Çevre Sağlığı ve Güvenliği - Ünite 7: Çevre Sağlığı ve Güvenliği Açısından Çalışma Ortamı Risk Etmenleri II Özeti :

PAYLAŞ:

Ünite 7: Çevre Sağlığı ve Güvenliği Açısından Çalışma Ortamı Risk Etmenleri II

Tehlikeli Kimyasal Maddeler

Tehlikeli kimyasal maddeler, ani, uzun süreli ya da tekrarlanan periyotlarda maruz kalındığında insan sağlığına doğrudan etki eden bazı özelliklerin (zehirli, yangın ve patlama tehlikesi, çevreye etkisi olan) bir ya da bir kaçına sahiptir.

Tehlikeli kimyasal maddeler fiziko-kimyasal, toksikolojik ve çevresel özelliklerine göre üç kategoride sınıflandırılır:

1. Fiziko-kimyasal özelliklerine göre;

  • Patlayıcı,
  • Oksitleyici,
  • Alevlenir.
  • Kolay alevlenir.
  • Çok kolay alevlenir.

2. Toksikolojik özelliklerine göre;

  • Korozif (aşındırıcı),
  • Tahriş edici,
  • Kanser yapıcı,
  • Doğum bozukluklarına neden olan,
  • Hassaslaşmaya (alerji gibi) neden olan,
  • Akut ölümcül etki,
  • Bir kere maruz kalma sonucu ölümcül olmayan tedavisi mümkün olmayan etki,
  • Tekrarlanan veya uzun süreli maruz kalma sonucu ciddi etki,
  • Deri, göz veya solunum yollarına tahriş etki.

3. Ekotoksikolojik özelliklerine göre;

  • Su ortamı için tehlikeli,
  • Ozon için tehlikeli,
  • Toprak için tehlikeli,
  • Yaşayan canlı organizmalara zehirli,
  • Doğada yok olmayan,
  • Canlı üzerinde biriken

Malzeme Güvenlik Bilgi Formu (MSDS)

Özellikle işletmede üretim amacıyla kullanılan kimyasal maddeler, ticari adlarıyla satıldığından dolayı kimyasal maddenin taşıdığı tehlikeler bilinmemektedir. Bundan dolayı kimyasal maddeleri kullanan, taşıyan ve depolayan kişi ve kuruluşların bu maddelerin oluşturacağı riskleri ve alınması gereken önlemleri bilmekle yükümlü oldukları için kimyasal maddelerin malzeme güvenlik bilgi formlarını hazırlamak veya temin etmek zorundadır.

Tehlike Cümleleri/Zararlılık İfadeleri ve Kombinasyonları

Tehlikeli kimyasalların tüm taraflarca aynı şekilde sınıflandırılması ve işaretlenmesi amacıyla Birleşmiş Milletler tarafından Küresel Uyumluluk Sistemi hazırlanmıştır. Ülkemizde de bu sistem 11 Aralık 2013 yılında “Maddelerin ve Karışımların Sınıflandırılması, Etiketlenmesi ve Ambalajlanması Hakkında Yönetmelik” ile yürürlüğe alınmış ve 1 Haziran 2015 tarihinden itibaren tüm tarafların uygulaması zorunlu kılınmıştır. Buna göre AB sınıflandırma direktiflerinde geçen R-ibarelerinin (Risk kodları) yerini Tehlike Cümleleri/Zararlılık ifadeleri (H-İfadeleri/H-İbareleri) ve S-İbarelerinin (Güvenlik önlem kodları) yerini Önlem Cümleleri/Önlem İfadeleri (P-İfadeleri/P-İbareleri) almıştır. Zararlılık ifadeleri üç grupta toplanmıştır. Bunlar:

  • Fiziksel zararlar (H200-H299),
  • Sağlık zararları (H300-H399),
  • Çevresel zararlardır (H400-H499).

Önlem ifadeleri ise dört gruba ayrılmıştır:

  1. Genel (P100-P199),
  2. Korunma veya Önleme (P200-P299),
  3. Müdahale (P300-P399),
  4. Depolama (P400-P499) ve Bertaraf’dır (P500-P599).

Kansere Neden Olan Kimyasal Maddeler

Kanserojeneze neden oldukları tespit edilmiş genel etkenlerden biri olan çalışma ortamı ve mesleki etkilerle yapılan araştırmalar kişilerin yaşam biçimleri, iş ve yasam alanlarının kansere yakalanmaları üzerinde etken olduğunu ortaya koymuştur. Çalışma ortamlarında bazı kanserojen maddelere yoğun olarak maruz kalan kişilerin meslek hastalığı kaynaklı kanserlere yakalanma oranlarının yüksek olduğu belirlenmiştir.

