HABER TOPLAMA TEKNİKLERİ - Ünite 4: Haber Kaynağı ile Görüşme Özeti :

PAYLAŞ:

Ünite 4: Haber Kaynağı ile Görüşme

Röportaj ve Türleri

Araştırmaya, incelemeye ve gözleme dayanan belirli bir konu hakkındaki bilinmeyenleri ortaya çıkarmayı amaçlayan, röportaj yapan habercinin üslubunu, öznel duygu ve gözlemlerini yansıtan, edebi bir yanı olan habercilik ürünüdür. Röportaj, bir haberin doğal ses ve görüntülerle, olayın kahramanının ses ve görüntüsüyle zenginleştirilerek anlatılmasıdır.

Konusu itibariyle üç farklı türde röportajı ortaya çıkarır. Bunlar, portre röportaj, haber röportaj ve gezi ya da izlenim röportajıdır.

Portre Röportaj; portre röportajda amaç, görüşülen kişinin yaşam öyküsü, sosyal çevresi, hobileri, çalışmaları gibi pek çok öğeyi sorgulayarak kişiliğini tanıtmaktır. Bu röportaj türünde, röportajı yapanın anlatımı, yorumu ve gözlemleri ön plana çıkar. Arşiv taraması yöntemiyle hakkında yayınlanan haberler, kitaplar, çeşitli radyo ve televizyon programları taranır, yakın çevresiyle, çalışma arkadaşlarıyla, uzun zamandır görmediği eski arkadaşlarıyla görüşülür.

Röportajın hangi kitle iletişim aracı için yapıldığı da önemli bir ayrımdır. Radyo ve televizyon yayıncılığında farklı program formatları içinde portre röportajlar yapılmış ve yayınlanmıştır. Bu programların ortak yönlerinden biri de konukla yapılan röportajın yanı sıra ek bilgi ve dolgu malzemeleri ile yayını renklendirmektir. Portre röportajı yapılacak kişinin seçimi en önemli adımdır. Radyo ve televizyon yayınları için en önemli belirleyici, röportaj yapılan kişinin anlaşılır bir dil kullanmasıdır. Gazete ve dergi gibi basılı yayın organlarının aksine radyo ve televizyonda konuk izler kitleye kendi sesiyle seslenecektir. Bu nedenle fiziksel bir konuşma bozukluğunun olmaması önemlidir. Konuğun konuşulmaya değer bir yaşam öyküsü, ya da yaşam öyküsü içinde konuşulmaya değer bir kesit olmalıdır.

Haber röportaj; Belirli bir konuyu tartışmak, bilinmeyen yanlarını açığa çıkarmak amacıyla bir uzmanla yapılan röportaja denir. Haber röportajın konusu gündemin içinden seçilebileceği gibi, gündemle hiç ilişkisi olmayan bir konu da haber röportajda ele alınabilir. Ele alınan konu öncesi, sonrası, doğrudan ve dolaylı etkileri ve sonuçları ile irdelenir.

Haber röportajda kendisi ile röportaj yapılan uzman ile konu eş değerdedir. Uzmanın konu hakkındaki bilgi birikimi, konuyla ilişkisi önemlidir. Uzmanın kamuoyunca tanınır olması izler kitlenin röportaja olan ilgisini artıracak bir başka faktördür ancak zorunlu değildir.

Haber röportajda iki önemli aşama bulunmaktadır. Bunlardan ilki seçilen konu ile ilgili ön araştırmanın yapılmasıdır. Haber arşivinin taranması, konunun gelişim sürecinin açığa çıkarılması, etkilerinin ve olası sonuçlarının belirlenmesi, konunun taraflarının saptanması ön araştırmanın unsurlarıdır. Ön araştırma ile konuyla ilgili uzmanlar belirlenir. İkinci aşama ise konu hakkında konuşulacak uzmanın seçimi ve konuşulacak konuların belirlenmesi sürecidir.

