HAVA KARGO VE TEHLİKELİ MADDELER - Ünite 1: Hava Kargo Kavramı ve Tarihçesi Özeti :
PAYLAŞ:Ünite 1: Hava Kargo Kavramı ve Tarihçesi
Giriş
Hava kargo taşımacılığı, insanlara sağladığı sosyal ve ekonomik faydalarla dünyadaki vazgeçilmez yerini almıştır. Havadan ağır uçaklarla yapılan ilk taşımacılıktan yaklaşık yüz sene sonra günümüzde hava kargo sektörü binlerce uçaktan oluşan filosuyla, dolaylı ve direkt binlerce kişiye iş imkânı sağlamaktadır.
Hava Kargo Kavramı
Kargo, posta ile gönderi veya uluslararası posta antlaşmaları şartlarında taşınan eşyalardan ve taşıyıcının veya yolcunun beraberinde taşıdığı bagajdan ayrı bir yüktür. Diğer bir ifade ile eşlik edilmeyen ve konşimento düzenlenerek taşınması sağlanan bagajlar kargo olarak tanımlanmaktadır. ICAO ve IATA kurallarına bağlı olarak başta ülke ve taşıyıcı kısıtlamaları göz önünde bulundurulmak üzere; ürünlerin paketlenmesi, etiketlenmesi, evrakların uygun şekilde hazırlanması ve bir hava aracı ile sevk edilmesine ise kargo taşımacılığı adı verilmektedir.
Hava kargo kavramı, herhangi bir malın hava aracı ile bir yerden başka bir yere taşınması olarak tanımlanmaktadır. Hava kargo kavramı; hava yükü, posta ve her türlü amaçla gönderilmiş farklı küçük paketleri de içeren çok geniş bir anlamda kullanılmaktadır. Dar anlamda ise bir yolcu uçağında kargo bölümünde giden, yolcu bagajları dışında her şey hava kargo kapsamına girmektedir. Yolcu bagajları, yolcunun bir parçası olarak değerlendirildiğinden bu kapsama girmemektedir.
Hava Kargo Taşımacılığın Gelişimi
Hava kargo taşımacılığı, küresel ekonominin durumu ile yakından ilişkili dinamik bir sektördür. 1990’lı yıllarda uluslararası ticaretin doğası çarpıcı bir biçimde değişmiş, bir zamanlar sadece ulusal menfaatleri için çabalayan ülkeler, günümüzde büyük ticari bloklara katılmaya başlamıştır.
Hava kargo taşımacılığı birçok işletme açısından oldukça maliyetli bir ulaştırma modu olarak görülmekteyken küreselleşmenin etkisiyle e-ticaretin ve lojistik stratejilerinin değişimi, işletmelerin hava kargo taşımacılığına bakışını değiştirmiş ve hava yolu işletmeleri de bu doğrultuda kargo kapasitelerini arttırmaya başlamışlardır. Hava kargo taşımacılığındaki bu artışın ana sebeplerini şu şekilde özetlemek mümkündür:
- Yeni bir endüstri trendi olan mikro elektronik sektörü ve tıbbi ürünler gibi yükte hafif pahada ağır ürünlerin üretiminin artması, hava kargo taleplerinde %80 - %90’a varan artışlara neden olmuştur.
- Ürün yaşam döneminin kısalması ve JIT (Just in Time) felsefesine adaptasyon gibi unsurlar, ürünlerin marketlere hızlı bir şekilde ulaşımını gerekli kılmıştır.
- Birçok firma hava kargo servisinin maliyetinin fazla olduğunu düşünmesine rağmen diğer modlarla kıyaslandığında, süre, nakliyat, stok, depolama ve paketleme gibi servislerin toplam maliyetini karşıladığını fark etmişlerdir.
- Sektöre giren çok sayıdaki geniş gövde uçakların etkisi, etkin bir şekilde çalışan elleçleme sistemi ve oluşturulan hava kargo ağı sayesinde son 20 yılda hava kargo maliyetleri büyük düşüş göstermiş ve operasyonların verimliliği artmıştır.
Küreselleşme, Küresel Ticaret ve Hava Kargo Taşımacılığı
Hava kargo taşımacılığının ekonomik, düzenleyici ve kurumsal gelişimini anlamak, küresel ticaretin gelişim mantığını anlamayı gerektirmektedir. Bu kapsamda, küresel ticaretin gelişimi ve bunun hava kargo taşımacılığı ile olan etkileşimi on yıllar itibariyle ele alınabilir.
