EV ENDÜSTRİSİ - Ünite 7: Ev Endüstrisinin Sosyo Ekonomik Etkileri Özeti :
PAYLAŞ:Ünite 7: Ev Endüstrisinin Sosyo Ekonomik Etkileri
Giriş
Ev endüstrisinde çalışmada sosyo ekonomik etkiler de ülkenin gelir etkileri, nüfus, sosyal ve hukuksal durum, gelir yapısı çalışanlar açısından incelenmektedir.
Ev Endüstrisinde (Kayıt Dışı) İstihdamın Gerekçeleri
Parenteral (vücut içine enjeksiyon) tedavi uygulamalarının yoğun yetiştiricilikte kullanım sınırlıdır. Enjeksiyon işlemi ek bir iş gücü gerektirmektedir. Bu teknik, az sayıda fakat değerli balıklar için uygulanmaktadır.
Ekonomik büyüme;
Kayıt dışı ekonomi ve dolayısıyla kayıt dışı istihdam her şeyden önce ekonomik büyümenin bir biçimidir. Belirli ülkelerde, büyüme yetersizdir ya da gerçekleşmemektedir, oysa diğerleri sermaye yoğun bir büyümeyi ya da belirli uzmanların deyişine göre, bir istihdamsız büyümeyi tercih etmiştir. Bu iki durumda da, yaratılan istihdamın sayısı iş arayanların sayısına göre yetersizdir. Formel sektörde iş bulunmadığından, pek çok kişi kayıt dışı ekonomide iş bulmakta ya da kendi işini yaratmaktadır.
Yeniden yapılanma ve ekonomik krizler;
İkinci önemli gerekçe yeniden yapılanmalar ve ekonomik krizlerdir. Reformlara ve krizlere bağlı ekonomik uyum dönemlerinde, kayıt dışı ekonominin genişleme eğilimi taşıdığı saptanmıştır. Kamu işletmeleri kapandığında ya da kamu sektörü daraldığında işsiz kalan çalışanlar kayıt dışı ekonomiye sığınmaktadır. Enflasyona karşı korunmak ya da kamu hizmetlerinin kısıtlamalarının yol açtığı gereksinme açıklarını bireysel olarak karşılamak için hane halkları formel ekonomiden elde edilen gelirleri kayıt dışı faaliyetlerden sağlayacakları ek kazançlarla tamamlamaya çalışmaktadır.
Ekonominin küreselleşmesi;
Üçüncü gerekçe ekonominin küreselleşmesidir. Mübadelelerin ve yatırımların küreselleşmesi, yer değiştiremeyen özellikle niteliği yetersiz çalışanlar aleyhine, sermayeye, yani bir ülkeden diğerine kısa sürede ve kolayca yer değiştirebilen işletmelere ayrıcalık tanıma eğilimi taşımaktadır. Küresel piyasalarda rekabetlerini arttırmak için yatırımcılar giderek iş gücü maliyetlerinin düşük olduğu ülkelere doğru yerelleşmekte ve kayıt dışı istihdam biçimlerine başvurmaktadır. Küreselleşmenin, yükselen piyasalara ilişkin bilgi eksikliği çeken ve oralara erişmekte pek yetersizliği bulunan küçüklerden çok, büyük işletmeleri daha hızlı ve kolay yeni piyasaları ele geçirmekte destekleyici etkileri bulunmaktadır. Bu alanda küreselleşme pazarlık gücünü azaltarak ve artan rekabete maruz bırakarak, niteliği yetersiz çalışanları ve küçük üreticileri olumsuz etkilemektedir.
Hukuki Durum
İş sözleşmesinin bu tanımına göre başkası için ve ona bağımlı olarak kendi evlerinde ücreti karşılığı iş gören ev eksenlilere, ‘bağımlı ev eksenli çalışanlar’, başkasına bağımlı olmadan kendileri için üretip kendileri için pazarlayanlara ise, ‘bağımsız ev eksenli çalışanlar’ denilmektedir.
İş kanununda, iş sözleşmesinin kurulabilmesi için ‘bağımlı iş görme’ ve ‘ücret’ unsurları dışında iş verenin gösterdiği yerde çalışmış olma koşulu yer almaktadır. Üstelik, ‘iş yeri, iş yerine bağlı yerler, eklentiler ve araçlar ile oluşturulan iş organizasyonu kapsamında bir bütündür’ şeklinde tanımlandığından, ev endüstrisinde çalışanın işi görüldüğü ev de, ‘bağlı yerler’ kapsamında iş yeri tanımına girmektedir.