Gezi röportajı; Bir yöre ya da izlenilen bir rota üzerine elde edilen gözlemleri, sorunları, yeni insanları, halkları kitle iletişim araçları ile aktarmak için yapılan röportajlara gezi ya da izlenim röportajı denir. Bu röportaj türünün birinci karakteri röportajcının kendisidir.

Röportaj türleri içinde röportajı yapan kişinin belirleyiciliğinin en yüksek olduğu başka bir anlatımla en öznel türdür. Bu tür röportajlar insanların başından geçen çeşitli maceraları, yaptıkları yolculuklar sırasında yaşadıklarını ve gözlemlerini içermektedir. Gazeteci önyargısız bir biçimde gördüklerini tüm çelişki ve sorunları ile yansız bir biçimde aktarmaya çalışır. Amaç bilinmeyeni halka göstermektir.

Röportajı yapan kişi daha çok tanık söyleşisi kullanır. Uzman röportajı da olanak bulunduğunda ya da röportaj yapan gerekli gördüğünde kullanılan yöntemlerdir. Radyo ve televizyon için yapılan gezi izlenim röportajlarında sokak söyleşileri için görüşme yapılacak kişi seçimi diğer röportaj ve söyleşi türlerine göre farklılık gösterir. Diğer söyleşi ve röportaj türlerinde görüşülen kişinin anlaşılır bir dille kendini ifade edebilmesi önemliyken, gezi ve izlenim röportajlarında, yöresel ağız ve lehçelerin televizyona ve radyoya yansıması gerçekliği artıracak unsurlardan biridir.

Söyleşi ve Türleri

Haber olgusu iki farklı iletişim biçimini kapsar. Birincisi izler kitle ile medya arasında oluşan kitle iletişimi modelidir. İkincisi ise izler kitlenin bilmediği, göremediği ve haber toplama sürecinin zorunlu kıldığı bireyler arası iletişim modelidir. Bireyler arası iletişime dayanan bu sürecin taraflarından biri muhabir diğeri ise haber kaynaklarıdır. Haber kaynakları ise olayın tarafları, tanıkları ve uzmanlardır. Muhabirin haber kaynağı ile kurduğu iletişim sonucunda ortaya çıkan ürün bazen haberin bir parçası bazen de haberin kendisi kadar değerli bir üründür. Haberden bağımsız ve başlı başına yeni ürün röportajdır. Haberin parçası ve bütünü oluşturan öğelerden biri olarak haber içinde yer verilen görüşmeler ise söyleşidir.

Habercilik, daha önce bilinmeyen ve öğrenilmek istenilenin haberdar olmak isteyene (izler kitleye) kitle iletişim araçları aracılığıyla iletilmesi işidir.

Soru cevap yöntemine dayanan, haberin anlaşılmasına katkı sağlayan, tamamlayıcı öğelerden biri olan ve haber içinde birden fazla olarak bulunabilen görüşmelere söyleşi denir. Söyleşi çeşitleri içerik ve biçim olarak ikiye ayrılır. İçerik olarak söyleşiler; “konu odaklı” ve “kişi odaklı” olmak üzere ikiye ayrılır. Kişi odaklı söyleşiler ise biçim olarak “yüzyüze söyleşi”, “telefon”, “internet”, “panel”, “basın odası”, “sempozyum/basın toplantısı” ve “sokak söyleşileri” olarak sınıflandırılırlar.

İçerik Olarak Söyleşi

Konuya odaklı söyleşi, Gündemdeki bir konu hakkında konu ile ilgili kişi ya da kişilerle görüşülerek bilgi alınması gerekir. Bu kişilerin açıklamaları konunun bilinmeyen yönlerine ışık tutması ve kamuoyunu bilgilenmesi açısından önemlidir. Bu kişiler genellikle konu ile ilgili yeterli bilgi, deneyim ve eğitime sahip kişilerdir. Konuya odaklı söyleşiler sıcak haber için, soruşturmacı gazetecilik için ve renkli haberler için yapılırlar.