1940’lı ve 1950’li Yıllar: Dar Bir Hizmet Alanı Olarak Hava Kargo
1950’li yıllar boyunca, ekonomik büyüme ve dünya ticareti sabit kur rejimi sebebiyle hız kazanmıştır. Bu hızlanmada, serbestleşme sürecinin önemli kilometre taşlarından biri olan 1947 yılında imzalanan ve uluslararası ticaretin önündeki engelleri ortadan kaldıran Gümrük Tarifeleri ve Ticaret Genel Anlaşması’nın rolü büyüktür. Söz konusu bu anlaşmanın yanında, 1958 yılında Avrupa Ekonomik Topluluğu’nun ortak bir pazar oluşturmaya yönelik yaklaşımı durumu bir adım ileri götürmüştür. 1941 yılında ABD’nin dört büyük hava yolu işletmesi olan United, American, TWA ve Eastern tarafından Air Cargo Inc. adlı bir şirketin kurulup düzenli uçuşlara başlamasına değin, hava kargo taşımacılığı, yolcu ve posta taşımacılığının yanında ikincil bir faaliyet olarak görülmekteydi. 2. Dünya Savaşı’nın sonundan itibaren aralarında United ve TWA’in de bulunduğu birçok hava yolu işletmesi kendi hava kargo hizmetlerini vermeye başlamışlardır
2. Dünya Savaşı, özellikle sağladığı artık teknoloji ve insan kaynağı açısından hava kargo taşımacılığının gelişiminde önemli bir rol oynamıştır. ABD’de 2. Dünya Savaşı’ndan sonra emekli askerlerin ordunun kullanmadığı uçaklar ile başlattıkları hava kargo taşımacılığı faaliyeti dikkat çekicidir.
1960’lı Yıllar: Amaca Özel Hizmetler
1960’lı yıllar, dünya gayri safi millî hâsıla açısından en yüksek büyüme rakamlarına ulaşılan yıllar olmuştur. Söz konusu bu büyüme, uluslararası ticaretteki büyümeyi de tetiklemiştir. Bu dönemde, Uluslararası Hava Taşımacılığı Birliği, daha çok hava yolu operasyonlarındaki düzenlemeler ve otomasyon gibi teknik konulara yoğunlaşmış ve yaklaşım olarak hava yolu yolcu ve hava kargo taşıma türlerinin ayrılmasına karar vermiştir.
1970’li Yıllar: Uluslararası Bir Ürün Olarak Hava Kargo
1970’li yıllar, yüksek enflasyon ve düşük ekonomik büyüme rakamlarının hâkimiyetinde geçmiştir. Özellikle, 1973 yılındaki petrol üreten Arap ülkelerinin ambargosu sonucu petrolün varil fiyatının 3 dolardan 12 dolara çıkması, ağır ve kapsamlı bir enflasyon ile iş hacminin bozulmasına neden olmuştur. Bu dönemdeki önemli gelişmelerden bir diğeri, ABD’li uçak üreticilerine karşı Fransız, Alman, İspanyol ve Britanyalı uçak üreticilerinin bir araya gelerek 1970 yılında Airbus’ı kurmalarıdır.
1980’li Yıllar: Düzenli Hava Kargo
1980’li yıllar boyunca bölgeler arası serbestleştirmeyi artırıcı nitelikte adımlar atılmış ve birçok anlaşma imzalanmıştır. 1989 yılında, ABD ve Kanada bir serbest ticaret anlaşması imzalamış 1982 yılında ise ABD ve Avrupa Sivil Havacılık Konferansı (ECAC), Kuzey Atlantik rotalarındaki fiyat tarifelerini serbestleştirmeye yönelik adımlar atmışlardır. B747 gibi daha geniş gövdeli hava araçları sayesinde hava kargo kapasitesi büyük oranda artış göstermiştir.
