HUKUK DİLİ VE ADLİ YAZIŞMALAR - Ünite 6: İcra ve İflas Hukukunda Dilekçeler, Tutanaklar ve Basılı Örnekler Özeti :
PAYLAŞ:Ünite 6: İcra ve İflas Hukukunda Dilekçeler, Tutanaklar ve Basılı Örnekler
Genel Olarak Takip Yolları
Cebri icra, cüz’i icra ve külli icra olarak ikiye ayrılır. Bu iki kısım kendi içinde alt ayrımlara sahiptir. Cüz’i icradaki takip yollarını şu şekilde sıralamak mümkündür:
- Genel haciz yoluyla takip
-
Özel takip yolları
- Kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla takip
- Kiralanan taşınmazların ilamsız icra yoluyla tahliyesi
- İlamlı takip § Rehinin paraya çevrilmesi yoluyla ilamsız takip
- Rehinin paraya çevrilmesi yoluyla ilamlı takip
Abonelik Sözleşmesinden Kaynaklanan Para Alacaklarına İlişkin Takibin Başlatılması Usulü Hakkında Kanun’la yeni bir ilamsız icra takip türü ortaya çıkmıştır. Buna göre, 1.6.2019 tarihinden itibaren abonelik sözleşmelerinden ve bu sözleşmelerin ifası amacıyla tüketiciye sunulup bedeli faturaya yansıtılan mal veya hizmetten kaynaklanan para alacaklarına ilişkin haciz yoluyla ilamsız icra takipleri, Ulusal Yargı Ağı Bilişim Sistemi (UYAP) bünyesinde oluşturulan Merkezî Takip Sistemi üzerinden başlatılacaktır.
Külli icradaki takip yolları ise şu şekildedir:
-
Takipli iflas
- İflas yoluyla adi takip
- Kambiyo senetlerine özgü iflas takibi
- Doğrudan doğruya iflas
Tüm bu takip yolları dışında, icra ve iflas hukukunda başka kurumlar da bulunur. Bunları da aşağıdaki şekilde sıralayabiliriz:
- Konkordato
- Sermaye şirketleri ve kooperatiflerin uzlaşma yoluyla yeniden yapılandırılması
- Tasarrufun iptali davaları
- İhtiyati haciz
Dilekçeler
İcra ve iflas dairelerine yazılı olarak veya sözlü olarak talep ve beyanlarda bulunabilir. İcra mahkemesinde de, kural olarak talep ve cevaplar dilekçe ile olabileceği gibi, icra mahkemesinde tutanağa geçirilmek suretiyle sözlü olarak da yapılabilir.
İcra ve iflas hukukunda sık olarak karşılaşılacak dilekçelerden birisi şikâyet dilekçesidir. Şikâyet yoluna, icra ve iflas memurlarının işlemlerine karşı gidilebilir. Bir dava olmamasına rağmen uygulamada dava dilekçesine benzer şekilde şikâyet dilekçesi yazılmaktadır. Şikâyet dilekçesi dışında, alacaklının haciz talebi, satış talebi, icra mahkemesinden itirazın kaldırılması talebi, konkordato talebine ilişkin de dilekçeler de vardır.
Buradaki önemli nokta, kanunda açıkça bir talebin dilekçe ile yapılacağı yazılı değilse icra ve iflas hukukunda taleplerin yazılı yapılabileceği gibi sözlü de yapılabileceğidir.
Tutanaklar
İcra ve iflas daireleri yaptıkları işlemlerle kendilerine yapılan talep ve beyanlar hakkında bir tutanak hazırlamak zorundadırlar. Sözlü itirazlar ile talep ve beyanların altları ilgililer ve icra müdürü veya yardımcısı veya kâtibi tarafından imzalanır. İlgililer bu tutanakları görebilir ve bunların örneğini alabilir.