Sıcak haber için yapılan söyleşiler gün içerisinde aniden gelişen haberlerdir. Gazeteci olay yerine giderek olayla ilgili kişilerden görüşler alır. Bu tür söyleşiler konuyu detaylandırmak ve aydınlatmak ve olayın nedenlerini ortaya koymak açısından önemlidir. Genellikle, ani gelişen, beklenmedik sonuçlar ortaya çıkaran olayların haberleştirilmesinde kullanılan bir yöntemdir. Muhabir, olayın görgü tanıklarından ve olayın taraflarından aldığı bilgilerle haberin oluşturmasına ve aktarılmasına aracılık eder.

Soruşturmacı gazetecilik için yapılan söyleşiler olayların arka planındaki gerçekleri ve nedenlerini araştırmaktır. Soruşturmacı gazetecilik için yapılan söyleşilerde, muhabirin amacı bilinmeyen bazı olayları gün ışığına çıkarabilmek için konu ile ilgili uzmanlardan ya da konunun içerisinde yer alan kişilerle görüş almaktır.

Renkli haber için yapılan söyleşiler hayatın içinden güncel konularla ilgili birden fazla kişi ile yapılan görüşmelerdir. Televizyonda renkli haber programlarına örnek olarak siyaset meydanı verilebilir. Gazetede ise renkli haber yapılırken konunun farklı tarafları bir araya getirilmeye ve zıt görüşleri dengeli bir biçimde tartıştırmayı amaçlayan programlar renkli haberlerdir.

Kişiye odaklı söyleşi; amaç soru sorulan kişiyi öne çıkarmak ve o kişinin yaptıklarını, yaşamını ya da düşüncelerini tanıtmaktır. Bu kişiler kimi zaman toplum tarafından çok iyi tanınan bir kanı önderi iken kimi zaman da hiç tanınmayan ancak farklı düşünceleri olan renkli kişiler olabilir. Bir kişinin karakteristik özellikleri ile tanıtılmasına portre denir. Portre söyleşilerinde söyleşi yapılacak kişi eğer toplum tarafından bilinen bir kişi ise yaşadıkları ve yaptıkları ile özgün bir yanının olması gereklidir. Farklı bir öyküsü olan ancak sıradan bir yaşam, portre söyleşi için idealdir. Kişiye odaklı söyleşiler doğrudan insana, yaşam biçimine ya da kişilik özelliklerine odaklıdır. Söyleşi yapılan kişinin hiç bilinmeyen yanlarını ortaya çıkarmak amaçlanır.

Biçimsel Olarak Söyleşi

  • Yüz yüze söyleşi, Muhabirin karşısına birini alarak yüz yüze yaptığı söyleşilerdir. Konuğun duruşu, ses tonu, yüz ifadesi, vücut dili, mimikleri duygu ve düşüncelerine dair önemli ipuçları verir. Bu nedenle en çok tercih edilen söyleşi türü yüz yüze yapılan söyleşilerdir.
  • Telefon söyleşisi, Yüz yüze söyleşilerin yapılamadığı durumlarda başvurulan yöntemlerden biridir. Bu tür söyleşilerde soruların açık bir biçimde düzenlenmesi gerekir. Kaynak kişinin tepkileri görülmediği için yeni soruların geliştirilmesi için çok uygun bir söyleşi türü değildir. Karşılıklı bir etkileşim söz konusu değildir.
  • İnternet söyleşisi; internet haberciliğinin önemli bir parçasıdır. Bu tür söyleşilerde muhabir sorularını yazılı olarak hazırlar ve kaynak kişiye internet aracılığı ile ulaştırır. Kaynak kişi sorulara yazılı olarak yanıt verir. İnternet söyleşisinin en önemli avantajı ise gazeteciye, istenilen herkese ulaşabilme ve bağlantı kurabilme şansı vermesidir.
  • Panel söyleşisi; Bir konu hakkında bilgi sahibi kişilerin görüşlerini yansıtmak için yapılan söyleşilerdir.
  • Basın odası söyleşisi; televizyonla birlikte ortaya çıkmış bir söyleşi türüdür. Birkaç gazetecinin gündemdeki bir konu ile ya da gündemdeki bir haber kaynağı ile ilgili olarak bir kişiye sorular sormasıdır.
  • Basın toplantısı söyleşisi; genellikle siyasetçiler, spor takımları, ünlüler, ürün tanıtımı yapan kişiler, davaları hakkında bilgi vermek isteyen avukatlar, kısacası kamuoyunu ilgilendiren bilgileri basın yoluyla yaymak isteyen kişilerce düzenlenir. Diğer söyleşilerin aksine basın toplantısı söyleşileri gazeteciler tarafından yönlendirilmez.
  • Sokak söyleşisi; Belirli bir bölgede ve belirli bir konuda toplumda hâkim olan görüşleri ortaya çıkarmak amacıyla stüdyo dışında yapılan kısa söyleşilerdir. Amaç, belirlenen konu hakkındaki yaygın görüşü, endişeyi ya da bilgi eksikliğini saptamaktır. Sokak söyleşisi yapmak için gerekçe ise toplumda var olan yaygın bir önyargıyı, görüşü ya da endişeyi açığa çıkarmaktır.

