COĞRAFİ BİLGİ SİSTEMLERİNE GİRİŞ - Ünite 1: Temel Coğrafya Bilgisi Özeti :

PAYLAŞ:

Ünite 1: Temel Coğrafya Bilgisi

Coğrafyanın Tanımı, Konusu ve Bölümleri

Coğrafya çok geniş kapsamlı ve çeşitli konuları içeren bir bilimdir. Coğrafya adı, geo; yer’ ve graphein ‘yazmak, tasvir etmek’ sözcüklerinin birleşmesinden oluşmuştur. Sözcük anlamı “yerin tasvir edilmesi” olarak belirtilen coğrafya; “yeryüzünde meydana gelen fiziki ve beşeri olayların dağılımını, aralarındaki ilişkileri neden ve sonuçlarıyla açıklayan bir bilimdir” şeklinde tanımlanmaktadır.

Coğrafya, Dünya’daki fiziksel, sosyal ve ekonomik olayları insan ve çevre özellikleri ile olan ilişkileri içinde ve kendi prensipleri açısından incelemaktadir. Coğrafyanın temel amacı; doğal çevreyle insan arasındaki ilişkileri belirlemek ve bu olayların coğrafi dağılımını ve bu dağılımın neden ve sonuçlarını ortaya çıkartmaktır.

Yer bilimleri grubu içinde yer alan coğrafya, yerkürenin çeşitli özelliklerini ve insan etkinliklerini incelerken birçok bilim dalından da yararlanmaktadır. Coğrafyanın yararlandığı başlıca bilimler aşağıda sıralanmaktadır;

  • Antropoloji,
  • Astronomi,
  • Botanik,
  • Ekonomi,
  • Etnografya,
  • İstatistik,
  • Hidroloji,
  • Jeofizik,
  • Jeodezi,
  • Jeoloji,
  • Jeopolitik,
  • Kartoğrafya,
  • Meteoroloji,
  • Petrografi,
  • Sosyoloji,
  • Tarih,
  • Zooloji

Coğrafya, konuların işlenişi bakımından birbirinden farklı ancak birbirini bütünleyen Genel Coğrafya ve Yerel Coğrafya bölümlerine ayrılmaktadır.

Genel coğrafyada esas olan konudur. Coğrafya konularını ayrı ayrı ele almakta ve bunları yeryüzünün bütününde veya bir bölümünde incelemektedir. Nüfusun dağılışı, iklim tipleri, yer şekilleri, volkanizma olayları gibi konular genel coğrafyanın inceleme alanına girmektedir. Olayların oluşum nedenlerini, biçimlerini, dağılışlarını ve bu dağılışın sonuçlarını incelemektedir. Genel coğrafyanın kapsadığı konular aşağıda sıralanmıştır;

  • Fiziki coğrafya,
  • Beşeri coğrafya,
  • Ekonomik coğrafya.

Yerel coğrafyada esas alınan konu değil alandır. Yeryüzünün bir bölümündeki coğrafi konular bir bütün olarak ele alınmaktadır, olayların karşılıklı etkileri ve bulundukları yer ile ilgileri bir bütün olarak incelenmekte ve değerlendirilmektedir. Bu incelemelerin konusu aşağıda sıralanmaktadır;

  • Bölge coğrafyası,
  • Ülkeler coğrafyası,
  • Kıta coğrafyası.

Yer Yuvarlağı ve Evren

Bütün gök cisimleri ile onları barındıran sınırsız gök boşluğuna “evren” denmektedir. Bir başka deyişle, evren sonsuz uzayda bulunan tüm madde ve enerji biçimlerini içeren bütünün adı olarak da ifade edilebilmektedir. Evrende milyonlarca yıldız, gezegen, meteor gibi gök cisimleri bulunmaktadır. Gök cisimleri binlerce “galaksi” halinde gruplaşmışlardır. Galaksilerin içindeki yıldızların kimileri de bir araya gelerek yıldız sistemleri’ni oluşturmaktadır. Dünyamız, Samanyolu Galaksisi içinde binlerce yıldız sisteminden biri olan “güneş sistemi” içinde yer almaktadır. Samanyolu Galaksisi’nin temsili resmi Sayfa 7’de bulunan Şekil 1.1’de verilmiştir. Dünya; yer, yer yuvarlağı ve yerküre diye de adlandırılmaktadır. Güneş sistemi kütlesinin %99’unu Güneş, %1 kadarını da Güneş’in etrafında belirli yörüngelerinde dolanan 9 gezegen oluşturmaktadır. Güneş sisteminde bulunan gezegenler ve yörüngeleri Sayfa 7’de bulunan Şekil 1.2’de verilmiştir. Bu gezegenler, Güneş’e olan uzaklıklarına göre aşağıda sıralanmaktadır;

