HABER TÜRLERİ - Ünite 5: Uluslararası Habercilik Özeti :
PAYLAŞ:Ünite 5: Uluslararası Habercilik
Giriş
Küresel habercilik, dış habercilik ve dünya haberciliği olarak da adlandırılan uluslararası habercilik, diplomatik ve ticari konu ve gelişmeler başta olmak üzere sosyal yaşamdan kültüre, spordan sanata kadar geniş bir yelpazeyi içine alan gazetecilik uygulama alanıdır.
İçinde bulunduğumuz dijital enformatik çağda uluslararası gelişmelere ilişkin bilgiye duyulan ihtiyacın her geçen gün artış göstermesi, uluslararası habercilik alanının işleyişini gerek yurttaşlar açısından gerekse hükümetler ve uluslararası ekonomik güç dengeleri bakımından gitgide daha önemli hale getirmektedir.
Uluslararası Habercilik
Uluslararası habercilik; dünyanın çeşitli bölgelerinde meydana gelen önemli ve taze olay ve gelişmelerin gazetecilik teknikleriyle takip edilerek, okurun anlayabileceği bir formatta düzenlenip kitle iletişim araçları aracılığıyla sunulması işidir.
Uluslararası habercilik, diğer gazetecilik türleri gibi habercilik mesleğinin bir dalıdır, ancak sahip olduğu stratejik önem itibariyle uluslararası güç dengelerini etkileyebilecek ve hatta yerinden oynatabilecek bir alan olduğu gerçektir.
Bu habercilik dalında mesleğini icra eden gazeteci, içinde yetiştiği ve yaşadığı toplumun dünyadaki önemli gelişmelerden haberdar olması adına çaba gösterirken, genellikle bağlı bulunduğu basın yayın organlarının ulusal düzeydeki habercilik esaslarına ve yayın politikalarına göre hareket etmek gibi bir sıkışmışlık ile karşı karşıyadır.
Uluslararası habercilikte gazetecinin küresel olay ve gelişmeleri özgür, tarafsız ve bilinçli bir biçimde takip etmesi de tek başına yeterli değildir. Aynı zamanda gazetecinin dünyadaki gelişmeleri ve olayları ülke okurları açısından anlaşılır bir dile ve formata dönüştürmesi de önemlidir.
Uluslararası habercilik konuları temelde politik ve ekonomik durum ve gelişmeler olarak algılansa da bu gazetecilik dalının deprem, sel felaketi, terörizm gibi ani gelişen olaylar ile iklim değişiklikleri, küresel hastalıklar ve krizler, nüfus artışı, müzik ve edebiyat gibi konuları içeren geniş bir perspektifi bulunmaktadır.
Uluslararası haberciliğin yalnızca küresel olay ve durumların takibi ve aktarılması olarak tanımlanması eksik bir açıklama olarak nitelendirilebilir çünkü bu habercilik faaliyeti sayesinde ulusal gelişmelerin ve olayların ulus ötesi alana taşınması ve tanıtılması da sağlanır, yani içeriden dışarıya aktarım bu gazetecilik faaliyetinin diğer yönünü oluşturur.
Bir gazeteci ister yerel ve ulusal, isterse uluslararası alanda faaliyet göstersin, temelde aynı amaca, yani toplumu gelişmelerden haberdar etme ve bilgilendirme amacına hizmet etmektedir ve gazetecinin bir toplum için taşıdığı önem ve sahip olduğu misyon her yerde aynı anlama gelmektedir.
Uluslararası habercilikte yaşanması muhtemel sorunlar ana hatlarıyla;
- Gazetecilerden kaynaklanan sorunlar,
- Basın yayın kuruluşlarının yapısı ve uygulamalarından kaynaklanan sorunlar,
- Ulusal ve küresel politikalardaki farklılıklardan meydana gelen sorunlar,
- Teknolojik altyapıya dayalı oluşan sorunlar,
- Haberin küresel dağılımına ilişkin sorunlar olmak üzere 5’e ayrılabilir.
Uluslararası habercilikte karşılaşılan bir başka sorun da kitle iletişim teknolojilerinin gerek yurttaşlara gerekse gazetecilere sunduğu kolaylıklarla ilgilidir. Artık yurttaşlar yeni iletişim teknolojileri sayesinde habercilik sürecine doğrudan dahil olurken, bilginin yanlış dolaşımı ve güvenilirliği gibi sorunlar da kendini göstermeye başlamıştır.
