İLETİŞİM ORTAMLARI TASARIMI - Ünite 1: İletişim Ortamları Tasarımına Yönelik Genel Kavramlar Özeti :

PAYLAŞ:

Ünite 1: İletişim Ortamları Tasarımına Yönelik Genel Kavramlar

İletişim

İletişim, bilgi düşünce, duygu, tutum ve kanılarla, davranış biçimlerinin kaynak ile alıcı arasındaki etkileşim yoluyla bir insandan diğerine bazı kanallar kullanarak ve değişim amacıyla aktarılması sürecidir. İletişim eylemi kaynağını insanların dil becerisinden, sözlü, görsel ve yazılı ifade yeteneğinden, bunların yanında bedensel sembollerden almaktadır. İletişim kavramı; süreç, etki, düşünce, duygu, haber, ifade anlam mesafe, temel eğitim becerileri gibi birçok kavramı içeren çok boyutlu bir süreci kapsamaktadır

İletişim sürecinde yer alan, iletişimin temel ögeleri kaynak, ileti (mesaj), kodlama kod açma, kanal, alıcı, etkileme ve yansımadır. Kaynak iletiyi hedefe gönderen kişi, grup, kurum ya da toplum olabilir. Kaynak ya da göndericinin amacı ileti ile etkilemektir. Kaynağın iletisinin alıcıya ulaşması için mutlaka bir kanala ihtiyaç vardır. Bu kanallara “iletişim araçları” adı verilir. Kitle iletişim araçları, basılı kitle iletişim araçları; kitap, dergi, gazete, elektronik kitle iletişim araçları; radyo, televizyon. İleti işaretlerden kuruludur. İleti yapısal olarak karmaşık uyarılar toplamıdır. Kendi içinde başlı başına hiçbir anlam taşımayan kâğıt üzerindeki birtakım şekiller, ses dalgaları, dokunarak ya da diğer görsel-işitsel malzemeler ile elde edilen iletiler, insanlar ve alıcı tarafından kod-açma işlemi sonunda anlam kazanmaktadır. Alıcı kod açımını beş duyusunu kullanarak gerçekleştirir.

Alıcı, kaynak tarafından gönderilen iletilere tepki gösteren; aktif ya da tepkisini belli etmeden mesajı alan; pasif biri ya da birileri olabilir. Karşılıklı tepki ve yanıtlar, alıcı ile kaynağı birbirine bağlayarak iletişim sürecinin doğuşunu sağlar. Bu karşılıklı bağ, yansıma olarak adlandırılır. Yansıma, kaynağa kendi kendisini kontrol etme olanağını verir. Olumlu yansıma; kaynağın amaçlanan etkiye ulaştığını, olumsuz yansıma ise yeni iletilerin bu olumsuz etkiyi ölçüt olarak alarak yeniden düzenlediğinde, iletişim etkinliği ve etkililiğinin artacağını ortaya koyar. Alıcı ilk iletiye yansıma verdiği andan itibaren kaynak durumuna geçer. Bu süreç, dönüşümlü olarak iletişim sürdüğü sürece devam eder; kaynak ve alıcı rol değiştirir. Buna bağlı olarak oluşan birbirini etkileme durumu “çift yönlü iletişim” olarak tanımlanır.

İletişim süreci dış faktörlerin etkisi altında kaldığında gürültü ortaya çıkar. Gürültüler, çevresel engeller, kişisel engeller ve deneyim ve bilgi eksikliği şeklinde gruplandırılır. Çevresel engeller, uzaklık, sesli gürültü vs.den oluşurken, kişisel engeller ise algılama bozukluğu, dikkat dağılması vb. nedenlerle ortaya çıkar. Deneyim ve bilgi eksikliği ise, deneyimsizlik ve konudan uzaklıktan dolayı ortaya çıkar.

