HİJYEN VE SANİTASYON - Ünite 6: Toplu Yaşam Ortamları ve Hijyen Özeti :

PAYLAŞ:

Ünite 6: Toplu Yaşam Ortamları ve Hijyen

Giriş

İnsan sosyal bir varlık olduğundan bireysel yaşantısından başka evde ve diğer insanlarla aynı ortamda eğlenmek, gezmek, dolaşmak, yolculuk yapmak, toplu taşıma ortamlarını kullanmak, sağlık kurumlarına gitmek ve eğitim almak gibi faaliyetlerde bulunur. Bu sebeplerden dolayı yaşadığı ortamın sağlık ve hijyenine uygun davranmalıdır.

Konut Hijyeni Ve Sağlığı

Barınmak insanın en temel ihtiyaç duyduğu gereksinimdir. Apartman, ev gibi insanların içinde yaşamlarını devam ettirmeyi sağlayan barınaklara konut denir. Konutlar insanı dış ortam koşullarından koruyarak insanın temel gereksinimlerini sağlayarak sağlıklı bir yaşam sürmelerine imkan tanır. Bu anlamda insan konutta yaşar. Isınır, uyur, yaşar, karnını doyurur, çocuk sahibi olur ve aile olmanın mutluluğu yaşar. Günümüzde konut, barınak olmaktan daha fazla bir anlam kazanmıştır. Konutun daha kapsamlı araştırılması ve açıklanması amacıyla ekistiks terimi kullanılmıştır.

Ekistiks: İmar planlaması ve insan yerleşim bilimi olarak tanımlanır.

Sağlık açısından bir konutun taşıması gereken özellikler şunlardır.

  • Temel fizyolojik gereksinimler sağlanmalı,
  • Temel psikolojik gereksinimler sağlanmalı,
  • Bulaşıcı hastalıklara karşı korumalı,
  • Kazaları önlenmeli,

Bir konutun sağlaması gereken temel fizyolojik özellikler şunlardır.

Kötü hava koşullarından korumalı, güneş almalı ve güneş ışınlarından aydınlanmalı, uygun yapay aydınlatma yapılmalı, gürültüden korumalı, egzersiz ve çocuklar için uygun oyun ortamı olmalı, iç ortamı iklimi içinde yaşayan insanlara konfor sağlamalı, Temel hijyen koşullarını sağlamayan ve senitasyon gereksinimlerini taşımayan konutlar sağlıklı kabul edilemez. Bir konutun sağlıksız olduğu tanımlayan temel özellikler şu şekilde sıralanır.

Ev içinde su şebekesinin ve kaynağının olmaması, evde kullanılan su kaynağının kontamin eve kirli olması, tuvaletin konut ve bina dışında olması, tuvaletin başka konutlarla ortak kullanılması, tuvaletin bina dışında olması, oda başına nüfusun 1.5 kişinin üzerinde olması, yatılan odaların kalabalık olması, yangın, acil durumlar ve afetler için konutta en az iki çıkışın olmaması, oturulan, yatılan odalarda ve banyolarda ısınma olanağının olmaması, konutta elektrik tesisatının olmaması, odaların penceresiz olması.

Temel Psikolojik Gereksinimlerin Sağlanmalı

Ev insanlar için özel bir alandır. Ev kişiye ve aileye özel bir yerdir. Kişiler yaşadığı evde kendilerini güvende hissetmek isterler. Aile kendine özgü beklenti, duygu ve bağların oluştuğu ve yaşandığı yerdir. Evler kişilere mahremiyet sağlarlar.

Bulaşıcı Hastalıklara Karşı Koruma

Sağlıklı olmak bakımından ev olması ve olmaması gereken özellikleri nedeniyle hastalıkların oluşumunda önemli rol oynamaktadır. Evdeki odaların büyüklüğü, havalandırılması herkes için yeterli hava hacminin bulunması hastalıklardan korunmada yardımcı olur.

Kazaları Önleme

Beklenmeyen bir zamanda meydana gelen, yaralanma, ölüm ve maddi hasarla sonuçlanan olaylara kaza denir. Evde görülen kazalara da ev kazası denir. Ev kazaları trafik ve iş kazalarından daha fazladır. Kayıtlara geçmediğinden net boyutu tam olarak bilinmemektedir. Evlerde birçok araç, gereç ve donanım bulunduğundan bunların her biri kazaları arttıran sebeplerdendir.

Konutun Temizliği

Konut temizliğine ülkemizde bulunan insanlar çok önem verirler. Bu uygulamanın kültürümüz de de özel bir yeri vardır.