Uluslararası Haberciliğin Enformasyon Kaynağı Olarak Haber Ajansları
Ajanslar, uluslararası habercilik alanında kitle iletişim araçları için önemli veri akışı sağlayan kuruluşlardır. Küresel bağlamda meydana gelen gelişmeleri abonesi olan kitle iletişim araçları için takip eden, toplayan ve düzenleyen uluslararası haber ajansları, ulusal ve küresel kamuoyunun oluşmasında ve gelişmesinde katkıda bulunabilecek binlerce enformasyonu 24 saat kesintisiz biçimde abonelerine temin etmektedir.
Haber ajansları güvenilir bilgi kaynakları olarak kabul edilirken, aynı zamanda uluslararası alanda meydana gelen gelişmelerin takibinde basın yayın organlarının olay yerine muhabir göndermesine de gerek bırakmamaktadır.
Konuları derinlemesine irdeleyen, güvenilirliğini doğrulayan ve olayı her türlü fotoğraf ve video gibi materyallerle medya kuruluşlarına servis eden ajanslar, bu işlevleriyle dış muhabirin olayı yerinde takibine gerek bırakmadığı için, medya kuruluşlarını seyahat, konaklama ve araştırma materyalleri gibi masraf ve zaman maliyetinden kurtarmaktadır.
Ajansların ulusal basın yayın kuruluşlarına sağladığı avantajlar yanında basın ve gazeteciler için birtakım dezavantajlara da neden olduğunu söylemek gerekir. Öncelikle ajansların abonesi olduğu medya kuruluşları için toptan haber akışı sağladığı gerçeğini unutmamak gerekir.
Ajansların habercilik ile ilgili gazetecilere sağladığı kolaylıkların yol açabileceği bir başka sorun ise masa başı habercilik hususundadır. Bir önceki sorunla yakından ilişkili olan bu sorun, gazetecinin olay yerine gitmeden ve olayın doğrudan gözlemcisi olmadan masa başında oturarak ajanslardan gelen bilgileri düzenleyip sunmasıdır.
Alanda uzmanlaşmak gazeteciye yaratıcılık kazandırır, olayların derinine inilmesi gerektiğinde o gazeteciye hangi kaynaklara nasıl ulaşılması gerektiğine ilişkin tecrübe sağlar ve ayrıca gazetecinin olayları çok yönlü bir vizyonla ele almasını kolaylaştırır.
Gazetelerin tümü artık dış haberler servisine sahip olsa da şimdiye kadar diğer servislere göre ikinci planda bırakıldığı ve uluslararası habercilik için yabancı dil bilgisine sahip olmanın neredeyse yeterli görüldüğü bir gerçektir.
Associated Press, Türkçe adıyla Birleşmiş Basın, New York’ta 1848 yılında kurulmuş uluslararası ilk haber ajansıdır. Bu ajans, önce New York Associated Press adıyla kurulmuş ve 1892’den sonra Associated Press adını almıştır.
Reuters haber ajansı, haberin küresel dolaşımında söz sahibi uluslararası ajanslardan bir diğeridir. Para piyasaları konusunda uzmanlık kazanan çevirmen Paul Julius Reuters tarafından ilk bürosu Federal Almanya sınırları içinde 1849 yılında açılan ajans, 1851 yılında Telegraphic Office adıyla Londra Kraliyet Borsa Merkezine taşınmıştır. Reuters’in gerçek bir haber ajansı niteliğine kavuşması ise 1858 yılına denk gelmektedir.
Kurulduğu yıllarda ticari ve ekonomik gelişmelerin aktarılmasını hedefleyen ajans, günümüzde her gün 1 milyardan fazla insana ekonomiden siyasete, sağlıktan eğlence kadar geniş bir yelpazede haber akışı sağlamaktadır. Yılda 2,2 milyon civarında haberi üyelerine temin eden bu ajans, günde 200’ün üzerinde video haberi hizmeti de yerine getirmektedir.
Agence France Presse, kısa adıyla AFP, dünyanın ilk haber ajansı Havas’ın mirasçısı konumundadır. Paris merkezli olan AFP, İkinci dünya savaşından sonra yeniden yapılandırılarak Eylül 1944’de yayımlanan bir kararname ile kooperatif niteliğine sahip bir kamu kurumu olarak resmen kurulmuştur.
Deutsche Presse Agentur, dünyanın 4. büyük haber ajansı olma niteliğine sahiptir. DPA, Ağustos 1949’da, Federal Almanya’daki gazete ve radyo sahipleri tarafından kurulmuştur. Bir kooperatif niteliğine sahip olan ajansın 182 civarında hissedarı bulunmaktadır.