İcra dairelerine yazılı veya sözlü olarak yapılan talepler, itirazlar ve her türlü bildirim, tutanağa geçirilir ve altı tarih belirtilerek ilgilisi ve icra müdürü veya yardımcısı veya kâtibi tarafından imzalanmak suretiyle dosyasına takılır.
İcra mahkemesinde de, kural olarak talep ve cevaplar dilekçe ile olabileceği gibi, icra mahkemesinde tutanağa geçirilmek suretiyle sözlü olarak da yapılabilir.
Şayet bir tutanak ile ilgili Yönetmelik’te basılı örnek varsa bu basılı örneğin kullanılması gerekir.
İcra ve İflas Kanunu Yönetmeliği’ne Göre Basılı Örnekler
İcra ve İflas Kanunu Yönetmeliği’nin 19. maddesine göre, Yönetmelikte sıralanmış icra ve iflas işleri için basılı örneklerin kullanılması zorunludur. Bunlara örnek olarak aşağıdakiler gösterilebilir:
- İcra tutanağı ve takip talebi (Örnek No.1)
- Taşınır teslimine veya taşınmaz tahliye ve teslimine ilişkin icra emri (Örnek No.2)
- Çocuk teslimi veya çocukla kişisel ilişki kurulmasına ilişkin icra emri (Örnek No.3)
- Bir işin yapılmasına veya yapılmamasına, bir irtifak hakkının kaldırılmasına veya gemi üzerindeki intifa hakkının kaldırılmasına veya yükletilmesine ilişkin ilamların yerine getirilmesinde icra emri (Örnek No.4)
- İflas yolu ile adi takipte ödeme emri (Örnek No.11)
- Taşınır rehninin paraya çevrilmesinde borçlunun mal beyanında bulunmasına davet kâğıdı (Örnek No.15)
- Kıymetli evrak ve değerli şeylerin alındı makbuzu (m.38) (Örnek No.16)
- Harç tahsil müzekkeresi (Örnek No.40)
- Taşınır rehninin paraya çevrilmesi yolu ile ilamlı takipte icra emri (Örnek No.44)
Yönetmelik’te düzenlenen basılı örneklerden biri de takip talebidir. İcra veya iflas takibi, bir takip talebiyle başlar. Takip talebi icra dairesine yazılı veya sözlü olarak ya da elektronik ortamda yapılır (İİK m. 58/1). İcra ve İflas Kanunu’nun 58. maddesinde takip talebinde yer alacak hususlar düzenlenmiştir.
Abonelik sözleşmelerinden kaynaklanan para alacaklarına ilişkin haciz yoluyla ilamsız icra takibinde kullanılacak takip talebi istisna olmak üzere, icra takipleri veya iflas takiplerinin tümünde, İcra ve İflas Kanunu’nda düzenlenen ve Yönetmelik’te örneği verilen aynı örnek takip talebi kullanılır. Takibin çeşidi değişse de, takip talebinin şekli değişmez. Ancak hangi takibin talep edildiğine veya tercih edildiğine bağlı olarak, takip talebinin doldurulması ve özellikle hangi belgelerin ekleneceği önem arz eder. İcra ve İflas Kanunu’nda ve İcra ve İflas Kanunu Yönetmeliği’nin 21. maddesinde takip talebine eklenecek belgeler ve bildirilecek hususlar tek tek sayılmıştır.
Takibin elektronik ortamda açılması durumunda, takibe eklenecek belgeler elektronik ortama aktarılarak güvenli elektronik imza ile imzalanır. Kambiyo senetlerine özgü takipte, kambiyo senetleri elektronik ortamda takip talebine eklenmeli ve en geç 3 gün içinde belgenin aslı ilgili daireye teslim edilmelidir.
Takip talebine eklenen belgelerin örnekleri, ödeme emri veya icra emri ya da tahliye emriyle birlikte borçluya gönderilir. Böylece borçlu bu belgelere itirazını sağlıklı bir şekilde yapabilir.
Takip talebini alan icra dairesi, yapılan takibin türüne göre “ödeme emri” veya “icra emri” ya da “tahliye emri” düzenler ve borçluya gönderir.