Kimyasal Kanserojenlerin Etkileri; Günlük hayatta veya işletmelerde kullanılan pek çok kimyasal maddenin çok az miktarına veya uzun süre maruz kalındığı durumlarda kansere neden olduğu anlaşılmıştır ve zararsız kabul edilen pek çok kimyasal maddenin kanserojen olduğu da kanıtlanmıştır.

Korozif maddeler cilde temas ettiğinde yakar ve kaşınmaya neden olurlar. Solunum veya ağız yoluyla alındığında ise akciğer ve mide dokusuna zarar verirler. Korozif gazların cilt yüzeyine teması durumunda ve solunum yoluyla hemen vücuda absorblanır. Korozif katılar nemden etkilendiğinden dolayı deri yüzeyinde ve solunum sisteminde hemen çözündükleri için etkileri geniş ölçüde temas süresine bağlı olarak değişir.

Tehlikeli Kimyasallardan Korunma

Tehlikeli kimyasal maddeler insan vücuduna çeşitli yollarla girerek insan sağlığını tehdit etmektedir. Kimyasal maddelerle çalışan kişiler, çalışma esnasında kişisel koruyucu ekipmanlar kullanmak zorundadır.

Kimyasal Maddelerin Etkileme Yolları

  • Solunum yoluyla etki; Elektrokaplama, taşlama ve boya spreyleme proseslerinde havada kalabilen aerosol ve sis gibi küçük sıvı tanecikleri üretilir. Genellikle mekanik ve aşındırıcı işlemler sonucu havada kalabilecek kadar toz ve duman olarak adlandırılan hafif küçük katı tanecikler açığa çıkar. Yanma sonucu oluşan tanecikler ise boyutuna bağlı olarak ya havada kalır ya da yere düşer. Çalışan normal bir insan için 8 saatte 2800 L hava akciğerlerinden geçer ve zor fiziki iş koşullarında ise bu miktar aynı sürede 10000 L’ye kadar çıkmaktadır. Hava burundan solunduğunda atmosferdeki iri katı partiküller burun kılları tarafından tutulur. Kimyasal buharlar, gazlar ve sisler akciğerin bronşlarında bulunan hava baloncuklarına ulaşarak kana geçer ve tüm vücuda yayılırlar.
  • Deri yoluyla emilim; Kimyasal maddeler genellikle deri yüzeyinden sıvı formda emilirler. Tozlar, gazlar ve buharlar deri yüzeyinin neminde çözünerek geçerler. Ayrıca yağ dokusunda kolaylıkla çözünebilen kimyasal maddeler deri yoluyla vücuda girerler. Keratin tabakası olarak adlandırılan ve birkaç katmandan oluşan üst deri enfeksiyonlara, suya ve kimyasal maddelere karşı bir koruyucu engel oluşturur. Organik ve kimyasal maddeler keratin hücrelerini yumuşatarak alt deriye geçip kan dolaşım sistemine geçerler.
  • Göz yoluyla emilim; Çalışanların sıvı, gaz, toz, buhar, aerosol ve sis gibi forma sahip kimyasal maddelere maruz kalma veya göze sıçrayarak gözü çevreleyen sıvının içinde çözünmesiyle göze girebilir. Böylece gözün kan damarlarından tüm vücuda yayılır. Kimyasal maddelerin kullanımında mutlaka gözlük veya gözü koruyan maske kullanılmalıdır.
  • Yutma; Kimyasal maddeler vücuda kirlenmiş sigara, içecek ve yiyecek(kimyasal madde ile kirlenmiş el, eldiven ve elbiseyle temas etmiş) ile girer ve sindirilerek mide veya bağırsaklardan kana karışıp vücuda yayılır. Vücudun boşaltım sistemi ile vücuda giren ve vücutta üretilen kimyasal maddeler, idrar, dışkı ve ter yoluyla vücuttan atılır. Boşaltım yada vücut metabolizmasının yavaş çalışmasından dolayı çeşitli bazı kimyasal maddeler sürekli maruz kalınması durumunda vücut dokularında birikir.
  • Hamile anneden çocuğun etkilenmesi; Bazı tehlikeli kimyasal maddeler üreme sağlığını etkiler. Yaklaşık 200 adet kimyasal maddenin doğmamış bebeği ve yetişkin üretkenliğini etkileme potansiyeli mevcuttur. Bu kimyasal maddelerden en tehlikelileri; cıva ve cıva bileşikleri, karbon monoksit, kurşun ve türevleri, dioksin, DDT, PCB, arsenik ve sigarada bulunan nikotin, siyanid, sülfit, karbon monoksittir.

