KÜLTÜREL MİRAS YÖNETİMİ - Ünite 5: Kültürel Miras Yönetiminde İletişim Özeti :

PAYLAŞ:

Ünite 5: Kültürel Miras Yönetiminde İletişim

İletişim

Genel olarak iletişim, insanların birbirleriyle anlaşabilmesi için karşılıklı mesajların (düşünce, bilgi, haber) değişim süreci olarak tanımlanmaktadır. Toplumsal açıdan ise iletişim, insanların kolektif olarak toplumsal gerçekliği yaratıp düzenledikleri süreçtir. Genel olarak iletişimin tanımları incelendiğinde iki nokta üzerinde yoğunlaşıldığı ortaya çıkmaktadır. Birinci olarak, iletişim sürecinin iletim yönlü olması; ikinci olarak ise iletişimin karşılıklı ortak algılama ve paylaşma olduğudur. İkinci eğilim birincisini de kapsamaktadır. Başka deyişle, eğer bir ileti karşılıklı paylaşılıyorsa zaten bu aşamadan önce, bu ileti belirli bir amaçla belirli bir kişiye yönetilmiş demektir. Kültürel miras alanlarının yönetiminde de iletişim önemlidir ve etkin kullanımı kültürel miras alanlarının başarısı (ziyaretçi çekme, kültürel mirasın korunması vb.) için kaçınılmazdır. İletişim sürecinin karşılıklı gerçekleşen etkileşimci doğası, mesajların kültürel miras organizasyonundan (kaynak) kültürel mirası ziyaret etmeyi planlayan ziyaretçilere/turiste, paydaşlara (alıcı) ve kültürel miras alanlarına katılım sağlayanlardan (kaynak) kültürel miras organizasyonuna (alıcı) doğru akışına imkân verir. Yani kültürel miras ile ilgili mesajların ya da iletilmek istenen düşüncelerin alıcıya ulaştıktan sonra alıcının elde ettiği deneyimler ile ilgili oluşturulan duygu ve düşüncenin tekrar kültürel miras organizasyonuna ulaştırılmasıdır. Bu süreç sürekli bir şekilde devam eder. Genel olarak iletişim sürecinde yer alan ögeler kaynak, kodlama, mesaj, kanal/medya, kod çözme, alıcı, geri bildirim ve gürültüdür.

Kaynak: İletişim sürecini başlatan taraf, kaynak olarak adlandırılmaktadır. Kaynak veya gönderici fikir veya düşünceleri diğer insanlara ulaştırmak isteyen taraftır. Kaynak, mesajları kodlar ve çeşitli iletişim medyası sayesinde bu mesajları gönderir.

Kodlama: Kodlama, kaynağın hedef kitlesi ile daha iyi iletişim kurmak için mesajını sembol, kelime, ifade ve sözlü olmayan unsurlara dönüştürür. Kodlama yapılırken çok farklı unsurlar kullanılabilir. Resim, logo, kelime ve ses gibi unsurlar kodlamada yoğun olarak kullanılmaktadır.

Mesaj: Göndericinin/kaynağın, alıcıya aktardığı sözlü ya da sözsüz tüm bilgilerdir. Mesaj, iletişim sürecinin merkezini oluşturur. Başarılı bir mesajın taşıması gereken özellikler şu şekilde sıralanabilir:

  • Mesaj, açık ve anlaşılır olmalıdır,
  • Mesaj doğru zamanda ve ortamda iletilmelidir,
  • Mesaj için uygun kanal seçilmelidir,
  • Mesajın anlaşılırlığını ve iletimini aksatacak gürültü olmamalıdır.

Bu yüzden müzeler, miras destinasyonları gibi kültürel miras kaynakları için oluşturulacak mesajlarda hedef kitlenin iyi bir şekilde belirlendiği ve gerekli tüm bilgilerin elde edildiği durumda daha doğru, anlaşılır ve etkileyici mesajlar geliştirilebilecektir.

Kanal: Kanal, iletişim süreci içerisinde kaynak tarafından kodlanan mesajın alıcıya hangi yolla iletildiğine karşılık gelir. Kanal, kaynak tarafından kodlanan mesajın alıcıya ulaştırılması için kullanılan yol, araç ve yöntemlerin tümünü kapsar. Medya radyo, televizyon, gazete ve dergiler özellikle de günümüzde internet aracılığıyla bu rolü üstlenir.