Şu halde, ücreti karşılığında başkası için ve ona bağımlı olarak mal ve hizmet üreten ev endüstrisinde çalışanlar yasada tanımlanan ‘iş sözleşmesi’ niteliğinde iş ilişkisi kurduklarından ‘işçi’ statüsünde sayılırlar.
Kayıt Dışı İstihdamın Gerçekleşmesi
Kayıt dışı istihdamı ortaya koyabilmek için;
i. nüfus ve işgücüne ilişkin etmenler,
ii. kayıt dışı ekonomide yaratılan gelir ve
iii. bu istihdamın gerçekleştiği yapısal ve kurumsal çerçevenin incelenmesi gereklidir.
Formel ekonomi;
Günümüzde formel ekonomi kendi içinde mali sektör ve reel sektör biçiminde ikiye ayrılabilir:
Mali Sektör: Mali sektör işlemleri iş organizasyonu, istihdam, ücretler, örgütlenme ve sendikal faaliyetler üzerinde iki biçimde etkili olmaktadır. Bunlardan ilki, mali sektör işlemlerinin reel sektörde üretken yatırım aleyhine bir arbitraja yol açmasıdır. Bu anlamda, yatırım yetersizlikleri işgücü esnekliğini destekleyen ve işte baskın hale gelen atipik çalışma biçimlerine öncelik tanımaya yöneltmektedir. Ayrıca, rekabet baskısı da artacağından işgücü piyasasında esneklik ve kuralsızlaştırma kaçınılmaz hale gelmektedir.
İkinci etki ise, ekonomik krizin başlamasından ileri gelmektedir. Kriz işsizliğin daha da artmasına, ücretlilerin gelir payının azalmasına ve iş organizasyonun yenilenmesine neden olmaktadır. Bu da işgücü piyasasını esnekleştirmeyi gerekli kılacaktır. Her iki durumda da sayısal yani iş süresi ve ücret-esnekliğin uygulamaya konulması söz konusudur.
Reel Sektör: Üretken yatırımların gerçekleştiği reel sektöre bakıldığında, bir yandan mali sektörün, diğer yandan kayıt dışı ekonominin etkisi altında daraldığı anlaşılmaktadır.
Kayıt dışı ekonomi;
Günümüzde dünyanın pek çok bölgesinde, hem bağımsız çalışma, hem de ücretli çalışma alanında, yaratılan istihdamın çoğu kayıt dışı niteliktedir. Kadınlar ve çocuklar başta olmak üzere, belirli kayıt dışı çalışanlar küresel üretim sistemlerine ucuz işgücü olarak katılırken, bu tür ekonomi formel ekonominin tamamlayıcısı olarak kabul edilmektedir. Bu tamamlayıcılık iki temel özellik taşımaktadır. Bunlardan ilki, kayıt dışı ekonomide yer alan işletmelerin reel sektördeki işletmelerin rakibi değil, alıcısı olmalarıdır. İkinci özellik ise, boyut çeşitliliğini de göz önünde tutarak, reel sektördeki işletmelerin taşeronları olmalarıdır.
Son üreticinin gelişmekte olan ülkede kayıt dışı ekonomiye bağlı olduğu son ürünlerin ve değer zincirlerinin sınır ötesi şubelerinin hızlı büyümesinde küresel ölçekte esnek uzmanlaşmanın farklı bir biçimi bulunmaktadır. Başlıca ihracatçı sanayilerde, özellikle dokuma, giyim, spor ayakkabı, elektronik ve otomotiv sektörlerinde, işgücünün önemli bir kısmı kayıt dışı sözleşmelere bağlıdır.
Kayıt dışı ekonominin esnek uzmanlaşmadan doğan "klasik olmayan" ücretli istihdamın kaçak atölyelerde üretim, evde çalışanlar, geçici ve kısmi süreli çalışma ve kayıt dışı çalışanlar gibi, her türünü kapsadığı düşünülürse, enformel çalışanlar ile formel ekonomideki işletmeler arasında doğrudan olduğu kadar, dolaylı ilişkiler de bulunmaktadır. Bu açıdan bakıldığında, kayıt dışı ekonomi - son kertede "işverenin" bilinmediği, ancak malzeme, işyeri ve son ürünün satışı gibi girdiler için açıkça herhangi birine bağlı olan - "gizli ücretlilerin" çoğunu kapsamaktadır ve son "işverenin" kayıt dışı çalışanlar için yükümlülük üstlenmesi söz konusu değildir.
Kayıt dışı ekonominin katmanlarının çoğunun mal ve hizmetlerin ticaretinin söz konusu olduğu formel ekonomi ile doğrudan ya da dolaylı bağları vardır.
