BİLGİSAYAR DESTEKLİ TEMEL TASARIM - Ünite 6: Yazı, Pafta ve Görsel Anlatım Özeti :
PAYLAŞ:Ünite 6: Yazı, Pafta ve Görsel Anlatım
Pafta ve Pafta Düzeni
Görsel Öğeler ve İşaretler
Günlük hayatımızda yazı, iletişim sürecinde etkin olarak kullandığımız bir öğedir. Gazete ve kitapların içeriklerine, adına harf dediğimiz bu işaretlerin çözümlenmesiyle ulaşırız. Ancak bunun yanı sıra pek çok simge ve işaret de davranışlarımızda bize yön verir, mesaj alışverişi ve karar verme sürecinde önemli, aynı zamanda kalıcı etkiye sahiptir.
Sembollerle iletişimin yazıdan en belirgin farkı; akılda kalıcılığı, kolay öğrenilebilirliliği, hızlı anlamlandırılabilmesi, evrensel anlam ve algı boyutlarına sahip olmasıdır (Uçar, 2004). İnsan toplumsal yaşam içinde değişik amaçlar için çok çeşitli işaretler kullanmaktadır. Sembol ve işaretler çevremizi anlamamızda, nesneleri amacımız doğrultusunda kullanmamızda, toplumsal ilişkilerin düzenlenmesinde önemli bir yere sahiptir. İşaretler sistemleri, insanların arasındaki iletişimi doğru kurmak için, dünya üzerindeki her dilde aynı anlamı ifade etmelidir ki, bunun için belirgin bir tutarlılığa sahip olması gerekmektedir. Bu tutarlı görsel işaret grubuna, görsel işaret dağarcığı ya da görsel işaret haznesi denilmektedir. Ana dilimizdeki temel sözel sözcük haznesi ve dilbilgisi okullarda öğretilmekte ve çocukluk süresi boyunca kazanılmaktadır.
Birimler ya da Kimlikler
Bir birimi, kimliği sembolize etmenin sayısız yolu bulunmaktadır. Çizgisel bir yapı ya da geometrik formlar kullanılarak farklı alternatifler elde edilmiştir. Bir grafiksel şemada beş ya da altıdan fazla varyasyonla ilgilenmek, okuyucu için dikkat dağıtıcı olacağı için, her gruptaki form sayısı belirli bir sınırda tutulmuştur. En temel işarete başka bir işaret eklenebileceği gibi, rakamlarla da desteklenebilmektedir.
Bir grafiksel şemada ya da paftada akıllıca yapılacak form kombinasyonları ile netlikten ödün vermeden, farklı düzeyde bilgiyi aktarmak olasıdır. Kimi zaman birimlerin değişkenlik ya da belirsizlik içeren özellikleri tireli, kesik ya da düzensiz çizgilerle daha iyi ifade edilebilmektedir.
İlişkiler
Birimlerde olduğu gibi farklı ilişkiler, farklı çizgi tipleri ile daha iyi ifade edilmektedir. Aynı zamanda bu çizgi tipleri bir şemayı ya da diyagramı bölmelere ayırmak için kullanılan birimleri gruplamaya yarayan bordürler olarak da kullanılabilmektedirler.
Ok işareti, ilişkileri belirtmek için kullanılan çok özel bir malzemedir. Hareketin işareti olan ok, çevredeki herhangi bir hareket değişimini göstererek, otomatik olarak dikkati üzerine çeker, çünkü hareket bir reaksiyon gerektirebilen koşulların değişimi anlamına gelmektedir.
Değişkenler
Birimler ya da ilişkiler koram (hiyerarşiye) göre değiştirilebilmekte ve uyarlanabilmektedir. Bölümler arasındaki önem ya da bölümler arası ilişkideki farklı yoğunluk düzeyleri ele alınabilmekte ve ifade edilebilmektedir. Bunlar;
- Koram
- Farklı çizgi kalınlıkları
- Çift çizgiler veya tirelemedeki karşılaştırmalı büyüklükler
- Aralarındaki boşluklar ile gösterilebilmektedir.
Diğer Grafik İşaretleri Dili
Farklı disiplinler hızlı iletişim kurmak adına, kendilerine ait işaret dilleri geliştirmişlerdir. Bu işaretlerin pek çoğu, grafik düşüncenin yararlı hale gelişine dair birer kanıttır. En çok kullanılan işaret sistemleri;
- Matematik,
- Sistematik analiz,
- Mühendislik,
- Haritacılık alanlarına aittir.