Kod Çözme: Kod çözme, alıcı tarafından yapılır ve kaynaktan kanal (medya) aracılığı ile gönderilen mesajların yorumlanmasıdır. İletişimin amacı, gönderici ile alıcı arasında genel bir bağlantı kurmaktır. Bu da sadece mesajların doğru çözülüp yorumlanmasıyla mümkün olur. Orijinal mesaj ne kadar karmaşık ise, bu mesaj kodunun çözülüp doğru yorumlanması, o kadar zor olur.

Alıcı/Hedef: Genel olarak hedef/alıcı, kaynaktan gelen iletileri belli biyolojik ve psikososyal süreçlerden alıp yorumlayan ve bunlara sözlü, sözsüz tepkide bulunana kişi ya da gruplardır.

Tepki ya da Geri Bildirim: Bir mesajı gördükten, okuduktan, duyduktan sonra mesajın alıcısı çeşitli tepkiler gösterebilir. Bu tepkiler bir kültürel miras kaynağından mesaj alındıktan sonra bilgiyi hafızada saklama, kültürel miras kaynağı hakkında (ör. bir miras destinasyonu ya da müze) ayrıntılı bilgi arama ya da kültürel miras destinasyonunu ziyaret için rezervasyon yapma ya da uçak bileti alma şeklinde olabilir. Bu açıdan kültürel miras kaynaklarının yöneticileri hedef pazarına göndermiş olduğu mesaj ile ilgili geri bildirim elde etmek isterler. Çünkü geri bildirim, gönderilen mesaja karşı alıcının ne tür bir tepkide bulunduğunu ortaya koymaktadır. Geri bildirimin iki boyutu bulunmaktadır. Bir müze yöneticisi gönderilen mesajlarına yönelik tüketicilerin tepkilerini geri bildirim alarak, elde edilen geri bildirimlere tepki göstermektedirler. Bir müze etkinliğinin yapılıp yapılmamasına karar verilmesi, yüksek bulunan müze giriş ücretlerinin organizasyon tarafından değiştirilmesi elde edilen geri bildirimlerle verilen kararlara (tepkilere) örnek olarak gösterilebilir.

Gürültü: İletişim süreci içinde birçok dış etken mesajın doğru biçimde alınmasını bozabilir ya da mesaja müdahale edebilir. Mesajı gönderenin planı dâhilinde olmayan bu müdahale bozulma ya da gürültü olarak bilinir. Mesajın kodlanmasındaki bir hata, radyo ve televizyon sinyallerinin bozulması ya da internet bağlantısının kopması iletişimin etkinliğini azaltan gürültü örnekleridir.

Kitabınızın 133. Sayfasındaki Şekil 5.1’de kültürel miras yönetiminde iletişim süreci açıklanmıştır.

Kültürel Miras Yönetiminde İletişim

Genel olarak iletişim sürecinin adımları farkındalık yaratma, bilgilendirme, bağlantı kurma, tercih etme, inanç oluşturma ve satın alma olarak gerçekleşmektedir. Kültürel miras kaynaklarını ve kültürel miras turizmini daha sürdürülebilir hâle getirmek, turizmin bir destinasyonda var olma şeklini değiştirmek demektir. Kültürel miras alanları ve kaynakları için iletişim çabaları genel olarak farkındalık yaratmak, ilgi yaratmak, arzu uyandırmak ve eyleme geçmek olarak tanımlanabilir. Kültürel miras kaynaklarında iletişim çabalarının odaklandığı noktalara baktığımızda öncelikle temel amaçlardan birinin sınırlı pazarlama kaynakları nedeniyle özellikle küçük işletmeler ve toplum temelli turizm işletmeleri için pazara erişimi kolaylaştırmak olduğu görülmektedir. Rekabet içerisinde olunan diğer kültürel miras kaynakları ile diğer turizm türlerinden daha sürdürülebilir olabilecek belirli kültürel miras kaynaklarını teşvik etmek, bu kaynakların profilini ve performansını yükseltmek, kullanımlarını teşvik etmek kültürel miras kurumlarının amaçları arasında yer almaktadır. Kültürel miras yönetimlerinin en temel iletişim amaçlarına baktığımızda özellikle ziyaretçiler ile iletişim kurma, farkındalık yaratma ve eğitimin en çok üzerinde durulan amaçlar olduğu görülmektedir.