  • Merkür,
  • Venüs,
  • Dünya,
  • Mars,
  • Jüpiter,
  • Satürn,
  • Uranüs,
  • Neptün,
  • Plüton

Güneş sisteminde yer alan dokuz gezegenden biri olan yerküre (Dünya), üzerinde canlıların yaşadığı bilinen tek gezegendir. 18. yüzyılda gerçekleştirilen hassas ölçümler sonucunda, yerkürenin kutuplardan basık ve küreye çok yakın bir şekilde olduğu saptanmıştır. 20. yüzyılın ortalarından itibaren uzaydan çekilen fotoğraflarla yerkürenin biçimi kesin olarak kanıtlanmıştır. Sayfa 8’de bulunan Şekil 1.3’te yerkürenin uzaydan görünüşü verilmiştir. Yerkürenin ekvator kesiminden şişkin, kutuplardan basık olan kendine özgü küremsi şekline “geoid” adı verilmektedir.

Paralel-Meridyen, Enlem-Boylam

Dünya üzerindeki herhangi bir noktanın bulunduğu yerin bilinmesi büyük önem taşımaktadır. Buna o yerin, coğrafi konumu denmaktedir. Bir bölge veya ülkenin, hangi kıtada veya kıtalar arasında bulunduğu, çevresindeki denizler, komşu ülkeler, önemli ticaret yollarına göre durumu, hangi iklim kuşağında yer aldığı, farklı ekonomik, siyasi ve kültürel topluluklara göre konumu, o yerin özel konumunu belirlemektedir. Bir bölgenin veya ülkenin, hangi meridyenler ve paralel daireleri arasında bulunduğunu belirten konumuna ise o yerin matematik konumu adı verilmektedir.

Bir harita veya küreye baktığımızda birbirini dik kesen birtakım çizgiler görürüz. Dünya yüzeyinden geçtiği varsayılan bu çizgilere paralel daireleri ve meridyen yayları denmektedir. Paralel daireleri; ekvatordan kutuplara doğru uzanmakta, aralarında eşit uzaklık (111 km) bulunmakta, kutuplara yaklaştıkça küçülmekte ve kutuplarda bir nokta haline gelmektedirler. Meridyenler; iki kutup noktasını birleştiren ve ekvatoru dik olarak kesen yarım dairelerdir. Ekvator üzerinde, aralarındaki uzaklık eşit olan (111 km) meridyenler, kutuplara uzandıkça birbirine yaklaşmakta ve kutuplarda bir noktada birleşmektedirler.

Paralel daireleri ve meridyen yayları arasındaki noktaların yerlerini bulmak için, bir derecelik yaylar dakikalara ve saniyelere bölünmüştür. yeryüzündeki bir noktanın, ekvatora olan uzaklığının derece, dakika ve saniye cinsinden açı değerine enlem denmektedir. Aynı noktanın, başlangıç meridyenine olan uzaklığının derece, dakika ve saniye cinsinden açı değerine ise boylam adı verilmektedir. Sayfa 9’da bulunan Şekil 1.4’te paralel, meridyen, enlem ve boylamlar verilmiştir.

Yerel Saat – Uluslararası Saat Dilimleri

Dünya kendi ekseni etrafında batıdan doğuya doğru dönmektadir. Bütün meridyenler sırasıyla Güneş’in karşısından geçmektedirler. Yeryüzünde, her bir nokta için, Güneş’in o noktadaki meridyen üzerinden geçmesi ile düzenlenen saate yerel saat denilmektedir.