Yerleşim
Başlangıç aşamasındaki tasarımın sunumu projenin doğasına göre formal ya da enformal bir görüntü sunabilmektedir. Her iki formda da sunuşun amacını dikkate almak önem kazanır. Sunuşun veya paftaların hazırlanma aşaması kadar, hedef kitle ile iletişim kurulması zorunluluğunun anlaşılması ve tanımlanması önceliklidir.
Bir sunuş, kabaca hazırlanmış ezkizler ve pek çok katman kağıttan oluşabilir. Pek çok tasarımcı ve harita çizeri, bu karmaşık ve dağınık çizimleri okumaya alışkındır. Ama hedef kitlenin ya da müşterinin şematik sunuşları anlama becerisine sahip olma zorunluluğu yoktur. Eğer izleyiciniz profesyonel ve pafta işaretler dil haznesinden haberdar ise, genel çizim öne çıkarılabilir ve perspektifler bir adım geri planda tutulabilir.
Antet ve Bilgilendirme Tablosu
Görseller düşüncelerimizi oluşturan, belirli resim ve bilgileri ilgili kişilere aktarmaya yarayan görünüşlerdir. Bu görünüşler, resimlerle birlikte çeşitli form ve yazılarla desteklenerek tasarımcının zihninde canlandırdığı düşlerin vücut bulmuş halleridir.
Antet olarak adlandırdığımız görsel, pafta ve düzenlemelerinde bu eksikliği gideren bir işlev üstlenmektedir. Bir anlamda paftanın başlığı ya da daha doğru bir kavramla künyesini oluşturmaktadır. Antette yer alması gereken bilgiler aşağıdaki gibidir.
- Kurum/Firma adı
- Proje adı:
- Varsa bölge, parsel ya da vaziyet planı
- Tasarımcının adı (varsa ait olduğu kurum sicili ya da meslek odası numarası)
- Pafta adı
- Pafta numarası
- Pafta ölçeği
- Tarih
- Revizyon
- Kurum, meslek odası ya da resmi onaylar
Antet çoğunlukla paftaların bakılış yönüne göre sağ alt köşesinde düzenlenirler. Bunun nedeni, paftanın katlanması ve dosyalanması durumunda, sağ alt köşe genellikle üstte kalmakta ve antet okunabilmektedir. Her meslek için farklı bir düzenleme içerebileceği gibi kurum ve kişiler gerekli bilgiler olması koşuluyla kendi düzenlemelerini yapabilmektedir.
Yazı
Yazı, günlük hayatımızda, kimi zaman önemsediğimiz, kimi zaman önemsemediğimiz görsel işaretler olarak defalarca karşımıza çıkan iletişim sistemidir. Trafikte, gazetelerde, kullandığımız cihazların üstünde, ekranlarda hemen hemen hayatın her noktasında bizlere yön, bilgi, mesaj vermeye aracı olur. Harfleri olmayan bir klavye, isimleri olmayan sokak tabelaları, sadece resimlerle dolu bir gazete bizlere ne ifade edebilecekse, yazısız bir yaşamı düşünmek bile boşluğun kendisini hayal etmek kadar güç gelebilir.
İnsanoğlu yazıdan önce de iletişim adına düşünce ve kavramlarla görsel anlatım teknikleri geliştirmiştir. M.Ö. 15.000’li yıllarda mağara duvarlarına çizilen resim ve işaretler görsel iletişimin ilk kaynakları olarak tasvir edilmekte ve insanoğlunun en eski iletişim, mesaj ve dışavurum örnekleri olarak kabul edilmektedirler. Her ne kadar bir çeşit görsel iletişim kurulmuş olsa da, yazılı bir dil oluşturmak adına, okunabilir ve aktarılabilir sabit bir takım resimsel yazılara ya da sembollere gereksinim duyulmuştur (Clair,1995). Böylece yazının temelini oluşturduğu düşünülen piktogramlar, hesap tutmak gibi basit gündelik yaşam gereksinimleri nedeniyle doğmuş, zamanla sadece nesnelerden çok; konuları, düşünce ve fikirleri ifade edebilen daha derin ve geniş bir iletişim sistemine ideogramlar ile daha kapsamlı ifade yeteneğine erişilmiştir. Çivi Yazısı: Taşların ya da toprak tabletlerin üzerine sivri uçlu aletlerle yazılan yazı sistemidir.