Söyleşiye Hazırlık Aşamaları

Konunun ve Kaynağın Seçimi

Bir konunun söyleşi için uygun olup olmadığına karar vermek için belirlenen ana temanın alt başlıkları çıkarılmalıdır. Çıkarılan alt başlıkların her biri üzerinde durulmalı ve bu başlıklar altında nelerin konuşulabileceği üzerinde düşünülmeli ve araştırma yapılmalıdır. Bir konunun söyleşiye uygun olup olmadığını gösteren alt başlıkların zenginliğidir.

Seçilen her konu, kaynağını beraberinde getirir. Çünkü konu seçimine ilişkin yapılmış olan ön araştırma söyleşi yapılabilecek olası kaynakların isimlerini araştırmacının karşısına çıkaracaktır. Konuğun söyleşi konusu hakkındaki bilgi ve birikimi kaynak seçimindeki bir diğer önemli faktördür.

Kaynakla İlk Görüşme

İki taraflı bir görüşme olan söyleşide, söyleşiyi yapan kişinin ustalığı ne kadar önemliyse konuşulacak kişiye ulaşılması, ikna edilmesi ve söyleşiye hazır hale gelmesi bir o kadar önemlidir. Bu sürecin ilk adımı kaynağa ulaşmaktır. Konu ve konuşulacak kişi söyleşinin kalitesini, ilgi çekiciliğini doğrudan etkileyecektir.

Kaynağı ikna etmek: Söyleşi yapılacak kişiye ulaşıldıktan sonra, ikna süreci başlayacaktır. Bu süreç önce söyleşinin sonra da bağlı bulunduğu yayın kuruluşunun güvenilirliğinin sınandığı bir aşamadır. Gerekli güven sağlanmışsa ön görüşme kabul edilecektir.

Yer ve Zamanın Belirlenmesi

Söyleşinin yapılacağı mekân çoğunlukla kaynak kişi tarafından belirlenir. Öncelikle kaynak kişiden bu konudaki fikri alınmalıdır. Haber kaynağının istediği, uyun bulduğu bir mekânda yine ortaklaşa belirlenen bir saatte buluşulur. Kaynağın kendi evinde, iş yerinde yapılan söyleşiler, gazeteciye kaynağın yaşam biçimi hakkında gözlem yapma fırsatı sunar.

Söyleşinin yerinin belirlenmesinin ardından ne zaman yapılacağı belirlenir. Yine kaynak kişinin bu konudaki tercihi öncelikli olarak değerlendirilir. Aniden gelişen bir olayla ilgili, haber kaynağından görüşler alınacağı durumlarda mümkün olduğunca hızlı hareket edilmelidir. Olabildiğince en kısa sürede görüş alınır. Zaman ile ilgili bir başka önemli konu da görüşmenin süresine ilişkindir. Görüşme süresinin bilinmesi soruların hazırlanmasını etkiler.

