FİNANSAL EKONOMİ - Ünite 1: Finansal Sistem ve İşleyişi Özeti :
PAYLAŞ:Ünite 1: Finansal Sistem ve İşleyişi
Reel ve Finansal Sektör Ayrımı
Genel ekonomik yapı içinde yer alan faaliyetler; mal ve hizmet üretimi, tüketimi, alım ve satımı, ödemeler, borç alma, borç verme, yatırımdır. Reel sektör ve finansal sektör bileşimi genel ekonomik yapıyı oluşturur.
Reel sektörün piyasa ekonomilerinde işleyişi; mal, hizmet ve parasal akımlar yoluyladır. Mal ve hizmet akımına devletin ve dış alemin eklenmesiyle reel sektörün işleyişi açıklanabilir. Reel sektörün ihtiyaç duyduğu fonlar finansal sektör tarafından toplanır ve reel sektöre kullandırılır.
Hane halkı üretim için gerekli olan üretim faktörlerini sunar, hane halkı üretilen malları satın alır. Para ve harcama akımı da ters yönlü işler. Ücret ve faiz hane halkına gelmektedir. Ekonomide mal ve hizmet akımları ile tam ters yönde oluşan parasal akımlar sürekli bir şekilde devam etmektedir.
Devlet kamu hizmeti sunmak için dolaylı ve dolaysız olmak üzere vergi toplayan sosyal bir varlıktır. Devletin gelirini oluşturan vergiler işletmeler ve hane halkından toplanır. Devlet kamu hizmeti sunmak için vergi toplarken, hane halklarının emek ve sermaye faktörlerini kullanarak gelir akımını oluşturur.
İthalat ve ihracat gelir azaltıcı ve gelir arttırıcı akım yaratarak yabancı ülkelerle ilişkileri oluşturur.
Dışa açık ekonomide makro denge için gelir ve harcama eşitliği gereklidir. Ekonomik birimler gelirin bir kısmını tasarruf ederler.
Tasarrufları yatırımlara yönelterek ekonominin büyümesini sağlayacak mekanizma finansal sektördür. Birikimlerin reel yatırımlara dönüşmesi finansal piyasalar sayesinde olur.
Fon arz ve talep edenleri bir araya getiren finansal sistemin işleyişi etkin fon akışı ve ekonomilerin sağlığı açısından gereklidir.
Bir ekonomide makroekonomik dengenin gerçekleşmesi, gelir harcama eşitliğinin sağlanabilmesine bağlıdır. Günümüz ekonomilerinin sağlıklı işlemesinin koşullarından birisi, fonların arz edenlerden (tasarruf sahipleri) talep edenlere (yatırımcılar) doğru etkin bir şekilde akışını sağlayacak, etkin bir finansal sistemin varlığıdır.
Finansal Sistem ve Unsurları
Finansal sistem, finansal araçların üretilerek yatırım ve tasarruf kararlarını veren farklı bireyleri bir araya getirir ve ekonominin mikro ve makro performansını da belirler.
Sistem, belirli amaca yönelik aralarında doğrudan ya da dolaylı ilişki bulunan ve karşılıklı birbirlerini etkileyen parçalardan oluşan bütündür.
Finansal sistem, ekonomideki kişi ve kurumların, piyasaların, araçların ve organizasyonların çeşitli finansal fonksiyonları yapmak amacıyla bir araya gelmeleri sonucu oluşan bir bütündür.
Finansal sistemin temel özelliği, aralarında ilişkiler bulunan ve birbirlerini etkileyen unsurların varlığıdır. Bu unsurlar;
- Fon arz ve talepedenler,
- Finansal aracılar,
- Ffinansal araçlar,
- Yasal-kurumsal düzenlemelerdir (S:6, Şekil1.2).
Finansal sistem, belirli kişi ve kurumların, piyasaların, araçların ve organizasyonların beraberce çeşitli finansal fonksiyonları yerine getirmek üzere, bir araya gelmeleri sonucunda oluşan bir bütündür.
Fon Arz Edenler: Gelirlerinden daha az harcayarak tasarruf yapan ve fon sunan ekonomik birimlerdir.
Finansal sistemin özünde, bir getiri karşılığında mevcut gelirin gelecekteki gelirle değişimi ve tasarrufları yatırıma dönüştürme işlevi yer almaktadır.