1990’lı Yıllar: Küresel Müşteriler Dönemi
1990’lı yıllar boyunca, ticaretin önündeki engeller kaldırılarak ticaret küresel açıdan serbestleştirilmiştir. Örneğin, bölgesel düzeyde Maasstricht Anlaşması ile birlikte Avrupa ülkeleri AB’yi kurarak aralarındaki ticareti serbestleştirmişlerdir. ABD, Kanada ve Meksika ise 1994 yılında, Kuzey Amerika Ülkeleri Serbest Ticaret Anlaşması’nı imzalamışlardır. 1995 yılında, Gümrük Tarifeleri ve Ticaret Genel Anlaşması rejimi değişmiş malların ticareti için yeni bir anlaşma ile birlikte Dünya Ticaret Örgütü kurulmuştur.
Hava Kargo Taşımacılığının Dünya’daki Gelişimi
Hava kargonun ortaya çıkışı açısından düşünüldüğünde uçak icad edilmeden önce dahi postaların balonlarla, zeplinlerle ve hatta taşıyıcı güvercinlerle taşındığı ifade edilmektedir. Hava kargo taşımacılığının başlangıcı, 28 Mayıs 1910 tarihinde Glenn Curtis’in bir çuval dolusu postayı ABD Posta İdaresi için 150 millik ve bir buçuk saatlik bir uçuşla Albany’den New York şehrine ulaştırması olarak kabul edilmektedir. Diğer yandan, uçağın mucit olarak kabul edilen Wright Kardeşlere ait Wright Şirketi’nin 10 Kasım 1910 tarihinde yolcu koltuklarında 5 top ipek kumaşı Dayton’dan Ohio Columbus’ a 65 millik bir uçuşla götürmesi ilk hava nakliyatı olarak kabul edilebilir. 1911 yılına gelindiğinde ise hava nakliyatı denemeleri başlamış; fakat ABD’de düzenli hava nakliyatı seferleri için 1924 yılını beklemek gerekmişti. Almanya’da ise ilk resmi hava postası taşıması 1912 yılında gerçekleştirilmiştir.
2. Dünya savaşının ardından hava kargo taşımacılığının gelişimi hız kazanmıştır. Zira Sivil Havacılık Komisyonu’nun aldığı iki farklı karar ikinci dünya savaşından sonra hava yük trafiğini önemli ölçüde arttırmıştır.
Hava ulaşımı, 1950’lerin sonlarında uzun menzilli jet uçaklarının ortaya çıkması ve 1967’de geniş gövdeli jetlerin taşımacılığa girmesiyle önem kazanmıştır. Ekim 1962’de American Airlines ilk B707 kargo uçağının siparişini vermiştir. United Airlines da buna karşılık 1964’te B727 sipariş etmiştir. Bu uçakların yolcu koltukları çabuk ve kolayca sökülebilmekte ve böylece gündüz yolcu gece de yük taşıyabilmekteydiler.
1970’lerin başlarında, hava kargo taşımacılığı için yeni bir adım sayılabilecek kapıdan kapıya taşımacılık gündeme gelmiştir. 1969 yılında, Dalsey, Hillblom ve Lynn DHL’i kurmuşlar; Fred Smith’in Federal Express’i ise 1971 yılında faaliyete geçmiştir.
ABD’de hava kargo taşımacılığının tarihsel gelişimi ise Wensveen tarafından aşağıdaki gibi dönemlendirilmiştir:
- Hava Postası: İlk ABD’de hizmet olarak sunulmaya başlandı. İlk hizmet deneysel olarak Washington’dan New York’a yapılan 3 aylık uçuşlar sonucunda elde edilen gelirin beklenenden yüksek olmasından dolayı sunulacak bu hizmetin devam etmesine karar verilmiştir. 1925 yılında Amerikan Kongresi posta taşımacılığının özel sektör taşıyıcılarına verilmesini düzenleyen kurallar getirdi. İlk ticari uçaklar sadece posta taşımak için üretildi. Günümüzde hava yolu şirketlerinin posta taşımacılığından elde ettikleri gelir %3’den daha azdır.
- Hava Kurye: Amerika Birleşik Devletlerinde ilk hava kurye taşımacılığı 1927 yılında United Airlines tarafından yapılmıştır. Daha sonra hava kurye taşımacılığı yapan şirketler ortaya çıkmasına rağmen REA’nın (Railway Express Agency) dominant olması sebebiyle fazla gelişememiştir. 1975 yılından sonra REA iflasını beyan ettikten sonra her taşıyıcı kendi bireysel hava kurye hizmetini sunmaya başlamıştır.
