HALKLA İLİŞKİLER UYGULAMA TEKNİKLERİ - Ünite 4: Halkla İlişkilerde Görsel ve İşitsel Araçların Kullanımı ve Uygulamaları Özeti :

PAYLAŞ:

Ünite 4: Halkla İlişkilerde Görsel ve İşitsel Araçların Kullanımı ve Uygulamaları

Giriş

Kurumlar; mal ve hizmetlerinin tanıtımı, eğitim ve halkla ilişkiler amaçları için görsel ve işitsel araçlardan sıklıkla yararlanmaktadır. Radyo, televizyon, hareketli resimler ve video gibi araçlar halkla ilişkiler uygulamalarında mesajların hedef kitlelere ulaştırılmasında ve yayılmasında güçlü etkilere sahip araçlar olarak kullanılmaktadır. Bu araçların kullanımındaki temel amaç ise hedef kitlelerdeki tutum ve davranışları kurum adına olumlu yönde değiştirmek ve motivasyon sağlamaktır.

Halkla İlişkilerde Görsel-İşitsel Araçların Önemi

Medyanın en önemli bilgi kaynaklarından biri kurumların halkla ilişkiler birimlerinden gelen yazılı, görsel-işitsel ve sözel bilgilerdir. Bu nedenle kurumların, halkla ilişkiler faaliyetlerinin medyada haber olarak yer alabilmesi için, sürekli olarak iletişim araçlarıyla medyaya bilgi aktarmaları gerekmektedir. Bu bilgi akışında en fazla görev ise çok geniş kitleye hitap etme özelliğini bünyesinde barındıran görsel-işitsel araçlara düşmektedir.

Halkla ilişkiler alanında sıkça kullanılan görsel-işitsel araçların avantajları ve dezavantajları şöyle sıralanabilir:

  • Görsel-işitsel araçlar, yazılı araçlar gibi diğer iletişim araçlarını destekleyici niteliğe sahiptir.
  • Bu araçlar sayesinde hedef kitlelerle iletişim, daha etkili ve anlaşılır bir biçimde gerçekleşir.
  • İletişim kolaylaştığından zaman kaybı önlenir.
  • Görsel-işitsel araçlarla aktarılan iletilerin sesli ve hareketli olması iletileri daha da ilgi çekici hale getirir.
  • Görsel-işitsel araçların yapım maliyeti (TV) fazla olduğundan kurumlar için masraflı olabilir.
  • Bu araçlar tek başına kullanıldığında yeterli ve etkili olmayabilir.
  • Tek yönlü bir iletişim söz konusu olduğundan iletilerin etkili olup olmadığı denetlenemeyebilir.

Halkla İlişkiler Aracı Olarak Radyonun Özellikleri

Günümüzde önemli bir işitsel iletişim aracı olan radyo, 1920’li yıllardan beri kullanılmaktadır. Radyo, bir kitle iletişim aracı olarak; haber verme, eğitme, eğlendirme, propaganda, mal ve hizmetlerin tanıtımını sağlama, inandırma ve harekete geçirme işlevlerini yerine getirir.

Radyonun; hızlı haber akışı sağlayabilmesi, başka işlerle uğraşırken de dinlenebilmesi ve mobil olabilme özellikleri radyoyu diğer iletişim araçlarından ayırmaktadır. En büyük avantajı ise esnek olması ve özel hedef kitlelere ulaşabilme özelliğidir. Radyo aracılığıyla hedef kitlelere ulaştırılacak mesajlar, düşük maliyetle ve televizyondan daha hızlı bir şekilde hazırlanır ve yayınlanır.

Halkla ilişkiler açısından, radyoda yayınlanan programlar, mesajlar veya duyurular hedef kitlelere ulaşmada bir aracı görevi üstlenir. Kurum yöneticileri radyoda röportajlara katılabilir ya da kurumun etkinlikleri hakkında haber programları aracılığıyla duyurum sağlanabilir. Ayrıca radyo, özellikle kriz ortamlarında canlı yayınlarıyla kurumun hedef kitlesine bilgi aktarmada etkili bir araç olarak kullanılabilir.

Radyoda Halkla İlişkiler Amaçlı Program Türleri

Halkla ilişkiler uygulamalarında radyodan; haber, röportaj, açıkoturum, sohbet programları, kamusal duyurumlar ve sponsorluk biçiminde yararlanılmaktadır. Aşağıda radyoda halkla ilişkiler amacına yönelik olarak yayınlanan program türleri açıklanmaktadır.