Fon arz edici ekonomik birimin tasarrufu olması gerekmektedir. Tasarruf sahipleri fon arz edici olarak, ellerindeki birikimleri yasal kurumsal düzenlemeler ortamında fon talep edenlere kullandırırlar.
Tasarruf yapma güdüsü gelecekte daha çok harcayabilme beklentisinden kaynaklanır. Tasarruf yapanlar getiri elde etmek için yatırımlara yönelirler. Birikimleri başkaları vasıtasıyla kullandırmak ve kazanç sağlamak fon arzı kavramını ifade etmektedir.
Bireysel ve kurumsal yatırımcılar fon arz edenlerdir. Hane halkı, işletmeler, devletler fon arz edici olarak finansal sistemin içinde yer alabilirler.
Ekonomik birimlerin tasarruf yapmalarının altında yatan şey, yaptıkları tasarruf dolayısıyla, vazgeçtikleri tüketime kıyasla, gelecekte daha fazla harcayabilme (tüketebilme) beklentisidir.
Fon Talep Edenler : Gelirlerinden daha fazla harcama yapan, fon açığı olan ekonomik birimlerdir. Fon açığı olan birimler finansal araçların yardımıyla fon fazlası olanların kaynaklarını kullanırlar. Ekonomik menfaat, tahvil gibi araçlar için faiz iken, hisse senedi için kar payı olarak karşımız çıkmaktadır. Fon talep eden birimler; hane halkları, işletmeler ve devletler olabilir.
Finansal Aracılar : Finansal aracılar sistem içinde fonların arz edenlerden talep edenlere aktarılmasında kullanılırlar.
Finansal aracılar, sistem içinde muhtemel gecikmeleri önlemek ve fon akışını çabuklaştırmak gibi çeşitli fonksiyonları yerine getiren ve fon talep edenler ile arz edenler arasında köprü görevi gören kurumlardır.
Finansal aracılar, fon akışı sırasında olası gecikmeleri önlemek ve fon akışını kolaylaştırmak gibi fonksiyonları yerine getirirken, fon talep edenler ile arz edenleri birleştirirler. Finansal aracılar ölçek ekonomileri kullanarak maliyetleri asgariye indirirler. Finansal piyasalardaki asimetrik bilgi sorununu da finansal aracılar çözer. Finansal aracılar; vade ayarlama, miktar ayarlama, risk azaltma ve finansal danışmanlık gibi fonksiyonlara sahiptir.
Finansal Araçlar: Finansal sisteme fon sunanların, devrettikleri fonlar karşılığında fon talep edenlerden istedikleri belgelere finansal araçlar denir. Finansal araçlar, ortaklık hakkı doğuran ya da alacağı temsil eden yazılı belge işlevini de görür.
Fon aktarımı, fon sahipleriyle kullanıcılar arasında birincil araçların el değiştirmesi yoluyla ya da aracı kurumların kaynakların kullanım aşamaları arasındaki aracılığı yoluyla gerçekleşebilir.
Finansal araçlar, finansal sistemde para piyasası ya da sermaye piyasasında işlem görmelerine göre farklı özelliklere sahiptir.
Yasal ve Kurumsal Düzenlemeler : Finansal sistemin etkinliği onun tam bir açıklık ve güven içerisinde işlemesi ile mümkündür. Bunun yanında finansal sistemin etkin ve sağlıklı çalışmasının kurallar, denetim ve yaptırımlar gibi üç temel belirleyicisi bulunmaktadır.
Finansal sistemin ekonomik gelişmeye katkı sağlayarak istikrarlı çalışabilmesi için 3 temel belirleyicisi vardır: kurallar, denetimve yaptırımlar . Devlet ekonomi politikaları doğrultusunda kanun ve yönetmeliklerle finansal sistemin hukuki çerçevesini belirler, işleyişini düzenler, denetleme kurumları ile denetler. Sistem içinde işlem yapanların hakları korunarak sistemin istikrarlı işlemesi sağlanır. Finansal istikrarın gerçekleşmesi ikikoşula bağlıdır:
- Sözleşmeden doğan yükümlülüklerin yerine getirilmesini sağlayacak güven ortamı
- Piyasada arz talep dengesini yansıtan fiyatlar üzerinden güvenle işlem yapılması ve kısa dönemde fiyatlarda dalgalanmaların olmamasıdır.