- Gecelik Hava Kurye (Over Night Air Express): 1973 yılında Frederick W. Smith tarafından Federal Express kurularak 13 meydanda hizmet vermeye başlamıştır. Fedex, gün içinde topladığı kargoları gece kendi uçakları taşıyarak ertesi iş günü paketlerin dağıtımını yapmaktaydı. Bu sistem ayrıca topla ve dağıt sisteminin temellerini oluşturmaktadır. Günümüzde Fedex, Amerika Birleşik Devletleri’nde kurye trafiğinin yarısını elinde bulundurmaktadır.
- Hava Kargo: Sadece kargo taşınan ilk uçuşlar 1931 yılında New York ile Kansas City arasında yapılmıştır. Yapılan bu uçuşlar tarifesizdi ve uçak dolduğunda kalkış yapmaktaydı. İlk tarifeli hava kargo hizmeti, United Airlines tarafından 1940 yılında başlatılmıştır. Hava kargo taşımacılığının gelişmesinde Amerikan sivil havacılık idaresi tarafından verilen iki karar etkili olmuştur. Birincisi, hava kargo organizatörlerinin 1948 yılında tanımının yapılması ve resmi olarak sisteme dâhil edilmesidir. İkincisi ise üç hava kargo şirketine operasyon yapma yetkisinin verilmesidir.
- Jumbo Jetlerin Gelişimi: 1970 yılında Boeing B747 Jumbo Jeti yolcu operasyonları için üretmeye başlamasıyla ilk defa geniş gövdeli uçaklar hava yolu taşımacılığında kullanılmaya başlanmıştır. 1972 yılında ilk kargo uçağı olan B-747 Lufthansa Havayolları tarafında hizmete sokuldu. 1974 yılında Sabena World Airways ilk B747 kombiyi tarifeli hizmete sokmuştur. B-747 kargo uçakları çok büyük kargoları tek seferde 100.000 kg olarak taşıyabilme kapasitesine sahip olmasından dolayı geçmişte ve günümüzde hava kargo taşımacılığında tercih edilmektedir.
Hava Kargo Taşımacılığının Türkiye’deki Gelişimi
Türkiye’de gayri resmi ilk hava posta taşımacılığı Fransız Pilot Doucort ve Rasıt Roue tarafından yapılmıştır. 20 Ekim 1913 günü Paris-Kahire uçuşu için Fransa’dan Borel tipi uçakla ayrılan ikili 9 Kasım’da Yeşilköy’e ulaşmışlardır. 20 Kasım 1913 günü Adapazarı, Eskişehir uçuşu için kalkmadan önce İstanbul’dan verilen bir mektubu, inişte teslim edince Türkiye’de ilk hava postasını taşımışlardır. 3 Ekim 1922 günü ise yurt dışından ilk hava postası, Fransız şirketi Franco-Roumaine’nin Spad-45 tipi uçağıyla Paris-Prag-Viyana-BudapeşteBükreş-İstanbul rotasıyla ulaşmıştır.
Türkiye’de yerli sermaye ile hava kargo taşımacılığının kökenlerini teşkil edecek bir taşımacılık için ise 1933 yılını beklemek gerekecekti. Türkiye Cumhuriyeti Devleti, 9 Ocak 1933 tarihinde Türk Hava Postaları adıyla bir şirket kurulmasına karar vermiştir.
3 Şubat 1933 günü ise, Curtiss Wright tipi uçakla Eskişehir-Ankara arasında ilk uçuş yapılır. Peş peşe aynı rotada, başlangıçta eğitim amaçlı uçuşlardan sonra Ankara-Eskişehir-İstanbul arasında posta uçuşları devreye girer. Ardından 20 Mayıs 1933 tarihli TBMM kararıyla ve 180.000TL sermayeli, Hava Yolları Devlet İdaresi (HYDİ) adıyla yeni bir hava yolu şirketi kurulur. Söz konusu şirketler ise 1938 yılında, Devlet Hava Yolları (DHY) adıyla bir araya getirilmiştir.
Günümüze gelindiğinde, Türkiye’de 2000’li yıllarda ticaret hacminin yıllık 10 milyar doları aştığı ve bunun sonucu olarak hava kargo taşımacılığı önem kazandığı söylenebilir. Dünyada yaşanan ekonomik gelişmeler ve Türkiye ekonomisinin son dönemdeki olumlu seyri, hava kargo taşımacılığı sektörünü de hareketlendirmiştir.