Haber Bültenleri: Basılı araçlar arasında önemli bir yer tutan ve halkla ilişkiler aracı olarak kullanılan haber (basın) bültenleri, tıpkı yazılı basında olduğu gibi, radyoda da etkin bir kullanıma sahiptir. Halkla ilişkilerde radyonun haber amaçlı kullanımında; haber metinleri kısa ve çarpıcı biçimde yazılmalı, haberin güncel olmasına ve haber değeri taşımasına önem verilmeli, doğruluk ve zamanlamaya özen gösterilmelidir. Ayrıca radyo işitsel bir araç olduğundan, bültenlerin konuşma dilinde yazılması gerekmektedir.

Kamu Hizmeti Duyuruları: Özellikle kar amacı gütmeyen kurumlar, toplumu ilgilendiren mesajlarını radyolarda ticari amaç gütmeden yayınlayabilmektedir. Radyoda kullanılacak bu kamu hizmet duyurularının kısa olması ve toplumsal yarar amacı gütmesi hedef kitleyi etkilemede, onların tutum ve davranışlarını değiştirmede önemli bir işlev görmektedir. Kamu hizmet duyuruları hazırlanırken dikkatli olunmalı, özel çıkar gözetilmemeli ve siyasi açıdan tarafsız olunmalıdır.

Açık Oturum ve Sohbet Programları: Kurumu tanıtma ve görüşlerini açıkça belirtme açısından önemli bir işleve sahip olan bu programlar, kurumun topluma açık, net ve dürüst bir görüntüsünü yansıtma ve kurum imajını hedef kitlelere aktarma açısından önemli bir fırsat sunmaktadır. Genellikle düşük maliyetli olan bu programlar, özellikle özel radyoların yaygınlaşmasıyla birlikte daha çok tercih edilmektedir. Kurumların yetkili kişileriyle yapılan sohbetler, kurumun toplumda önemli bir imaj oluşturmasına katkı sağlamaktadır.

Diğer Programlar: Halkla ilişkiler uygulayımcıları radyoda yer alan röportajlardan da halkla ilişkiler uygulamalarında sıkça yararlanmaktadır. Röportajların en önemli özelliği canlı olması ve aktarılacak olay ya da konunun farklı boyutlarını yansıtmasıdır. Ayrıca, bazı radyo istasyonları açık hava konserleri veya sportif karşılaşmalar gibi etkinliklere de sponsorluk yapabilirler. Bu tarz etkinliklerin gün boyu radyoda yayınlanması geniş kitlelerin ilgisini çekeceği için halkla ilişkiler açısından kuruma önemli fırsatlar sağlamaktadır.

Radyo Programlarının Yapım Süreci

Radyoda dinlediğimiz programlar dinleyiciye ulaşana kadar birçok aşamadan geçmektedir. Radyo programının yapım sürecini oluşturan bu aşamalar şöyle sıralanabilir:

  • Araştırma
  • Öneri
  • Planlama
  • Metin Yazma
  • Seslendirme
  • Kurgu
  • Denetim ve Yayın

Araştırma: Radyoda ne tür program yapılırsa yapılsın, yapım sürecindeki ilk aşama araştırmadır. Radyo program yapımcıları, hazırlayacakları programın konusu ve türü ne olursa olsun konu hakkında bilgi sahibi olmalıdır. Bunun için de araştırma aşamasının yapımcı tarafından titizlikle gerçekleştirilmesi gerekir. Bu noktada iki tür araştırmadan söz edilebilir. İlki, konuyu ilgili olduğu alan açısından genel olarak ele alan genel araştırma ; ikincisi ise ele alınan konu özelinde gerçekleştirilen özel araştırmadır.

Öneri: Program yapım sürecinde, programın yapılıp yapılamayacağının kesin kararı, programın yapısını ortaya koyan öneri aşamasında verilir. Bu aşamada, hangi izleyici kitlesine, ne zaman ve nasıl ulaşılacağının belirlenmesi gerekir ve programın bütçesi çıkarılır. Bu aşamada, programın kimliğini oluşturan bilgileri içeren bir öneri formu hazırlanır. Öneri formunda; programın adı, türü, hedef kitlesi, konusu, amacı, yayın dönemi, günü, saati ve süresi belirtilmelidir.