Dünya’nın kendi ekseni etrafındaki bir dönüşünü 24 saatte tamamladığı göz önünde tutulduğunda, 1 saatte 15 meridyenlik (360° : 24 = 15 meridyen) bir mesafe aldığı, bir derecelik meridyen yayının dönme hızının da yaklaşık 4 dakika olduğu saptanır. Dünya üzerinde saat farklılıklarından doğan karışıklıkları önlemek için, Dünya 24 saat dilimine ayrılmıştır. Buna göre, her 15 meridyenlik bölüm bir saat dilimi olarak kabul edilmiştir. Aynı saat diliminde yer alan her yerde aynı saat ayarı kullanılmaktadır. Sayfa 12’de bulunan Şekil 1.5’te uluslararası saat dilimleri verilmiştir.

Bir ülkenin sınırları içerisinde bulunan belirli bir yerden geçen meridyen esas alınarak ayarlanan saat düzenine ulusal saat denilmektedir.

İnsan ve İçinde Yaşadığı Yakın Çevresi

İnsanlar doğdukları andan itibaren toplum içinde yaşamaktadırlar. İnsanların yaşamlarını sürdürebilmeleri için, çeşitli gereksinmelerinin karşılanması gerekmektedir. İnsanlar tüm gereksinmelerini tek başlarına karşılayamayacakları için toplu halde yaşamak zorundadırlar. Bu amaçla, aralarında iş bölümü yapar ve dayanışma içinde olurlar.

Yakın çevremizi daha geniş boyutta tanıyabilmek için yöre, bölüm ve bölge kavramları önem arz etmektedir.

İklim, bitki örtüsü, yüzey şekilleri gibi doğal özellikler ile nüfus, yerleşme ve ekonomik etkinlikler gibi beşeri ve ekonomik özellikler açısından diğer alanlardan ayrılan, fakat kendi içerisinde bir bütünlük gösteren en büyük coğrafi birime bölge adı verilmektedir.

Aynı bölgede yer alan, ancak yüzey şekilleri, iklim, bitki örtüsü ile beşeri ve ekonomik yönden kendi içinde benzer özellikleri daha çok olan bölgeden küçük alanlara bölüm adı verilmektedir.

Bölüm içinde yer alan, coğrafi özellikleri bakımından kendine özgü görünüşü olan en küçük coğrafi birim de yöre olarak adlandırılmaktadır.

Ülkemizde nüfus yerleşmesi, kır ve şehir yerleşmeleri şeklinde görülmektedir.

Ülkemizde yönetim, merkezi (merkezden) ve yerel (yerinden) olmak üzere iki şekilde gerçekleştirilmektedir.

Coğrafi Yönler ve Yön Bulma

Yönler, bilinen bir yere göre başka yerlerin nerede olduğunu anlatmaktadır. Yön, “bulunduğumuz yere göre diğer bir yerin bulunduğu taraftır” şeklinde tanmlanabilmektedir. Yönler, sayfa 15’te bulunan Şekil 1.6’da gösterilmektedir.

Yönler, ana ve ara yönler olarak sınıflandırılmaktadır.

Ana yönler aşağıda sıralanmıştır;

  • Kuzey,
  • Güney,
  • Doğu,
  • Batı.

Ara yönler aşağıda sıralanmıştır;

  • Kuzeydoğu,
  • Kuzeybatı,
  • Güneydoğu,
  • Güneybatı.

Yön bulmak için kullanılan başlıca yöntemler aşağıda sıralanmaktadır;

  • Pusula ile yön bulma,
  • Kutup yıldızı ile yön bulma,
  • Güneş’ten yararlanma,
  • Çubuk ve gölge yöntemi,
  • Karınca yuvaları yardımıyla yön bulma,
  • Yosunlar yardımıyla yön bulma.

İnsanın Üzerinde Yaşadığı Fiziki Çevre

Yerkürenin yüzeyi karalar ve denizlerle kaplıdır. İnsanların üzerinde yaşadığı karaların bulunduğu bölüme taş küre (litosfer), okyanus ve denizlerin kapladığı bölüme de su küre (hidrosfer) adı verilmektedir. Taş küre ile su küreyi çepeçevre saran hava tabakası da yerkürenin bir diğer bölümü olan hava küre (atmosfer)’yi oluşturmaktadır.