Günümüzde, Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü verilerine göre, ülkemizde iç ve dış hatlarda tarifeli ve tarifesiz seferlerle kargo taşımacılığı yapmak üzere ruhsatlandırılmış 3 hava yolu işletmesi bulunmaktadır.
Hava Kargo Taşımacılığında Yasal Çevre ve Düzenlemeler
Hava kargo taşımacılığındaki yasal çerçeveyi hava yolu taşımacılığının ulusal ve uluslararası niteliği gereği ulusal ve uluslararası ölçekteki yasal düzenlemeler oluşturmaktadır. Ulusal ölçekte düşünüldüğünde, Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü’nün düzenlemeleri; uluslararası ölçekte ise Varşova Konvansiyonu, Lahey Protokolü ve Birleşmiş Milletler’in ilgili konvansiyonları akla gelmektedir.
Hava Kargo Taşımacılığındaki Ulusal Kuruluşlar ve Yaptıkları Düzenlemeler
Hava kargo taşımacılığındaki ulusal düzenlemeler için Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı ve Ulaştırma Bakanlığı’na bağlı olarak görev yapmakta olan Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü yetkilidir. Dünyada sivil havacılığın hızlı bir gelişme göstermesi, teknolojide yaşanan büyük ilerleme karşısında, ulusal çıkarlarımızın korunması ile uluslararası ilişkilerimizin düzenli bir şekilde yürütülmesi ve denetlenmesi için 1954 yılında Ulaştırma Bakanlığı bünyesinde kurulan Sivil Havacılık Dairesi Başkanlığı, 1987 yılında Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü olarak günün koşullarına göre yeniden teşkilatlandırılmıştır. 18 Kasım 2005 tarihine kadar Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı Ana Hizmet Birimi olan Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü, bu tarihte yürürlüğe giren 5431 sayılı Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun ile finansal açıdan özerk hâle gelmiş ve şu anki yönetim yapısına ulaşmıştır. Günümüzde, ülkemizdeki havacılık faaliyetleri, 2920 Sayılı Türk Sivil Havacılık Kanunu ve bu kapsamda yayımlanmış olan idari ve teknik yönetmelikler ve havacılık talimatları çerçevesinde yürütülmektedir.
Hava Kargo Taşımacılığındaki Uluslararası Kuruluşlar ve Yaptıkları Düzenlemeler
Hava kargo taşımacılığındaki uluslarası yasal çerçeveyi oluşturan örgütlerin başında Birleşmiş Milletler’e bağlı olarak görev yapan Uluslararası Sivil Havacılık Örgütü (ICAO) gelmektedir. 1967 yılında kurulan Uluslararası Sivil Havacılık Örgütü’nün başlıca görevleri şunlardır:
- Uluslararası sivil havacılığın güvenli ve düzenli bir şekilde büyümesini sağlamak,
- Barışçıl amaçlara yönelik uçak tasarımı ve işletmesini teşvik etmek,
- Sivil havacılık için havayolları, havaalanları ve hava seyrüsefer gelişimini desteklemek,
- Uluslararası kamuoyunun güvenli, düzenli, verimli ve ekonomik hava taşımacılığı ihtiyaçlarını karşılamaktır.
