İLETİŞİM VE ALTERNATİF İLETİŞİM SİSTEMLERİ - Ünite 7: Yapılandırılmış Dil Öğretimi Özeti :

PAYLAŞ:

Ünite 7: Yapılandırılmış Dil Öğretimi

Giriş

Günlük yaşamımızı sürdürmemizi ve sosyal ilişkilerimizi şekillendirmeye yardımcı olduğu için etkili dil kullanımı bireyler için önem taşımaktadır. Normal gelişim gösteren çocuklar 4 yaşına gelinceye kadar ortalama 26 milyon sözcük duymaktadır. Ancak çeşitli nedenlerden dolayı dil bazı bireyler tarafından etkin kullanılmayabilmektedir. Ebeveynlerinden doğal yollarla dil öğrenemeyen bireyler, sistematik davranış değiştirme yöntemlerinden yararlanarak dil öğrenebilmektedirler. Bunun için müdahale planlamalarının yapılması gerekmektedir.

Müdahale planlaması sistematik ilerler ve dinamik bir süreç olma özelliğini taşır. Bireyde dil ve konuşma bozukluğu saptandıktan sonra, bireyin gereksinimleri ve güçlü yönleri tespit edilir. Ardından, müdahale için uygun hedef davranışları belirlenir. Daha sonra, öğretim yöntemleri planlanır ve uygulanır. Eğer birey hedeflenen davranışları gerçekleştirirse müdahale süreci sona erdirilir.

Yapılandırılmış Dil Öğretimi

Yapılandırılmış dil öğretimi farklı dil müdahaleleri içerisinde en az doğallık bulunduran yaklaşımdır. Yapılandırılmış dil öğretiminin özellikleri şunlardır:

  • Klinik ortam kullanır.
  • Alıştırma ve uygulama etkinlikleri kullanır.
  • Ard arda denemeleri sunar.
  • Amaç hiyerarşisini takip eder.
  • Uygulamacı belirlediği pekiştireçleri kullanır.
  • Doğru yanıtları pekiştirir.

Yapılandırılmış dil öğretimiyle kıyaslandığında doğal dil öğretiminin özellikleri ise şunlardır:

  • Doğal çevre içeriklerini kullanır.
  • Konuşmaya yönelik etkinlikleri kullanır.
  • Ayrık denemeler kullanır.
  • Çocuğun öncülüğünü takip eder.
  • Çocuğun ilgisine dayalı pekiştireçler kullanır.
  • İletişim teşebbüslerini pekiştirir.

Pekiştirme, bir davranışın ilerleyen dönemde ortaya çıkma ihtimalini arttıran ve davranış sonrası ortama bir uyaran eklenmesi veya ortamdan bir uyaranın kaldırılması olarak tanımlanabilir.

Yapılandırılmış Dil Öğretim Yöntemleri

Yapılandırılmış dil öğretimi,

  • Ayrık denemelerle öğretim,
  • Model olma,
  • Drill (alıştırma),
  • Drill play (alıştırma-oyun) ve
  • Sözel davranışa ilişkin yöntemleri içermektedir.

Ayrık Denemelerle Öğretim

Ayrık denemelerle öğretim beş temel bileşenden oluşmaktadır.

Bunlar;

  • Ayırt edici uyaran sunma,
  • İpucu sunma,
  • Bireyin tepkisi (yanıt),
  • Sonuç (Pekiştirme veya görmezden gelme) ve
  • Denemeler arası süredir.

İpucu, uygulamacı tarafından bireyin tepkide bulunmasından önce sunulan bireyin doğru tepkide bulunma ihtimalini arttırmayı hedefleyen uygulamacı yardımıdır. Dil öğretiminde genellikle kullanılan ipuçları; sözel ipucu, model olma, bakışlar ve jest, mimiktir.

Ayrık denemelerle öğretim belirli bir sırayı izlemektedir. Bunlar şöyle sıralanabilir:

  • Uygulamacı bireyin dikkatini çeker ve hedef davranışın öğrenimine yönelik ayırt edici uyaran ve ipucu (kullanılmayabilir) sunar.
  • Birey uyarana tepki (yanıt) verir.
  • Uygulamacı verilen tepkiyi pekiştirir veya görmezden gelir.
  • Bir sonraki denemeye kısa bir ara verilerek geçilir.

