İŞLETME İLKELERİ - Ünite 6: İşletmelerin Büyümesi Özeti :

PAYLAŞ:

Ünite 6: İşletmelerin Büyümesi

Ünite 6: İşletmelerin Büyümesi

Büyüme Kavramı ve Nedenleri

İşletmelerin büyümesi satışları, sahip olduğu varlıkları, kârları veya bunların bir bileşimi temelinde gerçekleşebilir. İşletmeler, rekabetteki konumlarını geliştirmek, daha fazla satış geliri ve kâr elde etmek gibi amaçlarla büyümek isteyebilir. Özellikle büyüyen sektörlerde faaliyet gösteren işletmeler ayakta kalmak için büyümek zorundadır.

İşletmeler

  • Nicel ve

  • Nitel olmak üzere iki şekilde büyüyebilirler.

Nicel büyüme satış gelirleri, ürünlerin çeşidi, yatırımlar, kapasite kullanımı, personel sayısı gibi alanlarda sayısal gelişimi kapsamaktadır.

Nitel büyüme ise işletmede bulunan unsurların kalitesinin geliştirilmesidir. Nitel büyümenin sayısal olarak ölçülmesi zordur ancak nicel büyümeye olan yansımalarından anlaşılabilmektedir.

İşletmenin büyüme nedenleri şöyle sıralanabilir:

  • İşletmeler kârlarını artırmak isterler,

  • Piyasada iyi bir yer edinerek, hammaddeye daha kolay ve uygun şartlarda ulaşmak isterler,

  • Büyük işletmelerin yenilikleri bilmesi daha kolaydır. Son teknolojik gelişmeleri, diğer işletmelere göre daha iyi takip ederler ve satın alırlar,

  • İşletmeler büyüdükçe, iş arayan veya yöneticilerinde çalışmak istediği tercih edilen işletmeler olurlar,

  • Büyük işletmelerin, diğer işletmelerle, yerel yönetimle, resmi dairelerle ve medyayla da ilişkileri iyidir.

İşletmelerde Büyüme Biçimleri

İçsel Büyüme

İşletmelerin sahip olduğu kaynaklarını kullanarak büyümesidir. İşletmeler aynı ürünü üreterek, büyümeyi hedeflerler. Yatay ve dikey olmak üzere iki şekilde gerçekleşen iç büyüme, borçlanma ve yeni sermaye bulma yoluyla olabilir.

Yatay Büyüme

İşletmelerin sahip olduğu kendi kaynaklarını kullanarak büyümesidir. İşletme kendi pazarı içinde nüfuz ve etkililiğini artırarak genişler. İşletme genişlemeyi fabrika sayısını artırarak, yeni şubelerini farklı yerlerde açarak gerçekleştirirler. Yatay büyüme üç şekilde gerçekleşir. Bunlar kısaca şöyle açıklanabilir:

  • Pazara Nüfuz Etme: Mevcut üretimde herhangi bir değişiklik yapmadan, mevcut pazarda daha çok satış yapmaya yönelik bir stratejidir. Pazara nüfuz etme, mevcut müşterilerin satın alma miktarını, üretilen ürünün eskime oranını artırarak ve diğer kullanım alanlarını belirterek gerçekleşir.

  • Ürün Farklılaştırma: İşletmelerin, mevcut ürünler üzerinden değişiklikler yaparak, hem rakip ürünlerden daha iyi duruma gelmelerine hem de pazardaki etkinliklerini artırmaya yönelik bir stratejidir.

  • Pazar Farklılaştırma: Ürünün yeni kullanım alanı bulmak veya müşteri üzerindeki etkisini artırarak bağımlılık sağlamak için yapılan stratejidir.

Dikey Büyüme

Dikey büyüme, birbirlerini bütünleyen fakat farklı faaliyetler gerçekleştiren işletmelerin birleşmeleri veya ortak iş yapmalarıdır. Dikey büyüme;

  • İleri doğru ve

  • Geriye doğru dikey büyüme olmak üzere iki türlüdür.

İleri doğru dikey büyümede işletme, kendi ürünlerini tüketicilere veya müşterilere ulaştırmak için pazarlama ve dağıtım kanallarıyla bütünleşir.

Geriye doğru dikey büyüme ise işletmenin ürünlerini başka işletmelerin ürettikleri girdilere bağlı kalmadan, kendisinin üretmeye başlamasıdır.