Yasal ve kurumsal düzenlemelerin üç fonksiyonu vardır:
- Yatırımcılara yeterli ve doğru bilgi sağlamak,
- Finansal aracıların sağlıklı ve etkin çalışmasını sağlamak,
- Parasal kontrolün geliştirilmesidir. Mevduat toplayan finansal aracılar topladıkları mevduatı krediye dönüştürerek kaydi para yaratırlar. Kaydi paranın gelişmesi para arzının artmasına enflasyonist baskıya neden olabilir. Bu nedenle Merkez Bankası ekonomideki kaydi para hacmini denetler.
Türkiye’de sermaye piyasalarında Sermaye Piyasası Kanunu ve Sermaye Piyasası Kurumu, bankacılık sektöründe ise Bankacılık Kanunu ve Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu yasalve kurumsal düzenlemelere örnektir.
Finansal Sistemin Fonksiyonları
Yatırımlar için gerekli fonların bulunması, hacminin artırılması ve etkin dağıtımı ile finansal sistem, içinde bulunduğu ekonominin gelişmesinde önemli rol oynamaktadır. Finansal sistemin fonksiyonları ülkeden ülkeye farklılık gösterse de genel olarak şöyle sıralanabilir:
- Tasarruf hacmini arttırma,
- Ödemelerde kolaylık sağlama,
- Likidite sağlama,
- Kredi kullandırma,
- Servet birikimi,
- Politika oluşturma,
- Risk yönetimi ve kontrolü,
- Enformasyon.
Tasarrufları Arttırma Fonksiyonu: Bir ekonomide tasarrufların artışı, her şeyden önce ekonomik birimleri tasarruf yapmaya yöneltecek, etkinişleyen bir finansal sistemin varlığına bağlıdır. Bireylerde atıl olarak bulunan fonların, ekonominin işleyişi içine çekilmesi tasarruf hacminin ve ekonomik gelişmenin temel belirleyicisidir. Ekonomide tasarruf düzeyinin artışı, üretken yatırımların arttırılması ekonomik büyümenin temel belirleyicisidir.
Tasarruf gelirin bilerek ve isteyerek tüketilmeyen ya da tüketimin ertelendiği kısmıdır. Tasarruflardan getiri elde etme beklentisi ekonomik birimleri tüketimlerinden vazgeçme ya da erteleme nedenidir. Finansal sistem tasarrufları riski az ve kar potansiyeli yüksek alanlara yönlendirerek, ekonomik birimleri daha fazla tasarrufa özendirmektedir.
Ödeme Fonksiyonu: Ekonomik birimlere ödeme kolaylığı sağlama fonksiyonudur. Gelişen ekonomik imkânlar ile değişim ilişkilerinde geniş ölçüde sanal ortamlar kullanılmaktadır. Sanal ortam alış verişinde ise nakit para değil kredi kartı, banka havalesi gibifinansal araçlar kullanılarak ödemelerin yapılması kolaylaşmaktadır.
Likidite Fonksiyonu: Likit varlıklar kolay nakde dönüşme özelliği ile beklenmedik bir durumda tepki yeteneği yüksektir. Sürekli ve etkin işleyen piyasalar varlıkların likiditesi için gereklidir.
Varlıklar reel ve finansal olmak üzere 2 grupta sınıflandırılır. Finansal varlıklar reel varlıkların gelirleri üzerindeki yatırımcı haklarını ifade eder. Finansal varlıklara menkul kıymet de denir. Reel varlıklar ise mal veya hizmet üretmek üzere kullanılan varlıklardır. Finansal sistemin temel unsurlarından olan finansal aracılar, finansal piyasalarda gördükleri işlevler doğrultusunda finansal araçların likiditesi üzerinde oldukça etkilidir.
Kredi Fonksiyonu : Ekonomik birimler tüketim ve yatırım harcamalarının finansmanına yönelik kredi imkânları yaratmaktadır. Hane halkı kredi imkânı ile ev araba, günlük tüketime yönelik harcamalar, işletmeler yatırımlarını, hükümetler ise kamu hizmetlerinin finansmanı sağlarlar.
Servet Biriktirme Fonksiyonu : Servet birikimini sağlayan bir yöntem tasarruf sahiplerinin birikimlerini değişik finansal varlık yatırımlarında değerlendirmektedir. Finansal sistem içinde işlem gören menkul kıymetler getirileri ile servet birikimine katkı sağlar.