Bireyin bağımsız olarak doğru tepki vermesini sağlamak amacıyla kullanılan ipuçları bireyin performansına bağlı olarak gittikçe silikleştirilmelidir. Silikleştirme verilen ipucunun aşamalı bir şekilde yoğunluğunun azaltılmasıdır.

Denemeler arası süre, bireye ayırt edici uyaran ve ipucu sunularak bireyin yanıt vermesi ardından yeni bir ayırt edici uyaran verilmesi için beklenen süredir. Bu süre genellikle 4-5 saniye olarak belirlenir.

Pekiştirme nedir?

Pekiştirme davranışı takip eden (izleyen) davranış sonrası uyaranın sonucu olarak davranışın güç kazandığı bir süreçtir.

Olumlu pekiştirme; bir davranışın hemen arkasından bireye sunulan uyaranın bir sonucu olarak, o davranışı sürdüren ya da sıklığını, yoğunluğunu, süresini oranını arttıran başka bir deyişle davranışın şeklini değiştiren işlem sürecidir.

Olumsuz pekiştirme; davranış gerçekleşince olumsuz veya itici bir uyarıcıyı ortamdan çekmekle ilgilidir. Bir diğer ifadeyle, ondan kaçınmayı içerir.

Şekil verme, öğretilmesi amaçlanan istendik hedef becerinin yaklaşan davranışlarının aşamalı bir şekilde pekiştirilmesidir.

Pekiştirme türleri;

  • Birincil ve
  • İkincil pekiştirme türleri olmak üzere ikiye ayrılmaktadır.

Birincil pekiştireçler: hayatımızı sürdürmek için ihtiyacımız olan biyolojik bir değere sahip olan uyaranlardır.

İkincil pekiştireçler: birincil pekiştireçlerden farklı olarak sevmeyi sonradan öğrendiğimiz uyaranlardır. Bireyler eşleştirme yoluyla ikincil pekiştireçlere değer vermeyi öğrenirler.

İkincil pekiştireçler kendi arasında;

  • Nesne pekiştireçleri,
  • Sosyal pekiştireçler ve
  • Sembol pekiştireçler olmak üzere üçe ayrılmaktadır.

Nesne pekiştireçler bireyin çevresinde somut olarak yer alan eşyalardan oluşurken, sosyal pekiştireçler farkına varılma veya övmenin farklı şekillerini içermektedir. Etkinlik pekiştireçleri görevler ve oyunlardan oluşurken, sembol pekiştireçler birincil ve ikincil pekiştireçlerle yer değiştirebileceği için değeri olan nesnelerdir.

Uygulamada kullanılan herhangi bir pekiştirme programının en önemli ögesi pekiştirmenin hangi sıklıkla yapılacağını belirlemektir. Bu sıklık pekiştirme tarifesi olarak adlandırılır ve tüm pekiştirme sisteminin içerisinde yer alan bir parçası olarak dikkatli bir şekilde planlanmalıdır. Temel olarak;

  • Sürekli ve
  • Aralıklı olmak üzere iki genel pekiştirme tarifesi türü vardır.

Sürekli pekiştirme tarifesinde bireyin vermiş olduğu her doğru yanıt pekiştirilir. Aralıklı pekiştirme tarifesinde her doğru yanıt pekiştirilmez.

Aralıklı pekiştirme tarifesinin de;

  • Oranlı,
  • Aralıklı ve
  • Tepki süreli olmak üzere üç farklı türü vardır.

Drill (Alıştırma)

Drill yapılandırılmış dil öğretim yaklaşımlardan biridir. Bu yaklaşımda uygulamacılar uyarana bir öncül ekleyerek hedef dil davranışı ortaya çıkmadan, davranışın ortaya çıkma ihtimalini arttırmak amacıyla bireyin güdülenmesini sağlar.

Drill Play (Alıştırma Oyun)

Bu yaklaşımda uygulamacılar, sadece hedef dil davranışı sergiledikten sonra pekiştirme işlemini gerçekleştirmez. Uyarana bir öncül ekleyerek hedef dil davranışı ortaya çıkmadan, davranışın ortaya çıkma ihtimalini arttırmak amacıyla bireyin güdülenmesini sağlar. Sesbilgisel/Fonolojik müdahalede drill play etkinlikleri kullanılmaktadır.