Temizliğin Yapılması

Konutlarda temizliği başlamadan önce ilk olarak yapılması gereken temizlik yapılacak araç ve gereçlerin sağlamlığını kontrol etmek gerekir. Temizliği yapacak olan kişilerin işin özelliğine uygun kıyafet giymesi gerekir.

Konut temizliği yöntemleri şunlardır.

  • Havalandırma
  • Süpürme
  • Toz Alma
  • Duvar Temizliği
  • Cam Yüzeyler Pencereler ve Cam Balkon Kaplamaların Temizliği
  • Yer Temizliği
  • Banyo ve Tuvaletlerin Temizliği

Okul Hijyeni

Sağlıklı bir toplumu meydana getirmenin yolu çocukların ruhsal, bedensel ve sosyal yönden iyi olmalarının sağlanmasından geçer. Çocuklar çevresel koşullara karşı büyüklerle karşılaştırıldığında daha duyarlı oldukları görülür. Çocuklarda çevresel etkilerin kalıcı etki yapabilme riski oldukça yüksektir. Çevresel etkiler kısa veya uzun süre devam edebilir.

Okul, genç, çocuk ve yetişkinlerin eğitim ve öğretim gördükleri bina ve kurumlar olarak tanımlanır. Okul hijyeni okuldaki fiziksel, kimyasal, biyolojik koşulların sağlıklı hale getirilmesini amaçlar. Okul çevresi gerek çalışanların gerekse öğrencilerin sağlığını, güvenliğini, çalışma ve öğrenme verimliliğini, davranış ve alışkanlıklarını etkileyen ortamlardır.

Okul sağlığı programları oluşturulurken bazı modeller oluşturulmuş ve oluşturulan bu modeller zaman içerisinde geliştirilerek uygulamaya konulmuştur. Bu modeller şunlardır.

  • Üç Bileşenli Model: 1980’lere kadar uygulanan sağlık eğitimi, sağlık hizmetleri ve sağlıklı çevre modelidir.
  • Sekiz Bileşenli Model: 1980’lerden sonra kullanılan sağlık eğitimi, sağlık hizmetleri, sağlıklı okul çevresi, fiziksel eğitim ve beslenme hizmetleri sağlanmasını içeren modeldir.
  • Çok Bileşenli Model: Günümüzde yapılmaya ve uygulanmaya çalışılan okul sağlığını sadece okul ve okul içerisindeki yönetim birimleri içerisine hapsetmeyip fiziksel, kimyasal ve psikososyal çevreyi bir bütün olarak ele alan çok kapsamlı ve bütüncül uygulama modelidir.

Okulda Fiziksel Etkenlerin Kontrol Altına Alınması Ve Sağlık Açısından Uygun Hale Getirilmesi

Okulun yeri ve konumu belirlenirken, ilerideki kentleşme faktörü düşünülerek planlanmalı, Çevresel peyzaj mimarisinde yeşil alanların oluşturulmasına önem verilmeli, Okul, oyun alanının ya da ders arasında öğrencilerin yararlanacağı alanın öğrenci başına gerekli alanın olması gerekir, Okul arsasının deprem, sel, toprak kayması gibi tehlikelere karşı zemin etüdü yapılması gerekir, okul bahçesinde veya yakın çevresinde su deposu ve kanalizasyon çukurlarının güvenli bir şekilde kapatılması gerekir,

Okulda Kimyasal Etkenlerin Kontrol Altına Alınması Ve Sağlık Açısından Uygun Hale Getirilmesi

Genel yerlerin temizliğinde kuru süpürge toz kaldıracağı için tercih edilmemeli, Okul binasının zemini, derslikleri, merdivenleri, koridorlar düzenli bir şekilde temizlenmeli, her türlü kimyasal madde temizliğinden sonra ortam havalandırılmalı, derslik duvarları temizliğinin kolay yapılabilmesine olanak sağlayan boyalarla boyanmalı, tuvaletler her gün en az bir defa sodyum hipoklorit içeren temizlik ürünleri ile temizlenmeli, okuldaki su belirli aralıklarla kimyasal yönden analiz edilmeli

Okulda Biyolojik Etkenlerin Kontrol Altına Alınması Ve Sağlık Açısından Uygun Hale Getirilmesi

Ağaçlandırma için zehirli meyveleri olmayan, alerjik polen yaymayan dikensiz ağaç türleri seçilmeli, okul bahçesi hayvan dışkısı ve haşere yönünden düzenli olarak takip edilmeli, okul bahçesinde ve çevresinde seyyar satıcılara satış yapması engellenmeli, okul kantininde çalışanlar kadar çevresindeki büfede çalışanlar da hijyen ve bulaşıcı hastalıklara karşı denetlenmeli, tuvaletlerde ellerin kurulanması için kağıt havlu bulundurulmalı, tuvaletlerde sıvı sabun kullanılmalı.