Politika Oluşturma Fonksiyonu: Devletin belli iktisadi amaçlara ulaşmak için aldığı karar ve davranışlar iktisat politikasını oluşturur. Bu amaçlara ulaşmak için mevcut yasalarda, kurumlarda ve araçlarda değişiklik yapması gerekebilir.
Risk Yönetimi ve Kontrolü Fonksiyonu: Finansal açıdan risk, beklenen getiri ile gerçekleşen getiri arasındaki sapmadır. Varlığın geleceğindeki değeri ile ilgili belirsizlik risktir. Risklerin sıfırlanması mümkün değildir ancak riskleri yönetmek ve kontrol etmek mümkündür.
Enformasyon Fonksiyonu: Enformasyon sağlamak ve tam ve etkin dağılımını gerçekleştirmek finansal sistemin diğer işlevidir. Asimetrik enformasyon taraflar arasında bilgi eşitsizliği anlamına gelir. Asimetrik enformasyon yatırımcıların ters seçim ve kötü niyet sorunları ile karşılaşmaları ihtimallerini doğurur.
Finansal Sistemin İşleyişi
Fon arz edenler ile fon talep edenlerin buluştukları, fon değişiminin gerçekleştiği yer finansal sistemdir. Bir kesimdeki fon fazlası diğer kesimin fon açığını karşılaması fon transferidir ve finansal işlemler yoluyla sağlanır. Tasarrufların yatırımlara kolayca dönüşmesi ülke kalkınmasına katkı sağlar. Finansal sistemin işleyişi ve gelişmişliği, tasarrufların yatırımlara kolayca dönüşmesi ve ülke kalkınması açısından oldukça önemlidir.
Finansal sistemin fon kaynakları yurtiçi ve yurtdışı tasarruflar olmak üzere ayrılmaktadır. Fon talep edenlere fon aktarımının iki mekanizması vardır:
- Doğrudan finansman,
- Dolaylı finansman.
Doğrudan Finansman: Fon arz edenlerile talep edenler aracısız bir araya gelmektedir. Sermeye piyasaları doğrudan finansman aracıdır(S:15, Şekil1.3).
Fon talep edenler ihraç ettikleri finansal varlıkları çok ya da az sayıdaki yatırımcıya satmak isteyebilir. Transfer masraflarında tasarruf sağlamak bu yöntemin avantajıdır. Sakıncası ise, fon transferinin zamanında gerçekleşmemesi ve istenen büyüklükte sonlara ulaşamamaktır.
Dolaylı Finansman: Bir aracı kullanılmaması nedeniyle fon aktarım maliyetlerinde (transfer masraflar›) nispi olarak tasarruf sağlayan doğrudan finansman yöntemi, fon transferinin zamanında gerçekleşememesi ve istenen büyüklükteki fonlara ulaşamama gibi olumsuzluklara sahiptir.
Fon arz edenler ile talep edenler bir araya gelir,ancak yüz yüze değildirler, aracı bir kuruluş vardır (S:16, Şekil1.4).
Finansal aracıların doğma sebebi, fon arz ve talep edenlerin finansal varlıkla ilgili hacim, vade, yasal özellikler, likidite, risk konularında farklı istekler ve beklentilere sahip olmalarıdır. Mevduat bankaları en önemli örnektir.
Yatırım bankaları ve aracı kuruluşlar birbirinden farklıdır. Yatırım ortaklığı, yatırım fonları, emeklilik fonları ve sigorta şirketlerinde süreç daha farklıdır.
Finansal Piyasalar
Piyasa alıcı ve satıcıların karşılaştıkları yerdir, ancak yer teknolojik imkânlarlacoğrafi sınırları aşmıştır.
Ulusal ve uluslararası piyasalar; mal, faktör ve finansal piyasalar gibi yapılan işlem ve genişliğine göre piyasalar ayrılmaktadır. Finansal piyasalar, kredi tasarruf yatırım hacmi, faiz oranı, finansal varlıkfiyatlarının belirlendiği ve alım satım işlemlerinin yapıldığı piyasalardır.
Ekonomik gelişme tasarruf artışına yol açmaktadır. Fon ihtiyacı olan girişimciler, daha düşük maliyetlerle finansal piyasalardan elde ederler.
