile önemli ölçüde giderilmiştir. Bu bildirgede hasta hakları esas olarak altı başlık altında (Sağlık hizmetlerinde insan hakları ve değerleri, Bilgilendirme, Onay, Mahremiyet ve özel hayata saygı, Bakım ve tedavi hakkı, Başvuru) toplanmıştır.

1995 Tarihli Dünya Tabipleri Birliği Bali Hasta Hakları Bildirgesi: Dünya Tabipler Birliği tarafından Eylül 1995 tarihinde Endonezya’nın Bali kentinde yapılan toplantıda Lizbon Hasta Hakları Bildirgesi gözden geçirilerek Bali Bildirgesi yayımlanmıştır ve hasta hakları daha da geliştirilmiştir.

Ulusal Hukuki Düzenlemeler: T.C. Anayasası’nda da sağlık hakkı, yaşam hakkının ayrılmaz bir parçası olarak düzenlenmiştir. Bu bağlamda Anayasa’da herkesin yaşama, maddi ve manevi varlığını koruma ve geliştirme hakkına sahip olduğu, tıbbi zorunluluklar ve kanunda yazılı hâller dışında, kişinin vücut bütünlüğüne dokunulamayacağı, rızası olmadan bilimsel ve tıbbi deneylere tabi tutulamayacağı hüküm altına alınmıştır. Anayasa’ya göre Devlet; herkesin hayatını, beden ve ruh sağlığı içinde sürdürmesini sağlamak, insan ve madde gücünde tasarruf ve verimi artırarak iş birliğini gerçekleştirmek amacıyla sağlık kuruluşlarını tek elden planlayıp hizmet vermesini düzenler. Devlet bu görevini kamu ve özel kesimlerdeki sağlık ve sosyal kurumlarından yararlanarak, onları denetleyerek yerine getirir. Sağlık hizmetlerinin yaygın bir şekilde yerine getirilmesi için kanunla genel sağlık sigortası kurulabilir. T. C. Anayasası önderliğinde bu konuda yasama ve yürütme organları tarafından çıkarılan sağlıkla ilgili birçok kanun ve düzenlemeler bulunmaktadır. Kanunların yürütülmesini sağlayan yürütme kaynaklarından önde olanları 181 sayılı Sağlık Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname, Hasta Hakları Yönetmeliği ve Hasta Hakları Uygulama Yönergesi’dir. Hasta Hakları Uygulama Yönergesi aşağıda ayrı bir başlık altında ele alınmış.

Hasta Hakları Uygulama Yönergesi: Yönergenin hukuki dayanakları; 3359 Sayılı Sağlık Hizmetleri Temel Kanunu, 181 Sayılı Sağlık Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname ve Hasta Hakları Yönetmeliğidir. Bu Yönergenin amacı; sağlık hizmetlerinin sunumu sürecinde insan onurunun güvence altına alınması için, hastaların hak ihlallerinden korunabilmesine ve gerektiğinde hukuki korunma yollarını fiilen kullanabilmesine dair esas ve usulleri belirlemek ve sağlık hizmetlerinin eşit, kaliteli ve etkin olarak sunumunu sağlamaktır.

Hasta haklarının türleri ana guruplar ve alt başlıklar halinde aşağıdaki gibidir:

  • Sağlık Hizmetlerinden Yararlanma Hakları
  • Sağlık Durumu Hakkında Bilgi Alma Hakları
  • Hasta Haklarının Korunması Hakları
    • Mahremiyete saygı,
    • Rıza olmaksızın tıbbi ameliyata tabi tutulmama,
    • Bilgilerin gizli tutulması.
  • Tıbbi Müdahalede Hastanın Rızası ile ilgili Haklar
    • Rızası olmadan tıbbi işleme tabi tutulmama,
    • Tedaviyi reddetme ve durdurma, vb.
  • Diğer Haklar
    • Güvenliğin sağlanması,
    • İnsani değerlere saygı ve ziyaret, vb.

Bakım Gerektiren Bireylerin Sorumlulukları

Her ilişki gibi, bakım hizmetleri bağlamında kurulan ilişkilerde de ilişkinin taraflarına bir takım haklar tanınmakta ve tanınan bu haklar bağlamında bazı sorumluluklar yüklenmektedir. Bakım gerektiren bireyin sahip olduğu haklar bağlamında üstlenmesi gereken sorumlulukları şu şekilde örneklerle sıralanabilir:

Genel Nitelikli Sorumluluklar: Örneğin; Bakım gerektiren bireylerin kendi sağlıklarına dikkat etmek için elinden geleni yapmaları ve sağlıklı bir yaşam için verilen önerilere uyma sorumluluğu.

Sağlık ve Sosyal Hizmet Çalışanlarını Bilgilendirme: Örneğin; yakınmaları, önce geçirdiği hastalıkları, kullandığı ilaçları, vb. sağlığıyla ilgili bilgileri eksiksiz vermesi.

Hastane ve Bakım Merkezi Kurallarına Uyma: Örneğin; başvurduğu hastane veya bakım merkezinin kurallarına uyması, buralara zarar vermemesi, çalışanlarla işbirliği içinde olması.

Tedavisi Bakımı ve Rehabilitasyonu ile İlgili Önerilere Uyma: Örneğin; kullanması gereken ilaçlarla ilgili önerileri dinlemesi, önerileri reddetmesi halinde sorumluluğun kendisinde olması.