Okulda Psikososyal Etkenlerin Kontrol Altına Alınması Ve Sağlık Açısından Uygun Hale Getirilmesi

Okul, hapishane, meyhane, kahvehane gibi çocuklara olumsuz etkileyecek yerlere en az 200 metre uzaklıkta olmalı, öğrencilerin sigara, alkol ve madde kullanımı ile ilgili ulusal politikalar geliştirilmeli, okulda öğrencilerin ve çalışanların her türlü şiddetten, istismardan, zorbalıktan ve yıldırma olaylarından korunması gerekir.

Okulların Ergonomik Koşullarının Sağlık Açısından Uygun Hale Getirilmesi

Okulun yeri ve konumu belirlenirken, ilerde kentleşme faktörü düşünülerek planlanmalı, Okul, çocukların yürüyerek güvenli bir şekilde ulaşabilmelerini sağlayacak uzaklıkta olmalı, okul binasında ana giriş, öğrenci girişleri ve araç girişleri ayrı ayrı düzenlenmeli, okul sahası bahçe duvarları ile çevrili olmalı

Sağlık Kurumlarında Sağlık Ve Hijyen Önlemleri

Sağlık hizmetlerinin verildiği sağlık kurumları birinci, ikinci ve üçüncü basamak sağlık kurumları olarak sınıflandırılır. Toplum Sağlığı Merkezleri, Aile Hekimliği Birimleri, Halk Sağlığı Merkezleri ilk başvuru olarak adlandırılan birinci basamak sağlık kuruluşlarıdır. Devlet Hastaneleri ve yataklı hizmet sunan sağlık kuruluşları ikinci basamak sağlık kuruluşlarıdır. Üst düzeyde uzmanlaşmış sağlık kuruluşları üçüncü basamak sağlık kuruluşları olarak adlandırılır.

Hastanelerde Fiziksel Etkenlerin Kontrol Altına Alınması Ve Sağlık Açısından Uygun Hale Getirilmesi

Hastanenin yer seçimi çok önemlidir. Ulaşım imkanlarının kolay olduğu, genel trafikten etkilenmeyen ve trafiği etkilemeyen yerde inşa edilmeli. Büyük hastanelerde helikopter pisti olması kurulabilecek alanlar olması arzu edilir.

Hastanelerde Kimyasal Etkenlerin Kontrol Altına Alınması Ve Sağlık Açısından Uygun Hale Getirilmesi

Hastaneler tanı, tedavi v e temizlik, hastane kat hizmetleri amaçlı birçok kimyasal etkenin kullanıldığı ortamlardır. Kullanılan her bir kimyasal madde ilaç ve benzeri için iş sağlığında olduğu gibi kimyasal maddenin ve ilacın özellikleri kullanım şekilleri ve istenmeyen bir durumla karşılaşıldığında yapılması gerekenler malzeme veya ilaç bilgi formu oluşturulmalı.

Hastanelerde Biyolojik Etkenlerin Kontrol Altına Alınması Ve Sağlık Açısından Uygun Hale Getirilmesi

Hastalığa yol açabilecek miktarda biyolojik etken içeren atıklar enfeksiyöz atıklar olarak adlandırılır. Hasta lazımlıkları, idrar sondalarının bakım ve temizlikleri ile ilgili kurum yöneticilerince hazırlanan yönergeler olmalı.

Lavabolarda sıvı sabun kullanılmalı, hasta ziyaretleri amacıyla hastaneye çocuk getirmemeli, Hastaneye gelirken veya giderken kişisel hijyene dikkat edilmeli.

Hastanelerde Psikososyal Etkenlerin Kontrol Altına Alınması Ve Sağlık Açısından Uygun Hale Getirilmesi

Hastanelerde hizmet alanları acil servisler yoğun bakım üniteleri, diyaliz üniteleri, yanık tedavi üniteleri ve birçok fonksiyon birimlerinin devreye girmesiyle çok genişlemiştir. Maalesef, iş doyumunun az olduğu, tükenmişlik sendromlarının yaşandığı meslekler arasında sağlık personelliği gelmiştir. Hastanelerde yatma, hasta ve hasta yakını için psikososyal bazı sorunları da beraberinde getirir. Sağlıkta personele yönelik her türlü şiddet asla kabul edilemez bir durumdur.

Hastanelerde Ergonomik Koşulların Uygun Hale Getirilmesi

Sağlık hizmetlerinde teknolojinin sağladığı birçok yenilikler kullanılmaktadır. Sağlık personeli ve hastalar için her türlü ergonomik önlemler alınmalı, Hasta odalarında gerek olursa refakatçi bulundurulmalı.