Ziyaretçiler ile İletişim Kurma: Bir yandan miras alanları ve kurumları tarafından arzulanan ekonomik faydanın sağlanmasında ziyaretçilerin önemi kabul edilirken diğer yandan bu ziyaretçiler ve turistler, kültürel mirası yok edebilen, tahrip eden, zarar veren davetsiz misafirler, cahil kitleler olarak görülmüştür. Ancak günümüzde diğer sektörlerde olduğu gibi kültürel miras müzeleri ve destinasyonları arasında rekabetin artması ve aynı zamanda kültürel miras turizmine yönelik artan talep nedeniyle kültürel miras kaynaklarının yöneticileri ve yerel yönetimler ziyaretçileri ile iletişim kurmanın önemini fark etmişlerdir. yi bilgilendirilmiş ziyaretçiler ve turistler, tüm kültürel miras yönetimlerinin faaliyetlerinin merkezinde yer almaktadır. Etkin bir iletişim süreci ile ziyaretçilerin bir destinasyonun veya miras alanının ayırt edici özelliklerini takdir etmeleri, ziyaretin ve deneyimin tadını çıkarmaları, tekrar ziyaretler yapmaları, deneyimi başkalarına önermeleri, kültürel miras alanlarına uzun vadeli bir ilgi duymaları ve belki de koruma elçileri olmaları daha muhtemeldir. İletişim çabaları ve araçları, kültürel miras deneyimleri için ziyaretçi ile ilgili miras kaynakları arasında bir ilgi oluşturur ve duygusal bağ kurarak değer katar.

Farkındalık Yaratmak: Tüm iletişim süreçlerinin ilk aşaması potansiyel müşterilerin tatmin edilmesi gereken bir ihtiyaçlarının olduğunu ve bu ihtiyaçlarını giderecekleri yolu fark etmelerini sağlamaktır. Kültürel miras kurum ve alanları için iletişim çabaları ile farkındalık yaratmalarında bir diğer yönü toplum, yerel halk ve ilgili paydaşlara yöneliktir. Bu kapsamda kültürel miras iletişiminin geleneklerin korunmasına, kültürel ve doğal kaynakların sürdürülebilir kullanımına destek sağlayarak ulusal, bölgesel ve yerel toplumun özgüvenini arttırma amacı bulunmaktadır.

Eğitim: Kültürel miras; günümüze kadar anıtlar, müzeler ve arkeoloji ile ilişkilendirilmiştir. Son yıllara kadar kültürel miras ve eğitim arasındaki ilişki, genellikle anıtlara ve müzelere yapılan pasif ziyaretler şeklindeydi ve tarihî eserlerin ve objelerin gözlemlenmesiyle sınırlıydı. Son yıllarda, kültürel miras; somut olmayan mirası, doğal, kentsel ve kırsal alanları, dijital ve film mirasını da içeren daha geniş bir anlam kazanmıştır. Kültürel mirasın, ulusal sınırlar içinde ve bu sınırlar boyunca beraberlik duygusu yaratarak ve karşılıklı anlayışı ve ortak değerleri geliştirerek, toplumlarımızda merkezî bir rol oynadığı ve bu nedenle kültürel mirasa olan ilginin arttığı tam olarak anlaşılmıştır. Kültürel miras kavramının daha geniş kapsamda anlaşılması ve bu konuya yönelik artan ilgi sonucunda söz konusu miras, ağırlıklı olarak mümkün olduğunca çok sayıda öğrencinin dikkatini çekmek ve öğrenme sürecini zenginleştirmek üzere, eğitim çevrelerinde gittikçe daha fazla kullanılmaktadır. Kültürel miras eğitimi, söz konusu mirasın öğrencilere yeni şeyler öğrenmelerini sağlayan deneyimler edinme fırsatını sunduğu fikrine dayanan bir eğitim ve öğrenim yaklaşımıdır. Öğrenciler; binalar, anıtlar, iş yerleri, doğal manzaralar, tarihi eserler, ritüeller ve gelenekler gibi kültürel mirasları doğrudan deneyimleyerek, inceleyerek, analiz ederek ve değerlendirerek, toplumu ve yaşam şekillerini koruma ve iyileştirme kapasitelerini arttıran bilgiler, entelektüel beceriler ve çok daha çeşitli yetkinlikler edinirler. karıda açıklanan nedenler dışında kültürel miras kaynaklarının yöneticilerinin ve pazarlamacılarının iletişim çabalarının ardındaki diğer nedenleri şu şekilde sıralamak mümkündür:

  • Ziyaretçilerin/turistlerin daha zengin ve daha tatmin edici bir deneyim kazanmasını sağlamak,
  • Kültür, turizm ve diğer kamu sektörü kuruluşlarının kültürel miras destinasyonlarının ve alanlarının daha kapsamlı bir şekilde geliştirme ve sunma yeteneğini geliştirmek,
  • Kültürel miras yönetimlerinin, diğer kaynaklara kıyasla rekabet üstünlüğünü artıran daha geniş bir ürün ve hizmet yelpazesi sunma yeteneğini geliştirmek,
  • Çeşitli ürünler ve hizmetler arasında genişletilmiş ve geliştirilmiş entegrasyon sağlamak için turizm sektörü, destinasyon yönetim kuruluşları ve miras alanı yöneticileri arasındaki iş birliğini ve koordinasyonu artırmak,
  • Yerel toplulukların ve paydaşların, maddi ve maddi olmayan kültürel varlıklarının ve değerlerinin uygun sunumunu ve iletişimini belirlemede rol oynama yeteneğini geliştirmek,
  • Miras alanlarının bakımı ve muhafazası için gelir elde etmek ve geleneksel el sanatlarının ve sanatların uzun vadeli sürdürülebilirliğini sağlamak için yenilikçi mal ve hizmetlerin yaratılmasını geliştirmek,
  • Ziyaretçileri kültürel miras kaynakları ve yerel toplumla daha derinden etkileşimde bulunmaya ve sorumlu davranmaya teşvik etmektir.

Kültürel miras alanlarında ve destinasyonlarında iletişimin çabalarının faydaları arasında şunlar sayılabilir:

  • Yerel topluluğun özgüvenini arttırır ve turistlerin/ziyaretçilerin ziyaret ettikleri yerleri daha zengin bir şekilde tanımalarını sağlar.
  • Yeni özel sektör ve toplum temelli turizm işletmeleri için pazar erişimini kolaylaştırır.
  • Özgünlükleri nedeniyle daha sürdürülebilir olan kültürel miras turizmi ürünlerini teşvik eder.
  • Miras alanlarının korunması ve sürdürülebilirlik konusunda daha fazla farkındalığa dayalı ziyaretçi davranışlarını etkiler.

Kültürel Miras Yönetiminde İletişim Süreci

Bir işletmenin, ürün ya da hizmetinin satışını kolaylaştırmak amacıyla üretici-pazarlamacı işletmenin denetimi altında yürütülen, müşteriyi ikna etme amacına yönelik, bilinçli, programlanmış ve eş güdümlü faaliyetlerden oluşan iletişim süreci tutundurma olarak adlandırılmaktadır. Kültürel miras yönetimleri de yukarıda açıklanan amaçlara ulaşmak amacıyla kullanıcıları ve paydaşları ile benzer bir iletişim sürecini izlemektedirler. Reklam, halkla ilişkiler gibi tutundurma karması elemanları kullanılarak tüketicilerle iletişimin kurulması sürecinde birtakım aşamalar yer almaktadır. Söz konusu aşamalar şu şekildedir:

  • Hedef kitlenin tanımlanması,
  • Amaçların belirlenmesi,
  • Mesajın hazırlanması,
  • İletişim kanalının seçimi,
  • Tutundurma bütçesinin hazırlanması,
  • Uygun tutundurma karmasının oluşturulması,
  • Tutundurma eylemlerinin sonuçlarının saptanması,
  • Bütünsel pazarlama iletişiminin yönetimi ve eşgüdümüdür.