İletişimin etkileri üç ana grupta toplanabilir:

  • Alıcının ya da alıcıların bilgi düzeyinde değişme
  • Alıcının tutumunda değişme
  • Alıcının açık davranışlarında görülen değişme

Bu üç değişim genellikle art arda görülür. Toplumsal açıdan iletişimin işlevleri ise genellikle kaynak açısından bilgilendirme, öğretme, eğlendirme ve ikna etme üzerinde belirgin iken, alıcı açısından da bu işlev anlama, öğrenme, eğlenme ve karar verme vs. üzerinde belirginleşmektedir.

İletişim etkinliği için insan gereklidir. İletişim, gönderici ve alıcı gibi mesajın ortak bir anlamı üzerinde anlaşacak bir paylaşımı gerekli kılar. Bundan dolayı iletişim insan davranışlarının bir ürünüdür. Genel olarak iletişimin sahip olduğu özellikler şöyle sıralanabilir:

  • Dinamiktir,
  • Süreklidir,
  • Daireseldir,
  • Tekrarlanamaz,
  • Tersine çevrilemez (çünkü ögeler iletişimle değişikliğe uğramıştır)
  • Karmaşık yapıdadır.

İletişim araçları bilgi akışını sağlayan araçlar olarak nitelendirilebilir. Bu akış, “bireyden çoğula” veya “çoğuldan bireye” yönüyle olan iletişime göre çeşitlenirler. Bilgi akışını sağlayan iletişim araçları şu şekilde gruplandırılabilir:

  • Bilişsel iletişim araçları: Sanal ortamdaki bilgi teknolojilerini kullanarak gerçekleştirilen e-posta, forumlar, sohbet, web, blog vb. gibi iletişim araçlarıdır.
  • Görsel-İşitsel iletişim araçları: Göze ve kulağa hitabeden, multimedya teknolojileri kullanan, televizyon, sinema, radyo, vb. gibi iletişim araçlarıdır.
  • Grafik iletişim araçları: Yazı ve çizimle oluşturularak formatlandırılan gazeteler, dergiler, afişler, el ilanları, mektuplar, kitaplar, vb. gibi basım-yayım araçlarıdır.
  • Telekomünikasyon iletişim araçları: Yazı, resim, simge ya da her çeşit bilgini elektromanyetik olarak iletilmesini sağlayan, optik teknolojileri kullanan telefon, cep telefonu, faks, teleks, vb. gibi iletişim araçlarıdır.
  • Organizasyonel iletişim araçları: Fuar, etkinlik pazarlama konserleri vb. araçlardır.
  • Sanatsal iletişim araçları: Dans, resim, müzik, sergi, konser, tiyatro, defile, heykel, seramik, animasyon vb.

İletişim araçları, sosyal statüye göre herhangi bir farklı yaklaşım oluşturmadan çok sayıda insana aynı iletiyi, aynı anda ulaştırabilir. İletişim araçları ile aktarılan iletiler, belge niteliği ve değeri taşıdığı için inandırıcılık ve alıcıyı ikna etme özelliğini de kazanmaktadır.

İletişim araçları, haber verme, eğitme, eğlendirme, dış dünyayı görme, kültürün aktarımını, mal ve hizmetlerin tanıtılması gibi işlevlere sahiptir. İletişim araçları, tavır ve düşünce değişikliği, bireysel ve toplu tepkilerin ortaya çıkması, gündemin belirlenmesi, denetim sağlaması ve egemen ideolojileri sürdürmesi gibi etkilere sahiptir.

Mesaj

Kaynak, alıcının gereksinimleri konusunda bilgi sahibidir. Edindiği bilgilere göre kullanacağı mesajın temel yapısını ve sınırını belirleyerek alıcıyı ikna eder. Mesajı n içerdiği savlar, destek savlarla beraber, güvenilirlik, mantık ve duygularla beslenir. Mesajı öne çıkarmak için, bir tasarım; resim ve metinli bir modelden oluşan yapı gereklidir.