Yiyecek-İçecek Üreten Ve Satan Yerlerde Hijyen İlkeleri

İnsanların yaşamlarını devam ettirmeleri, büyüme ve gelişimlerinin sağlanabilmesi, yaşamdan zevk ve keyif almak için gereken temel madde su ve gıdadır. İnsan sağlığının korunmasında gıda maddelerinin üretilmesi, hazırlanması, paketlenmesi hijyen kurallarına göre yapılması en önemli sağlık hizmetleri arasında yer alır.

Gıdalardan kaynaklanan riskler fiziksel, kimyasal ve biyolojik riskler olmak üzere aşağıdaki şekilde sıralanır.

  • Fiziksel Riskler
  • Kimyasal Riskler
  • Mikrobiyolojik Riskler

Hasta Bina Sendromu

Çevre insan bedeninin dışında bulunan her şey olarak tanımlanır. İnsanlar dış ortamlarda çalışarak, bir yerlere gitmek, değişik ortamlarda bulunabilmelerine karşın uzun süre bulunduğu yerler kapalı ortamlardır. Dış ortamdaki hava kirliği kışın ısınmak için çıkan dumanlar, sanayi tesislerinden çıkan dumanlardır. Olumsuz iç ortam havasına bağlı olarak insanlarda görülen rahatsızlıklar şunlardır.

  • İç Ortam İle Doğrudan İlişkili Hastalıklar
  • İç Ortamın Dolaylı Etkilediği Hastalıklar
  • Hasta Bina Sendromu

Vektörler Ve Kemirgenlerle Mücadele

Mikrobiyolojik ve toksik hastalık etkenlerini ısırmak suretiyle deri altına bırakan ya da vücutlarının dış kısmında bulunan hastalık etken maddelerini derinin üzerine bulaştıran omurgasız eklembacaklılara ve kemirgenlere vektör adı verilir. Vektörlerce insanlara bulaşabilen ve salgın hastalıklara neden olan hastalıklara neden olan örnekler aşağıdaki şekildedir.

Sinekler, İshal, dizanteri; Sivrisinekler, sıtma; Bit, Tifüs; Pire, veba; Kene, kırım Kongo kanamalı ateş; Kemirgenler, fare ısırığı hastalığı olarak sıralanır.

İnsan sağlığını olumsuz yönde etkileyen vektör hastalık etkenlerini iki şekilde taşıyıp bulaştırırlar.

1-Mekanik Vektörlük: Hastalık etkeni vektörün vücudunda çoğalma, gelişme ve değişme göstermez.

2-Biyolojik Vektörlük: Hastalık etkeni vektörün vücudunda çoğalma, gelişme ve değişim evresi geçirdikten sonra asıl konağa nakledilir.

Kemirgenler: Kemirmeye elverişli diş ve çene yapıları olan fare, sıçan, sincap gibi hayvanlardır.

Farelerin ortak özellikleri şunlardır.

  • Oldukça sosyal ve zeki hayvanlardır
  • Bir başka farenin yakalandığı kapana bir kez daha başka fare yakalanmaz
  • Bir farenin yediği yiyecekten tekrar bir başka fare yemez
  • Karada besin kaynaklarının kısıtlanması durumunda suya dalmayı, balık yakalayarak yemeği öğrenebilirler
  • Fareler diğer hayvanlar gibi koşullandırılmazlar
  • Fare ölüsü bulunan bir yere yaklaşmazlar
  • Çok iyi yüzerler
  • Genellikle duvar dibinden giderler
  • Denge duyusu çok gelişmiştir.
  • Gündüz nadiren görülürler

İnsan ve çevre sağlığı bakımından önemli olan üç fare türü bulunur. Bunlar aşağıdaki şekilde sıralanır.

  • Norveç Sıçanı: En iri ve en çevik fare türüdür. Vücudu büyük ve kuyruğu kısadır. Genellikle su bulunan yerlerde, bodrumlarda ve çöplüklerde yaşarlar
  • Çatı Sıçanı: Çok büyük boyutta ve uzun kuyrukludur. Genellikle yerleşim yerlerinin çevresinde, un değirmenlerinde yaşarlar.
  • Ev Faresi: Küçük boyutlu, küçük gözlü farelerdir. Tarlalarda ve evlerde yaşarlar

Kemiriciler çok eski çağlardan beri önemli bir halk sağlığı tehlikesi olarak varlıklarını korumuşlardır. Etkilerinin halk sağlığı ekonomik ve sosyal etkiler olmak üzere üç grupta incelenir.,

  • Halk Sağlığı Etkileri: Vebanın yayılımına ve salgınlarına yol açabilirler, enfekte fare, pireleri aracılığıyla tifüse neden olurlar.
  • Ekonomik Etkileri: Bir yılda fare 8 kilo buğday, 20 kilo yiyecek tüketebilmektedir.
  • Sosyal Etkileri: Sosyal olarak hoşa gitmeyen canlılardır. Duygusal örselenmeye neden olmaktadır.