Söyleşide Mekân Seçimi

Söyleşide mekân seçimi aşağıdaki şekilde sınıflandırılmaktadır:

  1. Kapalı Alan Söyleşileri: Ofis, laboratuvar, spor salonu ve stüdyo gibi kapalı alanlarda yapılan söyleşilerdir. Kapalı alanlar ortam seçiminde sıklıkla tercih edilir. Kapalı alan tercihi stüdyodan yana olmuşsa şu faktörler etkilidir:
    • Doğa olaylarına, kontrol edilemeyen karmaşalara ve gürültüye karşı korunaklıdır.
    • Planlamaya ve hazırlık yapılmasına izin verir.
    • Konuk kendini güvende ve rahat hissetmeyebilir.
    • Konuk söyleşinin konusu ise çalışma ya da yaşam ortamı doğrudan yansıtılamayacaktır.
    • Eğer kapalı alan tercihi söyleşi yapılan kişinin çalışma ya da yaşam ortamı ise,
    • Konuğun kendini güvende ve rahat hissetmesini sağlar.
    • Söyleşinin inandırıcılığını artırır.
    • Doğa olaylarına karşı korumalıdır.
    • Kontrol edilemeyen karmaşalara ve gürültüye karşı risklidir.
    • Teknik açıdan yetersizliklerle karşılaşılabilir.
    • Daha küçük bir ekiple çalışılacağından olası hatalar hızlı bir biçimde telafi edilemeyebilir.
  2. Açık Alan Söyleşileri: Sokak söyleşileri, gezi ve izlenim röportajları çoğunlukla açık alanda yapılan görüşmelerdir. Belirli bir uzmanlık isteyen ve doğal ortamlarında örneklendirilebilecek, aktarılabilecek konuların da açık alan söyleşileri aktarılması olanaklıdır. Açık alan söyleşilerinde şu faktörler etkindir:
  • Doğa olaylarına açıktır.
  • Kontrol edilemeyen karmaşa ve gürültü riski taşır.
  • Teknik açıdan yetersizliklere yol açar.
  • Daha küçük bir ekiple çalışılacağından olası hatalar hızlı bir biçimde telafi edilemeyebilir.
  • Ele alınacak konu açık alanda ele alınacaksa uzman söyleşisi ya da röportajını daha açıklayıcı, inandırıcı kılar.

Söyleşiye Ön Hazırlık

İyi bir söyleşi yapabilmek için ön hazırlıkların doğru ve eksiksiz yapılması gereklidir. Çünkü söyleşi anında geri dönüş şansı yoktur. İyi bir söyleşi gerçekleştirebilmek için şu ön hazırlık aşamaları dikkatlice yerine getirilmelidir.

Söyleşinin amacı ve önemi belirlenmelidir. Söyleşi sırasında gazetecinin söyleşiye yön verebilmesi ancak ele aldığı konuya ya da konuştuğu kişiye dair bilgili olması ile mümkündür. Eksik bilgi ve araştırma ile söyleşinin sağlıklı sonuçlanması mümkün değildir. Kaynak gazetecinin sorularından konu hakkında yeterli bilgiye sahip olmadığı izlenimini edinirse yeterli açıklamayı yapmak istemeyebilir. Kamuya doğru bilgileri aktarmakla sorumlu olan gazeteci, konunun her boyutunu aktarabilmek için gerektiğinde yanlış bilgileri ve çelişkileri de ortaya koymalıdır. Kaynağın her söylediğinin doğruluğunu ve güvenilirliğini kabul etmek söyleşinin kontrolünü de konuğa bırakmak anlamına gelmektedir. Söyleşiye iyi hazırlanıldığı takdirde konuşması en zor haber kaynakları bile konuşma konusunda daha istekli olabilirler.