Yazı Karakteri Seçimi
Değişik biçim ve tarza sahip alfabe tasarımları (font) yazı karakteri olarak adlandırılmaktadırlar. Hepsi farklı çağrışım ilişkilerine sahiptirler. Tasarımcı seçeceği yazı karakteriyle, yazdığı kelimenin anlamını ya da bir imajın karakteristiğini yansıtabilmekte, görsel bir tonaj, ciddiyet, samimiyet, inandırıcılık ve tarz kazandırabilmektedir.
Günlük hayatımızda trafikte, alışverişte, ofiste ve her yerde karşımıza çıkan pek çok yazı karakteri bilinçli ya da bilinçsiz olarak bir süzgeçten geçmiş ve onlarca çeşidinin arasından bir nedenden dolayı seçilmiştir. Marketlerdeki yiyecek ambalajlarının pek çoğunun üzerinde, alıcı fark etmese de yazılar genellikle el yazısı türündeki stillerden seçilmiştir. Çünkü standart yazı karakterleri geniş lezzet, tat ve beklenti yelpazesini anlatacak gibi görünmez. El yazısı karakterleri, ev yapımı duygusunu daha çok uyandırdığı için tercih edilirler.
Yazının Ölçüsü ve Rengi
Aynı özelliklere sahip yazılarda büyük punto ların öne çıktığı ve küçük puntoların daha geride kaldığı sayfa üzerinde şüphe götürmez bir durumdur. Diğer bir yandan, yazının büyüklüğü ile oynamak başlıkların büyük olması ve geri kalan metnin daha küçük dizilmesi okuma sırası düşünülecek olursa, tamamen işlevsellik de kazandırabilmektedir.
Renk, hem yazı hem de sayfanın genel görünümü açısından önemli olan, doğru kullanıldığı takdirde geniş yelpazesiyle bakış açısını değiştirebilen ve temayı yansıtabilen öğelerden biri olarak görülmektedir. Basit olarak, açıklık ve koyuluk değerleri üzerinde oynamak bile, büyük değişikliklere neden olabilecektir.
Yazının Pafta İçindeki Kullanımı
Yazının paftadaki düzenlenmesine ilişkin birkaç önemli konudan biri, bütün metinde tüm harfleri büyük kullanmaktır. Bir kelimedeki tüm harfler büyük ise, gözümüz harfleri biçimlerinden dolayı grup olarak değil, tek tek okumaya eğilimlidir.
Birçok çalışma göstermiştir ki, büyük harfleri okumak daha zordur. Bir satırın uzunluğu, büyük oranda yazının ölçüsüne yani puntosuna bağlıdır. Uzun satırları okumak, gözde yorgunluğa neden olur, çünkü okuyucu, satır sonunu getirmek için gözleriyle uzun bir aralığı izlemek zorunda kalır. Satır uzunluğu için en iyi uzunluk, alfabedeki karakter sayısının 2.5 katı kadardır (boşluklar dahil 65 karakter). Çalışmalar göstermiştir ki, 50-70 karakter arası satır uzunluğuna sahip metinler, en rahat okunabilen metinlerdir.
Yazının düzenlenmesindeki bir başka konuysa, harf arası boşlukların (kerning) hassas görsel algıya göre ayarlanmasıdır. Espas ayarı (aralık), görsel olarak, tutarlı harf arası boşlukları ayarlama olarak adlandırılır. Harf boyutu ne kadar büyükse, espas ayarlama o kadar gerekli hale gelir. Espas ayarının sırrı gözünüzde saklıdır.
Bazı harf arası boşluklar, harfin biçimiyle bağlantılı olarak daha fazla gözükür. Aynı büyüklükteki kare ve daireden, daire etrafındaki beyaz boşluktan dolayı daha küçük gözükür.
Yazı düzenlemeleriyle ilgili olarak hizalama, son olarak değinilmesi gereken noktadır. İki yana hizalı metin, tutarsız kelime arası boşluklarını önlemek için sadece yeterince uzun satıra sahip metin bloklarında kullanılmalıdır. Gözümüzün alışkın olduğu metin hizalama türü sola ya da sağa dayalı hizalamalardır. İki yana hizalı metinlerde kelime aralarında istenmeyen boşluklar ortaya çıkabilmektedir.