Hava kargo taşımacılığındaki uluslararası düzenlemelere baktığımızda özellikle, taşımadan kaynaklı sorumlulukları belirlemeye yönelik düzenlemelerin ve anlaşmaların oluşturulduğu görülmektedir. Örneğin, hava yolu ile eşya taşınmasına ilişkin 1929 tarihli Varşova Konvansiyonu, Varşova Konvansiyonu’nu tadil eden 1955 tarihli Lahey Protokolü ve Montreal Sözleşmesi bu kapsamda hazırlanmış olan düzenlemelerdir. Varşova Konvasiyonu, 12 Ekim 1929 tarihinde Varşova’da imzalanmıştır. Söz konusu bu sözleşme ile taraf devletler;
- Hava yoluyla Uluslararası Taşımacılığa İlişkin Belirli Kuralların Birleştirilmesine Dair Sözleşmenin ve ilgili diğer belgelerin özel uluslararası kanunların uyumlaştırılmasına yapmış olduğu önemli katkısını onaylayarak,
- Varşova Sözleşmesi ve ilgili diğer belgelerin modernize ve takviye edilmesi ihtiyacının farkında olarak,
- Hava yoluyla uluslararası taşımacılıkta müşteri menfaatlerinin korunmasının sağlanmasının önemini ve zararın ödenmesi prensibine dayalı olarak adil tazminatlara dair gerekliliği kabul ederek,
- Uluslararası hava taşımacılığı faaliyetlerinin ve sorunsuz bir yolcu, bagaj ve kargo akışının, 7 Aralık 1944 tarihinde Chicago’da yapılan Uluslararası Sivil Havacılık Sözleşmesi’nin ilke ve amaçlarına uygun olarak düzgün bir şekilde geliştirilmesinin istendiğini yeniden teyit ederek,
- Yeni bir sözleşme akdinin, hava yoluyla uluslararası taşımacılığı idare eden belirli kuralların daha ileri bir düzeyde uyumlaştırılması ve kanunlaştırılması için ortaklaşa bir devlet faaliyetinin, menfaatlerin adil bir dengesini sağlamak için en uygun araç olacağına kanaat getirerek anlaşma sağlamışlardır.
Uluslararası Taşımacılık İşleri Organizatörleri Dernekleri Federasyonu (FIATA), 31 Mayıs 1926 tarihinde Viyana’da kurulmuştur. Fransızca “Federation Internationale des Associations de Transitaires et Assimiles”, İngilizce “International Federation of Freight Forwarders Associations” olarak bilinmektedir. FIATA, hükümet dışı teşkilat statüsüne sahip olup 150 ülkede yaklaşık 40.000 yük komisyoncusu ve lojistik firmasını temsil etmektedir. FIATA, Birleşmiş Milletler Ekonomik ve Sosyal Konsey’de istişari statüye sahiptir. FIATA’nın amaçları aşağıdaki gibidir:
- Dünyadaki taşıma işleri komisyonculuğu endüstrisini birleştirmek,
- Ulaştırma ile ilgili uluslararası kuruluşların toplantılarına sektörü temsilen iştirak etmek ve sektörel çıkarları korumak ve tanıtmak,
- Yayınlar, duyurular ve broşürler v.b. yoluyla taşıma işleri komisyoncularının hizmetlerini kamuoyuna, ticaret ve sanayi dünyasında duyurmak,
- Tek tip dokümanlar ve standart ticaret koşulları yaratarak taşıma işleri komisyoncuları tarafından verilen hizmetlerin kalitesini iyileştirmek,
- Taşıma işleri komisyoncularının mesleki eğitim ihtiyaçlarına ve mesuliyet sigortası ile ilgili konularda yardımcı olmak, elektronik veri değişimi (EDI) ve barkod gibi teknolojilerin kullanılmasını sağlamak.
Hava Kargo Pazarında Taşınan Ürünlerin Sınıflandırılması
Hava kargo taşımacılığında, bir noktadan bir noktaya taşınan ürünler kargo veya taşınan mal niteliğine göre taşınma öncesi bazı sınıflandırmalara tabi tutulmaktadırlar. Çünkü söz konusu kargoların rezervasyon, kabul, depolama, yükleme ve boşaltma işlemlerinde farklılıklar bulunmaktadır. Bu sınıflandırma ise taşınacak kargonun güvenli, düzenli ve zararsız bir şekilde gideceği yere ulaşmasını sağlamak amacıyla yapılmaktadır.
Göndericinin Ulaşım Hizmetine İlişkin İstek ve İhtiyaçlarına Göre Hava Kargoların Sınıflandırılması
Acil kargolar, gideceği yere acil olarak çok kısa bir zaman içinde ulaşması gereken yüklerdir. Taşıma talebi aniden ortaya çıktığı için talebin önceden tahmin edilmesi güçtür. Rutin bozulabilir kargolar, taşıdıkları bazı özellikler nedeniyle fiziksel olarak bozulabilen ya da geçerli olduğu zaman dilimi içinde değeri olan, daha sonra değerini kaybeden yüklerdir.