Söyleşi Öncesi Yapılması Gerekenler

Söyleşi öncesi yapılması gerekenler aşağıdaki gibidir:

  • Seçilen konuk ve konu haber değeri taşımalıdır.
  • Konu ve konuk hakkında mutlaka yeterince bilgi sahibi olunmalıdır.
  • Konuğu yakından tanımak için konuyla ilgili bir ön-söyleşi yapmak oldukça yararlıdır.
  • Konuk, söyleşiye davet edilmelidir.
  • Yapılacak ön görüşmede konuğa söyleşinin ne kadar süreceği, hangi çerçevelerde konunun ele alınacağı, nerede ve ne zaman yayınlanacağı konusunda kaynak kişi bilgilendirilmelidir.
  • Konukla yapılacak ön görüşmelerde söyleşinin süresi mutlaka belirtilmeli, konu genel başlıklarıyla tanıtılmalıdır.
  • Konuğa karmaşık teknik kavramlardan kaçınarak, olabildiğince anlaşılır, yalın ve kısa anlatımları tercih etmesi gerektiği anımsatılmalıdır.
  • Öncelikle konuyla ilgili doğru kaynağa ulaşmak gerekir.
  • Sorular konuğa önceden kesinlikle verilmemelidir.

Söyleşiye hazırlık araştırma yapmak, söyleşinin yapılandırılması ve soruları hazırlamak olarak üç aşamadan meydana gelir.

Araştırma yapmak: Araştırma, söyleşinin sınırlarını belirler. Araştırmanın bir başka boyutu ise konunun taraflarıyla ve uzmanlarıyla yapılacak görüşmelerdir. Danışma niteliğindeki bu tür görüşmeler arşiv taraması sürecinde elde edilen bilgilerin sınıflandırılmasında, doğru anlaşılmasında ve yorumlanmasında yardımcı olacaktır. Konukla ilgili röportaj ve söyleşilerin incelenmesi de görüşülecek kişinin daha iyi tanınması açısından yararlıdır.

Söyleşinin Yapılandırılması

Sorulardan önce belirlenmesi gereken söyleşinin gazeteci tarafından nasıl yapılandırılacağıdır. Söyleşiler huni, ters huni, tünel, gizli olarak sıralanmış, serbest, ters piramit, daire ve kronoloji olmak üzere farklı biçimlerde yapılandırılır.

Huni tipi söyleşi, haber kaynağının ele alınan konu hakkında ayrıntılı bilgisinin olduğu durumlarda tercih edilir. Genel sorulardan başlayarak özel sorulara doğru sorular sorulur. Açık uçlu ve genel bir soru ile başlayan söyleşi, daha özel ve ayrıntılı sorularla sonlandırılır.

Ters huni tipi söyleşi, huni tipi söyleşilerin tam tersi bir biçimde yapılandırılır. Gazeteci önce daha detaya ve özele dönük sorular sorar, sonrasında kapsamlı gerçeklere, olaylara ve kavramlara doğru ilerler. Ters huni tipi söyleşilerde önce kapalı uçlu sorular sonra açık uçlu sorular sorulur.

Tünel tipi söyleşi, özellikle gündemi meşgul eden önemli bir haber hakkında söyleşi yapılırken tercih edilen bir yöntemdir. Kapalı uçlu benzer soruların birbiri ardına sorulmasıdır.

Gizli olarak sıralanmış , söyleşi tipinde gazeteci sorularını karma bir biçimde sorar. Açık uçlu soruların arasında kapalı uçlu sorular, basit soruların arasına zor sorular yerleştirilir. Rastgele bir düzen içinde hazırlanılmış gibi görünmesine karşın zor sorular aralara serpiştirilmiştir.

Serbest söyleşi , gazetecinin ve konuğun zamanının sınırlı olmadığı durumlarda tercih edilir ve aynı zamanda bir portreyi ortaya koymayı amaçlar. Karşıdaki kişinin kendisini rahatça anlatabileceği açık uçlu sorular konuğa yöneltilir.

Ters Piramit tipi söyleşi , zamanın sınırlı olduğu örnekler için geçerlidir. Sorular en önemliden en önemsize doru hazırlanır.

Daire tipi söyleşi , İlginç ve farklı bir soru ile başlayan söyleşi sonunda da benzer bir soru ile biter. Bu tip söyleşilerde söyleşinin ilk konusuna geri dönülür ve dairesel bir bağ kurulur.

Kronoloji tipi söyleşi , Bu tip söyleşilerde sorular olayların oluş sırasına göre sorulur. Amaç bir olayın nasıl başladığını, nasıl eşleştiğini ve nasıl sonuçlandığını kronolojik bir sırayla ortaya koymaktır.