Hedef kitlenin tanımlanması: Somut ve somut olamayan kültürel miras söz konusu olduğunda hedef kitle, kültürel mirası ziyaret etme potansiyeli olan ziyaretçiler ve daha önce ziyaret etmiş olan ziyaretçi ve turistlerdir. Hedef kitlenin belirlenmesi ile iletişim araçlarının, kullanılacak mesajın ve mesajın gönderilme zamanının belirlenmesinde etkili olmaktadır.

Amaçların belirlenmesi: Genel olarak tutundurma faaliyetlerinin amaçları bilgilendirme, ikna etme ve hatırlama olarak ifade edilebilir. Bunun yanı sıra tutum oluşturma ve değiştirme, farkındalık yaratma, imaj geliştirme gibi dolaylı amaçları da bulunmaktadır.

Mesajın hazırlanması: Mesaj hedef kitlenin özelliklerine göre hazırlanmalıdır. İdeal olarak, destinasyonlar ve kültürel miras alanlarının yönetimi, arzuladıkları turist ve ziyaretçi türünü kendilerine çekebilmek ve bu tüketicilerin zihinlerinde uygun beklentilerin oluşturulması doğrudan turistlere bilgi akışını kontrol etmek durumundadırlar. Tutundurma sürecinde mesajın belirlenmesi aşamasında özellikle kültürel miras dikkate alındığında üzerinde durulması gereken bir diğer konu, belirlenen mesaj üzerinde topluluk katılımı ve istişarenin önemli olduğudur. Birçok kültürel ve miras yeri ile geleneksel kent destinasyonları, yerel halk tarafından çok değerlidir. Bu bakımdan belirlenen mesajın tüm toplum üyeleri tarafından kabul edilebilecek şekilde hazırlanması ve topluluk değerleri ile uyumlu olması gerekmektedir.

Tutundurma: Tutundurma, bir işletmenin, ürün ya da hizmetinin satışını kolaylaştırmak amacıyla işletmenin denetimi altında yürütülen, müşteriyi ikna etme amacına yönelik, bilinçli, programlanmış ve eş güdümlü faaliyetlerden oluşan iletişim sürecidir. Mesajının hazırlanmasında kültürel miras kaynakları için mesaj oluşturulurken herkesin anlayabileceği açıklıkta, yalın ve erişilebilir bir mesaj hazırlanması gerekmektedir. Akademik, teknik ve geniş olmaması gerektiği gibi aşırı basit de olmamalıdır. Kitabınızın 141. sayfasındaki Şekil 5.2’de kültürel turizm için tutundurma süreci açıklanmıştır.

Kültürel Miras Yönetiminde Tutundurma Araçları

Bir işletmenin, ürün ya da hizmetinin satışını kolaylaştırmak amacıyla üretici-pazarlamacı işletmenin denetimi altında yürütülen, müşteriyi ikna etme amacına yönelik, bilinçli, programlanmış ve eş güdümlü faaliyetlerden oluşan iletişim süreci tutundurma olarak adlandırılmaktadır. Tutundurma çalışmalarının bazıları doğrudan satışları kolaylaştırmaya yönelik olmasına karşın, bazıları özellikle kültürel miras düşünüldüğünde tutum ve davranışlarda bir biçimlendirme ve değişiklik yapmaya yöneliktir. Tutundurma, pazarlama karmasının diğer elemanları ile uyum içinde düzenlenmesi gereken, kendi içinde de farklı özellikler taşıyan ve tutundurma karması olarak adlandırılan elemanlardan oluşur. Bunlar; reklam, halkla ilişkiler, satış tutundurma, doğrudan pazarlamadır. Diğer tüm işletmeler gibi kültürel miras destinasyonları ve alanları ile müzeler de ziyaretçilerini bilgilendirmek, ikna etmek ve ziyaret deneyimlerini zenginleştirmek amacıyla bu tutundurma karması elemanlarını kullanmaktadırlar. Özellikle günümüzde reklam, satış tutundurma gibi karma elemanları yerine sadece sosyal medya araçlarının kullanarak tutundurma çalışmalarını yürüten kültürel miras kurumları bulunmaktadır.