Yerküre, etrafını saran atmosfer ve çukur yerlerini dolduran hidrosfer dışında iç içe üç küreden (geosfer) oluşmaktadır. Yerin katmanları sayfa 16’da bulunan Şekil 1.8’de görülmektedir. Geosferler şu şekilde sıralanmaktadır;

  • Yer Kabuğu,
  • Manto,
  • Çekirdek.

Yerkürenin yüzeyinde ana kabarıklıklar (karalar) ve ana çukurluklar (denizler) yer almaktadır. Karalar ve denizler arasında büyük yükseklik farkı bulunmaktadır. Kara ve denizlerin dağılımı sayfa 18’de bulunan Şekil 1.9’da grafiksel olarak görülmektedir.

Kendine bağlı yarımadalarla birlikte büyük kara kütlelerine kıta adı verilmektedir. Dünya üzerindeki kıtalar büyüklüklerine göre şu şekilde sıralanmaktadır;

  • Asya,
  • Afrika,
  • Kuzey Amerika,
  • Güney Amerika,
  • Antarktika,
  • Avrupa,
  • Avustralya (Okyanusya).

Etrafı sularla çevrili kıtadan küçük kara parçasına ada, birbirine yakın adalar topluluğuna takımada, üç tarafı denizlerle çevrili kara parçasına da yarımada denilmektedir.

Anakaraları birbirinden ayıran geniş su kütlelerine okyanus adı verilmektedir. Kıtalar ve okyanuslar sayfa 18’de bulunan Şekil 1.10’da görülmektedir. Yerkürede büyüklüklerine göre okyanuslar şu şekilde sıralanmkatadır;

  • Büyük Okyanus (Pasifik),
  • Atlas Okyanusu (Atlantik),
  • Hint Okyanusu.

Yer Şekillerinin Oluşumu

Yer kabuğunun oluşumu ve yeryüzünün üzerinde yaşadığımız bölümünün şekillenmesi çok uzun bir süreçte gerçekleşmiştir. Yer şekilleri, iç kuvvetler ve olaylar ile dış kuvvetler ve olayların etkisi altında yeryüzünün biçim değiştirmesi ve şekillenmesi sonucu oluşmuşlardır.

Enerjisini yerin merkezinden alan kuvvetlere iç kuvvetler denilmekte, iç olaylar ise iç kuvvetlerin etkisiyle oluşmaktadırlar. İç kuvvetler ve iç olaylar aşağıda sıralanmaktadır;

  • Orojenez,
  • Epirojenik Hareketler,
  • Volkanizma,
  • Depremler,
  • Volkanik Depremler,
  • Tektonik Depremler,
  • Çöküntü Depremleri.

Enerjisini Güneş’ten alan kuvvetlere dış kuvvetler adı verilmekte, dış olaylar ise dış kuvvetlerin etkisiyle oluşmaktadırlar. Dış kuvvetler ve dış olaylar aşağıda sıralanmaktadır;

  • Çözülmeler,
  • Yer Göçmeleri ve Kaymalar,
  • Toprak Erozyonu,
  • Akarsuların Etkileri,
    • Aşındırma,
    • Taşıma,
    • Biriktirme,
  • Yer Altı Sularının Etkileri,
  • Rüzgarın Etkileri,
  • Dalga ve Akıntıların Etkileri,
  • Buzulların Etkileri

Başlıca Yeryüzü Şekilleri

Yer kabuğunun yüzeyinde görülen şekillere yer şekilleri (yüzey şekilleri) adı verilmektedir. Başlıca yer şekilleri aşağıda sıralanmıştır;

  • Dağlar (Sayfa 25, Şekil 1.18),
  • Ovalar (Sayfa 24, Şekil 1.17),
  • Platolar (Sayfa 25, Şekil 1.19),
  • Vadiler (Sayfa 26, Şekil 1.20-21-22).

Harita Bilgisinin Önemi

Doğal ortam ile insan toplulukları arası karşılıklı ilişkileri inceleyen coğrafya biliminde en çok kullanılan araçlardan biri haritadır. Haritalarda, çeşitli coğrafi bilgiler ve coğrafi olayların dağılışı gösterilmekte, coğrafi bilgiler somut ve daha anlaşılır hale getirilmektedir.