Soruların hazırlanması: Söyleşide nelerin ele alınacağının belirlenmesi demektir. Bütün detayların görülmesini sağlayacak bir konuşma planı yapmak olacaktır. Bu nedenle öncelikle konu ve alt başlıklar belirlenmeli ardından her bir alt başlık tek tek ele alınarak neler konuşulacağı maddelendirilmelidir.

Soru sorma biçimi ve içerik açısından iyi hazırlanmış söyleşi soruları şu özelliklere sahip olmalıdır:

  • Söyleşide soruların içeriğinin yalın, açık, anlaşılır olmasına özen göstermelidir.
  • Sorular yol açıcı, konuşturucu olmalıdır.
  • Sorular tekil olmalı, birbirinden farklı cevapları olan sorular birleştirilmemelidir. Bir başka ifade ile bir soru içerisinde birden fazla şey sorulmamalıdır.
  • Sorular açık olmalıdır. Açıklama yapmayı gerektiren ve belirsiz sorulardan kaçınmak gerekir.
  • Ne sorulmak istendiği tam olarak net olmalıdır.
  • Cevaplamak için kaynağa bir süre verilmeli ancak cevap alınmadıysa ya da yeteri kadar açık değilse soru değiştirilerek sorulmalıdır.

Soru Tipleri

Soru sormak ve dinlemek söyleşinin özüdür. İyi bir söyleşi için muhabirin, doğru soruları doğru bir biçimde sorması gereklidir. Doğru soru araştırma süreci sonucunda hazırlanır.

Açık uçlu soru tipi , konuğun bir olay, olgu ya da durum hakkındaki duygu ve düşüncelerini sınırlama olmaksızın açıklamasına izin veren soru tipleridir. Kapalı uçlu soru tipi nde ise, genellikle iki seçenekli sorulardır. Bu seçenekler evet ya da hayırdır.

Yönlendirici soru , haber kaynağından istenilen doğrultuda yanıt almayı amaçlayan sorulardır. Kapsamı, sınırları belli sorulardır.

Söyleşi Sırasında Yapılması Gerekenler

  • Konuyu açmaya yönelik hazırlık soruları ile başlamalıdır.
  • Söyleşiye hazırlanarak bilgiye dayanan sorular sorulmalıdır.
  • Tüm dikkat söyleşiye verilmelidir ve yoğunlaşmalıdır.
  • Konuğa doğru soruları sormak için çok dikkatli bir biçimde dinlemek, en önemli kuraldır.
  • Muhabir, konuğu dinlerken kendini okuyucunun yerine koyabilmeli; anlaşılması güç, soyut ve muğlâk kavramların yeniden ve daha açık ifade edilmesini istemelidir.
  • Üstü kapalı geçilen, yeterince işlenmeyen noktalar devam sorularıyla açılmalıdır.
  • Söyleşi sırasında sunucu önceden aldığı soruları okumak yerine, merak ettiği konuları olabildiğince doğal biçimde, sözlü iletişimin gücünden yararlanarak ve sohbet eder bir tonda sormalıdır. Bunun tersi bir tutum konuşmayı cansız, durağan ve sıkıcı kılacaktır.
  • Konuşmanın akışına göre söyleşi yeni sorularla güçlendirilmeli, “evet-hayır” şeklinde yanı verilecek sorular yerine açık uçlu sorular yöneltilmelidir. Bunlar görüşme yapılan kişiye açıklama, değerlendirme ve yorum yapma olanağı tanıyan sorulardır.
  • Yönlendirici sorular sorulmamalıdır.
  • Soru cümlesi dikkatli kurulmalıdır. Sorunun anlaşılır olması hem görüşülen kişi hem de okuyucu için önemlidir.
  • Her seferinde yalnızca bir soru sorulmalı, birkaç soru iç içe sorulmamalıdır.
  • Konuğun duygusal tavırları gözlemlemeli ve konu gerektiğinde yönlendirilmelidir.