Dışsal Büyüme

Dışsal büyüme, işletmelerin, diğer işletmelerin tamamını veya bir bölümünü ele geçirmek ya da yönetimlerini denetim altına alarak büyümeleri şeklinde ifade edilir. Dışsal büyüme üç şekilde gerçekleşir. Bunlar kısaca şöyle açıklanabilir:

  • Dikey Birleşme: Dikey birleşmede, işletme dağıtım veya pazarlama işletmesiyle birleşir. Böylece dağıtım ve pazarlama maliyetlerinde azalma olmaktadır.

  • Yatay Birleşme: İşletmeler, kendileriyle aynı sektörde yer alan işletmelerle birleşince yatay birleşme olur. Bu birleşmelerde, birleşen işletmelerden birinin kontrolü diğer işletmeye geçer.

  • Çapraz Birleşme: Dikey ve yatay birleşmeler aynı sektördeki işletmelerle birleşme olurken çapraz birleşme farklı sektörlerde faaliyet gösteren işletmeler arasında olmaktadır.

Büyümenin Getirdiği Üstünlükler ve Sakıncalar

İşletmeler büyüyerek, yarar sağlamaya çalışırlar. Ancak büyümenin yararları olduğu kadar sakıncaları da bulunmaktadır.

Büyümenin Üstünlükleri

Büyümenin işletmeye kazandırdığı üstünlükler şöyle sıralanabilir:

  • Pazarda yer edinme,

  • Tanınmak ve marka olmak,

  • Ar-Ge farkı,

  • Uluslararası ilişkiler ve

  • Uzmanlık.

Pazarda Yer Edinme: Özellikle büyük işletmelerin yüksek pazar payına sahip oldukları bir gerçektir. Bu yüksek pazar payına sahip olan işletmelerin de birçok avantajları vardır. Büyük işletmeler, pazarda iyi bir yerde oldukları için, tedarikçiler büyük ölçekli işletmeleri diğer ölçekteki işletmelere göre daha çok tercih ederler. Bu durum tedarikçilere yarar sağlarken büyük işletmeler açısından da yarar sağlamaktadır. Çünkü ürünlerini üretecekleri malzemeyi tek bir tedarikçiden elde ederler ve yüksek oranda satın aldıkları içinde, malzemeleri düşük fiyattan alabilirler.

Tanınmak ve Marka Olmak: Günümüzde marka olmak, tanınmak, bir işletme için çok önemli bir rekabet unsurudur. Tanınan ve marka olan işletme, ürünün satışlarının iyi olacağı için, kârı artacaktır.

Ar-Ge Farkı: Küçük işletmeler araştırma ve geliştirme faaliyetlerinin yüksek olması yüzünden, bu tür faaliyetleri yapamazlar. Genellikle büyük işletmeler, bu tür faaliyetler için dönem başında belli bir miktar ayırırlar. Ar-ge faaliyeti büyük işletmeler için çok önemlidir çünkü işletmeler hem piyasayı ellerinde tutmayı başarırlar hem de tüketicilere daha fazla ürün geliştirebilirler.

Uluslararası Bağlantılar: Büyük işletmeler hem sermaye hem de tanınma bakımından küçük işletmelere göre daha üstündür. Bu yüzden, bir işletmeyle iş ortaklığı yapmak isteyen yabancı sermayeli işletmeler, büyük işletmelerle iş ortaklığı kurmak isteyecektir.

Uzmanlık: Büyük işletmelerde, her faaliyete ait bir birim yer almaktadır. Ve işletmenin bütün faaliyetleri bu birimlerce yerine getirilmektedir. Üretim birimi üretim konularıyla ilgilenirken, insan kaynakları birimi işe alma, işten çıkarma, terfi gibi faaliyetleri gerçekleştirmektedir.

Büyümenin Sakıncaları

Büyümenin sakıncaları şöyle sıralanabilir:

  • Bürokrasi,

  • Çalışanların olumsuz etkilenmesi ve

  • Eşgüdüm sorunu.

Bürokrasi: İşletmeler büyüdükçe, yapılacak işler ve bürokrasi artar. Bürokrasi arttıkça, faaliyet prosedürleri artar ve esnek olmayan kurallar uygulanır.