Reklam

Amerikan Pazarlama Birliğinin (AMA) tanımına göre reklam herhangi bir malın, hizmetin ya da fikrin bedeli ödenerek kişisel olmayan biçimde yapılan tanıtım faaliyetleridir. Diğer bir tanımla reklam, medyaya bir ödeme yapma karşılığında tüketicilerin bilgilendirilme ve ikna edilmesi ile ilgili mesajdır. Kültürel miras alanları ve kurumları için reklamların bilgilendirme, ikna etmek ve hatırlatma gibi amaçları bulunmaktadır:

Bilgilendirme: Reklamlar kültürel miras destinasyonu ve alanları, müzeler ve diğer kültürel miras kurumları ve deneyimleri hakkında bilgi vermek, kültürel miras deneyiminin ne olduğu ve kapsamı hakkında potansiyel ziyaretçileri bilgilendirmek, yanlış izlenimleri düzeltmek ve pozitif bir imaj oluşturmak amaçlarına ulaşmak için kullanılabilmektedir.

İkna etmek: Ziyaretçileri ve turistleri kültürel miras kurumlarını, alanlarını, toplumları ve kültürleri ziyaret etmeye cesaretlendirmek ve ikna etmek, potansiyel ziyaretçilerin algılarını değiştirmek reklamların amaçları arasında açıklanabilir.

Hatırlatma: Bu gruba giren amaçlarla daha kültürel miras destinasyonları ve kurumları ve deneyimleri hakkında hatırlatmaların yapılması beklenir. Kültürel miras reklamlarının dolaylı amaçları ise marka imajı, kurum imajı, farkındalık ve tutum geliştirme gibi daha orta veya uzun vadeli amaçları içerir.

Halkla İlişkiler

Halkla ilişkiler, kamuoyunun tutumlarını değerlendiren bir birey ya da organizasyonun politika ve prosedürlerini kamuoyu çıkarları ile tanımlayan, kamuoyunda anlayış ve kabul oluşturmak için eylem programı planlayan ve uygulayan bir yönetim fonksiyonu olarak tanımlanmaktadır. Halkla ilişkiler genellikle hedef kitlede güven yaratma, işletmeyi rekabetçi bir şekilde konumlandırma, işletmeye ilişkin genel tanınırlığı ve çevrim içi trafiği artırma amaçlarıyla kullanılmaktadır. Halkla ilişkiler çalışmaları, miras alanlarının ve müzelerin toplumun sosyal yaşamındaki rolü hakkındaki yanlış algıların ortadan kaldırılmasına da destek olmaktadır.

Satış Tutundurma

Genellikle kısa dönemde satış artışını hedefleyen satış tutundurma faaliyetleri nakit para ya da benzer biçimde ek fayda beklentisi sağlayarak ürün ya da hizmetleri daha çekici kılmak amacıyla kullanılan pazarlama araçları ya da teknikleridir. Fiyat indirimleri, primler, kuponlar, yarışmalar ve çekilişler, grup satışları, sadık müşteri/ katılımcı programları hizmet işletmeleri tarafından sıklıkla kullanılan satış tutundurma araçları olarak sıralanabilir. Deneyim ve hizmet odaklı kültürel sermaye destinasyonları, tarihi binalar, festivaller ve ziyaretçilere açık sit alanlarını düşündüğümüzde satış tutundurma yöntemleri bu hizmetlerin stoklanamaması ve arz-talep dengesinin titizlikle planlanması zorunluluğu nedeniyle, tüketiciyi hizmeti belirli bir zamanda kullanmaya yönlendirme ve bu şekilde arz talep dengesini sağlamakta kullanılabilir.

Sponsorluk

Sponsorluk, dolayı işletme imajını geliştirmek, markanın tanınırlığını arttırmak veya doğrudan mal ya da hizmetlerin satışını teşvik etmek gibi amaçlara ulaşmak üzere bir organizasyonun masraflarını taahhüt etmektir.

Ürün Yerleştirme

Ürün yerleştirme belli bir destinasyona, kültürel sit alanı ya da festivale yönelik ziyaretçi tutumunu etkileyebileceği gibi bu kültürel miras kaynaklarının filmde yer alması durumunda destinasyonun imajını da etkileyebilmektedir. Filmlerde ürün yerleştirme kullanımının diğer iletişim araçlarına göre üstün yönleri bulunmaktadır. İlk olarak, izleyicinin televizyon reklamına maruz kalmamak için kanal değiştirme olasılığı yüksektir. Öte yandan filmde bir ünlü tarafından belirli bir ürünün kullanılması o ürünün ünlü tarafından kullanıldığına ilişkin bir izlenim oluşturur. Bunun yanında bir televizyon programı arasındaki kısa süreli bir reklamın aksine sinema filmleri neredeyse sonsuz bir ömre sahiptir. Erişim maliyeti açısından incelendiğinde ise sinematik ürün yerleştirme geleneksel reklamlardan daha ucuzdur.