Kimyasal Maddelerin Kullanımı

Kimyasal maddelerin MSDS’lerinde o maddenin kullanımı hakkında verilen bilgiler dikkate alınarak kullanılması sağlanır.

  • Alev alabilen maddeler: Eldiven ve emniyet gözlükleri takılarak kullanılmalıdır.
  • Aşındırıcı maddeler: Sıçrama tehlikesi olan kimyasal maddeler kullanılırken mutlaka yüz koruyucu maske takılmalıdır.
  • Toksik maddeler: Toz ve duman ortaya çıkartan (HCl gibi) toksik maddeler çeker ocak kullanılarak çalışılmalıdır.
  • Oksitleyici maddeler: Eterler satın alındıktan sonra hemen kullanılmalıdır.
  • Patlayıcı maddeler: Patlama riskine karşı, patlayıcı maddelerle çalışmadan önce, kimyasal maddenin özellikleri, yan tepkime ürünleri, belli bazı kimyasal maddelerle uyuşmazlıkları ve olası çevre katalizörleriyle (sıcaklık değişim gibi) etkileşimleri öğrenilmelidir.
  • Sıkıştırılmış gazlar: Gaz tüpleri kullanılmadığı zaman regülatör üzerinde bulunan basınç tahliye edilerek vanalar kapatılmalıdır.

Kimyasal Maddelerin Depolanması

İşveren, tehlikeli kimyasal maddelerin güvenli bir şekilde depolanmasını sağlamakla yükümlüdür. Kimyasal maddeler, kimyasal uyumsuzluğa veya tehlike sınıflarına göre depolanabilir. Depolarda yangın riskine karşı önlemler alınmalı, dökülmelere karşı absorban bulundurulmalı, yeterli kişisel koruyucular da çalışanların ulaşabileceği şekilde depo alanlarına yerleştirilmelidir. Dökülen malzemeler uygun şekilde ambalajlanarak atık sahasına alınmalıdır ve zeminler yıkanabilir olmalıdır. Atıklar için drenaj sistemi kurulmalıdır.

Bir Arada Bulunmaması Gereken Kimyasallar

Bazı kimyasal maddeler taşıdıkları özellikler nedeniyle bir arada bulunmamalıdırlar.

  • Aşındırıcılar + Parlayıcılar = Patlama / Yangın,
  • Aşındırıcılar + Zehirleyiciler = Zehirleyici Gaz,
  • Parlayıcılar + Oksitleyiciler = Patlama / Yangın,
  • Asitler + Bazlar = Aşındırıcılar Duman / Isı

Atık Kimyasalların Bertaraf

İşletmelerde kimyasal atıkların bertarafı yönetmeliklere (“Katı Atıkların Kontrolü Yönetmeliği” ve “Tehlikeli Atıkların Kontrolü Yönetmeliği”) göre depolanarak yapılmaktadır. Her bölümde küçük bir atık depolama alanı olmalıdır. Buralarda depolanan atıklar ana atık deposuna taşınır ve buradan yönetmeliklere uygun bir şekilde bertarafı (lisanslı firmalara verilmesi, yakılması, atık suyun kanalizasyona verilmesi gibi) sağlanır. Tıbbi atıkların kontrolü ise “Tıbbi Atıkların Kontrolü Yönetmeliği” esas alınarak yapılır. Bu atıklar diğer atıklara karıştırılmadan ve kendi içinde gruplandırılarak depolanır ve bertarafı sağlanır. İşletmelerde karşılaşılan genel tehlikeli atıklar:

  • Kullanılmış, bozulmuş ve kontamine kimyasal maddeler,
  • Boyalar ve yağlar,
  • Bozulmuş, deney ürünleri ve kimyasal maddeleri Üretim ve deney ekipmanı temizleme artıkları,
  • Hammadde döküntüleri ve üretim sonrası açığa çıkan kimyasal karışımlar,
  • Hammadde ambalajlarına ait atıklar,
  • Raf ömrü bitmiş, kimyasal maddeler
  • İhtiyaç, dışı kimyasal maddeler (kaynağı ve niceliği bilinen/bilinmeyen kimyasallar.