Görsel mesajlar üç temelde anlaşılır: Bunlar, ifade, soyutlama ve sembolizmdir . İfadede, gerçeklik ve görsel deneyim temel oluşturur. Görsel bilgi, direkt olarak görme deneyimlerinin seviyelerine bağlı olarak ortaya çıkar. Gördüğümüzü, çevremiz ve deneyimlerimizle tanırız. Soyutlamada temel görsel elemanları, duyularımız ve duygularımızla ayıklarız. Soyutlama (ayrıştırma) süreci mesajın anlaşıldığı andır. Soyutlama daha kuvvetli ve özü çıkartılmış bir anlama doğru bir basitleştirme olarak tanımlanabilir. Sembolizmde ise insanoğlu tarafından geliştirilen sembol sistemlerini kullanılarak yeniden anlam yükleyerek yaratırız. Eğer iyi özetlenirse bilginin aktarımı sembollerle daha etkilidir. Bu şekilde semboller dil yazımına hizmet eden bir kod durumuna gelir. Sayıların ya da müzik notalarının kod sistemi bu konuda örnek oluşturur.

Haber Mesajları

Haber, güncel ve ilginç bir olayın olduğunca nesnel ve gerçeğe uygun bir biçiminde sunumudur. Haber mesajları, etkileyici ve etkileyici olmayan haber mesajları olarak iki sınıfta toplanabilir. Etkileyici haber mesajları; haberi olduğu gibi taşır. Etkileyici haber mesajlarında çatışma ile okuru yakalamak, ilgi ve dikkat çekmek, arzu uyandırmak ve harekete geçirmek gereklidir. Haberde ilk olmak ve ilk bilgiyi sunmak önemlidir. Haberin konusu okuru ya da izleyiciyi başlatıp, sürüklemeli ve sonuna kadar götürmelidir. Bir etkileme eğrisinin kurulması yarar sağlayabilir. Bu eğri dramatik başlangıç, çatışmanın ilginç noktaları ve canlılık yaratma (merak uyandırma, bağlayıcı istek uyandırma) basamaklarını kapsamaktadır. Haber mesajı ancak bu şekilde ifade kazanır. Etkileyici olmayan haber mesajları; haberi geçmişten taşır ve analiz eder. Bu tür haber mesajları okurla ılımlı bir bağlantı kurar, açıktır ve içeriği alıcıya hissettirirken geçmişe götürür. Dikkati çekilen okur ya da dinleyicide ilgi yaratmak ve bu ilgiyi sürdürmek için haber mesajında bulunması gereken birtakım unsurlar vardır. Bu unsurlar ne zaman, nerede, ne/kim, nasıl/neden sorularına tek tek cevap vermeli ve ilgi çekici olmalıdır.

Reklam Mesajları

Reklâm mesajı reklâmda bulunan, yazılı metin, fotoğraf ve şekillerin tüketiciye iletmek istediği veri, düşünce ya da haberdir. Reklam mesajları için dört esas belirlenebilir. Bunlar, araç mesajlar, ilişkisel mesajlar, tanıklık eden mesajlar ve karşılaştırmalı mesajlardır.

Aracı olan mesajlar, bir sorun üzerine temellenir. Alıcılar neyle karşı karşıya olduğunu tahmin edebilir. Aracın kullanımı ile ürün özellikleri sorunu giderir. Bu mesajlarda tek yolun o ürünün kullanımı olduğu, gerçekçi savlarla ve örtülü anlatım tekniği ile açıklanır. Bu tür mesajlar, problem çözümü, problemi önleme, finansal kar etme ve yeniliği vadeder.

İlişkisel mesajlar; ürüne mutluluk, deneyim ve pozitiflik katarak mesajın amacını sağlar. Ürün ya da hizmetle müşteri arasında bir ilişki yaratır. Mesajdaki savlar, duygusal ve dramatik olmayan anlatım tekniğindedir. Alıcının bir şeyler arzulamasını sağlar ve geniş bir yorum aralığı açar. Bu mesajlar, duyusal bir karşılık, entelektüel bir uyarım, çekici bir yaşam ve sosyal beğeni vadeder.