Çalışanların Olumsuz Etkilenmesi: İşletmeler büyüdükçe, çalışan sayısı da artar. Bu yüzden işi yerine getirmeme veya sonuçlandırmamalar artar. Yeni çalışanlar işe alındıkça, eski çalışanlar işten çıkartılacaklarını ya da yeteneklerinin göz ardı edileceğini düşünmeye başlarlar. Bu olumsuz düşünceler, çalışanların motivasyonunu azaltır.

Eşgüdüm Sorunu: İşletmenin büyümesiyle, müşteri ve çalışan sayısı artacaktır. Dış yapıya ve müşterilere gösterilen önem ile işletme çalışanlarına verilen değer birbirini dengelemelidir. Çalışanlar ile çevrenin iletişimi kopmadan sürmelidir. Çalışanlar çevre ile sürekli etkileşim içinde olursa değişim ihtiyacını daha kolay fark edecek ve anlayacaktır.

Büyümenin Sakıncaları ile Başa Çıkma Yöntemleri

İşletmenin amacı kâr olduğu için, işletmeler mutlaka büyümek isterler, ancak büyürken de küçük işletmelerin sahip olduğu ayrıcalıklardan ayrılmak istemezler. Bazı işletmeler büyük bir işletmenin sahip olduğu üstünlük ve hakları sürdürebilir, bazıları ise küçük işletme gibi faaliyetlerini yürütebilirler. Bu şekilde bir işletme oluşturmak için;

  • Büyükten küçüğe ve

  • Küçükten büyüğe yaklaşımlarından yararlanmak mümkündür.

Büyükten Küçüğe Yaklaşımı: Bu yaklaşımda, büyük işletme, faaliyet özerkliğine ve kendine özgü gelir ve giderlere sahip olan daha küçük ölçekli işletmelere bölünür.

Küçükten Büyüğe Yaklaşımı: Küçük işletme olmanın üstün yönü esnek bir yapıya sahip olmasıdır.

Büyük işletmelerdeki bürokratik yapıya sahip olmadıkları için prosedürler çok fazla değildir, bu yüzden de işler daha kolay ve çalışanlar açısından da zamanında bitirilebilir.

Hukuki ve Ekonomik Açıdan Birleşme Türleri

İşletmelerin ekonomik ve hukuki bağımsızlıklarını koruyarak birleşmeleri aşağıdaki şekillerde gerçekleşir:

  • Kartel,

  • Holding,

  • Konsern,

  • Konsorsiyum.

Kartel

Kartel içindeki işletmeler, ekonomik ve hukuki bağımsızlıklarını korur, ancak diğerlerine karşı beraber rekabet ederler. Karteller konularına göre farklı isimler alırlar. Bunlar şöyle sıralanabilir:

  • Fiyat Kartelleri: Kartele giren işletmeler satışlarında anlaştıkları sabit bir fiyatı veya fiyat aralığını uygular.

  • Üretimin Sınırlandırılmasına Yönelik Karteller: Arzın talepten fazla olduğu koşullarda, işletmeler üretim kotaları uygulayarak arzı sınırlandırmakta ve fiyat düşüşlerini engellemektedir.

  • Satış Kartelleri: Pazara hâkim olmak amacıyla üretilen malların tek bir merkezden pazarlanması ile satış kartelleri oluşturulmaktadır.

  • Pazarın Sınırlandırılmasına Yönelik Karteller: Her işletmenin satış yapabileceği pazarın belirlenmesine yönelik anlaşma yapılmaktadır.

  • Şart Kartelleri: İşletmeler müşterilere uygulanacak, vade, komisyon ve indirim gibi koşullarda birlikte hareket etmelidir.

  • Uluslararası Karteller: Çok uluslu işletmelerin satın alma ve pazarlama faaliyetlerinde fiyatları kontrol etmek amacıyla anlaşmaları ile oluşmaktadır.

Holding

Bir ya da birden fazla sayıda bağlı şirketin hisse senetlerini bünyesinde tutarak onları finansman ve yönetim açısından kontrol altına alan şirkete holding adı verilmektedir.

Konsern

İki ya da daha fazla sayıdaki işletmenin tasarruf amacı ile finansal açıdan birleşmeleridir. Bu tip işletmeler, hisse senetlerini birbirileriyle değiştirerek aralarında ortaklık oluştururlar.

Konsorsiyum

İki veya daha fazla sayıdaki işletmenin büyük sermaye gerektiren faaliyet alanlarında gerekli olan teknik ve finansman olanaklarını birleştirerek geçici olarak yaptıkları iş birliğidir.