Harita ve Türleri

Harita, Dünya’nın bütününün ya da bir bölümünün kuş bakışı görünüşünün, belli bir ölçeğe göre küçültülerek bir düzlem üzerine geçirilmesidir.

Dünya’nın kendine özgü küremsi şekli nedeniyle, yeryüzünün bir zemin üzerine hatasız olarak çizilmesi olanaksızdır. Bu nedenle haritalarda, projeksiyon adı verilen gerçeğe yakın iz düşümler kullanılmaktadır. Projeksiyonlar, çeşitli iz düşüm metotlarına göre enlem ve boylam ağının bir düzleme aktarılmasını sağlamaktadırlar. Projeksiyonlarda, önce yerküre üzerindeki koordinatlar bir düzleme aktarılır. Bu işlem, genellikle düzleme koni ya da silindir biçimi verilerek gerçekleştirilmektedir.

Haritalar, ölçeklerine ve gösterdikleri ayrıntılara göre dört türe ayrılmaktadırlar, bunlar şu şekilde sıralanmıştır;

  • Planlar,
  • Büyük Ölçekli Haritalar,
  • Orta Ölçekli Haritalar
  • Küçük Ölçekli Haritalar.

Haritalar konuları, amaç ve kapsamları bakımından da iki türe ayrılmaktadırlar, bunlar şu şekilde sıralanmıştır;

  • Genel Haritalar,
  • Özel Haritalar

Haritalarda Ölçek ve Çeşitleri

Coğrafi olayların, özelliklerin ve yer şekillerinin haritaya aktarılması sırasında kullanılan küçültme oranına ölçek denilmektedir. Ölçek, harita üzerinde belirli iki nokta arasındaki uzunluğun, yeryüzündeki gerçek uzaklığa oranını vermektedir. Haritanın ölçeği büyüdükçe harita üzerinde gösterilen ayrıntılar artmakta, küçüldükçe de azalmaktadır.

Haritalarda ölçek iki şekilde gösterilmektedir, bunlar şu şekilde sıralanmıştır;

  • Kesir Ölçek,
  • Çizgi (Grafik) Ölçek.

Haritalarda Yüzey Şekillerinin Gösterilmesi

Dağ, ova, plato, vadi, tepe vb. yüzey şekilleri iki ayrı harita türüyle gösterilmektedir, bunlar aşağıda sıralanmıştır;

  • Jeomorfoloji Haritaları: Yüzey şekilleri işaretlerle gösterilmektedir. Özel amaçlarla kullanılan bu haritalar pek yaygın değildir.
  • Topoğrafya Haritaları: Yüzey şekillerini göstermek için farklı yöntemler kullanılmaktadır

Topoğrafya haritalarında kullanılan başlıca yöntemler aşağıda sıralanmıştır;

  • İzohips Yöntemi,
  • Tarama Yöntemi,
  • Gölgelendirme Yöntemi,
  • Renklendirme Yöntemi.

Haritalardan Yararlanma

Haritalar aracılığıyla çeşitli bilgiler edinilmekte ve değerlendirmeler yapılmaktadır. Haritalardan yararlandığımız alanların başlıcaları şu şekilde sıralanmaktadır;

  • Harita İşaretlerinden Yararlanma,
  • Harita Üzerinde Uzunluk Ölçülmesi,
  • Harita Üzerinde Alan Hesaplama,
  • Uzunluklardan ve Alanlardan Yararlanarak Ölçeği Bulma,
  • Eğim Hesaplama,
  • Profil Çıkarma.

Plan Hiyerarşisi

Ülkemizde şehir ve bölge planlamada kullanılan planlama hiyerarşisi ana hatlarıyla şu şekilde sınıflandırılabilir:

  • Bölge Planları,
  • Çevre Düzeni Planları,
  • İmar Planı,
    • Nazım İmar Planı,
    • Uygulama İmar Planı,
  • Koruma Amaçlı İmar Planı,
  • İlave İmar Planı,
  • Revizyon İmar Planı,
  • Mevzii İmar Planı.