Tanıklık eden mesajlarda; kaynak, alıcıyı kıvranırken mal ve hizmetlerle destekler. Karşılaştırmalı mesajlar; kaynak, açık farklılıkları gösterir. Ürünün yararı, değeri, fiyatı en genel argümandır.

Dikkati çekilen okur ya da dinleyicide ilgi yaratmak ve bu ilgiyi sürdürmek için reklâm mesajında bulunması gereken birtakım unsurlar mevcuttur. Bunlar şöyle sıralanabilir:

  • Mesaj açık, akıcı, düzgün ve tüketicilerin günlük yaşantılarında kullandıkları dile elverişli olmalı,
  • Farklı ve ilginç olmalı,
  • Kolay anlaşılmalı ve hatırda kalmalı
  • İzleyicilerin tekrarlanmasından hoşnut olacakları söz veya dizelerden oluşmalı,
  • Kendi içinde çelişmemeli,
  • İşlenen konu ve kullanılan sözler iç açıcı olmalı,
  • Vadedici sözler içermemeli,
  • Korku yaratmamalı,
  • Reklamı yapılan ürün ve hizmetle uyumlu olmalı,
  • İnandırıcı olmalı

İmaj

İmaj, imge, görüntü, şekil ve fikir anlamlarına gelir. İmaj devrimi ise, amatör anlamda haber medyasının fotoğrafla beslenmesinde ve kurumların reklam imajlarında üremelerindeki artış olarak değerlendirilebilir İmajlar dört sınıfta toplanabilir: Bilgi verici imajlar: yargısız olarak konuyla ilgili bilgi verir. Açıklayıcı imajlar , olayları açıklar ya da gidişatı verir. Yönlendirici imajla r, bir fikri gösterir ve destekler. Alıcı ve mesaj daha belirgindir. İnsanları etkilemek için yönlendirme ve buna göre bir düzenleme içindedir. Etkileyici imajlar , anlamı güçlendiren güçlü duygular nakleder. Bireysel bir açıklayıcılığa sahiptir.

Kaynak perspektifine göre imaj biçim ve kompozisyona dayanır. İmajın biçimi yükseklik ve genişlikle sınırlıdır. İmajın değişik biçimleri (dikdörtgen, kare vs.) yükseklik ve genişlik arasındaki çekimde kendine özgü enerjiye sahiptir. Dikdörtgen, en genel bilinen biçimdir. Dikey dikdörtgen biçimler, yatayın tersine devingenlik yaratır. Kare biçimler ise görsel iletişimde statik ve heyecansız olduğu için sınırlı kullanılır ve tarihî konulara daha uygun düşer.

İmajın biçimi ya da formatı ne olursa olsun açık bir tasarıma, bir kompozisyona sahiptir. Kompozisyon anlamla bağdaşır. İmaj için, çekim gücü ve yönlendirme temel gereksinimdir. Alıcının dikkati çekilmeden fotoğraf ona ulaşamaz. Yönlendirme de önemlidir. İmajın görünümünde fotoğrafçı açık bir yol yaratır; nasıl ve hangi sıralama ile bu elemanların okunacağı bildirilir.