Finansal piyasaların rolü, ekonomik yapı içindeki etkinliği ve önemi ile ilişkilidir. Finansal sistem içinde vade, spekülasyon, fiyat farklılığı, rekabet koşulları ve asimetrik bilgi nedeniyle finansal piyasalar birbirlerini etkiler.
Finansal piyasalar para ve sermaye piyasalarından daha geniş ve kapsayıcı pazarlar topluluğudur.
Organize ve Organize Olmayan Piyasalar : Arz ve talep dengelerinin bir araya gelmesi, organizasyonun ve kurumsallaşmanın varlığı ile mümkündür. Finansal piyasalar organize olan ve olmayan olmak üzere ikiye ayrılır:
- Organize Finansal Piyasalar: Alıcı ve satıcıları buluşturan, işlemlerin oluşması için denetim ve gözetime tabii olan, işleyişine ilişkin kuralları olan piyasalardır.
- Organize Olmayan Finansal Piyasalar: Tezgâh üstü piyasalar da denilmektedir. Yasal ve idari kuralları olmayan, organize piyasa dışında kalan alım satım işlemlerinin gerçekleştiği piyasalardır.
Para ve Sermaye Piyasaları: Finansal piyasalar sağlanan fonların süreleri açısından parave sermaye piyasaları olmak üzere ikiye ayrılır:
- Para Piyasaları: Kısa vadeli fon arz ve talebinin karşılandığı piyasalardır. Para piyasalarından sağlanan fonlar, işletmelerin dönen varlıklarının finansmanında kullanılır.
Likiditesi yüksek araçlar, para piyasasında yer alır. Vadeleri kısadır, arz fiyatlarında dalgalanma azdır. Riski nispeten daha düşüktür.
Para piyasası örgütlenmiş ve örgütlenmemişolmak üzere ikiye ayrılır. Örgütlenmiş para piyasasını bankalar oluşturur. Örgütlenmemiş para piyasasını ise bankalar dışındaki kısa vadeli fon değişiminin yapıldığı piyasalardır. Bu tür piyasalar bazı durumlarda yasal düzenlemelerin dışında kalabilmektedir.
- Sermaye Piyasaları: Orta ve uzun vadeli fon arz ve talebinin karşılandığı piyasalardır. Hisse senedi ve tahvil gibi menkul değerlerin işlem gördüğü piyasadır. İşletmeler uzun vadeli yatırım projelerini finanse etmek ve sermayelerini arttırmak için sermaye piyasalarına başvururlar.
Sermaye piyasasında nihai borçlu ile alacaklı arasında doğrudan alacak borç ilişkisi ya da mülkiyet ilişkisi oluşmaktadır. Sermaye piyasasındaki yatırımcı aktif yatırımcıdır. Genel olarak sermaye piyasası işlemleri hisse senedi ve tahvil gibi menkul değerlerin alım satımını içermektedir. Bu piyasanın tipik ve para piyasasından ayrıldığı en belirleyici özelliği orta ve uzun vadeli fonlardan oluşmasıdır.
Uygulamada finansal aracıların birçoğunun her iki piyasada birden faaliyet göstermesi, fonların her iki piyasa arasında gidip gelebilmesi para ve sermaye piyasalarının birbirilerinden kesin çizgilerle ayrılmasını zorlaştırmaktadır.
Birincil ve İkincil Piyasalar: Finansal piyasalar,işlem gören araçların piyasalara ilk defa sürülmüş olup olmamalarına göre sınıflandırılır:
- Birincil Piyasalar: ilk kez dolaşıma çıkan finansal araçların işlem gördüğü piyasalardır. Bu piyasalar tasarrufları yatırımlara aktarır.
- İkincil Piyasalar: Daha önce ihraç edilmiş menkul kıymetin el değiştirdiği, tekrar alınıp satıldığı piyasalardır. Menkul kıymetlerin nakde dönüşümünü sağlayan piyasalardır. Likiditesini ve pazarlanabilme imkânını arttırır.
- Sermaye piyasası gelişmişülkelerde “over the counter market”adı verilen borsa dışı piyasalar vardır. Tezgâh üstü piyasaolarak dilimize çevrilen bu piyasalar, ikincil piyasaların diğer bir türüdür. Borsada işlem görmeyen araçlar bu piyasada el değiştirir.