İşletmelerin ekonomik ve hukuki bağımsızlıklarını kaybederek birleşmeleri aşağıdaki şekillerde gerçekleşmektedir:

  • Tröst: Tröste dahil olan işletmelerin hisse senetleri tröstün hisse senetleri ile değiştirilmekte ve tröst kendisine katılan işletmelerin yönetimini ele geçirmektedir.

  • Birleşme (Merger): İki işletmenin bir araya gelerek tek işletme haline gelmesidir.

Birleşme ve Satın Almalar

İki işletmenin bir araya gelerek bir işletmeye dönüşmesi birleşme olarak tanımlanmaktadır. Satın almalarda, bir işletme diğer bir işletmenin çoğunluk hissesini veya tamamını satın almaktadır. Böylece satın alınan işletmenin kontrolü satın alan işletmeye geçmektedir.

Satın almalar sayesinde işletmelerin elde edebileceği faydalar şöyle sıralanabilir:

  • Yeni piyasalara giriş,

  • Yeni ürün veya hizmetlerin elde edilmesi,

  • Yeni kaynak dönüşüm süreçlerinin öğrenilmesi,

  • Yeni bilgi ve becerilerin kazanılması,

  • Dikey bütünleşme.

Satın almalarda karşılaşılabilecek potansiyel sorunlar şöyle sıralanabilir:

  • Satın alan tarafın yüksek fiyat ödemesi,

  • Danışmanlık ve işlem maliyetlerinin yüksek olması,

  • Satın almada kullanılan finansal kaynaklar yüzünden finansal riskin artması,

  • Satın alınan işletmedeki yöneticilerin işten ayrılması,

  • Satın alınan işletmenin yöneticilerinin işten çıkarılmasında karşılaşılabilecek yüksek tazminatlar,

  • Satın alma sürecinde yöneticilerin diğer faaliyetlerden uzaklaşması,

  • İşletmelerin yapısal ve kültürel olarak uyumsuz olması.

Satın alma stratejisi dört aşamada gerçekleşir. Bu aşamalar şöyle sıralanabilir:

  • Satın alma stratejisinin açıkça formüle edilmesi,

  • Satın alınabilecek işletmelerin bulunması ve analiz edilmesi,

  • Satın almanın gerçekleştirilmesi,

  • Satın alma sonrasında işletmelerin birleştirilmesi.

Stratejik İşbirlikleri ve Ortak Girişimler

Stratejik işbirlikleri ve ortak girişimlerden beklenen faydalar şöyle sıralanabilir:

  • Satış hacminde artış sağlaması,

  • Kârlarda artış sağlanması,

  • İş portföyünde denge sağlanması,

  • Kaynakların paylaşılması.

Stratejik işbirlikleri ve ortak girişimlerde bulunurken dikkat edilmesi gereken konular şöyle sıralanabilir:

  • Her ortağın iş birliğine olan katkısı belirlenmelidir,

  • Ortakların rolleri belirlenmelidir,

  • İş birliğinin ortaklara katkısı tanımlanmalıdır,

  • Üst yöneticilerin desteği sağlanmalıdır,

  • Her seviyede yöneticilerin bir araya gelmesi sağlanmalıdır,

  • İş birliği için bir sorumlu belirlenmelidir,

  • Anlaşmazlıkların çözümü için dışarıdan bir aracı sağlanmalıdır,

  • Tarafların kendi deneyimlerini geliştirmeleri için yeterli bağımsızlık sağlanmalıdır,

  • Kültürel farklılıklara saygı gösterilmelidir.

İşletmelerde Küçülme

İşletmelerde küçülme;

  • Çalışanların giderlerini azaltma,

  • İşten çıkarma,

  • Erken emeklilik,

  • Ayrılma veya kısa dönemli işten çıkarma gibi faaliyetlerdir.

İşletmeler küçülmeye bazı nedenler yüzünden karar verir. Bu nedenler şöyle sıralanabilir:

  • İşletmelerdeki maliyetleri düşürmek,

  • İşletmedeki karar sürecini hızlandırmak,

  • Rakiplerin yaptıklarına daha kısa sürede cevap verebilmek,

  • İşletmenin iç ve dış çevresinde yaşanan iletişimle ilgili sorunları azaltabilmek,

  • Sonuç odaklı bir işletme haline gelebilmek,

  • Müşteri odaklı bir işletme olabilmek,

  • Verimliliği artırmak.