Planlama: Planlama aşamasında her programın kendine özgü planının yapılması gerekir. Programcının önerisi kabul edildikten sonra eldeki materyaller düzenlenmeli, programda yer alacak söz, müzik, efekt gibi unsurlar belirlenmelidir. Bu noktada unutulmaması gereken, farklı program türleri için, farklı planlamalar gerekeceğidir.

Metin Yazma: Bu aşama, daha önceki aşamalarda toplanan ve bunlar arasından seçilen malzemelerin, programın amaçları ve konusu doğrultusunda metin haline getirilmesi işleminden oluşmaktadır. Metin yazma aşamasında seslendirilecek sözler, program tekniğine uygun olarak yazılmalıdır. Eğer programda müzik ve efekt gibi yardımcı öğeler kullanılacaksa, bunların da metinde belirtilmesi gerekmektedir.

Seslendirme: Seslendirme aşaması, radyo programı için hazırlanan metnin radyo ya da uygun ses stüdyolarında mikrofona okunması işlemidir. Seslendirme; spikerler, belirli bir ses niteliğine sahip kişiler ya da yapımcının kendisi tarafından yapılır. Seslendirmede mesaj dinleyicilere aktarıldığından, kişinin sesinin tonu, konuşmasındaki vurgular ve diksiyon gibi bir takım özelliklere dikkat etmek gerekir.

Kurgu: Radyo programlarında kurgu, seslendirmesi yapılmış metnin, müzik, efekt, röportaj, sinyal müziği gibi diğer program malzemeleriyle bir araya getirilmesidir. Kurgu aşaması, bant yayını olarak belirtilen, önceden kaydedilmiş programlar için söz konusudur. Canlı yayınlarda ise kurgu aşamasına gerek yoktur; çünkü program yayın akış planına göre, kurgulanarak yayınlanır.

Denetim ve Yayın: Bir radyo programının son aşaması denetim ve sonrasında yayındır. Denetim aşamasında hazırlanan radyo programı yayın ilkelerine uygunluk, teknik, içerik, biçim ve metin açısından değerlendirilir. Yayın ise programın bir bütün olarak dinleyicilere ulaştığı son noktadır.

Günümüzde birçok radyo istasyonu, yayınladıkları programları Podcast sistemi ile kendi web sitelerinde paylaşıma açmaktadır. Böylece, dinleyiciler bir radyo programını istedikleri anda tekrar dinleyebilmektedir.

Halkla İlişkiler Aracı Olarak Televizyonun Özellikleri

Televizyon, 1940’lı yıllardan itibaren giderek artan bir hızla aynı anda milyonlarca ve farklı sosyo-ekonomik yapıdaki izleyici kitlesine ulaşmaya başlayan ve günümüzde hala önemini koruyan bir kitle iletişim aracıdır. Televizyon; bireylerin eğitilmesi, eğlence gereksinimlerinin karşılanması, bilgi alma ihtiyacı ile ürün ve hizmetlerin tanıtılması gibi amaçlarla kullanılmaktadır.

Televizyonun halkla ilişkiler uygulayımcılarının en gözde araçlarından olmasının nedenleri ise; görsel-işitsel olması, hareket öğesini içermesi, mesajlara çekicilik ve heyecan katması, bol tekrarlarla akılda kalıcılığı arttırması, geniş kitlelere hitap etmesi, birim maliyetinin ucuz olması, kuruluşa güçlü olduğu imajını yaratması, eğlendirici ve bilgi verici olması, farklı zaman aralıklarında farklı hedef kitlelere hitap etmesidir.

Bu önemli özelliklere sahip olan televizyon hedef kitlelere yönelik olarak hazırlanan farklı türdeki programlar ile halkla ilişkiler alanında önemli bir kullanıma sahiptir.

Televizyonda Halkla İlişkiler Amaçlı Program Türleri

Radyoda olduğu gibi televizyonda da haberlerden belgesellere, açık oturumlardan tanıtım ve spotlara kadar hemen hemen tüm program türlerinden yararlanılmaktadır. Aşağıda, televizyonda halkla ilişkiler amacına yönelik olarak yayınlanan program türleri açıklanmaktadır.