Itar-Tass haber ajansı, uluslararası alanda medya kuruluşlarına haber akışı sağlayan 5 büyük ajanstan bir diğeridir. 1992 yılında Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği bünyesindeki resmi bir ajans olan TASS ile Rusya Bağımsız Devletler topluluğunun kurduğu ITAR’ın birleşmesiyle oluşan ajansın genel merkezi Moskova’dadır. Ajansın Rusya’daki 70 merkez bölgede ofisi ve 63 ülkede 68 civarında dış temsilcilik ofisi bulunmaktadır.
Ajans haberlerinin en önemli özelliği, sunduğu metin ve görüntülerin abonesi olan basın yayın kuruluşları tarafından üzerinde yeniden düzenleme yapılabilecek biçimde ve kapsamda olmasıdır.
Ajans haberlerinin gazete, dergi ve televizyon kuruluşlarına ulaştıktan sonra, bu yayın organlarının politikalarına, yayıncılık ilkelerine, önemlilik sıralamalarına, bilgiye ayrılan satır, sütun ya da dakika durumuna göre gerçekleştirdikleri bu yeniden düzenlemeye redaksiyon denmektedir.
Uluslararası habercilikte, yabancı ajanslardan gelen haberlerin iki kez düzenlemeden geçtiği söylenebilir. İlk düzenleme haber metinlerinin orijinal dile çevrilmesiyle ilgilidir. Yabancı ajanslardan gelen ve ülkenin diline çevrilen bir haber, ardından muhabirler tarafından söz konusu basın yayın kuruluşunun haber formatına uygun hale getirilir ve redaktörün değerlendirmesinden geçer.
Uluslararası habercilikte, haber metinlerinin söz konusu dile çevrilerek okur için hazır hale getirilmesine kadar geçen süreçte sık rastlanan hatalar şu şekilde sıralanabilmektedir:
- Haber yüklemlerinin yanlış çevrilmesi ve buna dayalı olarak anlam karmaşasının yaşanması,
- Uluslararası gelişmelerin yakından takip edilmemesine bağlı olarak ajans bilgilerinin önemlilik derecesine göre tasnif edilememesi,
- Yabancı kuruluşların, kişilerin, unvanların ve yer isimlerinin yanlış çevrilmesi,
- Sayısal verilerin yanlış girilmesi ya da atlanması,
- Haber metninde tekrarların ve tek düzeliğin bulunması,
- Haberde zamansal çakışma sorunlarının yaşanması,
- Yabancı bir kaynaktan gelen bir bilgide taraflılık, suçlama ya da yargılamaya dair yaklaşım ve ifadelerin anlaşılamaması,
- Önemli bilgilerin gereksiz bir ayrıntıymış gibi atılması,
- Haber bilgilerinin alındığı ajansın kaynak olarak gösterilmemesi.
Haberciliğin taşıdığı sorumluluklar ve bir toplumun aydınlatılması ve geliştirilmesinde habercinin yerine getirdiği işlevler, dünyanın her yerinde eşit bir öneme sahiptir.
Uluslararası haberciliğin küresel kamuoyunun oluşmasında ve ulusal kamuoylarının ulus ötesi konular ve gelişmeler hakkında aydınlatılmasında yerine getirdiği işlevler ve bu konuda dış muhabirlerin oynadığı rol ayrıca değerlendirildiğinde, haber metinlerinin daha kapsamlı bir biçimde redaksiyon süzgecinden geçirilmesi gerektiği konusu ön plana çıkmaktadır.
Bir ülke kamuoyu dünyada olup biten gelişmeleri basın yayın organlarının dış haberler servisi sayesinde öğrenmektedir. Özellikle haber metinlerinde saat, tarih, yer ve sayısal verilerin yazımında yapılan yanlışlar hemen fark edilmektedir ve okur bu hataları, çoğu zaman o basın yayın organına karşı duyulan güvenilirliğin bir ölçütü olarak değerlendirmektedir.
Modern barışıl ikna çalışmaları ise en etkili biçimde, bilginin dolaşımıyla mümkün olmaktadır ve bu durum küresel haberciliği zamanla daha da önemli hale getirmiştir.
Redaksiyon sürecinde dikkat edilmesi gereken diğer konular haberde taraflılık bildiren ifadelerin olup olmadığı, ülke okurlarının belli çıkarlar doğrultusunda yönlendirilmeye çalışılıp çalışılmadığı, haberin ülke okurlarının ihtiyaç duyduğu bilgileri sağlayıp sağlamadığı, konunun ülke gündemiyle ne kadar ilişkili olduğu şeklinde sıralanmaktadır.