Taşınacak Kargonun Sahip Olduğu Özelliklere Göre Hava Kargoların Sınıflandırılması
Taşınacak kargonun sahip olduğu özelliklere göre hava kargolar, genel kargolar ve özel kargolar şeklinde sınıflandırılmaktadır. Özel kargolar, taşınması ve depolanmasında özel işlem gerektiren kargolardır. Bu kargoların taşınması için kabul, etiketleme, yükleme ve istif edilmelerinde özel bir takım kurallar uygulanması gerekir. Başlıca özel kargolar şunlardır:
- Canlı Hayvanlar,
- Bozulabilir Kargolar,
- Islak Kargolar,
- Ağır Kargolar,
- Değerli Kargolar,
- Diplomatik Kargolar,
- Diğer Özel Kargolar,
- Tehlikeli Maddeler.
Uçağa Yükleme Şekline Göre Hava Kargoların Sınıflandırılması
Lojistik firmalar için hava yolu kargo taşımacılığındaki önemli problemlerden biri, kargo maliyetinin hesaplanmasıdır. Hava yolu taşımacılığında kargo ağırlığının yanı sıra büyüklüğünün de göz önüne alınması gerekmektedir. Hava taşıma araçları olan uçaklarda hacim çok önemlidir. Bu nedenle kargo alanlarının en iyi şekilde değerlendirilmesi gerekmektedir. Hafif olan, fakat çok büyük paketlenmiş bir kargo için ağırlığı değil boyutları esas alınarak maliyet çıkarılmaktadır.
Hava Kargo Pazarında Faaliyet Gösteren İşletmelerin Sınıflandırılması
Hava kargo sektöründe, kendine özgü karakteristikleri ve kargo taşıyış biçimleri ile ilgili olarak 4 tip işletme örneği bulunmaktadır. Bunlar; kombine taşımacılık yapan hava kargo işletmeleri, sadece kargo taşıyan hava kargo işletmeleri, kapıdan kapıya taşımacılık yapan hava kargo işletmeleri ve aracı hava kargo işletmeleridir.
Kombine Taşımacılık Yapan Hava Kargo İşletmeleri
Hava kargo taşımacılığı sektöründe açık bir şekilde en önemli grubu hem yolcu hem de kargo taşımacılığı yapan tarifeli hava yolu işletmeleri oluşturmaktadır. Söz konusu bu işletmelere kombine taşıyıcılar adı da verilmektedir. Kombine hava yolu işletmeleri üç çeşit hava kargo hizmeti sunmaktadırlar. Yolcu ve kargoyu bir arada taşıyabildikleri gibi yalnızca yolcuyu ya da yolcunun talebinin az olduğu zamanlarda da yalnızca kargo taşımacılığını gerçekleştirmektedirler.
Sadece Kargo Taşıyan Hava Kargo İşletmeleri
Sadece kargo taşıyan hava kargo işletmeleri, filolarında bulunan kargo uçakları ile hem tarifeli hem de charter taşımacılık hizmeti veren hava yolu işletmeleridir. Bu işletmeler çok çeşitli kargo hizmeti sunmaktadır. Lufthansa ve Sinapur Havayolları gibi havayolları sebebiyle kombine taşımacılık yapan hava kargo işletmeleri ile sadece kargo taşıyan hava kargo işletmeleri arasındaki ayrım ve farklılıklar gittikçe bulanıklaşmaktadır.
Kapıdan Kapıya Taşımacılık Yapan Hava Kargo İşletmeleri
Hava kargo pazarında faaliyet gösteren işletmelerden bir diğeri ise kapıdan kapıya taşımacılık yapan hava kargo işletmeleridir. Bu işletmeler, hizmet anlayışı açısından hava kargo sektörünün en hızlı ve dinamik unsurlarıdır. Sadece havalimanında havalimanına taşımacılık anlayışını benimseyen kombine taşımacılık yapan hava kargo işletmeleri ile sadece kargo taşıyan hava kargo işletmelerinin aksine, bu işletmeler kapıdan kapıya hizmet anlayışını benimsemişlerdir. FedEx, DHL, TNT ve UPS şirketleri kapıdan kapıya taşımacılık yapan hava kargo şirketlerine örnek teşkil etmektedir.
Aracı Hava Kargo Acenteleri
Yolcu taşımacılığındaki seyahat acentelerinin ve tur operatörlerinin hava kargo taşımacılığındaki örnekleri aracı hava kargo acenteleridir. Bu şirketler hava kargo şirketi ile gönderici arasındaki bağlantıyı sağlayan şirketlerdir.