Haber Bültenleri: Hem basılı araçların hem de görselişitsel araçların halkla ilişkiler alanındaki kullanımında haber bültenleri vazgeçilmez bir unsur olarak önemini korumaktadır. Televizyon için hazırlanacak haber bülteni gazete için hazırlanandan farklı olacaktır. Televizyonda yayın akışı içinde zaman sınırlaması olduğundan, bültenlerin sadece önemli haberleri içermesi ve az sözcükle çok şey anlatması gerekmektedir. Televizyon için hazırlanan bülten türlerinden biri olan video haber bültenleri ise video teknolojisi ile hazırlanarak izleyicilere ulaşmaktadır. Video haber bültenleri, görüntülü olarak farklı formatlarda hazırlanarak, televizyon yayını için kanallara gönderilmektedir.

Kamu Hizmeti Duyuruları: Özellikle sivil toplum kuruluşları gibi kar amacı gütmeyen kuruluşlar tarafından yaptırılan kamu hizmeti duyurularında amaç; kuruluşun adından söz ettirmek değil, hedef kitleye kuruluşun ne yaptığını anlatmaktır. Duyuruların süresi kısa olduğu için yani kısa sürede çok şey anlatmak gerektiği için hedef kitlelere iletilecek mesaj ilgi çekici hale getirilmelidir.

Sohbet ve Tartışma Programları: Kurumların halkla ilişkiler uygulamalarında maliyeti düşük olması nedeniyle tercih edilebilecek olan bu tür programlar, radyoda olduğu gibi televizyonda da benzer işlevlere sahiptir. Bir halkla ilişkiler uygulayımcısı televizyon programına katılacak konuşmacıları belirlerken bazı temel noktalara dikkat etmelidir. Bunlar; televizyon programı için belirlenen konunun kamuoyunu ilgilendiren bir nitelik taşıyıp taşımadığı, konunun izleyicilerin ilgisini çekip çekmeyeceği, zamanlamanın uygun olup olmadığı ve aktarılacak bilgilerin yararlı olup olmayacağı gibi konuları kapsamaktadır.

Diğer Türler: Halkla ilişkiler alanında kurumu ilgilendiren bir konu ya da olay ile ilgili televizyonda röportaj yayınlanması, geniş kitlelere ulaşmayı sağlamaktadır. Ayrıca kurumların, yeni ürün ve hizmetlerinin tanıtımını yapmak amacıyla televizyonda yayınlanan talk show vb. farklı programlarda görünmesi de kurumsal imaj açısından önemlidir.

Televizyon Programlarının Yapım Süreci

Televizyonda yayınlanacak program türü ister haber, ister sohbet, isterse de bir kamu spotu programı gibi farklı türlerden oluşsun, her televizyon programı fikir aşamasından başlayarak, yayına kadar temel olarak üç aşamadan geçmektedir. Bu aşamalar şöyle sıralanabilir:

  1. Yapım Öncesi
  2. Yapım
  3. Yapım Sonrası

Yapım Öncesi: Bu aşamada; programın içeriği, yaklaşımı ve yapım özelliklerinin belirlenmesi; yönetmen ve diğer ekip üyelerinin kimler olacağına karar verilmesi ve ekip üyelerinin görev alanlarına giren konularda programın geliştirilmesi ayrıntılarıyla tartışılır. Program fikrinin bulunmasından bütçenin hazırlanmasına kadar uzanan bu sürecin aşamaları ise şu şekilde açıklanabilir:

  • Program fikrinin bulunması: Fikir, program yapımının ilk yapı taşıdır ve bu aşamada program fikri birkaç cümleyle formüle edilmelidir. • Araştırmanın yapılması: Yapımcı, gereksinim duyulan bilgileri tam olarak formüle ederse, programın yapısını belirleyebilir. Bunun için yapılması gereken ise ayrıntılı bir araştırmadır.
  • Programın amacının belirlenmesi: Yapımcı, neden böyle bir program yapılmak istendiğini, programa neden gereksinim duyulduğunu programın amacında belirtmelidir.
  • Programın hedef kitlesinin belirlenmesi: Bir televizyon programında toplumun hangi kesimine seslenilmek istendiği mutlaka belirlenmelidir.
  • Program tasarımı: Bu aşamada programın yönetmeni konuyu nasıl ele alacağını yani nasıl işleyeceğini genel hatlarıyla belirleyecektir.
  • Senaryo ve çekim senaryosu yazımı: Bir tema ya da temel mesaj bulunduktan sonra, yapımcı ya da yönetmen metin yazarları ile çalışarak senaryoyu oluşturur. Senaryo metni üzerinde uzlaşıldıktan sonra, çekim senaryosu hazırlanarak çekim aşamasına gelinir.
  • Yapım bütçesinin hazırlanması: Bir program bütçesi, yapılması istenen programın ayrıntılı maliyet tahminlerini içerir. Bütçenin sağlıklı hazırlanması için, uygulama planının ayrıntılı olarak geliştirilmesi ve tüm masraf kalemlerinin eksiksiz olarak listelenmesi gerekir.