Takibin türü ilamsız takip ise borçluya “ödeme emri” gönderilir. Buna göre, icra dairesi şu takip çeşitlerinde ödeme emri düzenler ve borçluya gönderir:
- Genel haciz yoluyla takip
- Kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla takip
- Taşınır rehninin paraya çevrilmesi yoluyla ilamsız takip
- İpoteğin paraya çevrilmesi yoluyla ilamsız takip
- Kiralanan taşınmazların kira bedelinin ödenmemesi sebebiyle ilamsız icra yoluyla tahliye takibi
- Adi iflas yoluyla takip
- Kambiyo senetlerine özgü iflas yoluyla takip
Genel haciz yoluyla takipte ödeme emrinde bulunması gerekli hususlar İcra ve İflas Kanunu’nun 60. maddesinde sıralanmıştır.
Ödeme emri iki nüsha olarak düzenlenir. Bir nüshası borçluya gönderilir, diğeri icra dosyasına konulur.
Şayet alacaklı, bir dava açmış, bu dava sonunda lehine bir ilam almış ve borçlu borcunu kendiliğinden yerine getirmiyorsa ilamlı icra yoluna başvurulabilir.
Takibin türü ilamlı takip ise borçluya “icra emri” gönderilir. İlamlı icra takibinin konusu sadece para ve teminat alacakları olmadığından, alacaklı ve borçlu terimleri geniş anlamda anlaşılmalıdır.
İcra ve İflas Kanunu Yönetmeliği’nin ekinde ayrı ayrı icra emri örnekleri verilmiştir. Bunları şu şekilde sıralayabiliriz:
- Taşınır Teslimi
- Çocuk Teslimi
- Çocukla Kişisel İlişki Kurulması
- Taşınmaz Tahliye ve Teslimi
- Bir İşin Yapılması veya Yapılmamasına Dair İlamların İcrası
- İrtifak Haklarına İlişkin İlamların İcrası
- Gemilere ve Bunlarla İlgili Ayni Haklara İlişkin İlamların İcrası
- Para ve Teminat Verilmesine İlişkin İlamların İcrası
- Taşınır Rehninin Paraya Çevrilmesi Yoluyla İlamlı Takip
- İpoteğin Paraya Çevrilmesi Yoluyla İlamlı Takip
İcra ve İflas Kanunu’nda iki sebeple kiralanan taşınmazların ilamsız icra yoluyla tahliyesi imkânı getirilmiştir. İcra ve İflas Kanunu’nda ilamsız tahliye için düzenlenen sebepler şunlardır:
- Kira bedelinin ödenmemesi
- Kira süresinin sona ermesi
Kira bedelinin ödenmemesi sebebiyle ilamsız tahliye takibinde asıl amaç, kira alacağının tahsilidir. Bu sebeple borçluya bir “ödeme emri” gönderilmektedir. Yazılı sözleşme ile kiralanan taşınmazlarda kira süresinin sona ermesi sebebiyle yapılan ilamsız takipte borçluya “tahliye emri” gönderilmektedir.
Elektronik İşlemler
Gelişen teknolojinin bir sonucu olarak günümüzde adalet hizmetleri de elektronik ortamda yürütülmektedir. İcra ve İflas Kanunu’na, 6352 sayılı Kanun’la 5.1.2013 tarihinde yürürlüğe giren 8/a maddesinde elektronik işlemler ayrıntılı şekilde düzenlenmiş, diğer hususlar Yönetmeliğe bırakılmıştır. İcra ve İflas Kanunu’nun 8/a maddesine 2018 yılında 6. fıkra olarak yeni bir fıkra eklenmiş ve alacaklının, UYAP Sistemi üzerinden bu sisteme entegre bilişim sistemleri vasıtasıyla dosya safahat bilgileri ile borçlunun mal, hak veya alacağını belli bir ücret karşılığında sorgulayabileceği veya bunu talep edebileceği hüküm altına alınmıştır.