Ayrıca, formel ekonomi ile kayıt dışı ekonomi arasındaki eklemlenme sermaye akımlarını da içermektedir.
Görüldüğü gibi, kayıt dışı ekonomi ile formel ekonomi arasındaki eklemlenme esasen rekabetin maliyetlere bağlı olması nedeniyle uyum değişkeni haline getirilen ucuz işgücü aracılığıyla gerçekleşmektedir. Bu işgücü de genellikle enformel istihdam edilmektedir.
Ev Endüstrisinin Olumlu Yönleri
- İstihdamı artırmaya yardımcı olur; Kayıt dışı ekonomik faaliyetler işgücü yoğun faaliyetler olduğundan, üretim faktörü olarak emek ön plana çıkar. Böylece ekonomide istihdam edilmeyen ya da yeterince istihdam edilemeyen işgücü, toplumsal ihtiyaçları karşılayıp toplumsal faydayı en üst düzeyde sağlayacak biçimde devreye girmektedir. Bu durumda kayıt dışı istihdamın işsizliği azaltıcı özelliğini ön plana çıkarmaktadır.
- Çalışanların gelir düzeyini artırır; Özellikle, gelir yetersizliği ve gelirlerdeki reel düşmeler karşısında bağımlı çalışanların kendiliklerinden bazı ek işler oluşturdukları bilinmektedir. Kaldı ki "ilave işçi" niteliği taşıyan kadın ve yaşlıların aile bütçesine katkı amacıyla, durgunluk dönemlerinde emek piyasasına katıldıkları görülmekte, çocuklar eğitimlerinin aksaması pahasına da olsa, gelir getirici işlere eğilim göstermek zorunda kalmaktadır.
- Kaynakların etkin dağılımını sağlar; Kayıt dışı çalışma, temelde bir istihdam faaliyetidir ve birileri bu faaliyet sonucu gelir kazanmakta ve yaşamlarını sürdürmektedir. Devlet eğer kayıtlı sektörden toplamış olduğu fonları istihdam yaratacak şekilde yönlendiremiyorsa, vergi ve fonların girişimcilerin elinde kalması iktisadi büyüme açısından daha olumludur
- Firmaların rekabet gücünü artırır; Vergi ve benzeri fon gibi, işçilik üzerinden ödenen yüksek oranlarda kamusal kayıt dışı ekonomilerde bulunmadığından bu sektördeki üretim maliyetleri düşük olacak, bunun sonucunda satış fiyatları düşük gerçekleşecek, yurt içi ve yurt dışı pazarlarda işletmeler rekabet gücü kazanacaktır
Ev Endüstrisinin Olumsuz Etkileri
Yabancı kaçak işçilik ve kayıt dışı istihdam; toplumumuza ve ekonomimize verdiği zararların yanında aslında en büyük zararı, kayıt dışı olarak çalışan/çalıştırılan işçilere vermektedir.
Kayıt dışı çalışan işçi iş kazasına uğradığında veya meslek hastalığına yakalandığında ya da rahatsızlandığında Sosyal Güvenlik Kurumları’nın tedavi imkanlarından yararlanamaz. Hastalığı süresince geçici iş görmezlik ödeneğinden faydalanamaz ve işçinin bakmakla yükümlü olduğu kişilere de sağlık hizmeti verilemez. Kayıt dışı çalışan işçiye; sakatlandığında, yaşlandığında emeklilik aylığı; öldüğünde bakmakla yükümlü olduğu kişilere ölüm aylığı; işsiz kaldığında işsizlik ödeneği ödenmez. Kaçak çalıştırılan işçi; asgari ücretin altında, iş sağlığı ve güvenliği tedbirlerinden yoksun olarak herhangi bir ödenek yapılmadan (ihbar tazminatı, kıdem tazminatı vs.) her an işten çıkartılma riski ile çalışmaktadır.
Kayıt dışı istihdam olgusunun bir bütün olarak ekonomik ye sosyal yapı üzerinde başka olumsuz etkileri de bulunmaktadır. Bunları şu şekilde sıralayabiliriz;
- Vergi gelirlerini azaltır
- Vergi adaletini ortadan kaldırır
- Haksız rekabete neden olur
- Ekonomik verilerin doğru değerlendirilmesini engeller
- Çalışma hayatının verimliliğini azaltır
- Çocuk emeğinin sömürülmesine neden olur
- Yabancı kaçak işçiliğin artmasına neden olur
- Sosyal güvenlik sisteminin mali yapısını olumsuz etkiler
- Sendikalaşmaya engel olur.