Yapılan araştırmalar, drill’in ve drill play’in fonolojik müdahale tepkilerinin ortaya çıkmasında verimlilik ve etkililik olarak eşit düzeyde olduğunu göstermiştir. Fakat, araştırmacılar drill play’den daha memnun kaldıklarını dile getirmişlerdir.

Hodson ve Paden (1991) tarafından önerilen drill play etkinlikleri şöyle sıralanabilir:

  • Sakla ve ara,
  • Safari,
  • Torbaya top at,
  • Gömü.

Model Olma

Bu yaklaşımın diğerlerinden farkı dışsal pekiştirme ve yapılandırılmış etkileşim içeren bağlam kullanmasıdır. Dinleme yoluyla çocuktan beklenen önce uyarılması daha sonra hedef yapıyı kendisinin üretmesidir.

Sözel Davranış

Sözel davranış, UDA araştırmalarının üzerine inşa edilmiş çocuğun işlevsel dili öğrenmesini kolaylaştıran bir yapılandırılmış dil öğretim yöntemidir. Sözel davranışı insan davranışlarının sosyal açıdan en önemli olanları oluşturmaktadır. Bunlar arasında zeka, düşünme, anlama, dil edinimi, problem çözme, bilim, tarih, politika ve din gibi alanlar vardır. Sözel davranışı içeren problemler ise öğrenme güçlüğü, disleksi, otizm, davranış problemleri ve saldırganlıktır.

Sözel davranış sadece konuşabilen veya sadece konuşamayan çocuklarda yarar sağlamaz. Sözel davranış iletişim etkinliklerinin tümünü kapsar.

Sözel davranış yöntemine göre uygulamacı çocuğun sahip olduğu tüm pekiştireçleri bulundurur. Böylece çocuğun uygulama ortamına ve uygulamacıya koşarak gitmesi sağlanır. Sözel davranış tamamen yapılandırılmış bir yaklaşım olmasına karşın çocuğu motive edici unsurları kullandırarak çocuğun kendi öğrenmesinde rehber olmasını sağlar.

Skinner Sözel Davranış kitabını yazarak iletişim ve dile kavramsal yorumlar getirmiştir. Skinner (1957) dilin öğrenilen bir davranış olduğunu söylemiş, sözel davranışı başka bir kişinin davranışı aracılığıyla pekiştirilen davranış olarak açıklamıştır.

Konuşmacı ve Dinleyici Davranışı

Sözel işlemlerin hepsi konuşmacı davranışlarına örnektir.

Dinleyici davranışı, konuşmacının sözel davranışını kontrol altında tutan ve ona bu davranış için pekiştireç sağlayan herhangi bir davranıştır.

Güdüleyici İşlemler

Güdüleyici işlemler davranış için sonucu değiştirme geçmişine sahip olduğundan davranışı doğrudan harekete geçirir.

Erken çocukluk döneminde uygulamacılar güdüleyici işlemleri yakalar ve planlar. Her iki yöntem de etkili pekiştireçleri belirlemeyi, belirlenen pekiştireçleri çocuğun elde etmesi için kontrol etmeyi ve daha sonra  ortaya çıkan bir talebe veya talebin yakın haline bağlı olarak pekiştireci sunmayı içerir.

Talep Etme/İstek Bildirme (Mand)

Talep etme, güdüleyici işlem ve pekiştirmenin kontrolü altındaki sözel bir işlemdir.

Sözel Olmayan Uyarana Tepki (Tact)

Bir sözel olmayan uyaranın, uyaran kontrolündeki sözel işlemdir.

Sözel Uyarana Tepki (İntraverbal)

Sözel olmayan uyarana tepkinin (Tact) tam tersi olarak sözel uyarana tepki yer almaktadır.

Taklide Dayalı Tepki (Echoic)

Taklide dayalı tepki sözel uyaranla yazılı olarak bire bir aynıdır ve biçimsel olarak benzerdir.

Otoklitik

Başka sözel davranışların etkisine göre değişen sözel bir davranıştır.