Yapım Aşaması: Bu aşama, yönetmenin tümüyle kendi yaratıcılığını ve bilgisini kullanarak programı görüntü ve ses olarak düzenlediği; program fikrinin yazılı metinden, görüntü ve ses ortamına aktarıldığı aşamadır. Bu süreçte yönetmen, anlatmak istediğini televizyona özgü bazı öğelerle anlatır. Bu öğeler şu şekilde açıklanabilir:

  • Aydınlatma : Gerek teknik, gerek estetik açıdan kullanılan aydınlatma, nesnelerin karanlık ve aydınlık noktalarının vurgulanmasıdır. Anlatımı desteklemek, mekanı birleştirmek, nesne ve çevresinin iki boyutluluğunu ortaya çıkarmak, özel bir ruh durumu yaratmak ve sahneye gerçekçi bir anlam katmak için kullanılır.
  • Renk : Rengin televizyonda kullanılmasıyla doğayı, olayları, nesneleri gerçek yaşamdaki gibi göstermek mümkün olmaktadır.
  • Çerçeveleme : Çeşitli görüntü öğelerinin ekran boyutu içine alınması ya da çıkarılması ve bu öğelerin nasıl gösterileceğinin düzenlenmesidir.
  • Çekim ölçekleri : Geniş bir alanı gösterecek çekim ölçeği ile bir kişiyi gösterecek çekim ölçeği birbirinden farklıdır. Çekim ölçekleri; çok uzak, uzak, orta, yakın ve çok yakın çekim olmak üzere beş temel kategoriye ayrılabilir.
  • Çekim açısı : Televizyon ekranı bize sadece iki boyutlu bir alan sunsa da bu alan içinde üç boyutlu dünyayı yansıtmak, derinlik yanılsaması ile mümkündür. Derinlik yanılsaması nesnelerin yerleşimi ile ya da optik lensler ile yaratılabilir. Yapımlarda amaca göre; geniş açılı, normal açılı ve dar açılı lensler kullanılır.
  • Kamera yüksekliği : Anlatılan konuyu dramatik ve psikolojik olarak etkileyen kamera yüksekliği; göz seviyesi açısı, alt açı ve üst açı olmak üzere üç farklı şekilde kullanılabilir.
  • Kamera hareketleri : Kameranın kendisinin yaptığı hareketlerdir. Televizyon programlarında; yatay çevrinme, aşağı ya da yukarı çevrinme, kaydırma, dikey yükseliş ya da alçalış ve optik kaydırma (zoom) olmak üzere beş temel kamera hareketi vardır.

Yapım Sonrası: Yapım sonrası aşaması deyince akla kurgu gelmektedir. Kurgu; çekim senaryosunda belirlenen görüntü ve seslerin tamamlanmasından sonra programın önceden tasarlanmış haline dönüştürülmesi işlemidir. Çekimleri tamamlanan programın kurgusu, çekim senaryosunda belirtilen sıraya göre görüntü ve sesler arka arkaya getirilerek yapılır. Kurgu işlemi bittikten sonra programın gösterim kopyası hazırlanır.

Halkla İlişkiler Uygulamalarında Video Teknolojisi ve Filmler

Günümüzde video teknolojisinin gelişmesiyle halkla ilişkiler uygulayımcıları programları film, video, DVD, VCD araçlarını kullanarak hedef kitlesine ulaştırmaktadır.

Halkla ilişkiler uygulamalarında eğitim amaçlı olarak da kullanılan film, video, DVD ve VCD’ler kamu yararına yapılan spot programları ve hizmet içi eğitime yönelik programları içerebilir. Bu tür programların hazırlanması maliyet gerektirdiğinden, bu tür araçların seçiminde programın etkili olup olmayacağına karar verilmesi ve eğer gerekliyse amaç ve hedef kitlenin dikkatlice belirlenmesi gerekmektedir.

Halkla ilişkiler uygulamalarında kullanılan kitle iletişim araçları birbirinden farklı olsa da program türleri birbirine benzemektedir. Bu nedenle, hangi iletişim araç ve ortamının kullanılacağına kuruluşunun amaçları doğrultusunda karar verilmelidir.