İmaj yapısı itibarıyla bazı dâhili formlara sahiptir. Bu formlardan ilki simetri ve asimetridir . Simetrik kompozisyonlar monotondur ve hareket gerektirir. Asimetrik kompozisyonlar devingendir. Fotoğrafçı tarafından konu etrafında boş alan bırakılarak, büyük ve küçük zıtlığı kullanılarak vb. ile görsel çekim artırılır. İkinci form ise imaj kompozisyonundaki üçtebir kuralıdır. Görsel imajlarda devingenliği sağlamak için fotoğrafçı formatı yatayda ve dikeyde iki çizgi ile üçe böler. Bu, dinamik bir ızgara yaratmanın basit bir yoludur. Zıtlık yaratmak için resmin en önemli bölümü dört kesişim noktasından birine yerleştirilir. İmaj yapısının diğer bir formu zıtlıktır. Zıtlık, İnsan gözünü çeker. Tipografide en genel zıtlıkları boyut, şekil, ton ve renk zıtlıkları oluşturur. Güçlü ve baskın bir eleman, resmin başlangıç noktasını işaret eder. Işık kullanım ı imajın diğer bir formudur. İnsan gözü, ışıksız göremeyeceği için ışıksız imaj yaratılamaz. O nedenle ışık imajın ve bundan dolayı da kompozisyonun olmazsa olmaz elemanıdır. Bir diğer form yönelimdir . İmajlarda en genel olarak beş yönelim mevcuttur: Yatay, dikey, diyagonal, dairesel, üçgensel. İmaj yapısının son formu çekim açılarıdır . Çekim açıları, yakın, orta ve uzun çekim şeklinde derecelendirilir.

Bir imaj nadiren orijinal formunda kullanılır. İmajların kullanılması için belli bir süreç gereklidir. Bu süreç kadrajlama, arka planı çıkarma, ritim ve kolajdan oluşur. Kadrajlama, imajdaki istenmeyen alanların çıkarılmasıdır. Arka planı çıkarma(dekupe), imajda, etkiyi azaltabilecek karmaşık öğelerin çıkarılmasıdır. Ritim, fotoğrafçıların, görsel çarpışmalar yaratmasıdır. Kolaj ise aşırı miktarda imajdan, oldukça çekici ve heyecan verici seçimlerin bir araya getirilmesidir.

İmajın izleyici/alıcı ile buluşması, algı, deneyim ve yorumlama aşamalarından geçer. Duyularımızın, parçaları bütünleştirerek algılamasına Gestalt etkisi denir. Algıda görsel iletişimde geçerli Gestalt ilkeleri temel alınır Bunlar, figür arka plan ilişkisi, eş biçimli uygunluk ilkesi, algısal gruplama ve benzeşme-ayrışma ilkeleridir. İmajlardaki yansımalar bir başkası tarafından tamamen farklı deneyimlerle ve bir başka gerçeklikte yansıyabilir. Resim açısı ve yaklaşımı aniden bir başka cinsiyet, bir başka ten rengi ya da güzel olarak düşünülen bir şey, çirkin olarak yansıyabilir. İmaj içeriğini ve anlamını okumak her zaman kolay değildir. Anlamı açık olan mesajlar, çoğu insanın aynı anlamı verdiği mesajlardır ve bunlarla, görsel iletişim başarılıdır.

Tasarım

İletişim ortamları tasarımında kullanılan iletişim araçları oldukça fazladır. Yayım tekniği aynı olmakla beraber sunuş ve kullanım farklılıkları bulunmaktadır. İletişim faaliyetinde tüm yayınları kullanmak olasıdır ancak önemli olan hangi iletişim ortamının daha etkili, doğru ve gerekli olduğuna karar verilmesidir. İçerik ne olursa olsun yayımın tanınmasını ve başarılı olmasını sağlayan, yayımın görsel imajıdır. Grafik tasarım, iletişimin görselleşmesi demektir. Görselleşen tasarım insanlara daha hızlı ve kolay ulaşır. Yazılar, fotoğraflar ve resimler grafik iletişimin vazgeçilmez elemanlarıdır. Tasarım, eylemi oluşturulacak yapının organizasyonu ile ilgili her türlü faaliyeti içine alan, zekâ ve sanatsal yeteneğin ortak ürünüdür. Grafik tasarım ise görsel bir iletişim tasarımıdır; ilk işlevi bir mesajı iletmek ya da bir ürün ya da hizmeti tanıtmaktır.