Üstdil Becerilerinin Öğrenimi

Yapılandırmacı yaklaşım bağlamında öğrencilere metaforları açıklamayı öğretmek, üst dil becerileri başlığının altındaki sembolik dil öğretimi olarak değerlendirilmektedir.

Yapılandırılmış Dil Öğretiminde Doğallık Sürecinin Kullanılması

Doğal etkinliklerin, her zaman için doğal olmayanlardan daha iyi olup olmadığı tartışmasına Fey (1986), çocuğun dilini geliştirdiği takdirde doğal etkinliklerin her zaman için en iyi seçim olduğu yorumunu yapmıştır.

Yapılandırmacı yaklaşımın savunucuları, dil bozukluğu olan çocukların normal dil gelişimi gösteren akranları gibi doğuştan itibaren doğal dil etkinliklerine maruz kaldıklarını, fakat onların bu etkinliklerden normal dil gelişimi gösteren akranları gibi yararlanamadıklarını ifade etmektedir.

Doğallık ile ilgili vurgulanmak istenen nokta, her şey eşit olduğunda doğal bir etkinliğin doğal olmayan etkinlikten daha iyi olduğudur. Çocuk doğal olmayan bir etkinlik içinde çok fazla sayıda doğru tepki sergiliyorsa, o zaman en azından başlangıç aşamasında doğal olmayan etkinlik tercih edilmelidir.

Craig (1983), müdahale içindeki doğallık ile ilgili olarak, iletişimin çocuğa doğal görünebileceğini, fakat uygulamacı açısından aynı şeyin söz konusu olmasının gerekmediğini ifade etmiştir.

Dili Öğretici Olarak Kullan

Resimli eylem kartları ile çalışıldığı bir örnek üzerinde duracak olursak, genellikle bu tarz etkinliklerin çocuğun resimli kart üzerinde gördüğü (kız yüzüyor) eylemi, uygulamacı model olduktan sonra basit bir şekilde tekrar etmesini içerdiği görülmektedir.

Görev İçinde İletişim Kurmak için Güdülenmeyi Arttır

Bu ilke, çocuğun yapılandırılmış bir müdahale içinde iletişim başlatmasını sağlamaya odaklanır. Bunun sağlamanın yollarından birisi bir engel kullanmak ya da uygulamacı ve çocuğu sırt sırta oturtup oyuncak bir telefonla konuşmalarını sağlamaktır.

Birbirine Bağlı Konular Kullan

Birçok yapılandırılmış müdahale etkinliği, çocuğun sentaktik olarak ilişkili bir dizi tepkisini içerir. Bunlar aynı biçimdedir, fakat semantik olarak ilişkisizdir. Gerçek konuşmada genellikle bir konu vardır ve bu konu hakkında birçok açıklama yapılır.

Burada ve Şimdiden Orada ve Sonraya Geçiş

Küçük çocuklara dil kullanımı ilk defa öğretilmeye çalışıldığında genellikle hem ebeveynler hem de uygulamacılar yakın çevrelerindeki olay ve nesneler hakkında dili kullanarak başlarlar. Bu durum, çocuğun dünyadaki şeylerin eşlenmesi ve ifade edilmesi için dilin nasıl kullanıldığını görmesine yardım eder.

Yapılandırılmış müdahale yaklaşımlarının doğallığını arttırmanın bir yolu da ‘‘burada ve şimdi’’ den ziyade ‘‘orada ve sonra’’ ya dair kullanım sağlayacak drill biçimlerini, bağlamı düzenleyerek gerçekleştirmektir. Fey (1986), bu tarz etkinlikler için çocuğa bir şekilde destek olmayı önerir. Bu öneri mevcut bağ- lam içindeki olaylar hakkında konuşarak ve aşina olunan etkinlikler veya ‘‘replikler’’ ile gerçekleştirilebilir.

Tüm yaklaşımlar bir arada kullanılsa da, çocuğun gözünden müdahalenin doğal görünmesi için çevre düzenlense de, doğallığın arttırılması için yapılandırılmış yaklaşımlar uyarlansa da ya da bunların hepsi bir arada yapılsa da, bizim asıl hedefimiz, sosyal amaçları gerçekleştirmek için çocuklara öğrettiğimiz dili anlamlı bir araç haline getirmektir.