Kişisel Satış

Kişisel satış, reklamdan farklı olarak satış elemanları aracılığı ile belirlenmiş hedef müşteri grubuna yapılan etkileşimli bir tanıtım aracı olarak karakterize edilebilir. Geleneksel reklamcılıkta tek yönlü bir iletişim söz konusu iken, kişisel satışta ise iki yönlü iletişim söz konusudur. Daha açık bir ifade ile belirtmek gerekirse, kişisel satışta geri bildirim anlıktır.

Sözlü İletişim

Sözlü iletişim müzeye gelen ziyaretçilerin müze hakkındaki görüşlerini çevrelerine anlatarak yaptıkları tanıtım şeklini ifade eder. Diğer tutundurma karmalarına göre daha etkili ve ucuz olan sözlü iletişim, ülkemiz gibi zengin bir sözlü geleneğe hâkim kültürler için son derece etkili bir yöntemdir.

Karekod

Karekod (QR-Quick Response): Karekod olarak bilinen ve önceleri sadece kendi okuyucu cihazıyla kullanılabilen uygulama, günümüzde mobil telefonların dahi okuyabildiği kolaylığa erişmiş dijital bir uygulamadır. Karekodlar, kültürel miras alanları içerisinde ziyaretçiye sunulmak istenen herhangi bir bilgi, görüntü vb. paylaşımların kodlanmış içeriğini taşımaktadır.

Dijital Miras ve İletişim Teknolojileri

Bilgi ve iletişim teknolojileri (BİT), kültürel ve tarihsel verilerin toplanması ve işlenmesi, nesnelerin ve anıtların fiziksel korunmasının belgelenmesi ve izlenmesi, tarihi yapıların ve ortamların görselleştirilmesi ve müze sakinleri, öğrenciler, turistler, amatörlerle alanının uzmanları ve profesyonelleri birbirine bağlayan etkileşimli bilgi ağlarının oluşturulması için çok çeşitli uygulamalar üretmiştir. Mirasın dijital teknolojiyle bütünleşmesi, geçmişte kalan maddi kalıntıları araştırma, yönetim ve halkın katılımının birçok yönünü büyük ölçüde geliştirme potansiyeli olduğunu göstermiştir. Kültürel miras kaynaklarının çağdaş yönetiminde temel amaçlardan biri, geniş bir halk bilinci ve kültürel miras alanlarının takdir edilmesini kolaylaştırmaktır. Son yıllarda BİT’in hızlı evrimi ile kültürel miras uzmanları, halkın ve ziyaretçilerin etkileyici bir dizi metin tabanlı ve multimedya bilgisine erişimini genişletmek için neredeyse sınırsız fırsatlara sahiptir.

Dijital Hikâye Anlatımı

Miras alanlarında, anlatı, bir kültürel sitenin veya koleksiyonun etki alanı uzmanları tarafından yürütülen bulguları ve araştırmaları iletme yöntemi olarak, geleneksel bir şekilde kullanılmaktadır. Ancak son yıllarda, tarihî ve kültürel miras alanlarını yerleri ziyaret eden kişilerin “aktif” katılımına yönelik bir eğilimin artması çoklu medya kullanımı aracılığıyla dijital hikâye anlatımına doğru bir değişim yaratmıştır. Ziyaretçilerin bu daha fazla aktif katılım talebi ile birlikte kültürel miras alanlarının ziyaretçileri ile daha etkili iletişim kurma, ziyaretçilerin eğitimi gibi amaçlara yeni yaklaşımlar getirme çabası bir iletişim aracı olarak dijital hikâye anlatıcılığını gündeme getirmiştir. Multimedya iletişiminin sağladığı avantajların özü, izleyicilerin dâhil olması, kültürel bir mesajın dikkat çekmesi ve yayılmasıdır.