Vektör Ve Kemirgenlerle Mücadelede Kullanılan Maddeler

Vektör ve Kemirgen gibi canlılara zarar vermek üzere geliştirilmiş kimyasal zehirli ve toksik ürünlere pestisit denir. Pestisit kısaca zararlı canlıları öldürmek için kullanılan madde anlamına gelmektedir.

Pestisit tanımı içerisinde yer alan özel ürünler şunlardır.

İnsektisit: Böcek öldürücü,

Herbisit: Zararlı otları öldüren, yok eden,

Fungusit : Mantarlara ve küflere karşı etkili olan,

Rodentisit: Fare ve kemirgenleri öldürücü,

Akarisit : Akarları (kene, uyuz etkeni gibi eklembacaklı canlılar) öldürücü,

Mollusit: Sümüklü böcek gibi yumuşakçaları öldüren,

Nematosit: Solucanları öldüren,

Pestisit kavramı sadece böcekkıran olarak isimlendirilmesine karşın zararı sadece ilgili petse yani ilgili canlıya olmaz. Pestisitler doğrudan çevreye, bitkilere, hayvanlara böceklere uygulansa bile diğer zararsız ya da canlılar üzerinde de etkili olabilir. Pestisitler sadece uygulandıkları yerde kalmazlar. Erozyon, sel, rüzgar gibi nedenlerle daha geniş alanda etkili olabilirler. Pestisitlerin bir kısmının yarılanma ömürleri uzundur.

Yarılanma ömrü: Kimyasal maddelerin, azalma süreleri ile ilgili olarak, baştaki miktarının yarısına düşmesi için geçen zamana yarılanma süresi denir.

Vektör ve Kemirgen Kontrolünde yapılması ve alınması gereken önlemler şunlardır.

  • Vektör ve kemirgenlerle mücadelede sadece kimyasallar kullanılarak mücadele yapılmamalıdır.
  • Binalar ve yapı malzemeleri vektör ve kemirgenlerin yuva yapmalarına elverişli olmamalı, sağlam olmalıdır.
  • Süpürgelik, zemin döşemesi, kapı pervazı alanlarda boşluk olmamasına dikkat edilmeli.
  • Kapı ve pencereler tam kapanmalı, aralık ve açıklık kalmamalı.
  • Çok katlı binalarda her katta çöp atımı için oluşturulan kanallar, bacalar ve asansörler vektör ve kemirgenlerin üst katlara çıkabilmelerine olanak sağlayabilirler
  • Çatı sağlam olmalı, kuşların da yuva yapmasını engelleyecek şekilde önlemler alınmalıdır.
  • Bacalar, tesisat boruları, asansör boşlukları ve kabloları vektör ve kemirgenler için yaşam alanı olabilir. Bunlar bina içinde yapılırken boşluk bırakılmamalı.
  • Havalandırma bacalarının ağzında sık aralıklı tel kafes olmalı.
  • Çöpler kapalı ve sızdırmaz kaplarda toplanmalı.
  • Bina içinde ve dışında su birikintileri önlenmeli.
  • Yağmur olukları sık sık temizlenmeli.
  • Kırsal alanda, riskli bölgelerde sinek, sivrisinek gibi vektörler için yatak üstü cibinlik kullanılmalı.
  • Hayvan barınakları ağıllar, kümesler ve gübrelikler sağlam bir şekilde yapılmalı, sık sık temizlenmeli.
  • Acil durumlar ve afetlerde vektör ve kemirgenlere yönelik önlemler alınmalı.
  • Tarımsal amaçlı kullanılan biyositler Gıda Tarım ve Hayvancılık İl Müdürlüğü ziraat odalarının ve ziraat mühendislerinin gerekli incelemelerine göre belirlenecek ürünler, kullanma şekli ve dozajı reçete ederek kullanılmalıdır.
  • Evrensel nitelikli biyositlerin kullanımı ise maalesef ciddi sorunlara neden olabilmektedir.
  • Kapalı ortamlarda vektör türlerine uygun jel kullanılmalıdır.
  • Gıdalar yerden ve duvardan uzak yerlerde depolanmalı.