Tasarımın işlevleri şu şekilde sıralanabilir:

  • Tasarım bilgileri düzenler: Okur ya da izleyici girdiği iletişim ortamında neyin nerede olduğunu bilmelidir.
  • Bilgileri derecelendirir: İletişim ortamına göre yayımdaki yazıları ya da mesajları önem sırasına göre düzenler.
  • Yayımı güzelleştirir: Tasarım göz ile yayım arasındaki ilişkiye dayandığından, yayımın çekici hâle gelmesinin yolu, iyi bir tasarımdır.
  • Yayımın değerini ortaya koyar: Tasarımın çeşitli yöntemleri ile (basılı yayınlarda iri başlıklar, görsel ögeler kullanmak gibi) yayının önemi belirginleşir.
  • Yayımın özgünlüğünü sağlar: İki gazeteyi ya da iki dergiyi birbirinden ayıran en önemli fark, tasarımlarıdır.

Tasarım ögeleri iki ve üç boyutlu çalışmalarda kavramsal ögelerin yardımıyla algılanması sonucu anlam kazanır, Tasarımın prensipleri; zıtlık, odak noktası, denge, sıralama ve ritimdir.

Renk algısı, ilk mağara resimlerinde doğal renklerin kullanımından bu yana önemli olmuştur. Görsel iletişimde iletişimin gücünü arttırmada renkler, dikkat çekme, atmosfer yaratma, bilgi verme, yapı ve öğretme işlevlerinde kullanılır.

Tasarımın Etkileri

Etkili metin ve resim kombinasyonları ilginç olan tasarımlardır. Örneğin zıt şekiller ve renkler, mıknatıs gibi gözü çeker. Alıcılar gazetedeki resmin tasarımıyla neden uyarıldıklarına dair ilişkiyi hissetmelidir.

İnsanlar yaşamları boyunca etki altındadır. Gönderici için, alıcının bilincinde kabul ettiği, depoladığı ve hislerini uyaran mesajı kullanması önemlidir. Algı ve deneyimler/kazanımlar mesajın yorumlanmasında esastır. Bu süreç bizim davranışlarımızı, değerlerimizi ve deneyimlerimizin tümünü kapsar. Edinilen deneyimler, değerler ve davranışlar bir savunma mekanizmasının gelişmesine neden olur. Algılarımızı ya da maruz kalacağımız durumları seçmeye başlarız.

Bir birey mesajını birçok insana iletmek istediğinde durum daha karmaşıktır. Dolayısıyla bunu yapabilmek için de kitle iletişim araçlarını kullanır. Gönderici tek yönlü olarak mesajını iletip, anlaşılıp anlaşılmadığına dair yansıma almadığında tek yönlü iletişim gerçekleşir. Yansıma aldığında ise çift yönlü iletişim gerçekleşir.

Web sitelerin ortaya çıkardığı etkileşim, ikinci bir iletişim modeli ortaya çıkarmıştır. Kaynak, gerçek bir durum ve özel bir içerik oluşturur. Alıcı ve kaynak direkt olarak medya ile görüşürler. Bu eylem sitede sürer gider. Online gazetelerde editörler okurları ile konuşur, hit sayısına bakar ve daha çok okuru çekmek için yazılarını buna göre günceller ve geliştirir.

Haber, reklam, web site alıcının hislerini uyandırır. İmajın anlamı, karşıtlık, renk, düzenlenen şekiller, görsel elemanların yardımıyla ve kısa bir rota ile beyinde yaratılır. Bir his uyandığında, mesajın anlaşılma seviyesine göre bir fikir oluşur. Artık alıcı bir şeyler bilir. Eylem ise asıl amaçtır. Alıcının dikkati çekilir, ilgilenir, hisseder, düşünür ve pasif durumdan aktif duruma geçer, bir şeyler yapar. Eylem, görsel ve sözlü iletişimin sonucudur.